Şu zamana kadar oynadığım en iyi oyunlardan biri oldu. Tam bir sanat eseri, şaheser. Atmosfer, renkler, sinematografi, müzikler, ara sahneler, karakter modellemeleri ve yüz animasyonları o kadar iyiydi ki. Bir ara film izliyor gibiydim. Oynanış kısmına diyecek bir şey bulamıyorum bile neredeyse. O animasyonları bu kadar gerçekçi ve kusursuz şekilde oynanış kısmına yedirebilmek başlı başına çok büyük bir takdiri hak ediyor. Özellikle çatışmalar esnasında insana yaşattığı gerilim ve panik hissi, elindeki mühimmata göre bir strateji belirlemek, gizli bir şekilde düşmanları tek tek indirmek, diğer düşmanların bunlara tepkileri, fark edildiğin anda düşmanların reaksiyonu ve hemen cezayı kesmeleri, sonrasında kaçıp tekrardan gizlenebilmek, hayatta kalma duygusunu iliklerine kadar hissetmek... Bunlara resmen bayıldım ve doyamadım. Yakın dövüş kısmını da çok başarılı yapmışlar. Kamera hareketleri, animasyonların kusursuz bir şekilde uygulanması, vuruş hissi ve akıcılık çok iyiydi. Silahtan ziyade gizlilik ve yakın dövüşü tercih ettim ve inanılmaz keyif verdi. Ek olarak oyunun müziklerine değinmek istiyorum. Gustavo Santaolalla her zamanki gibiydi... Saf kalite adam. O telleri tıngırdatmaya başladığı andaki hüzün insanı yıkıp geçiyor resmen. Ek olarak da Mac Quayle ile çalışmışlar. Oyun çıkmadan önce kendisinin bu projede olduğunu görünce çok iyi şeyler geliyor demiştim, öyle de olmuş. Mr. Robot dizisini izleyenler yaptığı müziklerin kalitesini yakından biliyor olacaktır. Oyunun oynanış kısmındaki aksiyon ve gerilim hissini bu kadar derinden hissettirmesinde de Mac Quayle&#39;in payı kesinlikle çok büyüktü, harika bir iş çıkartmış. Kesinlike gidip müziklerini tekrardan dinleyin. Sonuç olarak kesinlikle iyi bir oyundu. Puan olarak 9/10 diyorum. Normalde 10/10 derdim ama hikaye kısmı beklediğim gibi değildi bu yüzden bir tık üzdü. Yani daha iyi bir hikaye de yazılabilirmiş. Ancak anlatmak istedikleri hikayeyi de gayet iyi şekilde anlatmışlar, bu konuda çok fazla bir sorun yoktu. İlk oyunda insanların sevdiği şeylerden vazgeçip, tam tersi yönde hareket etmek ve agresif bir hikaye yazabilmek çok büyük cesaret cidden. Şu yarattığı tartışmalardan ötürü bile başarılı bir oyun oldu bence. Zaten Naughty Dog&#39;un da bunu amaçladığını ve amaçlarına ulaştıklarını düşünüyorum. Şunu da söylemek istiyorum, hikayeyi beğenmeyip oyunun tamamına &quot;çöp, balon&quot; demek çok büyük haksızlık. Oyunu çok sevdim ancak yine de içimde şu oyunun kalitesini daha makul bir senaryo ile görebilmek ukde kalacak. İşte o zaman tam anlamıyla kusursuz bir oyun olurdu. Neyse, canınız sağ olsun be Naughty Dog. Emeği geçen herkese teşekkürler, ben inanılmaz keyif aldım oynarken. ![]() Kendi aldığım screenshotları da şöyle bırakayım: < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > |
Oyunda çok güzel bir sahnede sinematografi tekniğini kullanmışlar. Joel’un çoğul ekini kapatması ve duvarda yalanci yazarken ellie kendi koluna dokunması. < Resime gitmek için tıklayın > |
oyunun sonu stockholm sendromu gibi Kadir İnanır Türkan Şoray filmi gibi Devlerin Aşkı mı Desem Dila Hanım mı Desem yoksa kemal sunal Şabaniye mi. ama tebrikederim ufkum açıldı |
Oyun Bitti Görev tamamlandı ellie Elveda bebeğim :( < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > |
Editör tayfası oyunu beleş alıyor. vasıfsız insanlar parayla oyun vasıfsız insanlar para verip alsın diye yapıldı editörler için değil parasını veren adam istediği yorumu yapar neil druckman bile ağzını açıp bişey söylemez en kral editör parayı verip alandır |
İnsanlar TLOU'ya bakarak 7 sene beklediler ve ilk 3 günde 4 milyon satış rakamına ulaştı TLOU 2. Bu büyük satış rakamı, tamamen TLOU isminden kaynaklanıyordu.
Sonraki hafta satışlar %80 düşmüş. Demiştim ya insanlar bırakın bir oynasın, karar versin beğenip beğenmediğine diye. Muhtemelen çıkışından sonra geçen 1 hafta-10 gün sürede insanların hevesi kırılmaya başladı. Reklamın iyisi kötü olmaz ama demek ki bu da pek işe yaramamış görünüyor şimdilik.
Uncharted 4 %78, Marvel's Spider Man %42, God of War %35 ve Days Gone %60 düşüş yaşamış kıyaslarsak. Bunlar kutulu satışlar bu arada, dijital değil. PS içerisinde kutulu oyun satışları yanlış hatırlamıyorsam geçen yıla kadar dijitalden fazlaydı, şimdi dijital az farkla geçti diye hatırlıyorum ama kutulu satışlara talep konsollarda inanılmaz yüksek hala. Kutulu tabi azalacak demeyin diye söylüyorum.
TLOU Remastered ise kutulu satışlarda %82 artış yaşamış. TLOU adına utançtır TLOU 2. Ellerindeki materyali, potansiyeli hiç etmeleri sözde radikallikle alakalı ama aslında yapmak istedikleri şey devam oyununda empoze etmek istedikleri zorlama fikirleri oldu. Daha detaylı bilgi almak isteyen Anita Sarkeesian ne iş yapıyormuş araştırsın. Kaynak: https://www.spieltimes.com/news/the-last-of-us-part-ii-sales-dropped-80-week-on-week-uk/ |
joel in katili ile 10 saat oynamak zorunda bırakılmak, elie yi ölümüne dövmek zorunda kalmak, sonunda da herkesi gebertip finalde intikamın kötü bir şey olduğuna karar vermek. Nereden tutsan elinde kalıyor. Ben vermedim ama bu oyuna 500 lira verenlere Allah sabır versin. |
Duygusunu dile getiren arkadaşla dalga geçmişler ve yalan söylediğini ima etmişler. Yazık valla çok yazık. Beğeni almak icin neler yapıyorlar hayret ![]() |
Fireflies üyeleri Ellie'yi öldürmek için kimseden izin almadı. Annesi onu doğururken öldü, babasının ise ismi dahi geçmiyor oyunda. Annesi, Ellie'yi Marlene'e emanet ediyor. Marlene ise Ellie ile 10 küsür yıl birlikte yaşamasına rağmen sorumlu olduğu insanları ve liderlik ettiği Fireflies'ı düşünerek istemeden de olsa tedavi bulunabilir düşüncesiyle Ellie'nin öldürülmesine izin veriyor. Aslında bir nevi izni Marlene'den alıyorlar. Hatta ilk oyunun sonlarına doğru Marlene'nin ikinci ses kaydını dinlediysen ona Joel'in de öldürülmesi gerektiğini de söylüyorlar. Bundan ne anlamamız gerekiyor peki; Joel'in Ellie'yi korumak uğruna onca yaptığı fedakarlıklar ve uğraşları bir hiç sayılıyor ve dünyayı Fireflies kurtarmış süsü verilmek isteniyor. (tabi aşının bulunduğunu varsayarsak) Olaya Ellie yönünden bakacak olursak; ilk oyunun son bölümünde Seattle'a yeni ayak bastıklarında bölüm boyunca Ellie bir çok defa uzaklara dalıp düşünceli bir ifade takınıyordu. Fark etmişsindir, Joel ile olan diyaloglarında bile bu düşünceli hali devam ediyordu. Sanki olacakları öngörmüş ve kabullenmiş bir ruh halindeydi. Bu aşıyı bulma sürecinin onu ölüme kadar götüreceğini tahmin ediyor muydu bilmiyorum ama hiçbir şeyin eskisi gibi olamayacağını anlamıştı. Joel'in Ellie'yi kurtarma kararının son derece doğru olduğunu düşünüyorum. Bu kararı sadece duygusal açıdan değil mantık açısından da doğru buluyorum. Virüsün yol açtığı bunca yıkımdan sonra kurtarmaya değecek bir dünya kaldı mı acaba? İlk oyun olsun, ikinci oyun olsun bize gösterdiği hayatlar itibariyle insanlar hala birbirini zevkle öldürme gayreti içinde. Seattle'a bakıyorsun iki farklı oluşum deyim yerindeyse birbirlerini doğruyor. Toplu infazlar mı dersin, bağırsak deşmeli dini ritüeller mi dersin, sivil insanları (çocuklar dahil) susturmak maksadıyla öldürmek mi dersin, neler var neler. Santa Barbara'ya bakıyorsun, köle ticareti yapıyorlar. Buldukları kadınların ırzlarına geçiyorlar. O kadar yozlaşmışlar ki, enfekte olmuş insanları zincirleyip hayvanat bahçesi kıvamında sergiliyorlar. Bir tek Jackson kasabasında göreceli bir sakin hayat söz konusu. Kimbilir oyunun göstermediği diğer bölgelerde ne gibi olaylar vardır. Joel bu insanlar için mi Ellie'nin öldürülmesine göz yumacaktı. Ki, aşının bulunup bulunamayacağı da kesin değil. Marlene'nin 2 kere dillendirdiği "Senin kızın olsaydı ne yapardın" sorusuna cevap veremeyecek kadar bencil bir doktorun varsayımı sadece. Joel'in bu olayların başında öz kızını kaybetmesine değinmiyorum bile. Ya da hikaye boyunca aralarında oluşan baba-kız ilişkisine. The Last of Us'ı, The Last of Us yapan en önemli etken hikayesi ve karakterleriydi. Oyun boyunca sev veya sevme bütün karakterlerle empati kurabiliyordun. Ve en önemlisi, oyun empati kurman için oyuncuyu zorlamıyordu. Karakterler o kadar iyi ve doğal yazılmıştı ki, oyuncu karakterlerle kendiliğinden empati kuruyordu. Joel ile Ellie arasındaki ilişkinin büyüyüp serpilmesini, başlarından geçen olaylara verdikleri doğal tepkileri büyülenerek izledik ve oynadık. Oyunun çıktığı zamanda; grafikleri olsun, animasyonları olsun, dünyası olsun son derece iyiydi. Ama dediğim gibi oyunun insanları büyüleyen kısmı hikayesi ve karakterleriydi. Ashley Johnson ve Troy Baker oyuncuların zihninde o kadar yer ettiler ki; yıllar boyu katılmadıkları program ve etkinlik kalmadı. Birlikte yaptıkları düetler ve söyleşiler herkes tarafından sevildi ve izlendi. Ama serinin ikinci oyun itibariyle geldiği noktaya bakıyorum. Geriye hikayesini anlatacak, oyuncuların zihninde yer edecek bir karakter kaldı mı? Ellie'ye bakıyorum; ilk oyunda çok sevdiğim, lafını kimseden esirgemeyen, hayvansever, oyun oynamayı ve insanlara takılmayı seven kız gitmiş, yerine; sosyal sorunları olan, kendisine sorulan çoğu soruya tek kelimelik kısa cevaplar veren, hayvanları (oyunun zoruyla) öldüren, Dina'nın evcil hayvan önerisine "bana göre değil" diyerek özünü reddeden, vücut dili itibariyle tutuk, istemeden de olsa hamile bir kadının ve onun bebeğinin canını almış, intikam arayışı boyunca 100'lerce insanı öldüren bir kadına dönüşmüş. Tommy desen; daha henüz tanıştığı insanlara şeceresini döken, ilk oyundaki haline nazaran tutarsız bir karakter olmuş. Yaşanan onca acıyı zorda olsa geride bırakan Ellie'yi bilinmeyen topraklara (Santa Barbara) gönderecek kadar şuur yoksunu bir karaktere dönüşmüş. Abby karakterine hiç girmek istemiyorum. İntikamında haklı olsa da, bu oyunu sevmemi sağlayan karakterlere verdiği zarardan ötürü hiç ilgimi çekmiyor. Onun grubundaki diğer üyeler zaten ölü. Owen dışında varlıkları ve yoklukları hikayeye zerre zenginlik katmayan bir dolu iyi yazılmamış ve akılda kalmayan karakter yığını. Kısacası, seriye dair heyecanım hiç kalmadı. Çünkü sevdiğim kimse kalmadı... |
Hikayeyi eleştirmek için hikaye yazmana gerek yok, şu beylik lafları bir geçin, azıcık bir düşünün! Yediğiniz yemeğin iyi olup olmadığını anlamak için aşçı olmanıza gerek yok, gurmeler o zaman aşçılık da yapsın. Yemeğin nasıl yapıldığını,malzemesi vs bilgilere ve belli bir tecrübeye sahipsen eğer yemek ile ilgili eleştiri yapabilirsin. Hiç bilmeyen biri bile bu yemeğin tuzu az ve tadı yok diye eleştirebilir! |
İstediğimizi yazarız hesap verecek değiliz.7 yıl oyunu beklemişim ve hikayesi bana göre çok kötü.Arada böyle gelip içimi tekrar tekrar döküyorum.Sabahtan akşama kadar oyunu övüyorsunuz konuda karışan mı var ? Batmasın yazdıklarımız bu kadar. |
İster 10 yıllık olsun spoilerse spoilerdir. |
Hocam ben begenmeyenlerden rahatsız olmuyorum. Konuyu sabote etmeye çalıştıkları icin rahatsız oluyorum. Ben ilk başlarda begenmeyenlerle de fikir alışverişinde bulundum ve hak verdiğim noktalar oluyordu ama sürekli gelip saldırmaya çalışırlarsa o zaman amaçlarının farklı olduğu ortaya çıkar |
Aslında abby’li bölümler en heyecanlı olanlar, gökdelen bölümü, gece zombilerden kaçtığımız yerler, hastane bodrumunda dev yaratıkla kapıştığımız gibi müthiş keyifli yerler var. Ama insanlar takmış bir kere abby’e oyunun tadına varamıyorlar. |
Trolleri engellemek için güzel bir uygulama olmuş. Oyun daha çıkmadan 0 veriyorlardı. Hocam satışlar o kadar hızlı düşüyor ki hala birinci sırada ![]() |
Günümüzün bazı popüler oyunlarında kullanılan oy sayısıyla Last of Us: Part II oy sayısı kıyaslaması: LAST OF US: PART II - 120.106 The Witcher 3 - 14.791 Red Dead Redemption 2 - 12.330 God of War - 14.188 Death Stranding - 15.965 GTA 5 - 5.335 Last of Us - 12.108 Marvel's Spider-Man - 5.043 Uncharted 4 - 11.366 Naughty Dog, en büyük projemiz dedi de bu denli bir etkiyi beklemiyordu kimse sanırım, adamlar koca Metacritic sitesinde oyun bölümünde rekor kırdı, bilinçli olarak öyle bir oyun yapmışlar ki, istisnasız tam ikiye böldü oyuncuları ve konuşulmaya/satmaya devam ediyor, kasıtlı bir hikaye seçimi var oyunda, düz, klişe basit bir fan ürünü olsaydı, şu an yaptıkları etkinin %30'unu yapamazlardı. Last of Us gibi bir efsaneye, sektörü yakıp yıkan bir devam oyunu yakışırdı zaten. Tekrar kutluyorum Naughty Dog'u, firmalar şunu istese yine başaramaz. Oyunları ya çöp olurdu ya da ortalama falan, ama Part II çok keskin bölmeyi başardı, bir taraf "EFSANE" derken, diğer taraf, "ÇÖP" dedi, işte bu kutuplaşmayı aynı proje üzerinden %50 - %50 yapabilmek müthiş bir işçilik. |
Konu spoiler kaynıyor tag kullanmayanlar kullanandan fazla iyi ki bitirmeden girmedim konuya. Oyunu bitirdim çok beğendim. Zaten ilk oyunu 4-5 defa bitirdim çok sevdiğim oyundu. Ps4'ün tüm nimetlerinden faydalanılmış grafik, oyuncu mimikleri hareketleri muazzamdı. Her TLOU sever gibi Abby'li bölümleri oynarken kusacaktım artık. Öncesinde spoiler yemediğim için geçer gider sandım meğerse oyunun yarısı Abby'miş bitmedi gitti. Bol aksiyonlu bölümleride Abby'e vermişler. Ben 7 yıl Joel, Ellie bekledim sonuç Abby oldu sağlık olsun. Yalnız en sonda beri intikamını al bu nasıl intikam hikayesi ? Sinirim bozuldu biraz ama oyunu bunlarla yargılamamak lazım. Benim puanım 9.5/10 çok iyiydi. |
Gameplay'de Abby'nin silahları daha iyi. Koskoca bir ada bölümüne sahip. Rat King Abby'nin karşısına çıkıyor. Ellie ise köpeği öldürmesi zorunlu. Ellie yoluna çıkan, Abby'i belki tanımayan insanları hayatları için yalvarırken öldürüyor. Hamile bir kadını öldürmek zorunda kalıyor. Abby ise kafasını kazıttığı için idam edilecek bir çocuğu Skarlardan kurtarıyor. Abby köpeğini sevip topla oynayabiliyor ki burası insanın direk suratına çarpıyor, ucuz bir şekilde Abby'e sempati duyurma çabası yani. Lev ve ablasına falan yardım ediyor. Güya insani duyguları var bakın Abby de gri bir karakter onun da insani duyguları var demeye çalışıyorlar ama yemezler . ![]() ![]() |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >