Yaklaşık 400 metre derinlikte duran ve tuzlu suyu içilebilir suya dönüştüren her bir pod günlük 4000 metreküp su üretiyor. Bu da her podun Türkiye'de yaklaşık 250 evin ihtiyacını karşıladığı anlamına geliyor.

Yüzde 40 daha az enerji harcıyor

Sistemin diğer ters osmoz teknolojilerine göre en büyük farkı derin deniz basıncını kullanması, fakat bunu yapabilmek için ters osmoz kısmının deniz tabanına bağlanması gerekiyor. Bu şekilde karadaki geleneksel tuzlu su arıtma tesislerine göre %40 daha az enerji harcıyor. 

Ayrıca Bkz.Küresel ısınmada kritik 1.5 derece sınırı 2024’te ilk kez aşıldı!

Bundan 3 yıl önce, 2021 yılında prototip sistem test edildi ve olumlu sonuç alındı. Gelecek yıl pilot tesis devreye girecek. Ardından 2027 yılında Hawaii’de demonstrasyon projesi hayata geçirilecek ve edinilen tecrübe ile 2029’da ticari olarak ABD'nin Kaliforniya eyaletine bağlı Malibu kentinde hizmet vermeye başlayacak.

Kaliforniya'da baraja alternatif olarak kullanılacak

Kaliforniya’da kurulacak ilk tesis günde 220.000 metreküp suyu şehir şebekesine verecek ve eyaletin susuzluk sorununa bir nebze dem vuracak. Rakamlarla konuşmak gerekirse bu rakam İstanbul’un en büyük barajı Ömerli barajının besleme kapasitesi ile birebir aynı miktarda.

Soğutma amacıyla da kullanılacak

Firmanın öne çıkardığı diğer bir avantaj ise bizim sıcak bölgeler için çok önemli. Denizin tamamen karanlık ve kısmen ölü kısmından elde edilen tatlı su doğal olarak oldukça soğuk. Bu soğuk su bir ısı değiştiricisinden geçirilerek aynı zamanda bir merkezi soğutma sistemini de elektrik veya yakıt kullanmadan sadece pompalar ile çalışmasını sağlıyor. 

Normalde su eksikliği olan adalar ve sıcak bölgelerde bu sistem kullanılacağı için klima yerine bu tür direkt soğutma yapmak elektrik kullanımını oldukça azaltacaktır. Global ısınma ve refah seviyesinin yükselmesi nedeniyle son zamanlarda artan klima kullanımını elektrik tüketimini artırıyor.  Bu bedava soğutma ile soğutma masrafları da düşebilir. 

Firmanın iddialarından birisi de tuzdan ayrıştırıldıktan sonra geriye kalan aşırı tuzlu suyun normal deniz suyuna göre sadece %10 ile %15 arasında daha fazla tuzlu olması. Bu şekilde daha az tuzlu olması çevreye verilen zararı da azaltıyor. Karadaki tuz arındırma tesislerinde elde edilen aşırı tuzlu su miktarı, normal tuzlu suyun iki katı kadar tuzlu olduğundan bunu direkt denize vermek bölgedeki canlıları da kötü yönde etkileyecektir.