Arama butonu
Bu konudaki kullanıcılar: 1 misafir
172
Cevap
10580
Tıklama
23
Öne Çıkarma
Cevap: (Ss’li) Nadia mı yoksa Dünya Turu mu? (3. sayfa)
K
6 yıl
Yarbay

Dünya dolaş dolaş bitmez. Özgürce takılayım derken en sonunda başına bir iş gelir kalırsın, sonuçta her yer güvenli olmayacak. Kız zenginse kızı al güzel güzel gezin işte fırsat buldukça.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

T
6 yıl
Yarbay
Konu Sahibi

Bu mesajına binaen yazıyorum, geçen sene konusunu açmıştım, bir Yahudi İsrailli hala konuşuyor olduğum ve bekleyen biri var İsrail’de şu an...

varlıklı da üstelik babadan muazzam servet var...

ama şuna emin olabilirsin kendisi dahil, ailesi dahil hiç bir mutluluğu yok bu dünyada...

Herşey para veya milliyet değildir, insan bu hayatta huzurlu değilse elindeki pasaportun hiç kıymeti yok.

Almanya’da da yaşarken gördüm, ülkemiz insanının da farkı yok pek.... tatminsizlik ve amaçsızlık, ideal eksikliği büyük sorun.

Servet, kapak atmak, looser olma korkusu, cahillik en büyük sorunlar.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >


Bu mesajda bahsedilenler: @pakaji
P
6 yıl
Çavuş

ben de kosova prizren de türkçe konuştum sokaklarda ne var ki bunda. aç haritadan bak prizren'e ve tarihine. makedonya ohrid'te türk bakkal gördüm. casablanca da türk gördüm. fransada azerilerle karşılaştık vs vs de bunların çok önemi yok. dünya menfaat dünyasıdır ve hayat şartları zordur.hayat hahaha hihihi ile yürümez ay biz tanışmıştık arkadaşız zırvalarıyla hiç yürümez. menfaati kesilen beklentisi artık kalmayan baban bile satışı koyabilir sana. dünya böyle biyer henüz tanımadıysan biraz daha zaman geçince tanırsın. parayı tüketirsen daha iyi tanırsın.

ben sana aşkı öldür tamamen mantığa git cebine ne uygun geliyorsa onu yap demiyorum. aşk ve aklın sentezi olsun yaptıkların diyorum ama sen gençliğin ve küçük teonun verdiği gazla zaten kararı vermiş gibisin. küçük teo ön planda olmasa o kızın fotosu da ön planda olmazdı. neyse kardeşim ben yazacağımı yazdım artık hayat senin hayatın ister nadia ister jet fadıl nasıl istiyorsan takıl.hayat senin karar senin. ama sonra ağlama



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @Theologist
R
6 yıl
Teğmen

Bu soruyu sorduğunuza göre kadını belli ki sevmiyorsunuz ve sadece iyi anlaştığınızı ve uyumlu olduğunuz fikri var.

Burası güzel bir şey olsa da içinde sevgi barındırmıyor. Yani bana göre seviyorsunuz ama bu sevgi normal bir sevgi. Sıradan bir şey. ''Madem iyi anlaşıyoruz o zaman hadi evlenelip beraber yaşayalım'' fikri sadece belli bir düzen kurup, geçinip gitmekle ilgili. Ben şahsen böyle seçeneğim olsa seçmem, dünya turunu seçerdim. Sonradan sevginiz de değişebilir, çok sevebilirsiniz bu sevgi çok öteye gidebilir belki ama şu anki haliyle yapay gibi duruyor. Yani ben uyandığımda birinin gözlerine sabahları sevgiyle bakıyorsam, sevgiyle düşünüyorsam bunu isteyebilirim ama böyle olduğunuzu sanmıyorum. Sonraki 20-30 yılı ''düzenli bir hayat ve anlaşabiliyoruz'' kafası olup da karşıdaki kişiye belli özel bir sevgi hissetmeyince pek bir anlamı kalmıyor. Sevmeyip, iyi anlaşıyoruz yaşarız denilen kişiyle beraber aynı evde yaşayıp beraber uyumakla, tutkuyla ve sevgiyle bakıp o evde yaşayıp uyumak bambaşka şeyler.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Rarels -- 4 Şubat 2019; 1:52:13 >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
T
6 yıl
Yarbay
Konu Sahibi

quote:

Orijinalden alıntı: pakaji

ben de kosova prizren de türkçe konuştum sokaklarda ne var ki bunda. aç haritadan bak prizren'e ve tarihine. makedonya ohrid'te türk bakkal gördüm. casablanca da türk gördüm. fransada azerilerle karşılaştık vs vs de bunların çok önemi yok. dünya menfaat dünyasıdır ve hayat şartları zordur.hayat hahaha hihihi ile yürümez ay biz tanışmıştık arkadaşız zırvalarıyla hiç yürümez. menfaati kesilen beklentisi artık kalmayan baban bile satışı koyabilir sana. dünya böyle biyer henüz tanımadıysan biraz daha zaman geçince tanırsın. parayı tüketirsen daha iyi tanırsın.

ben sana aşkı öldür tamamen mantığa git cebine ne uygun geliyorsa onu yap demiyorum. aşk ve aklın sentezi olsun yaptıkların diyorum ama sen gençliğin ve küçük teonun verdiği gazla zaten kararı vermiş gibisin. küçük teo ön planda olmasa o kızın fotosu da ön planda olmazdı. neyse kardeşim ben yazacağımı yazdım artık hayat senin hayatın ister nadia ister jet fadıl nasıl istiyorsan takıl.hayat senin karar senin. ama sonra ağlama
İnsanların geneli, dediğin şekilde menfaat üstüne bir yaşam kurmuş olabilir, ama bu dünyayı o şekilde, onlar gibi görmeye çalışmanı gerektirmez.

Yoksa bu hayattan zerre zevk alınmaz ki çıkarımlarından da o sonuç çıkıyor maalesef. Karar vermedim henüz, sadece karşımdaki kız mesleğini kenara bırakmayı, nerede olursam oraya geleceğini, yaşayacağını aile kurmak istediğini söyleyecek kadar çok istiyor diyorum. Kafamı kızla cinsel birleşme amacına takmadım ki o fırsat her yerde her zaman ele geçirilebilir.

Parasız kaldığım günler paralı günlerden çok daha fazla, bulaşık yıkamak, temizlik, ekmek karşılığı hamallık bile yaptım gittiğim yerlerde, bazen de günlük 500 dolar gelirim oluyordu, hala olabilir çalışınca... mesele para değil, ego hiç değil burada veya gelecekte. Kızın fotosu konuyu trollemelerin önüne geçme amaçlı.

Yazdıklarına saygı duyuyorum tekrardan, ama abartılı realist olduğunu ifade edeceğim, mental yön ağırlıklı.

Arkadaşlık güzel şey, on yıl önce trende bir saat bulunduğum Fransız bir arkadaş ziyarete geliyorsa görmeye örneğin dünya o kadar da kötü bir yer değil... bir lokma ekmeği yolda karşılaştığın eleman seninle paylaşıyorsa o kadar kötü değil dünya.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

B
6 yıl
Teğmen

Aman kesinlikle dünya turuna çık da senin o doğu ekspresi konularını görmeyelim bari.


Bu mesaja 1 cevap geldi.
W
6 yıl
Yüzbaşı

Bırak onla arkadaş kal. Kafa dengi, doğayı gezmeyi seven, değişik kültürleri görmeyi amaç edinmiş, birlikte turu tamamlayabileceğiniz biri karşına mutlaka çıkacaktır diye düşünüyorum ne de olsa milyonlarca insan var. Çıkmazsa da dünyanın sonu değil ya.
Zaten hayallerimiz için yaşamıyor muyuz?..



< Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
_
6 yıl
Yüzbaşı

Dünya turunu yarıda bırakma. İlerde hayalimi gerçekleştiremedim diye pişman olursun. Hayattaki en kötü şeyde pişman olmaktır.



< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >

G
6 yıl
Yüzbaşı

He he tamam yedik



< Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >

F
6 yıl
Binbaşı

Ben olsam hayalimi gerçekleştirirdim. Harika biri bile olabilir Nadia bilmiyorum ama ya siz o kadar harika değilseniz sorun çıkar yahut siz mükemmelseniz o büyük ihtimal değildir yani sizin kararınız ama huyunu suyunu bilmediğiniz biri ile bu yolculuğa çıkmak bence çok büyük risk yine siz bilirsiniz ama mantığınızı dinleyin derim yaşım sizden 4 yaş küçük o yüzden edep sınırları içinde yazmaya çalıştım naçizane.



< Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
T
6 yıl
Yarbay
Konu Sahibi

quote:

Orijinalden alıntı: omelette

Bu mesaj silindi.
‘Hedef’ aşılamak amacım, hemen bir önceki konun devamı niteliğinde bu konu (o konu da amaçsızlık üstüne) o amaçla açtım diğer konular gibi, mesela Bianca konusunu yabancı dil öğreniminin önemi üstüne açmıştım, konu altında Dynamic Immersion linki dağıtmıştım, bu konuyu dünya turundayken açıyorum, ve inanmak size kalmış ama onlarca benzeri yazışma var bu son ay içinde gerçekleşen kızlarla, Türk veya yabancılardan gelen ama paylaşma ihtiyacı duymadığım. Özne olarak kendimi sunmasam pek bir etkisi de olamayacak.

Malumunuz konu dışında etki uyandırmak ya kız konusu ile olur ya da Türk ve Tembel ifadelerini bir arada kullanmakla olur, bunun dışında daha etkili bir yöntem keşfedemedim henüz.

İnstagram bile kullanmıyorum ki ego tatmini için çok daha cazip bir platform bence, mesleğim fotoğrafçılık olduğu halde.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Theologist -- 4 Şubat 2019; 3:14:14 >

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
S
6 yıl
Yarbay

ya bırak bu işleri hakan Nadya da sana bakmaz



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @Theologist
T
6 yıl
Binbaşı

1. Evlenmeyi kafanıza koysaydınız evlenirdiniz. Sorduğunuza göre daha evlenme vaktiniz gelmemiş ve serbest yaşamak istiyorsunuz. Evlilik bir sorumluluk bunu kabul etseydiniz evlenirdiniz. Zengin bir kız demişsiniz. Yabancılar çok rahatına düşkündür ve sıkıldığında sizi anında bırakırlar. Ona da sorumluluk ağır gelir ve anladığım kadarıyla sen de aynısın.

2. Yabancıyla evlenen neredeyse bir sürü tanıdığım var ama yürütemeyen de o kadar tanıdığım var. Yabancıyla evlilik yürütmek yukarıda açıkladığım sebeplerden zor.


Bu mesaja 1 cevap geldi.
W
6 yıl
Yüzbaşı

quote:

Orijinalden alıntı: Theologist

‘Hedef’ aşılamak amacım, hemen bir önceki konun devamı niteliğinde bu konu (o konu da amaçsızlık üstüne) o amaçla açtım diğer konular gibi, mesela Bianca konusunu yabancı dil öğreniminin önemi üstüne açmıştım, konu altında Dynamic Immersion linki dağıtmıştım, bu konuyu dünya turundayken açıyorum, ve inanmak size kalmış ama onlarca benzeri yazışma var bu son ay içinde gerçekleşen kızlarla, Türk veya yabancılardan gelen ama paylaşma ihtiyacı duymadığım. Özne olarak kendimi sunmasam pek bir etkisi de olamayacak.

Malumunuz konu dışında etki uyandırmak ya kız konusu ile olur ya da Türk ve Tembel ifadelerini bir arada kullanmakla olur, bunun dışında daha etkili bir yöntem keşfedemedim henüz.

İnstagram bile kullanmıyorum ki ego tatmini için çok daha cazip bir platform bence, mesleğim fotoğrafçılık olduğu halde.

Alıntıları Göster
Unutmuştum şimdi hatırladım. Dynamic Immersion kavramını yine geçen yıllarda sizden görüp Google'da aratmıştım ve yer imlerime eklemiştim. Şimdi tekrardan gözüme çarpınca şuna iyice bakayım dedim ve şaşırdım;

< Resime gitmek için tıklayın >

Önceden, hep neden monoton bir şekilde öğretilmeye çalışılıyor ve çoğunlukla başarısızlıkla sonuçlanıyor diye düşünürdüm. Benden başka aynı fikirde birilerinin olduğunu görememek ya da bu kavramın bir adı olduğunu bilmemem bu düşüncemin gücünü söndürmüştü.

Doğar doğmaz ana dilimizi kitaptan öğrenmiyoruz sonuçta. Her kelime beynimizde bir olayı, resmi çağrıştırıyor. Farkına varamasak bile, beynimiz arka arkaya resimleri hızlıca birleştirerek anlık olarak istediğimiz şeyi söylüyoruz/düşünüyoruz/yazıyoruz. Bence en büyük hatalardan biri kelimeleri iki dil arasında çevirerek öğrenmek. Buna gerek yok ki iki dili yeteri kadar bildikten sonra o kelime/durum için beynimizde arka arkaya gelen resiminlerin diğer dildeki karşılığını rahatlıkla söyleyebiliriz zaten. Görsel yoldan öğrenildiği vakit, bir kelimeyi o dil içerisindeki kelimelerle açıklayacak kıvama da rahat ulaşırız. Mesela çoğumuz Türkçe bir kelimenin tam sözlük anlamını bilmeyiz ama birine tarif edecek olsak yine o durumu zorlanmadan basitce anlatabilecek kelimelerle anlatabiliriz veya tam tersi hiç bilmediğimiz Türkçe bir kelimeyi sözlükten bakarak bile anlayabiliyoruz. Peki bu nasıl oluyor? Kelime sözlükte doğal olarak temel kelimelerle anlatılıyor ve bu şekilde beynimizde çağrışan resimlerle hemen anlıyoruz. Çünkü o basit, temel kelimeleri beynimiz görsel yoldan doğumumuzdan itibaren şimdiye kadar öğrenmişti. Her bir olay, durum, madde ve nesne için beynimizde görseller tanımlı. Hatta, Da Vinci methodu da buna az çok benziyor.
Tüm bunlar aslında düşünülünce oldukça basit şeyler ama demek ki, düşünüpte uygulanılmıyor ki yeni dil öğrenmek bu denli zor geliyor. Bazı kavramları üstüne basa basa söylemeniz emin olun boşa gitmiyor, mutlaka birilerine ulaşıp farkındalık yaratıyor :) Theologist hocam kendi adıma teşekkür ederim Dynamic Immersion yönteminden haberdar ettiğiniz için. Şimdi tüm bu düşünceler bir anlama kavuştu, bunu bilmenizi isterim.


Bu mesaja 1 cevap geldi.
İ
6 yıl
Yarbay

quote:

Orijinalden alıntı: WaxKitten

Nvidia sandım şimdi gidiyorum
ölüyorum şu an

@theologist, bence Nadia'yı kandır, 3 sene yerine 1-2 sene ile sınırlandır kendini.

Bir gelecek görüyorsan ikiniz için, sonuna kadar git




Bu mesajda bahsedilenler: @Theologist
T
6 yıl
Yarbay
Konu Sahibi

quote:

Orijinalden alıntı: WaxKitten

Unutmuştum şimdi hatırladım. Dynamic Immersion kavramını yine geçen yıllarda sizden görüp Google'da aratmıştım ve yer imlerime eklemiştim. Şimdi tekrardan gözüme çarpınca şuna iyice bakayım dedim ve şaşırdım;

< Resime gitmek için tıklayın >

Önceden, hep neden monoton bir şekilde öğretilmeye çalışılıyor ve çoğunlukla başarısızlıkla sonuçlanıyor diye düşünürdüm. Benden başka aynı fikirde birilerinin olduğunu görememek ya da bu kavramın bir adı olduğunu bilmemem bu düşüncemin gücünü söndürmüştü.

Doğar doğmaz ana dilimizi kitaptan öğrenmiyoruz sonuçta. Her kelime beynimizde bir olayı, resmi çağrıştırıyor. Farkına varamasak bile, beynimiz arka arkaya resimleri hızlıca birleştirerek anlık olarak istediğimiz şeyi söylüyoruz/düşünüyoruz/yazıyoruz. Bence en büyük hatalardan biri kelimeleri iki dil arasında çevirerek öğrenmek. Buna gerek yok ki iki dili yeteri kadar bildikten sonra o kelime/durum için beynimizde arka arkaya gelen resiminlerin diğer dildeki karşılığını rahatlıkla söyleyebiliriz zaten. Görsel yoldan öğrenildiği vakit, bir kelimeyi o dil içerisindeki kelimelerle açıklayacak kıvama da rahat ulaşırız. Mesela çoğumuz Türkçe bir kelimenin tam sözlük anlamını bilmeyiz ama birine tarif edecek olsak yine o durumu zorlanmadan basitce anlatabilecek kelimelerle anlatabiliriz veya tam tersi hiç bilmediğimiz Türkçe bir kelimeyi sözlükten bakarak bile anlayabiliyoruz. Peki bu nasıl oluyor? Kelime sözlükte doğal olarak temel kelimelerle anlatılıyor ve bu şekilde beynimizde çağrışan resimlerle hemen anlıyoruz. Çünkü o basit, temel kelimeleri beynimiz görsel yoldan doğumumuzdan itibaren şimdiye kadar öğrenmişti. Her bir olay, durum, madde ve nesne için beynimizde görseller tanımlı. Hatta, Da Vinci methodu da buna az çok benziyor.
Tüm bunlar aslında düşünülünce oldukça basit şeyler ama demek ki, düşünüpte uygulanılmıyor ki yeni dil öğrenmek bu denli zor geliyor. Bazı kavramları üstüne basa basa söylemeniz emin olun boşa gitmiyor, mutlaka birilerine ulaşıp farkındalık yaratıyor :) Theologist hocam kendi adıma teşekkür ederim Dynamic Immersion yönteminden haberdar ettiğiniz için. Şimdi tüm bu düşünceler bir anlama kavuştu, bunu bilmenizi isterim.

Alıntıları Göster
Çok sevindirdi bu mesaj, Çok iyi şekilde tespit etmişsiniz sorunu ve çözümü.

Rica ederim :)



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

H
6 yıl
Yüzbaşı

Bro git evlen artik salla nadiayi filan.coluk cocuga karis



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

Z
6 yıl
Binbaşı

Olm sen 5 vakitinde adam değil miydin? Absouloutely haram :D



İ
6 yıl
Yarbay

quote:

Orijinalden alıntı: Theologist

Soruya bir önceki mesajda cevap verdim ama ekleme yapmadan olmaz, Bizim milletin genel olarak zihniyet ve zeka problemi var. O yüzden söylediklerine fazla takılmamak lazım, çadır, dil öğrenme, gelişim, eğitim, gezi onlara saçma gelir.
Bu saçma gelen olaylar bir hayat tarzı gelişmiş ülkelerde.



Bunu şu grafiklerden görebilirsiniz.

İşte kanıtları

< Resime gitmek için tıklayın >

Günde 4 saat sosyal medya 6 saat televizyona veriyoruz millet olarak! 1 dakika kitap okumaya! Gelişmiş ülkelerde bu oran tam tersi!

Haberler bugüne ait!

< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >

https://www.cnnturk.com/bilim-teknoloji/gunde-4-saat-sosyal-medyada-geciriliyor
https://www.hurriyet.com.tr/teknoloji/gunde-4-saat-sosyal-medyada-geciriliyor-41103925

Not: Bu da şurada dursun, sosyal medyayı, oyunu ve televizyonu bağımlılık haline getirmiş gençliğimizin diğer ülke gençlerine göre eğitim performansı.

< Resime gitmek için tıklayın >

Alıntıları Göster
Ruslar genellikle VK'da takılıyorlar...

Ayrıca instagram eksik,

2 sene öncesine kadar instagramım yoktu, sırf bir arkadaşımın facebook yok diye açtım (yoksa niyetim yoktu ve saçma geliyordu) şimdi hastası oldum.

Kendime günlük instagram sınırı koydum. 2 saat 40 dakika... şimdi saat 14.00 gibi ve 2 saat 13 dk takılmışım

Hak veriyorum dediklerinize. Şu şekilde bir durum da var:

sabah (haftaiçi) Alarm 6.55 de çalmaya başlıyor, 5-10 dk sonra kalkıyorum. Özel sektördeyim, gün boyu enerjimi burada harcıyorum. Akşama eve gelmem en erken (arabam ile) 18.35-18.40

Yani kabaca haftaiçi, 12 saatimi çalışamaya adıyorum (9 saat 20 dk çalışma süremiz). Günlük 6,5 saat uyuyorum ve bana kalan 5,5 saat. Çok gibi duruyor ama değil. Yani çoğu insan benim gibi...

Yüksek lisansta Tez aşamasına geçtim, inanınıki vakit ayıramıyorum.

SLAV kızlarına da dil uzatan arkadaşları anlamıyorum.... Türk kızlarımızın onca şımarıklarını görmezden mi geliyorlar?

"yok altıma yat, üstüme kat, bilezik, ot-bok...." bitmiyor... Kız bitiyor, anası-teyzesi-halası-dayısı başlıyor.



T
6 yıl
Yüzbaşı

HAayt beee ne güzel dertler, ne keyifli kararsızlıklar bunlar kardeş...

Tartının bir yanına Nadia diğer yanına Dünya turunu koysan, tur her türlü ağır basar, "bir hatun için hayatımın hayalinden vazgeçtim 30'umda" isimli pişmanlığı yaşamak istemiyorsan Dünya Turu kazanır.

Ancak, Nadia ile aranızdaki duygusal alışveriş ve sana hissettirdiklerini de senden başkası tartamaz kardeşim, bunları da terazinin doğru bölgelerine koyarak yapmalısın hesabı ama ne olursa olsun, ben 7 yıl çıkıp 3 yıl evli kalabildiğim ilk eşimle benzer bi mevzu yaşadım ve sırf o istemiyor diye büyük bir hayalimden hem de hepi topu 2-3 aylık bir olaydan vazgeçtim, bugün bambaşka ve çok daha keyif aldığım bir yaşantım olabilirdi, olmayadabilirdi belki ama gene de Hayallerden vazgeçmeden evvel daha etraflı düşün bence... Bugün 42 yaşında ikinci evliliğini yapmış 2 çocuk sahibi bir adam olarak bu kafayla ben Hayalleri seçerdim senin yerinde olsam... Özgürlük güzel şey, tadını dibine kadar çıkart kardeş...