quote:

Orijinalden alıntı: Nat Alianovna

O mabetlerde dua olayını otantik deneyim olsun diye keşfetmeye teşvik sağlasın diye koymuşlar. Otantikten kasıt karakterin çağa ve bağlama uygun olarak mistik dindarlığını sergilemek için. Eski dönemlerin insanları çok dinciydi ve her gittikleri yerlerde kutsal mekanlarda dua edip duruyorlardı. Esasında oyunda yaptığımız iş bu anlamda oldukça gerçekçi. Eski Assassin karakterleri kendi dindar çağlarına göre a-teist (dini takmama anlamında "ateist") gibiydiler. Tabii otantik deneyim adı altında çağa has dindarlığı böyle tekrarcı biçimde yansıtmaya yeltenmek modern bir oyuncu için çileye dönüyor. Ben de bir noktadan sonra bunaldım. Tapınakta dua işinde bariz saçmalamışlar çünkü oyunun Honşu canlandırmasında böyle en az 50 tapınak olabilir. Bu arada dua olayında başka - aslında bakış açısına göre ilginç - acayiplikler de yok değil:

https://forum.donanimhaber.com/mesaj/yonlen/161062084

Yukarıda anlattığım gibi oyunda Hıristiyan kiliseleri ve Budist tapınakları da var ama karakterler sadece şinto tapınaklarında dua ediyorlar. Yasuke ile efsanevi lord Oda Nobunaga arasında geçen bir diyalogta Nobunaga da, Yasuke de Hıristiyanları eleştiriyor, Nobunaga neden pes edip teslim olan öldürülen bir adama (İsa) inanıyorlar ki diyor, Yasuke de kendisini yeni samuray yapmış Nobunaga huzurunda Hıristiyanların kölesi olmayı berbat, rezil bir durum addediyor. Hıristiyanları açıkça aşağılıyor. Oyunda ayrıca Budist tapınakları basıp bolca Budist savaşçı da kesiyoruz. Şinbakufulardan birisi - karşılaşır karşılaşmaz hemen anladığım üzere - bir Budist rahip zaten. Neyse daha fazla detay vermeyeyim, spoiler olmasın. :D Tarihsel Oda Nobunaga da Budistlerin düşmanı bu arada. Oyun Oda Nobunaga'yı acımasız ve kusurlu ama birleşik ve barışçıl Japonya'yı inşa etmeye çalışan idealist birisi olarak olumlu bir ışık altında değerlendiriyor (Hideyoşi ve Tokugava da onun açtığı yoldan gidenler olarak lanse ediliyor).

Demek istediğim, bu oyunun yapımcılarının dinlerle çok acayip bir ilişkisi var. :D Budizmden hazzetmeyen imparator Meiji gibi kendilerinde - arkaik, ruhani, mistik, natüralist - Şinto inancı sempatizanlığı var diyeceğim ama Torii kapılarına tırmanma, şinto tapınaklara hasar verebilme mevzularından dolayı Japonlar yapımcılara yüklendiler ve tepki gösterdiler. :D Organize dinden, din adamlarından hoşlanmadıkları ve modernist oldukları kesin. Ama antropolojik gösterim kafasıyla oyuncuya 1000 tane mabette kamidana'lar önünde esas duruşta dua ettiriyorlar; bunu level atlamak için oyunun temel bir mekaniği yapıyorlar. :D Tuhaf bir dizayn tercihi gerçekten. Spekülasyonu körüklüyor ama - bence - bir oyuna uymuyor.

quote:

Orijinalden alıntı: TaKo

Odyssey, Valhalla ve Mirage'ı PS5'de platinlemiştim, bu oyunda gerek duymadım. Her şeyi geçtim, hayatımda ilk defa bir AC oyununda bir yerden bir yere gitmek tahammül sınırlarımı zorladı... Hikaye desen zaten AC evreniyle alakası kalmamış, zorlama birkaç bağlama var o kadar. Keşke açıkdünyaya odaklanmaktan ziyade Naoe'ye odaklanan konsantre bir oyun yapsalardı. Maalesef olmamış!

Series X'te Ubisoft+ ile oynadım. Hazır aboneliğim devam ediyorken bu oyundan sonra 60 fps güncellemesini merak ettiğim Syndicate'i indirip açtım, birkaç saat oynadım. Eski AC'leri o kadar özlemişim ki şu oyundan daha fazla eğlendim.

Oyunun grafikleri ve mekanikleri çok başarılı! Hakkını vermek gerekiyor ancak hikayesi ve görevleri o kadar tekdüze ki, bir de bu tekdüzelik o kadar tekrara düşüyor ki oyunda güzel olan ne varsa tadını çıkaramıyorsunuz. Adamlar 20 saatlik oyun yapmış, 40 saate uzatmak için de hiçbir amatör karardan kaçınmamış!

Umarım bi sonraki oyunda marka ismi satmak yerine AC evreni ve hikayesini devam ettirirler artık.