nesi tutarlı geldi anlayamadım? Kur'an şöyle olmalıydı - böyle inmeliydi - şu lisanda olacaktı - şu şekilde inecekti gibi önermelerin sonu gelmez. çine inse bu sefer neden amerika'ya inmedi derlerdi. arapça değil farsça olsa, neden osmanlıca değil diyeceklerdi. Kur'an bir yere bir lisanda inecekti ve indi. bunun böyle olması gerektiğini ve de olduğunu bile bile hala bir takım triplere girmek abesle iştigaldir. evet, Kur'an bir yere bir lisanda inecekti ve indi. bunun dışındaki tüm önermeler zırvadan başka bir şey değildir. yok efendim neden israiloğullarına arapça seslenmiş miş. iyi, Kur'anın yarısı arapça bir kısmı ibranice, diğer bir kısmı daha eski kavimlerin lisanında mı olmalıydı? bu nasıl bir mantık bu nasıl bir tahayyülat anlamak mümkün değil... |
Kur'an ı Kerime tek ayet ile bakıp anlamamız mümkün değildir. Sure ve Ayet i kerime doğrudur, fakat Bakara 122. Ey İsrailoğulları! Size verdiğim nimeti ve sizi bir zamanlar milletlere üstün tuttuğumu hatırlayın. der.. Al-i İmran 7. Kitabı sana indiren O'dur. O'nun ayetlerinden bir kısmı muhkem (manası açık)tır. Bunlar kitabın anasıdır. Diğerleri ise müteşabih (manası kapalı)dır. Kalplerinde eğrilik olanlar, saptırmak ve arzularına göre te'vil etmek için müteşabih olanlara uyarlar. Halbu ki onların te'vilini Allah'tan başkası bilmez. İlimde derinleşmiş olanlar ise: "Biz ona iman ettik, hepsi Rabbimizin katındandır" derler. Bunları ancak aklı selim sahipleri düşünüp anlar. Yardımcı olabildim mi? ![]()
|
şimdi insan "neden arapça" diye sorabilir. yani buna zırva demek aşırı reaksiyonerlik olur. bana göre. |
Kuran'in arapcasini okumak sadece bir ibadettir, ayrica bir cok insan Kuran'i okumaktan(Arapca) huzur duyar. Ancak esas olan anlamini kavramaktir. Kuran'i anlayabilmek icin onu Arapca okumak zorunda degilsiniz-ki boyle dusunmek gercekten sacma o- lurdu. |
hayır dostum, Kur'an neden arapça diye sormak zırvalamak değildir. bu Kitap neden arapça diye merak etmek doğaldır. ama, "Kur'an içinde israiloğullarına neden ibranice değil de arapça sesleniliyor" demek kasıtlı olarak zırvalamaktır. kasıtlı olarak diyorum zira kimse kasıt olmadıkdan sonra bu derece zırvalayamaz ![]() |
Adamlar yaklaşık 2500 yıl sonra ülkelerine dönmüşler ama yaşadıkları yerlerde hiç asimile olmamışlar. |
hadi ya, sahi mi? zırva sorumu yineleyeyim bari: Bakara 47: ''Ey İsrailoğulları, size bağışladığım nimetimi ve sizi alemlere üstün kıldığımı hatırlayın.'' "öte yandan, madem BAŞKA BİR DİLDE OLMAZ, israiloğullarına ne diye arapça sesleniyor? ibranice seslense ya... amacı, israiloğullarının (ya da israil çocuklarının) duyması değilse, bunu niçin araplara söylüyor? acaba arapları, "bakın ben alemlere üstün kıldığım israillileri bile mahvettim, sizi haşat ederim ayağınızı denk alın" diyip tehdit mi ediyor? öyleyse, niçin, ey arapoğulları, ben israiloğullarını bile.... diye göndermiyor da israiloğullarına sesleniyor..." |
işin içinden çıkmak istiyor musun gerçekten, yoksa "bir açık yakaladım işte" türünden birşeyler yazmak ihtiyacı mı hissettin? |
sizce bu bir AÇIK MIDIR? |
Kur'an ın hangi ayeti olursa olsun, isterse bir hadise üstüne, bir olay üstüne inmiş olsun, ne sınırlı dar bir zamana ne de belli bir kesime hitab eder. Kur'an ın herhangi bir ayeti tüm insanlığa hitap eder. Bu ayetin başında israiloğullarına hitap olabilir. Ama bu ayetin hitabı diğer tüm ayetler gibi sırasıyla peygambere, ashaba ve tüm insanlığadır. Bu ayetten sadece israiloğullarının değil bizim de çıkaracağımız en basitinden ibret misal manalar mevcuttur. |
Kur'an ın arapça inmiş olmasının sebebi peygamberimizin arap kavmine gönderilmiş olmasıdır. Takdir edersin ki arap kavmiyle muhatap olan bir peygambere çince kitap gelmesi düşünülemez. Soracağın soru şu olabilir. Peygamber niye çine gönderilmedi. Peygamberimizin gönderiliş yeri ve kavmi tamamen Allah'ın hikmetidir ve bunu sorgulayamayız. Nurun (ışığın) manasının, güzelliğinin, hakikatinin en güzel farkedilebileceği ve hissedilebileceği ve görülebileceği ortam karanlık ortamdır. Hatta zifiri karanlık. Belki o zamanlar ahlaken, manen dünyanın en karanlık yeri cahiliye araplarının (kız çocuklarının diri diri toprağa gömüldüğü) yaşadığı mekkedir. Sayısız hikmetlerden birinin bu olma ihtimali vardır. Üstelik farz-ı misal çine gönderilmiş olsa 1,5 milyar çinlinin müslüman olacağının garantisi var mı? |
yahu sen çocuk felan mısın? yaş kaç? hala aynı mesele etrafında mesnetsiz bir şekilde dönüp dolaşıp ne kelime oyunları yapıyorsun? bu yahudi meselesinde üst konuda gene aynı tartışmalar geçmemişmiydi? orada da söyledik. buradaki üstün kıldık ibaresi zamanında kayırılmış olmalarına işaretten başka bir şey değil. orijinali feddaltüküm alel alemin - sizi onlara efdal tuttuk manası verir. şimdi al bunu evir çevir, vay yahudi üstün ırkmış, yok efendim neden arapça Kur'an içerisinde "ya ben-i israil" - "ey israiloğulları" geçiyormuş diye feveran et. iş mi bu şimdi, akıl ve mantık bunun neresinde soruyorum sana? daha önce de Kur'an inerken yahudilerin arap yaramadasındaki konumlarına değinmiştik. bunlar o dönemlerde kitap ehli ve din mensubu olmaları hasebiyle cahil araplar tarafından saygı duyulan bir topluluktu. ama gel gör ki Kur'an, bunların bu cakalarının fos olduğunu, Musa a.s'a yaptıkları eziyetleri ve daha sonra gelen peygamberlerini nasıl tekzip edip hatta öldürdüklerini haber verdi. neden verdi, çünkü bunlar son peygamberi beklemekle birlikte kendi içlerinden geleceğine inanıyorlardı, araptan çıkınca "araptan gelen peygamberi asla kabullenmeyiz diye düşmanlığa başladılar. bu tavırları nedeniyle Allah aslında bunların kendi iddia ettikleri gibi seçilmiş bir ırk değil de kendilerine bahşedilen tüm nimetlere nankörlük eden bir nankörler topluluğu olduklarını tüm insanlara bildirdi. ve bu esnada bunlara hitabedilirken elbetteki arapça Kuran içinde ey israiloğulları - ya ben-i israil denecekti. (yukarıda size=4 yaptım ki belki artık anlarsın da, aynı şeyleri defaten yazmaktan kurtuluruz) |
Bence bir açık değil tabii, şöyle ki 1-Peygamberin yaşadığı dönemde (veya Kur'an'ın indirldiği dönem de diyebiliriz) arap yarımadasına pek çok yahudi,araplarla iç içe yaşamaktaydı, özellikle medine de. Peygamberimiz yahudilerle ticaret, hatta anlaşmalar yapmış insani ilişkiler içinde bulunmuştur. 2-Araplarla iç içe yaşayan yahudiler ister istemez arapçaya da aşina idiler, bugün güneydoğu anadoluda yaşayan çoğu vatandaşımızın türkçeye, kürtçeye, arapçaya aynı anda aşina oldukları gibi. 3-yahudileri müşrik (puta tapıcı) araplardan ayıran önemli bir fark vardı , yahudiler ilahi mesajlara-kitaplara daha bilinçli bakabilecek durumdaydılar, hali hazırda Tevrat ellerindeydi ve son bir peygamberin geleceğini ellerinde bulunan tevrat dahil türlü kaynaklardan bilmekteydiler. Sadece bu üç maddeden hareketle bile Kur'an'ın israiloğlullarına direk -arapça- hitap edebileceği normal karşılanabilir. 4- Kur'an'ı yalnız başına düşünemeyiz, O'nu tebliğ den bir Peygamber (S.A.V.) var. Yahudilerin hiç arapça bilmediğini düşünsek bile, ki bahsedilen ayet çok iyi derecede derin bir arapça bilmeyi gerektirmeyecek kadar günlük hayatta kullanılan sözcüklerden oluşmuştur, Peygamberimiz (S.A.V.) bir tercüman vasıtasıyla kendilerine seslenilen ayetleri yahudilere haber verebilir . "Size Rabbinizden şöyle bir hitap var Ey İsrailoğulları."diyebilir, demiştir de. Peygamberimiz Kur'an'ın inmeye başlamasıyla birlikte, O'nu bir kütüphaneye koyup "isteyen gelsin okusun, arapça bilmeyen de öğrensinde gelsin " gibi bir tarz içinde olmamıştır. Öncelikle gelen prensipleri hayatında uygulamış ve diğer tüm insanlara için açıklamaya çalışmıştır, sadece arap kökenlilere değil, Yahudilere ve Hıristiyanlara da böyle davranmıştır, elçiler gönderilmiştir. Kur'an birçok dile bizzat müslüman araplar tarafından çevrilmiştir. |
selsan DİYOR Kİ
C4 DİYOR Kİ
HANGİSİ DOĞRU????? |
SELSAN DİYOR Kİ
mustafa sucu DİYOR Kİ
HANGİSİ DOĞRU?? |
sizin gibi "OLGUN(!)" OLMAKTANSA, ÇOCUK KALMAYI TERCİH EDERİM... |
siz bir DİN'den mi söz ediyorsunuz, siyasi bir deklerasyondan mı? bu yaklaşım siyasi bir deklerasyona uygun bir yaklaşımdır. |
@ narada Al oku mevzu bahis kitabı. Ama anlayarak oku. Mealinden bahsetmiyorum. Salt halini oku. Ondan sonra anlayamadıysan Dark Funeral'ın "Open the Gate, Satan" parçasını söylersin artık... |
İkiside. Kur'an anlaşılabilir, özellikle tefsirlerden yararlanılarak. selsan arkadaşımız,Kur'an'dan tek bir ayeti cımbızlayarak ve sadece bir çeviri olan herhangi bir mealden hareketle anlamaya-açıklamaya çalışmanın sakıncalarından bahsetmiş, bu konuya aynı başlık altında yine gelinmşti. Tefsirler daha açıklayıcı, tarihi olaylara ve arapça dil bilgisi kurallarına da yer veriliyor.. |
bana kendi içinde tutarlı geldi bir "önerme" olarak.
Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle