aynen linkedin'a iş bulamıyorum diye uzun uzun yazılar yazınca ben sinyaller dersi aldım ama dersiniz xd |
Petition yerine dilekçe yazınca kabul etmiyorlar herhalde... |
kendince “ayar” mı verdin bilmiyorum da evet boomer değilsen bölümde ders seçimi için fiziki “dilekçe” yok |
bölüm ne kirwe |
Baba bölümü yazdık silmişsin mesajını bizi mi yiyon |
Olm hiç yazmadın. Felsefe mi okuyon da utanıyon bu kadar |
Hahahah niye utanayım bölümümü sorduğun mesajını silmişsin sana verdiğim cevapla deli gibi ortada kalmışım onu diyorum. Intt okuyorum |
Ahahaha petition elektronik dilekçe mi demekmis? İngilizce gormeyeli çok değişmiş. "Kendimce" ha ahahahahahah |
Şu dil ve kelime takıntısını aşsak mı artık? Kimsenin umrunda değil türkçe veya ingilizce olması, şekilciliğin lüzumu yok. Anlaşılıyor mu orası önemli, yoksa ha petition demiş ha dilekçe demiş, günün sonunda amacımız minimum eforla maksimum iletişimi sağlamak. |
Petition demek minimum efor degildir. Bu plaza Turkcesi denen ucubeyi konusanlardan Ingilizce bilene de rastlamadim hic su ana kadar. Bu bir takinti da degil. Turkce konusacaksan Turkce konus, Ingilizce konusacaksan Ingilizce. Cok nadir durumlarda bir dil baska bir dilde olmayan ve ortadaki durumu veya seyi aciklayan bir yapi icerebilir, o zaman karsidaki de biliyorsa kullanirsin. Bu oyle bir durum degil. "Metting set etmek" gibi bir rezalet bu. |
dayı torunun yasindaki adamlarla tartismak dısında baska isin gucun yokmu |
Git iş bul kendine kanka hahahahahaha dert edindiğin şeylere bak keşke böyle boş bi hayatım olsa |
hac1m biraz abartmıyor musun xd @Headlong Into Carnage |
Bu yaptigin seyin latince bir adi var, argumentum ad hominem. Argumanima cevap veremedigin icin bana saldiriyorsun. Hic degilse petition kelimesinin elektronik dilekce demek olmadigini ogrendin bugun, o da bir seydir. |
Abi bana buradan istediğini yazabilirsin hatta küfür de edebilirsin üstüne 1 dakika düşünmem çünkü hayatımda hiçbir etkiye/yaptırıma sahip değilsin. Yolda gördüğüm çöp tenekesinden, sokak hayvanından veya herhangi bir arabadan farkın yok ki gözümde neden saldırayım sana :D sana kendini bu kadar önemli hissettiren nedir anlamadım valla alemsin xd |
Abi minimum efor derken kastettiğim şey o değil işte. Yazan kişinin diline, o okulda okuyanların diline "petition" diye yerleşmiş, ilk aklına geleni yazıyor. İTÜ'de bu işlemi dilekçe dediğinde anlarlar, Bilkentte aynı işlemi "petition" dediğinde anlarlar, çevirmekle uğraşmazsın. Bizde (Sabancı) kütüphaneye IC derler, Information Center diye geçer, dilimizde o şekilde yerleşmiştir çünkü (dokümanlarda da IC diye geçer zaten, ama ana işlevi kütüphane ile aynıdır), IC'yi kütüphane diye çevirmekle uğraşmayız. Minimum efor derken kastettiğim şey bu. Karşıdaki kişi demek istediğimi net bir şekilde anladı mı evet, o zaman çevirmeme gerek yok. İsterse "meeting set etmek" desin isterse "görüşme ayarlamak" desin, ben ikisinin de aynı anlama geldiğini biliyorum, benim için türkçe-ingilizce karışık ifade etmesi sorun değil ki. Belki şirketteki herkes bu şekilde konuştuğu için karşımdaki diline bu şekilde yerleşmiş, ne yapayım "türkçe karışık tarzanca konuşma ehi ehi" mi diyeyim, niye bununla uğraşayım? Yapmaya çalıştığımız şey iletişim kurmak, edebiyat dersinde değiliz bu kadar uzatmanın anlamı yok. Ne anlama geldiğini anlamadıysanız o ayrı, o zaman sorarsınız zaten bu ne demek anlayamadım diye, kimse de "sen ingilizce bilmiyon yauv" demez, dememelidir. Biraz esnek olun |
Neyi hacım? Mesajımı bulamadım bu başlıkta |
hocam sana demedim. arif reis için dedim seni de konuya müdahil edeyim dedim fikirlerini merak ettim. |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle
Bu mesajda bahsedilenler: @CodeLord