|
E kusura bakma da buna çüş denir... Halil İnalcık gibi hayatı boyunca her fırsatta batı tarihçiliğinden dem vurmuş, batı tarihçiliğinin ne kadar büyük yanlışlar i&... |
|
E kusura bakma da buna çüş denir... Halil İnalcık gibi hayatı boyunca her fırsatta batı tarihçiliğinden dem vurmuş, batı tarihçiliğinin ne kadar büyük yanlışlar içerisinde olduğunu söylemiş, tarihçi olmasının sebebini buna karşı mücadele etmek olduğunu söylemiş adama batıcıdır diyen biri Allah rızası için tarih falan konuşmasın, komik de değil, acınası duruma düşürüyorsun kendini... Ayrıca roman kurgudur, kurgudan tarih öğrenilmez, iki artı iki dörttür. O dediğin şeyi yapan kitaplar ayrıdır, mahalli tarih denen bir kavram vardır. Tarih ve tarihçilik sadece hükümdarlardan, siyasi anlaşmalardan, savaşlardan ibaret değildir. Şunu söyleyen adam zaten Allah aşkına tarih şöyle öğrenilir falan diye konuşmasın, mevcut olan birşeyi bilmiyorsun, insanın da bilmediği konularda konuşmaması gerekiyor. En basitinden benim gibi Kadıköylü olup Kadıköy tarihini merak edenler için 1900-1950 arası, Kadıköy'ün okullarından vapurlarına esnafından eczanesine, buradan çıkan ünlü kişilere kadar anlatan Bir Zamanlar Kadıköy isimli kitabı okur, Kadıköy'ün mahalli tarihini öğrenir. Bunun gibi mahalli tarih kitapları neredeyse her il ve birçok önemli ilçe için mevcuttur. Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmayacağını ne zaman öğrenecek insanımız merak ediyorum... |
| Aman ha, aman gözünü seveyim roman ile tarih falan öğrenilmez. Roman denen şey kurgudur, tarihi içeriği olduğu için sevilebilir, ama tarih öğrenilmez. Verdiğim liste... |
| Aman ha, aman gözünü seveyim roman ile tarih falan öğrenilmez. Roman denen şey kurgudur, tarihi içeriği olduğu için sevilebilir, ama tarih öğrenilmez. Verdiğim listedeki kitapların birkaçı hariç hepsi zaten popüler tarzda kitaplardır. Yani doğru bilgiyi veren, sıradan birinin de okuyup anlayabileceği kitaplardır. Tarih de böyle öğrenilir, romanlardan falan değil. |
|
Bilgisi olmadan konuşan adama cahil denir. Bilgin olmayan konuda konuştuğuna göre sen de cahilsin, bu kadar basit. Halil İnalcık'a batıcı demedim diyen insanın, 1 cümle sonra &qu... |
|
Bilgisi olmadan konuşan adama cahil denir. Bilgin olmayan konuda konuştuğuna göre sen de cahilsin, bu kadar basit. Halil İnalcık'a batıcı demedim diyen insanın, 1 cümle sonra "ne derece batı merkezli düşünüyor" demesi de pek güzel olmuş... Ayrıca Halil İnalcık gibi dev bir ismi de hiçbir eseri olmayan, biri Hakim Paradigma gibi Türkçe fakiri bir isimle çıkmış olmak üzere toplamda 3 kitap çıkarmış, aslen tarihçi olmayan birinin gözüyle değerlendirmeye ihtiyacım yok; Allah'a şükür kendi aklım var. Romanlar kurgudur, kurgu olmayanına zaten alan kitabı, teknik kitap deniyor... Bilgin olmayan konularda dolaşıyorsun... Şunu anlatıyor bunu anlatıyor dediğin şeylerin hepsini, o kitaplar fazlasıyla yapıyor zaten merak etme. Tarih kitabı demek kronolojik sıra vermek değildir, neden sonuç ilişkisini kurar, mukayese eder, açıklar, farklılıkları ortaya koyar ve bunların hepsini de gerçeklere, o dönemden kalan resmî evraklara dayanarak yapar. Kullandığı kaynakları da analiz eder, tenkit sonucunda ortaya çıkan bilgiyi paylaşır. Ayrıca Pamuk gibi birinden tarih öğrenilir diyen adam Allah rızası için onu okumaya devam etsin, tarihe bulaşmasın rica ediyorum. Kendi milletine sövmeyi aydın olmak zanneden, çıkardığı kitapların büyük bölümü kötü bir tercüme seviyesinde intihalden ibaret olan adamlardan tarih okumaya devam et sen. Buna devam ederken tarihe karışma ama olur mu ? Akademik eserler ile popüler dilde yazılmış kitapların farkını anlayamayacak kadar bu kitaplardan haberi olmayan, okumamış, tarihçiliğin ne olduğu hakkında fikri bile olmayan birisinin söyledikleri zaten ciddiye falan da alınmaz. Verdiğim listede adı geçen ve bahsini ettiğim kitapları okuyup anlamamak için Türkçe fakiri ve zeka problemin olması gerekiyor, tarihçi olmamak değil... |
|
İlk çağlardan başla derim. Taş devriyle ilgili Regina Phalange'nin kitaplarına bakabilirsin. |
| Güldürmedi |
|
Arkadaş şaka yapmamış bence de başlanabilir fakat bence Tarihin Arka Odası ve Teketek programlarını izle.Farklı dönemler konuşuluyor bu programlarda.Oradan ilgini çekecek birşeyler kesin dinlersin.Daha sonra ilgini çeken alanda okuma yaparsın.Fakat ben gene de birkaç öneride bulunayım Osmanlı Tarihi için Halil İnalcık hocamızın "Devlet-i Aliyye" isimli eserinde başla Yunan be Roma Tarihi için Oğuz Tekin'in "Eski Yunan ve Roma Tarihine Giriş" kitabı iyidir |
|
Osmanlı ve Orta Asya, İslamiyet öncesi Türk tarihi hakkında kitap okumak istiyorsan, şöyle detaylı bir liste hazırlamıştım; http://www.mecmuayitevarih.com/2016/10/ne-okumalym-osmanl-tarihi.html http://www.mecmuayitevarih.com/2016/10/ne-okumalym-islamiyet-oncesi-ve-orta.html |
|
Nerden başlayacağını değilde başlanmaması gerektiğini söyleyeyim Bir ideolojinin öncüsünden ya da devletçilerden başlamamalısın |
| Tarihi yıllar boyu öğrenmek herşeyi bilmek isteriz. Ama tarih o kadar geniştir o kadar büyüktür ki hiçbir zaman tamamına hakim olamaz, tamamını bilemezsin. İlgini çeken kitapları okumaya devam et, Belgeseleri izle. Ama şunu unutma iş hayatı başladıgı anda o kitaplar alınacak ancak okunamayacak, arada bir iki belgeselden fazlası olmayacak. İmkan varken fazlasıyla oku izle araştır. Kesinlikle yayından kaldırılmış olan tarihin arka odası programını youtube'den izle. Bu ülkede görüp görebileceğin en iyi fikir ve tarih adamını Halil hocanın öğrencisi ilber bey'den pek kıymetli bilgiler öğrenebilirsin. |
Roman okuyarak başlayabilirsin.![]() Akademik kitaplar okumamalı bence normal bir okuyucu. Ben onlarca akademik kitap okumuşumdur ve okuyorum hala ama bana tarihi bunlar değil romanlar öğretti. Mesela lisedeyken okuduğum Eco'nun Prag Mezarlığı kitabı. Dönemin ruhunu ve toplumsal paranoyasını inanılmaz ayrıntılarla anlatmıştı. İşte tarih dediğin budur. Tarih bilmem kim kimi düdüklemiş, kim bilmem kime posta koymuş, kim kimi satmış falan değildir. Tarih 'geçmişin ruhunu' anlamaya çalışmaktır. Son zamanlarda akademik tarihçilikte bu yönde ilerliyor. 19. Yüzyılın bilimsel şekilciliğini, 20. Yüzyılın Marksist/İktisadi boyutunu aşıp 'geçmişin ruhu'na odaklanıyor. Ha romanlar çok mu doğru şeyler anlatıyor. Yani objektif mi diye sorabilirsin. Bende derim ki akademik tarihçiler çok mu objektif? Özellikle ülkemiz tarihçileri? Erken İç Asya tarihinden tut Osmanlı tarihine kadar baştan aşağı subjektif değerlendirmeler yapan tarihçiden bol bir şey yoktur bu memlekette. Bu bolluğun içinde doğru bilgi aramak roman ve hikayelerden bilgi aramaktan çok daha zordur. |
|
Tavsiyeler için çok çok teşekkür ederim hepinize @boris765 önerebileceğin romanlar nelerdir? |
|
Ben kendi yaptığımı söyleyim İlk önce cumhuriyet tarihini öğrenmek istiyordum Kemal karpat ın kısa Türkiye tarihi kitabını okudum 1800-2012 arasını anlatıyor. Sonra da İlber Ortaylının Türklerin tarihi 1-2 kitaplarını okudum bu iki kitap 550 sayfa ediyor ama ben bu tatilde bitirdim sen de 20-25 günde bitirsin max. Ama ben bu üç kitabın da ozetini çıkardım. Okurken araştırma yaptım mesela İlber Ortaylı okurken Farslar, Göktürk devleti, Cengiz Han gibi isimler geçiyordu hepsini netten araştırıp özetime ekledim. Şimdi Türklerin tüm tarihi hakkında az bilgi sahibiyim genel şeyleri biliyorum sadece. Ama bunlar bana yeterli geliyor zaten alanım da çok farklı tarihten Şimdi de uygun olursam Ali Çimen in Tarihi değiştiren olaylar, liderler gibi ayrı ayrı kitapları var onları alıp okuyacağım ki dünya tarihi hakkında da bilgi sahibi olayım. Hitler, Stalin, Fransız devrimi vs... Böyle yaptım gayet memnunum hocam ilk önce Türk tarihi sonra dünya tarihine yönelirsen daha verimli olur bence |
|
Bu arada İlber Ortaylı nin kitapları 1453 e kadar ve Fatih in ölümüne kadar anlatıyor yani 1481-1800 arasını pek bilmiyorum okuduğum kitaplar buraları içermiyordu ama çok da önemsemiyorum gerekli yerler oralar değil bence. Zaten alanım değil tarih |
|
Fikir sahibi olmak için ali çimen'in bahsettiğin seriden bi kitabını almıştım, seriyi tanıtmak için çıkmış bir kitaptı ve hoşuma da gitti açıkçası. İlber ortaylının kitapları da var aklımda ama tarih çok kapsamlı bir konu olduğu için nereden başlayacağını şaşırıyor insan Yorumun için teşekkürler dikkate alacağım |
Aman ha, aman gözünü seveyim roman ile tarih falan öğrenilmez. Roman denen şey kurgudur, tarihi içeriği olduğu için sevilebilir, ama tarih öğrenilmez. Verdiğim listedeki kitapların birkaçı hariç hepsi zaten popüler tarzda kitaplardır. Yani doğru bilgiyi veren, sıradan birinin de okuyup anlayabileceği kitaplardır. Tarih de böyle öğrenilir, romanlardan falan değil. |
| Listenizi kaydettim ama fazla kitap var yani bir anda hepsini alıp okuyamam, kafamda bir sıralama yapamıyorum tam olarak hangi kitabın ne kadar ağır olduğunu bilmediğim için. Siz başlangıç için hangilerini önerirsiniz? |
Ondan dolayı her kitabın açıklamasını yaptım. Ha ona rağmen en temeli hangisi ? Bana kalırsa Osmanlı tarihi için Sorularla Osmanlı İmparatorluğu (tek cilt) İslamiyet öncesi Türk tarihi için ise Kök Tengrinin Çocukları yahut Sorularla Eski Türk Tarihi kitapları en ideali olacaktır. Yazıyı özellikle paylaştım çünkü sadece liste vermiyorum, o kitaplar ve içerikleri hakkında bilgi de veriyorum. |
| Listeden ben de faydalandım, çok teşekkürler |
Rica ederim ne demek. Sayfayı açıp bu tarz içerikleri paylaşmamın amacı zaten bu. |
|
Tarihte doğru bilgi nedir? Kim doğru bilgiyi söyleyebilir? Bakın Halil İnalcık bile bazı konularda oldukça ezbere dayanan ve hiçbir geçerliliği olmayan tespitler savurabiliyor. Mesela gerileme paradigması, Osmanlı ordusu hakkında yaptığı tespitler baştan sona yanlıştır. Üstüne yeri geldi mi son derece ideolojik şekilde batı merkezli düşüncelerle bugün hiçbir geçerliliği olmayan tespitler yapar, yeri geldimi bazı konuşmalarında tarihi günün amerikancı/batıcı siyasi yönelimlerini tashihlemek amacıyla kullanır. Evet tarihçilerin şeyhidir, ülkemizin çıkardığı en büyük tarihçidir ama bu her verdiği bilgiyi 'doğru bilgi' yapmaz. *** Konuya dönersek sıradan okuyucunun geçmişteki siyasi olayları öğrenmesine/ezberlemesine tarih diyemeyiz. Bu yüzden akademik siyasi tarih kitapları eğer tarihçi/siyasetçi falan değilse gereksizdir. Ama mesela Kafamda Bir Tuhaflık romanını okusa, yaşadığı şehrin 30 yıllık dönüşümünü kavrasa bu ona inanılmaz bir fayda sağlar. Mevlüt gibi gecekonduda doğmuş insanların tarihi bilmem hangi padişahın neler yapmasından, hangi savaşta kimin kazanmasından çok daha değerli bir tarihtir. |
E kusura bakma da buna çüş denir... Halil İnalcık gibi hayatı boyunca her fırsatta batı tarihçiliğinden dem vurmuş, batı tarihçiliğinin ne kadar büyük yanlışlar içerisinde olduğunu söylemiş, tarihçi olmasının sebebini buna karşı mücadele etmek olduğunu söylemiş adama batıcıdır diyen biri Allah rızası için tarih falan konuşmasın, komik de değil, acınası duruma düşürüyorsun kendini... Ayrıca roman kurgudur, kurgudan tarih öğrenilmez, iki artı iki dörttür. O dediğin şeyi yapan kitaplar ayrıdır, mahalli tarih denen bir kavram vardır. Tarih ve tarihçilik sadece hükümdarlardan, siyasi anlaşmalardan, savaşlardan ibaret değildir. Şunu söyleyen adam zaten Allah aşkına tarih şöyle öğrenilir falan diye konuşmasın, mevcut olan birşeyi bilmiyorsun, insanın da bilmediği konularda konuşmaması gerekiyor. En basitinden benim gibi Kadıköylü olup Kadıköy tarihini merak edenler için 1900-1950 arası, Kadıköy'ün okullarından vapurlarına esnafından eczanesine, buradan çıkan ünlü kişilere kadar anlatan Bir Zamanlar Kadıköy isimli kitabı okur, Kadıköy'ün mahalli tarihini öğrenir. Bunun gibi mahalli tarih kitapları neredeyse her il ve birçok önemli ilçe için mevcuttur. Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmayacağını ne zaman öğrenecek insanımız merak ediyorum... |
|
Halil İnalcık'a batıcı demedim. Genel olarak buna eleştiri getiren biri evet ama birçok meselede batı merkezli düşünmekten kurtulamamış biri. Tekrar söylüyorum özellikle 1600 sonrası birçok tespiti hatalı ve batı merkezlidir. (Gerileme Paradigması eleştirisi için Baki Tezcan okunabilir.) Üstüne Türkiye'nin modernleşme tarihi ve Batı'ya entegrasyonu hakkında yaptığı tespitler ne derece batı merkezli düşündüğünü gösteriyor, anlayana. Haa elbette ülkemizin en büyük tarihçisidir buna bir şey diyemem, benim kastettiğim büyük tarihçilerin bile birçok hatası olabilirken her tarihi bilgiye kesin gözlerle bakmanın zorluğuydu. Bir diğeri siz ne kadar ayar verme meraklısı bir insansınız. İnanın konuşulmuyor sizinle. Hemen tarih konuşma, bilmşyorsun, cahilsin vs. laflarını söylüyorsunuz her meselede. Kastettiğim yine bir bölgenin sadece mahalli tarihi değildi. Ülkenin bütün sosyolojik durumunu, insanların psikolojisini, şehrin yapısının değişmesinin insan ruhuna yansımaları, iktisadi problemlerin ve siyasi olayların halkın yaşantısına yansımaları, eski eşyaların, bozacılığın ve diğer eski mesleklerin tarihi, geçmişe ait değerlerin nasıl devam ettirelemediği, tarihe bakış açısının herkesin gözünden nasıl değiştiği vs. bir çok meseleyi harmanlayarak veriyor Kafamda Bir Tuhaflık romanı. Ve inan bana uyduruk doktora tezlerinden daha fazla araştırmaya dayanıyor. Tarihi romanlar öğretir derken Eco, Pamuk, Tanpınar, Mann vs. büyük yazarların dönem ve çağ romanları tarihi öğretir diyorum. Sosyal tarih üzerine ve birçok sosyal bilim dallarını harmanlayan akademik eserler var evet ama bunlar sıradan okuyucunun üstesinden geleceği eserler değil. Tarihçi, sosyolog vs.nin okuması daha uygun bu eserleri. Ayrıca romanları kurgu deyip küçük görme. Birçok sosyal bilimin en saf haliyle yansıdığı yer romanlardır. |
DH forumlarında vakit geçirmekten keyif alıyor gibisin ancak giriş yapmadığını görüyoruz.
Üye Ol Şimdi DeğilÜye olduğunda özel mesaj gönderebilir, beğendiğin konuları favorilerine ekleyip takibe alabilir ve daha önce gezdiğin konulara hızlıca erişebilirsin.
< Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >