İngilizcesine vs bakmadım. Okumak eyleminden bahsediyorsun hala. Kuranda oku diye bi ayet mi var? Yok. YARATAN RABBİNİN ADIYLA OKU diye bir ayet var. İkra bi ismi rabbi.... diye devam ediyor oku der demez hemen bi harfi ceri geliyor. Sen kafana göre nasıl çekiyosun oku kelimesini ordan. Uydurukça işler. |
Bakmazsın tabii, sanki aslına baktın. Rabbin bir sürü adı var sana sorarsak, politeistsin ya. Hiç o anlamlar tek bütünde birleşemedi, hala farklı farklı özel isimde özneler olarak varlık sürdürüyor(!). |
Kuran daki ilk ayet oku ile basliyor, oku, yaratan rabbinin adi ile devam ediyor.. Burada oku kelimesi kainat kitabinin okunmasina isaret etmektir, yoksa bir metin varda onu oku demiyor.. Yani ey Muhammed sen kainati dogdugundan beri okuyorsun, bu dengeyi yaratan var ve bir bildigin Sahibin olan Allah sana sesleniyor demektir.. |
bu lafı kırparsan HAKARET ![]() tamamını okursan ELEŞTİRİ oluyor. ![]() kırpan adam da cahilliğini tessillemiş oluyor. ![]() |
Sanayi devrimi ile Rönesans ve Reform dönemini karıştırmayalım. Bunların birbiri ile bağlantısı olabilir ancak iki farklı durumdur. Aydınlanma diye bahsettiğimiz Avrupanın o karanlık ortaçağ döneminden çıkarak bilime ve sanata yönelmesi dönemidir. Osmanlı için böyle bir dönemi ben okuduğum kadarı ile görmedim. Gelişim ve değişim var ama sanat ve bilim konusunda bir ilerleme yok. Hatta bir dönemden sonra gerileme var. Bilgin var saygı duyuyorum ama bazı şeyleri birbirine karıştırıyorsun. |
O dediğinki gibi bir dönem hiçbir zaman yaşanmadı. Bunun altını çizmek isterim. Senin aydınlanmak dediğin ile onlarınki bir değil. Onlar, örnek veriyorum, Aristo'nun çizgisinden çürük etten sinek türer gibi hristiyan batılı diye bizim kara mizah olarak 'karanlık çağ' diye özet geçtiğimiz işlerle aydınlanmayı beklediler. Bizim bahsimizde geçen karanlık çağ bizans öncesi çağ, onlarınki orta çağ, sanayi devrimi öncesine denk geliyor. Bir kere bu kavramlar bile denk değil. Senin rönesansın onlarınkinden her şekilde önce. Eğer kişinin şuuru aydınlanmazsa yanlış iz üstünde gidebiliyor. Biz sokratçıyız, stoik felsefesinden ileri geliyoruz. Ardından pastör bu gibi kendiliğinden oluşum teorilerini boşa çıkarıyor bizim abdülhamit 10,000 altın gönderiyor falan. Yani, özet geçiyorum: bu adamlara sakın ola iş beğendirmeyin. Öyle bir romantik evre hiç yaşanmadı. Öyle la fontenden masallar anlatırlar ki, etten sinek yumurtaları türediğini, evrim olduğunu vesaire türlü türlü yalan dinlersiniz. Siz bunlarla niye karşılaşıyorum demez herşeyi avrupadan almaya kalkarsanız nerede bozuk nerede çürük malı varsa size pazarlamaya çalışır. İşte, aydınlanma dediğimde de bunu kastediyorum. |
|
Osmanlı savaş teknolojisinde en üsttün olmak istedi ve onu yaptı ne zaman halifelik aldık din adamı oldu padişah o zaman din adamlarının gerici olanlarından fazlacana etkilendi. Halifelik olmasa bellide halen padişahlık sembolik olarak kalırdı. |
Sevgili arkadaşım senin okyanusları aşacak gemin var mıydı? Kısmi olarak bazı üstünlükleri olabilir fakat o da uzun sürmedi. Osmanlı Avrupayla uğraşırken onlar dünyayı fethediyordu. Ümit burnu, Amerika, Avustralya. Yazdım işte Kepler neden onlardan çıktı? İkinci derece denklemleri neden İtalyanlar çözdüler? Tesadüf müydü? Değildi. Bizde endüstri devrimini hazırlayan süreç oluştu mu? Bakınız devrim demiyorum. Devrimleri hazırlayan süreç diyorum. Bizim yükselme dönemimiz. Yo bi halt hazırlayamadı. Teknik çizim basılması bile üçyüz yıldan fazla fark aldı. Fransa’ya matbaa gelmesiyle milyonlarla ifade ediliyor yapılan baskılar daha ilk yıllarda. Eğitim ucuzladı, teknik işler ucuzladı ve yayıldı. Biz? Ayrıca şeriat hükümleri halifelik öncesinde de uygulanmaya çalışılıyordu. Yeniçeri ocağı islam şeriatındaki köleleştirme ve köle paylaştırma hükümlerini baz alır örnekse. İlla halifelik bozdu demenin de manası yok. |
Bloklu kişilere yanıt vermiyorum |
|
|
insanları linç etmeden önce bi ne demek istediğine odaklanın. |
Hayır olmazdık.Sorun insan yapısında bölgede olan eğitime insan yetiştirmeye olan bağlılıkta kişilerin bireye değilde bir lidere tapma ihtiyacından dolayı yani bu zamanda bile görülüyor gerek Fatih olsun gerek Atatürk olsun liderlere tapınmak noktası bu ülkeyi geriye götürüyor maalesef kişilerin fikir ve düşüncelerini ele almıyorlar. kişiliğine başardıklarına dair onlara bir tapınma var maalesef dergah tarikat yapısı gibi şeyler bundan dolayı çok cemaatlaşma çünkü birey olamama sorunu var insanlar korkak özgüvensiz illa bir topluluk hareketi olacakla kendilerinde dahil olsun yani sürüyü yöneten bir lider ihtiyacı hisseden basit bir doğulu toplumuz ne yazılı halkın çoğu buna alışmış alıştırılmış. Hakaret gibi algılanabilir ama gerçekler bu şikayet ettiğiniz bu bilmeden istediğinizde bu gerek seküler olsun gerek dindar hepsi bir adama tapınmak deneyimde bağlı sadık kalmak istiyor oysaki batıda böyle birşey Yok. Biz maalesef bu yüzden tepeye geçen insanların Emellleri doğrultusunda sıkıntı çekeceğiz.Halk sorgulama neden nasılı bilmiyor ne kadar demokratik densede halkın büyük kesiminin oy verme verebilme hakkaniyeti Yok düşünerek tartarak vermiyor ki öyle noktaya vardığında sözde istediği kişimin yarattığı rezalete rağmen genelde ona oy verdiğini söylüyor e ne değişim bekliyorsun ki sen şikayet hakkına sahip değilsin oy verdiğine uyarı değil destek oluyorsun yaptığı hatalara rağmen işte ülkenin çoğunluğu böyle. |
Eğitime bırak Osmanlıyı sizce şuan Önem veriliyor mu ? |
Elaman popi olmanın yolunu buldu. Saçmaladıkça medyada parlıyor. Gittikçe kendini aşıyor. Dışkısını bile yemiş. Sırada ne var bilemiyorum. |
celal şengör her ne kadar bilim alanında kendini yetiştirmiş bir prof olsada halkın hassasiyetlerini görmezden gelen ve gündem olmak için böylesi polemik söylemler yapan bir kişilik kendisi.Bİr bilim insanı ülkesi için bir şeyler yapıyor ise bunu hangi inanca sahip olursa olsun halka karşı hassasiyet gösterip saygılı olmak durumunda bana göre. Özellikle dine bakış açısı yüzünden yakından takip ettiğim ve yazılı kıtaplarında islam ile alakalı birçok detayı derinlemesine inceleyen prof.dr caner taslaman karşıklılı olarak islam konusunu tartışmak için celal şengöre yıllardır bir araya gelme teklifi vermesine rağmen celal şengör bundan kaçıyor oysaki celal şengör tvlerde her konuda herkesle tartışabilceğini dile getiren bir bilim insanı? Bence bir bilim adamının kendi alanında konuşması ve halkı bilgilendirmesi lazım.Kendi alanında ayrı olarak ilgisi olduğu ama branşı olmayan konularda "yetkin bir kişi" edasıyla konuşması hem o bilim insanın kimliğine yakışan bir şey değildir hemde yorum yaptığı alanda yıllarını vermiş bilim insanlarına haksızlık yapmış olur zira celal şengör bir jeolog bilim insanıdır ve o alanda bizleri bilgilendirmesi gerekir (özellikle deprem konularında) dolayısıyla ben celal şengörün meydanı boş bulduğu anda her alanda bilir kişi gibi konuşup polemik yapmasını doğru bulmuyorum zira karşısında konuştuğu alan ile alaklı bilimsel yetkinlikte tecrübe yapmış başka bir bilim insanı yok.Bu biraz bol kepçeden konuşmayada benziyor açıkçası. |
Osmanlı istese okyanus aşacak gemi yapardı gerek duymadı zira Akdeniz bizim olunca birde sömürgecilik Müslümanlık ile bağdaşmayınca anlamı pek olmadı coğrafi olarakta çok uzak kaldık okyanuslara. Bakınız Almanlarda uzak kaldı vs. Şeriat bizde varken onlarda Galileo’yu dinden hapse atıyorlardı. Bizde Protestanlık benzeri bir gelişim tam oluşması burjuva sınıfı olmadı gibi çöl etken var sonuçta farklı kültür. Demek istediğim sonradan yapılan gayretler bizi tek özgür kalan Türk cumhuriyeti haline getirdi. |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle
Bu mesajda bahsedilenler: @Mete Can Karahasan