Apple’ın yıllık geliştirici konferansı WWDC 2025, şirketin yapay zeka alanındaki yeni adımlarını tanıtmak için büyük bir fırsattı. Ancak etkinliği dikkatle izleyenler için sahnedeki asıl yıldızın Apple değil, OpenAI olduğu çok açıktı. Tanıtılan birçok "Apple Intelligence" özelliği, kullanıcıları doğrudan OpenAI’ın ChatGPT modellerine yönlendiriyordu. Bu da Apple’ın yalnızca kendi teknolojisiyle değil, başka bir devin omzuna yaslanarak ilerlemek zorunda olduğunu açıkça gösterdi.
ChatGPT her yerde
Apple’ın yeni duyurduğu “Image Playground” ya da “Visual Intelligence” gibi araçlardan memnun kalmayan kullanıcılar, doğrudan ChatGPT desteğine geçiş yapabilecek. Yeni Kestirmeler (Shortcuts) uygulamasında ve en çok ses getiren entegrasyonlardan biri olan Xcode geliştirme ortamında da OpenAI’ın modelleri doğrudan entegre şekilde sunuluyor. Özellikle Xcode’daki ChatGPT entegrasyonu, etkinlikte en çok alkış alan duyurulardan biri oldu.
Bu gelişmeler, Apple’ın kendi yerel AI modellerine rağmen halen yeterince iddialı olmadığını gösteriyor. Etkinlikte vurgulanan “cihaz üzerinde çalışan modeller” yaklaşımı, veri gizliliğine olan bağlılığı öne çıkarsa da, pratikte kullanıcıların daha fazla yetenek için ChatGPT’ye yönelmesi gerekiyor.
Siri nerede?
Apple’ın geçen yıl sözünü verdiği “kişiselleştirilmiş Siri” ise bu yıl neredeyse tamamen sessizdi. Yazılım mühendisliğinden sorumlu kıdemli başkan yardımcısı Craig Federighi, Siri’nin gelişiminin devam ettiğini ve “yüksek kalite standartlarına ulaşması için zamana ihtiyaç duyduklarını” belirtti. Ancak bu belirsiz zaman çizelgesi, Apple’ın AI yarışında geri kaldığını doğruluyor. Oysa rakipleri haftalık bazda yeni modeller, cihazlar ve deneyimler sunuyor. Federighi, AI destekli Siri için 2026’yı işaret etti.
Bu sırada OpenAI, WWDC’den sadece iki gün önce ChatGPT’nin sesli yanıt sistemine daha doğal tonlama ve gerçekçi ifade kabiliyeti kazandıran güncellemelerini tanıttı. Siri, bu seviyeye bile ulaşabilmiş değil.
Altman ve Ive’dan yeni tehdit
Apple’ın bu kadar OpenAI’a bağımlı hale gelmesi, işin bir başka ironik boyutunu da beraberinde getiriyor. Geçtiğimiz ay, OpenAI CEO’su Sam Altman, Apple’ın efsanevi tasarımcısı Jony Ive’ın kurduğu io adlı donanım girişimini yaklaşık 6.5 milyar dolara satın aldıklarını duyurdu. Amaç: Yeni bir AI cihazı geliştirmek. Altman’ın “20 yıldır bir sonraki büyük şeyi bekliyoruz” sözleri, doğrudan Apple’a yönelik bir meydan okumaydı.
Apple’ın gücünün sınırları
Apple, yıllardır teknolojik anlamda sarsılmaz görünüyordu. Firma daha önce de Google gibi şirketlerin arama motoru ve harita gibi servislerine bağımlı hale geldi ancak bu, kullanıcı nezdinde bir zayıflık izlenimi yaratmamıştı.
Yapay zeka ise farklı bir denklem sunuyor. Burada inovasyon yıllık değil, haftalık periyotlarla ilerliyor. Apple’ın klasik stratejisi — rakiplerini izleyip mükemmel zamanlamayla pazara girmek — bu kez işlemeyebilir. OpenAI ile kurulan bu yakın ilişki, şimdilik Apple’a kısa vadeli güç kazandırsa da, uzun vadede ciddi de bir risk taşıyor.
Apple halen dünyanın en zengin şirketlerinden biri olabilir, ancak WWDC 25 bize bir şeyi net olarak gösterdi: Teknoloji dünyasında güç dengeleri değişiyor ve Apple bu kez merkezde değil, kenarda duruyor.
Google bu konuda muazzam bir atılım yaparak çok uzun bir süre daha yarışta olduğunu hatırlattı, Apple ise farklı bir yol çiziyor. Hala donanım ve yazılım anlamında en iyilerden. Tek konu yapay zeka, bence arka planda sağlam bir ekip çalışıyordur. Zamanı gelince belki 1-2 sene içinde bizi şaşırtacaktır, ama yarış eskisi gibi kolay olmayacak, şimdi Apple için para yakma zamanı. Para kazanma değil.
Hiçbir iktidar sonsuza kadar sürmez. Yapay zeka, önümüzdeki yıllarda çok daha fazla tartışacağımız bir konu olacak. Apple'ın buradaki kesin konumunu ise bize zaman gösterecek.
2 senede bütün ağırlığını kaybettiler maalesef ama işin içinde Apple varken kimin 1. olduğu her zaman değişebilir. Toparlanmaları veya bambaşka bir şey üretmeleri her an gerçekleşebişir.
OpenAi da chatgpt’yi 1-2 yıl içinde yapmadı, gpt 1 ve 2 modellerinin şimdiki modellere göre nasıl güçsüz ve kötü olduğunu hatırlatmak isterim. Hiç bir şirketin fanboyluğunu yapmam fakat övdüğünüz Samsung, gemini modellerini kullanıyor galaxy ai adı altında. Bence başka bir şirketin hizmetlerini kullanmakta bağımlılık değil aksine daha mantıklı bir yaklaşım. Bu arada Apple’ın kendi modelleri tamamen cihaz üzerinde sunucu ihtiyacı olmadan çalışıyor hatırlatmak isterim.
ChatGPT her yerde
Apple’ın yeni duyurduğu “Image Playground” ya da “Visual Intelligence” gibi araçlardan memnun kalmayan kullanıcılar, doğrudan ChatGPT desteğine geçiş yapabilecek. Yeni Kestirmeler (Shortcuts) uygulamasında ve en çok ses getiren entegrasyonlardan biri olan Xcode geliştirme ortamında da OpenAI’ın modelleri doğrudan entegre şekilde sunuluyor. Özellikle Xcode’daki ChatGPT entegrasyonu, etkinlikte en çok alkış alan duyurulardan biri oldu.
Bu gelişmeler, Apple’ın kendi yerel AI modellerine rağmen halen yeterince iddialı olmadığını gösteriyor. Etkinlikte vurgulanan “cihaz üzerinde çalışan modeller” yaklaşımı, veri gizliliğine olan bağlılığı öne çıkarsa da, pratikte kullanıcıların daha fazla yetenek için ChatGPT’ye yönelmesi gerekiyor.
Siri nerede?
Ayrıca Bkz.Apple’dan yapay zekalı Siri sessizliği: Büyük güncelleme ertelendi
Bu sırada OpenAI, WWDC’den sadece iki gün önce ChatGPT’nin sesli yanıt sistemine daha doğal tonlama ve gerçekçi ifade kabiliyeti kazandıran güncellemelerini tanıttı. Siri, bu seviyeye bile ulaşabilmiş değil.
Altman ve Ive’dan yeni tehdit
Apple’ın bu kadar OpenAI’a bağımlı hale gelmesi, işin bir başka ironik boyutunu da beraberinde getiriyor. Geçtiğimiz ay, OpenAI CEO’su Sam Altman, Apple’ın efsanevi tasarımcısı Jony Ive’ın kurduğu io adlı donanım girişimini yaklaşık 6.5 milyar dolara satın aldıklarını duyurdu. Amaç: Yeni bir AI cihazı geliştirmek. Altman’ın “20 yıldır bir sonraki büyük şeyi bekliyoruz” sözleri, doğrudan Apple’a yönelik bir meydan okumaydı.
Apple’ın gücünün sınırları
Apple, yıllardır teknolojik anlamda sarsılmaz görünüyordu. Firma daha önce de Google gibi şirketlerin arama motoru ve harita gibi servislerine bağımlı hale geldi ancak bu, kullanıcı nezdinde bir zayıflık izlenimi yaratmamıştı.
Yapay zeka ise farklı bir denklem sunuyor. Burada inovasyon yıllık değil, haftalık periyotlarla ilerliyor. Apple’ın klasik stratejisi — rakiplerini izleyip mükemmel zamanlamayla pazara girmek — bu kez işlemeyebilir. OpenAI ile kurulan bu yakın ilişki, şimdilik Apple’a kısa vadeli güç kazandırsa da, uzun vadede ciddi de bir risk taşıyor.
Apple halen dünyanın en zengin şirketlerinden biri olabilir, ancak WWDC 25 bize bir şeyi net olarak gösterdi: Teknoloji dünyasında güç dengeleri değişiyor ve Apple bu kez merkezde değil, kenarda duruyor.
Kaynak:https://www.engadget.com/ai/openai-won-wwdc-2025-191216116.html
Haberi Portalda Gör