1. sayfa
Kim gelirse gelsin, hangi görüşten olursa olsun 2 dönemden fazla başta duramamalı, ABD'deki 2 dönem sınırı sistemi gibi olmalı. Sonrasında herkesin sapıtacağını ve gü... |
Kim gelirse gelsin, hangi görüşten olursa olsun 2 dönemden fazla başta duramamalı, ABD'deki 2 dönem sınırı sistemi gibi olmalı. Sonrasında herkesin sapıtacağını ve güç zehirlenmesi yaşayacağını düşünüyorum. |
Yönetim Cb ve bb olaeak ayrılacak .. cb nin siyasi yada politik kimliği olmayacak..,, mv sayısı yarıya dusecek. Kalan 300 mv ye eşit yuzde 50 direk halk tarafından elektronik oylama ile katılım sağlanarak kabul edilecek. Halk yasa tasarısı verebilecek komisyonlara etkin bir şekilde katılabilecek .aynı durum yerel yönetimlerde de uygulanacak bölgenin kayıtlı halkı yine yuzde 50 payla oylamalarda katılacak.. özellikle adalet, denetleme ve finans kurumları denetime acık olarak şeffaf olacak şekilde verileri ve istatikleri halk ile paylaşacak.. Yani demokrasiye en yakın yönetim böyle olabilir.. |
Güzel kardeşim adamlar ekonominin kötü olduğunu kabul etmiyor ki. Herşeyi düşündün de bunu düşünmemişin. |
Kim gelirse gelsin, hangi görüşten olursa olsun 2 dönemden fazla başta duramamalı, ABD'deki 2 dönem sınırı sistemi gibi olmalı. Sonrasında herkesin sapıtacağını ve güç zehirlenmesi yaşayacağını düşünüyorum. |
durduk yere zam yapmayacağına göre oy verene kitleyecek bu durumda ,benmi oy verdim git öde mantığı |
sen vatandaşa kafayı takmış görünüyorsun. milletvekili parti değiştirebiliyor, partisini terk edebiliyor, bağımsız olarak görev yapmaya devam edebiliyor. sonra dokunulmazlığı var. mal varlığının takip edilmesi var. cumhuriyetçi olanı var, demokrat olanı var, komünist olanı var, var da var yani. vatandaş, ülkeyi yönetsin diye oy veriyor ama yönetenler bu farklılık nedeniyle kutuplaşmış olduğu için zaman zaman koalisyon yapsalar da yasalar ve kurallar eksik, yetersiz, vs vs olduğu için bir şeyleri istedikleri gibi eğip bükebiliyorlar. yani soruşturma açılacak belki suçlu buulunacak biri. ama soruşturma açılmasına izin çıkmıyor mesela. kısaca vatandaş kendisini fakirleştirsin diye seçim yapmıyor ki. bir sürü faktör var ayrıca. işin içine tarih bile giriyor. geçenlerde sözüm forumdan dışarı, artık saflar ayrışmaya başladı diye bir cümle dinledim. yani saflar tamam ayrışsın ama çoğunluk yok ki, zaten saflar çoktan ayrışmış. bölük pörçük olmuşuz. ![]() ![]() |
8+5 3x9 Şu iki basit şeyi sorsan zaten düzlüğe çıkar |
Daha öncede yazdım. -Parlamenter sisteme dönüş -%5 500 mv için seçim barajı,geri kalan mv %1-5 arasındaki partilere paylaştırılacak, böylece oyların büyük oranda karşılığı mecliste olacak - seçimler dört yılda bir yapılacak, güven oyu alan hükümet iki yıl düşürülemeyecek, koalisyon ortağı çekilse dahi bakanlıkları dışardan atayabilecek. -cumhurbaskani yetkileri kısıtlanacak, hükümeti düşüremeyecek. -meclisten çıkan yasaları bizzat anayasa mahkemesi onaylarsa yasalaşabilecek. Bu koordinasyon sağlanacak. Güçler ayrılığı ilkesi keskin ve amasız fakatsiz uygulanacak. -torba yasa garabeti kalkacak Bunun üzerine bir seçim sistemi ve hükümet kur ne sandıktan çıkan tek başına at koşturabilir, nede oyum israf olacak diye büyük partilerin etrafında toplanma olur |
Komik. Babadan oğula geçsin. |
Çözüm çok basit, eğitimi olan insan oy verebilecek. Önce minimum universite diploması olan insan oy kullanabilecek, ilkokul ve lise mezunluğu yeterli olmayacak. Sonrasında üniversite mezunlarını da kendi içinde ayıracaksın, 1.5 milyonuncu olmuş adamla ilk 1k da ODTÜ mezunu adamın tabii ki farkı olmalı. Bu şekilde eğitimsiz cahil kesimin yetkisi azalacak. Oy verebilmek için eğitimli vizyoner donanımlı bir birey olmak gerekir, bunu da en hızlı şekilde ölçmek sınav sistemleriyle olur. |
Ekokominin iyi yada kötü olması subjektif bir kavram sayılabilir. %90 enflasyon varken 1500 dolar memur maaşı memur için kötü sayılmaz sanırım ama %1 enflasyonda 400 dolar asgari ücret için kötü ekonomi diyenler olacaktır . Benzer şekilde 100milyar cari açık verip 2bin dolar memur maaşı verildiğinde ekonomi süper denilecektir Ayrıca açık oy olursa iktidar karşıtı kimseler dışlanır devletten hizmet almayabilir ,memur olması da zorlaşır Yapılması gereken herkes eşit emeklilik sistemi, memurluk sistemi ve vergi sistemi getirilmesidir. Kimi 30 yaşında emekli olurken kimisi 60 yaşında bile olamıyor kamuda çalışmak için kriterler herkese eşit olmalı yandaş olunca dil şartı kalabiliyor mesela yada bazı şartlar esnetiliyor. 5li çete denilen yandaş kimseler vergi ödemiyor, vergileri siliniyor yine yabancıların vergileri siliniyor. işyeri açarken Türklere yapılan muamelenin çoğu uygulanmıyor yabancılara ... Bu nedenlerle torpili kapan iktidara oy veriyor devamlı Türkiye yönetimde İngiliz ekonomide İsviçre -honk Kong benzeri sisteme geçmelidir . Cumhurbaşkanı Türkleri 'de temsil eden bir makam olması için ya Osmanlı saltanatı tekrar getirilmeli yada TSK kuvvet komutanlarından 1i Türkleri temsilen kendi aralarında seçmeli . Milli mezhep oluşturulup camilerde bu uygulanmalı İngilizler ve Almanların gelişmesinin nedenlerinden biri de milli mezheplerinin olmasıdır dinde Arapça zorunluluğu Türkleri geri bırakan konulardan biri görülüyor |
Boyle acayip sacmalik hayatim boyunca 10 kez gormemisimdir, zerre kadar abartmiyorum. Bildigin teknokratik distopya filmi senaryosu yazmissin. Sacma olan aslinda senin yazdiklarin degil yazdiklarinin mantikli olduğunu dusunmen. |
Alıntıyı okurken benim mantığım çöktü zaten. |
Türkiye gibi içinde sayısız miktarda soysuz, arsız, şerefsizin olduğu ülkede sistem falan tutmuyor. Herkes açık arıyor yada nüfuzuyla kuralları büküyor. Kadim bir varlık anında tespit yapıp şiddet uygulamadıkça bu ülke düzelmez. Bu coğrafyadaki insanlar anca ayağından sallandırdımı düzelme emaresi gösterir. Karakteri pişmemiş bir sürü egoist kanı bozuk hırsızla da bu ülke düzelmez. Düşüne düşüne kafayı yiycez artık. |
Yeni anayasa önerimi bırakıyorum. - 22-60 yaş arası oy kullanabilecek. -Oy kullanmada minimum lise eğitimi olacak. -Meclisi tamamen kaldırıyorum. Boşa para kaybı ve israf. -Yönetim erki ve yargı erki olacak. 2 başlı bir sistem olacak. - Hakim ve savcılık seçimi, eğitim, atama, yönetimi,yükselmesi kendi içinde olacak , yönetim erkinden bağımsız olacak. Tamamen %100 bağımsız olacak. - Cumhurbaşkanı seçimle gelecek doğrudan. 50 yaşından büyük olamayacak. Eğitim minimum yüksek lisans düzeyinde olacak. - Cumhurbaşkanı sadece 5 yıl 1 dönem görev yapabilecek. 2.dönem görev yapmaya talip olmak isterse ülkede referandum yapılacak. Evet oyu çıkarsa 2.dönem görev yapabilecek. 3.dönem kesinlikle olmayacak. - Yönetim erkinin atayacağı bakanlar minimum yüksek lisans yapmış ve ilgili bakanlık ile ilişkilendirilmiş mesleklerde kamu ve özel sektör de çalışmış olacak. - Yönetim erkini sadece yeni kurulacak bir mahkeme yargılayabilecek. Bu mahkeme anayasa mahkemesi,danıştay,yargıtay vesaire yüksek mahkemelerde en az 40 yıl görev yapmış ve haklarında hiç bir idari ve adli ceza almamış hakimlerden kendi aralarında seçilecek. |
Ya bu insanlar fikirleri olduğunu falan zannediyorlar. Ciddi ciddi bir seyler bildiklerini ve kiymetli fikirler uretebildiklerini dusunuyorlar. |
Detaylı düşünebilmek için o düşünceyi üretebilen donanıma sahip olmak gerekir. Sen, Pentium 100 işlemci ve S3 Trio 64 ekran kartıyla günümüzün oyunlarını, mesela DOOM Eternal oynayabilir misin? Ülkede ciddi bir donanım yetersizliği durumu var. Neden böyle, bilemiyorum. Tanrı bahşetmemiş mi diyelim, evrim baba tembellik mi etmiş diyelim, doğa ana vermemiş mi diyelim, yetersiz beslenme mi var diyelim? Neden olduğunu tartışsak, çok uzun sayfalar boyunca tartışmamız gerekirdi. |
Temsili seçim sistemi kalkmalı. Halk doğrudan seçim yapabilmeli. Halka dayatılanı değil, halk kendi istediği herhangi birinin adını kağıda yazıp oy kullanmalı. Ayrıca seçime dayalı vekillik kalkmalı, hatta bakanlık başbakanlık bile kalkmalı. Halk kendi iradesi ile doğrudan seçtiği ve en çok oyu alan kişi istişare sistemine dayalı bir dizi toplantılar yaparak, alanında en yetkin kişiler istişare ile seçilmeli. Halk tarafından seçilen kişi sadece temsili bir kişi olmalı. İcrayı istişare ile seçilen bakanlar yapmalı. Cumhurbaşkanı olan kişi bakanların üzerinde olmamalı; Cumhurbaşkanı sadece bakanların eş güdümünden sorumlu olmalı. Tıpkı BM Genel Sekreteri gibi. Bakanlar doğrudan halka karşı sorumlu olmalı. İcranın başı cumhurbaşkanı dahil hiç kimsenin hiç bir devlet görevlisinin fiili bir gücü olmamalı. Güç tamamen kurumlarda olmalı. Kişiler değil, kurumlar güçlü olmalı. Kurumların başında kim olduğunun önemi olmamalı. Kurumların doğru işleyip işlemediği önemli olmalı. Kısacası kurumsal sistem kutsanmalı, kişilere ise bir değer yüklenmemeli... Aslında; Genelkurmay başkanı olabilmek için silahlı kuvvetlerde ta en alttan teğmen olarak başlayıp yıllarca rütbe atlayıp yıllar sonra en tepeye gelindiği gibi örneğin çalışma bakanı olabilmek için yıllarca önce çalışma bakanlığında en alttan göreve başlayıp, daha sonra yükselip en üst müdür seviyesine yükselenler bakan olabilmeli. Bütün kurumlarda bu sistem işletilmeli. En basit kurumdan en üst kuruma kadar bu yöntem işletilirse kişiler değil sistem kutsanmış olur. Örneğin Osmanlıda bir Sırp çocuğu başbakanlık görevine kadar yükselebilecek bir amaçla taa çocukken alıp eğitiliyor, başbakanlıkta en alttan başlayıp tüm merdivenleri tırmanarak en sonunda Türk tarihinin en liyakatli ve en görkemli başbakanı olmuş oluyor. Dünyanın en eğitimli halkı bile seçimle en liyakatli bir insanı başbakan seçebilme yeteneği yoktur. En tepede en liyakatli insanlar istiyorsanız bunu seçim yoluyla bulamazsınız... Sonuç olarak seçimli sistem en doğru sistem değildir.... Hatta çoğunlukta en kötü sonucu doğurur.... |
1. sayfa
teorik olarak yapılabilir bir proje gibi
Artık herkes seçtiği adayın partisine üye olacak,nüfus cüzdanında bu a partili veya b partili gibi ifadeler olacak ,peki bu ne fayda sağlayacak ?
-artık seçimlerde oy verdiğimiz aday iktidar olursa yaptığı eylemler sonucu ülke zora girerse zam vb uygulamalarda oy veren vatandaşa extra yansıtılacak,oy vermeyen olması gereken vergiyi ödeyecek.
-ülkede ekonomik sorunlar oluşursa ilk faturayı iktidara oy veren ödeyecek,kriz vb çıkınca ev arabası gidince ağlamayacak
-peki iktidar iyi işler yapıyorsa ekonomi iyise ne olacak ? örnek iş veya ev için kredide yardım sağlanacak,hastane,okul gibi yerlerde öncelik verilecek,köprü ve otoyollardan oy vermeyenden daha uyguna geçecek,ihalelerde ilk tercih olacak gibi
-5 senede bir seçim yapıldığı için kötü aday direkt elenir veya iyiyse herkes ona oy verir
- bu işin amacı doğru karar vereni ödüllendirmek ,yanlış olana doğruyu göstermektir,sen cahilsen muhakeme yeteneğin gelişmediyse ya oy kullanmayacaksın yada verdiğin oyun sonuçlarını katlanacaksın.