Arama butonu
Bu konudaki kullanıcılar: 1 misafir
13
Cevap
200
Tıklama
0
Öne Çıkarma
Yaşama Anlam Yükleyen Var mı?
S
dün (3791 mesaj)
Yüzbaşı
Konu Sahibi

Neden hayattayız? Amacımız ne? Niye mücadele ediyoruz? Neden egomuz olmak zorunda? Bu soruları kendine sorup kendi kendini yiyen var mı?



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

D
dün (20507 mesaj)
Binbaşı

Bu soruları kendine sorup da kafayı yine ahmağın tekidir. Çünkü bilinmesi , öğrenilmesi çok kolay olan bu soruların cevabını bu zamanda bulamamak hiç özür değildir.

Ana rahminden geldik pazara, bir kefen aldık döndük mezara diye hayatı tek cümle ile özetlemiş Yunus Emre Hazretleri. İşte hayat budur.



Z
dün (1115 mesaj)
Yüzbaşı

Eğer bir kuş ne öttüğünü, neden öttüğünü ve nasıl öttüğünü açıklayabilseydi, ötmeyi keserdi.”  Paul Valery



M
dün (7706 mesaj)
Binbaşı

Büyük ana bütünün illüzyon içinde kendini bütünden ayrı hisseden parçasıyız. Amacımız yaşadığımız deneyimlerle ruhsal olgunluğumuzu gitgide artırak yine ana bütüne karışabilecek kadar kendimizi geliştirmek. Yani tekamül etmek. Yani insan bedenimizle ve ruhumuzla evrimleşmek. Yani olup yine O'na dönmek. Böylece ana bütüne evrendeki bir kum tanesinden bile ufak bir katkı sağlamak. Nitekim, nasıl ki sayıların sonu yoksa, olmanın da sonu yoktur.

Not: Bu yazdıklarım değerli bilgilerdir. Her yerde yoktur. Kıymetini bilin.



P
dün (4081 mesaj)
Yüzbaşı

< Resime gitmek için tıklayın >



- varoluş üzerine monolog -

"varoluş, paradoksların en iğrenç olanıdır, ortaya çıktığı ve kaçınılmaz olarak geri dönmeye mahkûm olduğu hiçliğe bir hakarettir. hiç kimse doğmayı seçmemiştir, hiç kimse bilinç ayrıcalığını talep etmemiştir, ancak kendimizi bu kozmik saçmalığa, tek motifin acı çekmek olduğu bu absürt tiyatroya atılmış buluyoruz - varlığın özü. yaşam, biyolojik bir kazadan, bir entropi kusurundan, amaçsızca kendini sürdüren bir süreçten, tüketime ve çözülmeye doğru amansız bir dürtüden başka bir şey değildir.

uçurumu teselli edici yanılsamalarla örtme girişimleri yapılır: anlam, aşk, güzellik. ancak bunların hepsi boşluktaki geçici titremelerdir, mutlak önemsizliğin apaçık gerçekliğini gizlemek için tasarlanmış dilsel aldatmacalardır. varlığın boşunalığının nihai kanıtı, kendi ağırlığını taşıyabilmesi için haklı gösterilmesi gerektiğidir. içsel değere sahip olan şey, gerekçelendirmeye ihtiyaç duymadan kendini gösterir; varoluş ise, aksine, umutsuzca kendine tutunan bir hastalıktır, kendisini ortaya çıktığı boşluğa doğru sürükleyen kapalı bir ızdırap ve çürüme devresidir.

evren kayıtsızdır, bilinç bir kazadır, irade bir yanılsamadır ve umut, beklemenin işkencesini yalnızca uzatan şekerli bir zehirdir. her bağ bir zincirdir, her nefes bir cümledir, her an, başlangıcı ve sonu olmayan, yalnızca acının sonsuz tekrarından oluşan bir döngünün saçmalığına bir övgüdür. yıldızlar solar, imparatorluklar çöker, tanrılar yok olur ve insanlık, yalnızca boşluğun hüküm sürdüğü anlamı şekillendirebileceğine inanarak uyanamadığı ateşli bir rüya içinde kıvranır."

l'absent - s.s.





"her gün, anlamsız yükümlülüklerin mekanik bir tekrarı, varoluşlarına anlam vermeye inatla çalışan bir grup varlığın, başkalarını da aynı uçuruma sürükleyerek yönettiği boşluğa doğru zorunlu bir yürüyüştür. kendi işe yaramazlığını kabul edemeyen insan, amaçlar, görevler, ahlak kuralları, ritüeller icat eder; tüm bunların bir anlamı olduğuna, dünyadaki varlıklarının onları doğuran biyolojik kazadan daha fazlasıyla haklı çıkarıldığına kendini inandırmak için küçük, gülünç tiyatro oyunları.

böylece jestler, sözler, beklentiler ve talepler çoğalır. kişi etkileşime girmeye, kolektif yanılsamayı paylaşıyormuş gibi davranmaya, büyük önem oyununa katılmaya zorlanır. ama gerçek şu ki, bu konuşan bedenler, uydurulmuş arzular, gülünç hırslar geçidinden daha işe yaramaz hiçbir şey yoktur. her şey, apaçık olanla yüzleşmekten kaçınmak için çaresiz bir girişime indirgenir: hayatın hiçbir anlamı yoktur ve yine de yenilgiyi kabul etme korkusuyla sürdürülmeye devam eder.

her insan, kendi boşluğuna tahammül edemeyen ve başkalarının da onu doldurmasını talep eden uyumsuz bir varlıktır. acı empoze edilir, varoluş zorunludur, döngü tekrar eder. ve ondan kaçma düşüncesi bile neredeyse akıl almaz bir hal alır çünkü biri oynamayı reddederse, tüm aldatmacaya meydan okur. böylece kişi, her gün kendi kaçınılmaz farkındalığının ağırlığı altında ezilirken, kalmaya, nefes almaya, başkalarının aptallığına katlanmaya zorlanır."

l'absent - s.s.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Primat Operatörü -- 25 Kasım 2025; 4:0:48 >

F
dün (3689 mesaj)
Binbaşı

ashes to ashes, dust to dust



< Bu ileti iOS uygulamasından atıldı >

O
17 sa. (25152 mesaj)
Yarbay

Hayır yok ölünce yok olup gideceksin zaten o yüzden yaşadığın sürece hayatın tadını çıkar



< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
D
17 sa. (20507 mesaj)
Binbaşı

Şu insanların yarım aklı ile şu geçici dünyada inşa ettiği adalet ile kötülük yapanlara ceza uygulanırken, kurallara uymayanlara haddi verilirken, bir insan öldürünce ömür boyu hapis veya idam ile infaz edilirken, milyonları katleden firavun, nemrut, cengiz, hitler, stalin gibi diktatörlerin yaptıkları ise sana göre hepsinin yanına kâr kaldı, sana göre bunlar yaptıklarıyla gitti ve bunlara böylece yok olup gittiler ve bu yaptıklarının hesabını vermeyecekler mi?




Bu mesajda bahsedilenler: @OptimizedSettings
H
16 sa. (9239 mesaj)
Yarbay

quote:

Şu insanların yarım aklı ile şu geçici dünyada inşa ettiği adalet ile kötülük yapanlara ceza uygulanırken, kurallara uymayanlara haddi verilirken, bir insan öldürünce ömür boyu hapis veya idam ile infaz edilirken, milyonları katleden firavun, nemrut, cengiz, hitler, stalin gibi diktatörlerin yaptıkları ise sana göre hepsinin yanına kâr kaldı, sana göre bunlar yaptıklarıyla gitti ve bunlara böylece yok olup gittiler ve bu yaptıklarının hesabını vermeyecekler mi?


vermeyecekler.. sen Hitler dede, milleti böcek gibi ilacladı diyorsun ve simdi de cehennemde falan sanıyorsun degil mi? ama tüm insanlığı kökünden yok etseydi, yine de hesap vermezdi. bahsettiğin diğerleri, stalin cengiz falan da hepsi aynen o sekil..





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Headlong Into Carnage -- 25 Kasım 2025; 13:34:43 >

D
15 sa. (20507 mesaj)
Binbaşı

@Headlong Into Carnage

Şu insanın bile dünyada kötü insanlara karşı kendi yasaları , cezaları mevcutken, koca alemde milyonları öldürdükten sonra hiçbir ceza almadan ölenler kurtuluyor diyorsun, yanlarına kâr kalır diyorsun.

Bir insanda iman olmayınca akıl da olmuyor işte. Böyle saçma sapan abuk sabuk düşünceler sahibi olabiliyor.




Bu mesajda bahsedilenler: @headlong
H
8 sa. (9239 mesaj)
Yarbay

Gercekte, senin one surdugun sey, yani adalet mevzusu sacma ve cocuksu. Cezalar insanlarin icat ettigi seyler, evren ve doganin ceza anlayisi yoktur, evren boyle calismiyor. Tum dunyayi son ferdine kadar yok edebilseydin, evrendeki tek bir yildizin ya da bir atomun bile umurunda olmazdi..

Yok ettiklerin atonlarina dagilirlardi ve evrene geri donerlerdi evren yine bir sey kaybetmezdi..

Poncik adalet arayisi ve bundan anlamlar cikartmak cocuksu ve sacmalik

Bunlar evreni ve dogayi anlayamamaktan ve daha da kotusu anlamaya direnmekten kaynaklaniyor.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Headlong Into Carnage -- 25 Kasım 2025; 21:23:54 >

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

M
7 sa. (2 mesaj)
Er

Çünkü durursak içimizdeki boşluk bizi yutar; o yüzden koşuyoruz, egoyla koruyor, egoyla yanıyoruz, soru sorup kendimizi yiyoruz ama hayat bir an bile durmuyorsa demek ki hâlâ umut var, o umut da bu mücadeleye değiyor.



K
6 sa. (13340 mesaj)
Yarbay

Hayatı ciddiye almam ama dikkate alırım



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
D
6 sa. (20507 mesaj)
Binbaşı

dikkate almak = ciddiye almak





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi dekareme -- 25 Kasım 2025; 23:33:50 >


Bu mesajda bahsedilenler: @Kaygerya
DH Mobil uygulaması ile devam edin. Mobil tarayıcınız ile mümkün olanların yanı sıra, birçok yeni ve faydalı özelliğe erişin. Gizle ve güncelleme çıkana kadar tekrar gösterme.