Kanunlaşması zor lakin zaten çocuk yapma oranı yıllara göre düşüyor. TÜİK'in verilerine göre 2001 yılında 2,38 olan doğurganlık hızı, yani bir kadının yaşamı boyunca dünyaya getirdiği ortalama çocuk sayısı, 2023 yılında 1,51’e düştü. |
Fakir T-bacılar için plastik enjeksiyonda üretilmiş silikon, fakir badem bıyıklılar içinde horno DC, silicon hole ürünleri temudan sipariş edebilirler. |
Üremenin önüne geçtiler zaten.. Ekonomi pahalılık kiralarla.. Yani bu gidişle Türk kalmıcak.. |
Konuyu açan elemanın cicddi psikolojik sıkıntıları var bence. Bir kaç aydır fakirlerin çocuk yapmasına kafayı çok fena takmış durumda. "Babam bana araba alamıyor" diye şikayet ediyor fakat adım gibi eminim babası buna araba alsa bu sefer pahalı arabası olanlara takacak kafayı. |
Öyle bir şey diyen olmadı fakir bi ailede doğsaydın sende bizim gibi düşünürdün tuzu kuru olana konuşmak kolay |
Burda olay kişinin fakirliğiyle alakalı değil ben stajyer mali müşavirim, sen çalışarak kariyer yaparakda zengin olabilirsin ama zengin aileden doğan mezun olur olmaz torpille işe girer senin o işe sahip olmak için 15-20 sene kariyer yapman ezilmen gerekir . |
aynen yatlar katlar hamamlar kaldı hepsiciğini çatır çatır yiyorum tanrının sevdiği kuluymuşum,sende şansına küs o zaman erkek kurusu olarak öl,yada dilekçe yaz Allaha belki bu gariban babişkolu haline acır 1945 alamanyasına ışınlar seni kısmet iyi forumlar.![]() |
yine konuyu avrupa amerikaya getirdin bravo sana ![]() |
kaynak Das Kapital:)) bunlar bundan 50-100 yıl önceki ekonomilerde geçerli olduğu varsayılan fikirlerdi. Artık proleter-burjuva sınıfı eskisi gibi değil hatta yok. çok fakirken zengin olanlar var, senin çevrende de var, benim de var. ---- Zengin insanlara zengin insanlar lazım. Fakirin parası yok, Rolex'i, Mercedes'i zengin edenler fakir insanlar değil gör bunu. ve 20 yıl sonra işçi sınıfı da kalmayacak, otonom ve 4.sanayi devrimi sağolsun. |
sen işin gereği hep çok para kazananlarla meşgulsün ve böyle düşünmen normal. az sohbet et bakalım, kaç tanesinin mal varlığı dededen yada babadan kalmış. hiç fakirkere iş kuran, zengin olan yok mu senin çevrende? |
kesinlikle çok çok çalışmakla alakası yok, tabi çok çalışmak şart bu ayrı fakat dediğin gibi "şans" aslında niş işler. tabi malum siyasi parti üyeliğiniz yoksa:) |
işçi sınıfından kastım, fabrikalarda çalışan işçiler... robotlar devralmaya başladı bunu. ama dediğin doğru, boyacılık, fayans işçiliği, duvar işçiliği, tamir işleri vb.. bunlar işçi değil bence, el emeği, zanaatkar. |
Bu hayatta tanıdık:herşey demek |
hayır hala toprak zenginleri var köydeki tarlalardan elde ettiği gelirle hiç çalışmamış en az 5 kişi tanıyorum 5-6 tane dairesini kiraya verip hiç çalışmayanda var kaynak: Kiracı oranı ise aynı dönemde yüzde 22,1’den yüzde 28’e yükseldi. Bu verilere göre Türkiye’de 2024 itibarıyla kira ödeyerek oturan kişi sayısı 24 milyonu geçti. https://www.evrensel.net/haber/554199/konut-stoku-artti-kiraci-sayisi-24-milyonu-asti |
Olay fakirlerin üreyip ürememesi değil, devletin eğitim, temel yaşam ihtiyacı eşitliğini daha kolay bir şekilde sağlayabilecekken giderek kasıtlı olarak bu farkı arttırması. Her insan için olmasa da her çocuk için bu yapılabilir. Hepimiz fakir ailelerin çocuklarıyla büyüdük, bu kadar iti kopuğu hiç bir zaman olmadı, kavga çıkartanlar, sorunlular her zaman vardı. Çocukların çete, örgüt üyeliği, adam öldürmesi başarısız politikadandır. Her ülkenin çocuğu o ülkenin gelecekteki ekonomik büyüme ve prestij kaynağı olduğu için devletin aile kadar hatta aileden daha fazla sorumluluğunun olması gerekir çocuğun gelişiminde. Fakir, cahil ya da eğitimsiz aileye rağmen başarılı çocuklar yetiştirmek, oranlarının artması doğru politikadır. Bunun üzerine halkın genelinin olumsuz davranışa, kınamak yerine, olumlaması da bunlara tuz biber oluyor. Ahlaksız davranışa biz de böyle olmalıydık, ya da biz olmadık da ne oldu gibi masum görünen cevapların sürekli tekrarı bir çocuk için, bizim algıladığımızdan çok farklı, yönlendirici bir söz haline geliyor. İşin en kötü yanı da bugün yaşları 60 üzeri olan ve anamız babamız doğru düzgün okuma yazma bilmiyordu diyen siyasetçilerin o zamanlar nasıl büyük bir şansa sahip olduğunu anlamayıp bugünkü bozuklukla ilgili kendi sorgulamalarını yapmaması. Herkes üreyebilir, ama çocuk, anayasasına bağlı olduğu devletin sorumluluğundadır, idealde bence aileden daha fazla olmalı ama aileye yakın bile olsa bambaşka bir ülke olurduk. Eğitim seviyesi düşük insanlar bu hakkı da aramadığı için bu kısır döngü devam edip, sonunda aslında uygulaması faşizan olan, zorunlu hissedeceğimiz fikirler üretilmesine sebep oluyor. Aslında uç gelen fikirlerle çözülebileceğine inanılan bir çok konuda durum buna çok benzer. |
Onlar şu kafayla hareket ediyorlar, çocuk rızkıyla gelir. Tamam rızkıyla gelir de sen çocuğuna düzgün bi istikbal sunabilecek misin ? Aç mezarı yok derler ama herşeyede karın tokluğu gözüyle bakamazsın. Çocuğuna iyi bir eğitim, iyi bir sosyal hayat sunamayacaksan, çıkartıp sokağa salacaksan üreme arkadaş. Edit: imla |
düşman amerikanın sesini mi dinleyecem ..., kendi adamlarımızı dinlerim. Örneğin daha bugün bir trafik canavarını şikayet için, .gov.tr uzantılı ilgili web sitesine girdim güzelce doldurdum ama sistem telefonuma sms göndermiyor. Sonuç: bir trafik canavarı daha kendini özgür hissetti. |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle