Tüm cesaretimi topladım ve insanlık için önemsiz, fakat benim için büyük bir kelime kullanacağım.
Arazisi düz olan memleketteki sürücüler yokuşlarda araba kaldırmada zorlanırlar. Geneli zorlanır. Ben İstanbul'da yaşıyorum. Memleketim Konya. Tanıdığım bazı kişiler var. İstanbul'da rampada araç kaldırmaktan çekinirler. Ki bu kişiler senelerdir şoförlük yapar.
Neyse ki Konya'lı hemşehrilerim de battı-çıktı tabir edilen geçitler sayesinde rampa görüyorlar. Fakat gel gör ki oralarda da trafik sıkışmıyor.
Konya bir örnek. Diğer düz şehirlerde yaşayanlar da bu kategoriye girer.
Ben acemiyken yapardım yarım debriyajı, ama bir gün kapalı otoparktan sıkışık trafikte yokuş yukarı çıkarken arabaya dolan o iğrenç balata kokusunu duyduktan sonra bıraktım. Akıllı adam gerektiğinde el frenini kullanmaktan çekinmez .
Tüm cesaretimi topladım ve insanlık için önemsiz, fakat benim için büyük bir kelime kullanacağım.
Arazisi düz olan memleketteki sürücüler yokuşlarda araba kaldırmada zorlanırlar. Geneli zorlanır. Ben İstanbul'da yaşıyorum. Memleketim Konya. Tanıdığım bazı kişiler var. İstanbul'da rampada araç kaldırmaktan çekinirler. Ki bu kişiler senelerdir şoförlük yapar.
Neyse ki Konya'lı hemşehrilerim de battı-çıktı tabir edilen geçitler sayesinde rampa görüyorlar. Fakat gel gör ki oralarda da trafik sıkışmıyor.
Konya bir örnek. Diğer düz şehirlerde yaşayanlar da bu kategoriye girer.
Buna tamamen katılıyorum antalyadan gelen arkadaşlarım olduğunda İstanbul da zorlanıyolardı. İstanbulda dimdik bi rampada bile dur kalk trafiğe düşebiliyosunuz.
Konuyu açan arkadaşın sorduklarından çok el freni muhabbeti geçmiş. El freni ile kalkabilirsiniz kimin ne dediği önemli değil. Ama el freni olmadan kalkamıyosanız herkes de acemi der, kimin ne dediği önemli değil ama burda gerçekten acemi olursunuz Dik bir rampada bile aracın çekişinin kalkdırdığı müddetce el freni olmadan aracınızı kaldırmayı bilin ondan sonra el freni kullanmaya devam edersiniz. Debriyaj ne kadar az kullanılırsa balata ömrü o kadar uzun olur zaten pratik iyice geliştikten sonra debriyajla olan ilişki kısa süre tamamlanır.
Yokuşta sabit kalmak için debriyaja çok gerek yok yokuşa gelip duracağınız vakit azar azar gaz verip aracı kontrol edebilirsiniz.Basit bir fizik kanunu yokuşta araç geri gelir siz gaz verince ileri gider gazı az verirseniz net kuvvet sıfır olacak şekilde araç sabit kalır.
Manuel vitesli arabada vites takılı, debriyaja hiç basmadan yokuşta aracı hiç hareket ettirmeden tutabiliyorsanız aracımı size hediye ederim.
2. bir araç benim için artı masraf olur teşekkürler.Siz aracınıza binmeye devam edin.Ben yapmadığım bir şeyi söylemiyorum.Siz de deneyebilirsiniz ilk fırsatta.Yokuşa gelip çıkarken araç yavaşlayacak siz azar azar gaz vereceksiniz araç tam durduğu anda az gaz vereceksiniz ama ileri gitmeyecek zaten fazla verirseniz ileri hareket eder.
Polemik yaratmak istemem ama usta şöför yokuşlarda El freni ile kalkmaz... Yarım debriyajla kalkar.
Yurtdışında yokuşta el freni ile kalkan şöföre bu işi biliyor, iyi şöför diyorlar. Burda da acemi şöförler el freni ile kalkar... Kültür farkının başka bir örneği
Arazisi düz olan memleketteki sürücüler yokuşlarda araba kaldırmada zorlanırlar. Geneli zorlanır. Ben İstanbul'da yaşıyorum. Memleketim Konya. Tanıdığım bazı kişiler var. İstanbul'da rampada araç kaldırmaktan çekinirler. Ki bu kişiler senelerdir şoförlük yapar.
Neyse ki Konya'lı hemşehrilerim de battı-çıktı tabir edilen geçitler sayesinde rampa görüyorlar. Fakat gel gör ki oralarda da trafik sıkışmıyor.
Konya bir örnek. Diğer düz şehirlerde yaşayanlar da bu kategoriye girer.
Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle