Arama butonu
Bu konudaki kullanıcılar: 1 misafir, 1 mobil kullanıcı
430
Cevap
7761
Tıklama
8
Öne Çıkarma
Cevap: Kuran Müslümanı Olmak (3. sayfa)
M
9 yıl
Yüzbaşı

quote:

Orijinalden alıntı: vTeck

quote:

Orijinalden alıntı: MateryalizminPeygamberi


quote:

Orijinalden alıntı: vTeck


quote:

Orijinalden alıntı: MateryalizminPeygamberi


quote:

Orijinalden alıntı: vTeck


quote:

Orijinalden alıntı: MateryalizminPeygamberi

quote:

Orijinalden alıntı: vTeck

Bu arada sayende araştırdım, samimi söylüyorum çok teşekkür ederim bilgi sahibi olmama vesile oldun;

Kurana göre taşa, ağaç yapraklarına yazılmadığı ince deri üzerine yazıldığı ayetle sabittir.

- Andolsun Tûr’a
- Satır satır yazılmış Kitab’a
- Yayılmış ince deri üzerine

( TUR SURESİ 1,2,3)


- Hayır, o ayetler bir ZİKİRDİR/HATIRLATMADIR.
- Değerli ve güvenilir kâtiplerin elleriyle (yazılıp) tertemiz kılınmış,
- Yüce makamlara kaldırılmış mukaddes sahifelerde (yazılı) bir öğüttür;
- Dileyen/İSTEKLİ OLAN ondan/Kur'an'dan öğüt alır


(ABESE SURESİ 11,12,13,14,15,16 )

Zaten VEDA HUTBESİNDE bile kitap halinde olduğunu ve ümmete bu kuranı bırakıyorum diye işaret ettiği iki kapak arasında ciltleşmiş bir kurandır. Tüm bunlara rağmen peygamber toplatmamış demek peygamberin misyonuna hakarettir.


-Muhakkak ki zikri/Kur'ân-ı Kerim'i, Biz indirdik.
-O'nun koruyucuları mutlaka biziz.

(hicr suresi 9)


-Onu/vahyi çarçabuk almak için dilini kımıldatma.
-Muhakkak ki O'nun toplanması ve okunması Bize aittir.
-O halde, biz onu okuduğumuz zaman, sen onun okunuşunu takip et.
-Sonra onu açıklamak da bize aittir.

(kıyame suresi 16,17,18,19 )



Tüm yazılan ayetlere göre Kuranın toplatılması, kıraati ve açıklanmış bir şekilde indirilip ciltlenmesi peygamber zamanında gerçekleşmiştir. Zaten bu yüzden size bu Kuranı bıraktım demiştir. Hafizlar yazdırsın işte o toplatılacak kuranı size bıraktım dememiştir... Bu yüzden toplatılırken kaybolması mümkün değildir. Ciltlenmiş bir kitap olduğu için taşa, kemiğe yazıldığı iddiası tamamen uydurmadır.

Kuranın sahabe dönemine ait mushafları incelendiğinde bazı ayetlerin yazımındaki hatalar mevcuttur. Bu hatalar kuranın değil o zamanda bulunan yazıcıların hatasıdır. Bu hatalarda öyle yüzlerce yada binlerce denilecek hatalar değildir.

< Resime gitmek için tıklayın >

Yukarıda gördüğünüz tabloda hicri 1.yüzyıl yani peygamberden sonraki Kuran mushaflarının arasındaki farklardır. Toplamda 17 fark vardır. Genel olarak bakıldığında çoğunluğun aynı yazıldığı görülmektedir.

< Resime gitmek için tıklayın >

Bu tabloda da Hz.Osman 'ın yazdığı denilen ana kopyalar ve diğer kopyalar arasındaki farklardır. Toplamda 44 kelime fark vardır. Genel tabloya baktığımızda çoğunluğun doğru olduğu bir kopyanın yanlış yaptığını diğer kopyada doğru olarak görüyoruz. Yani mevcut olan farklar bile aynı dönemde yazılmış olan diğer kopya ile yanlış olduğu ve doğrusunun ne olduğu ortaya çıkmaktadır. Yani ortada bir değiştirilme yok yazıcıların kişisel hatalarından kaynaklanan kelime yanlışları vardır. Bu yanlışlarda aynı dönemde bulunan diğer mushaflar tarafından düzeltilmiş olmaktadır. Günümüz meallerine bile baktığımızda bu farklardan daha fazla fark bulunur. Meal farkından dolayı kuran yanlıştır diyemediğimiz gibi mushaflar arasındaki bu farklardan değiştirildi sonucu çıkmaz.

Sen kuranın değiştirilmediğini kurandaki ayetten kanıtlamaya çalışıyorsun.
Bu kabul edilebilecek bir argüman değil.
Senin yaptığın şey ateistleri cehennemle korkutmaya benziyor.

Zaten Osman nüshası Osman'a ait değil. O zamanada ait değil. diğerleriyle uyuşmasının bir önemi yok yani. Diğerleri de o kadar eski değil.

Kuran’da geçen tüm tam sayıları tekrarsız olarak toplayınız. 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 19, 20, 30, 40, 50, 60, 70, 80, 99, 100, 200, 300, 1000, 2000, 3000, 5000, 50000, 100000. Bu 30 tam sayının toplamı 162146 (19×8534) dir.
Kuran, bu 30 tam sayıya ek olarak 8 kesirli sayı içerir: 1/10, 1/8, 1/6, 1/5, 1/4, 1/3, 1/2, 2/3. Demek ki, 30 tanesi tam sayı ve 8 tanesi kesirli sayı olmak üzere Kuran’da 38 (19×2) adet sayı bulunur.

Bence bu adam kafasına göre değişkenlerle 4 işlem yapıp bir şekilde 19'a ulaşmaya çalışıyor.



Hocam Kuran değiştirilmediğini değil, hani siz diyorsunuz ya taşa kemiğe yazılan şeylere ne kadar güvenebilirsin diye, onu açıkladım ben size şu an. Ki orda farkları tablolarla incelenmiş. Aradaki farklar hep yazım yanlışından kaynaklanan farklar ve onlar da sonradan giderilmiş zaten tablolara bakınca anlaşılıyor.

Hocam sen olayı hiç anlamamışsın gerçekten ya matematik bilgin yok ya da iyi dinlemedin, çünkü bu sisteme itiraz etmeye giden matematik profesörleri oldu ama eli boş döndüler. Kafasına göre işlem falan yapmıyor. Yapılan her şey orada yazıyor hocam birazcık matematik temeli olan bir insan anlayabilir.

Yahu buna itiraz etmek için profesör olmaya gerek yok ki.
Bu yazılanda nasıl bir sistem görüyorsun?
Kurandaki tüm sayıları topladım 19'a bölündü diyor bir yerde, öbüründe kurandaki sayı adedini topladım 19a tam bölünüyor diyor.
Burda sistematik birşey yokki.
Bak bende mesela kendi nickimden bir mucize çıkarayım.
MateryalizminPeygamberi toplam 23 harfli bir sayısal koddur.
İçindeki ünlü harf sayısı 9'dur.
Ünsüz harf sayısı 14'tür.
14+9=23
yani mükemmel 23 sistemine uyuyor.


Hocam çok inatçısınız neden anlamak istemiyorsunuz? Bu böyle bir şey değil anlamadınız ya da gerçekten anlamak istemiyorsunuz.

Her şeyden önce 19 bi asal sayı. Asal sayılar sadece kendisine ve 1 e bölünen sayılardır. Yani 19 sayısının bölebildiği sayılar çok azdır hemde acayip azdır. Sayıların %5 i deniyor yani. Neyse Kuran da her harfin bir sayı değeri vardır. Buna ebced değeri denir. Hani bu ebced değeri 19 mucizesinden sonra ortaya çıkmış değil, şimdi onu ona uyarlamışlardır falan diye düşünürsün diye söylüyorum. Kuran 114 sure bu adam bunu en baştan kontrol ederek buluyor. Bakıyor 114:19=6 neyse devam ediliyor başka bir değere Kuran ın ayet sayısına bakılıyor vs. Her şey buna uyuyor. Yani bunca hesabın kitabın kelimelerin ayetlerin buna uyması ancak ilahi bir güç tarafından yapılabileceği kabul ediliyor. Herhangi biri bunu yapamaz, imkansızdır. 19 mucizesini öğrenen bir çok müslüman olan ateistler vardır hatta.

Edip Yüksel'in Carl Sagan, David Silverman gibi tanınan büyük ateistlerle tartışmaları var gidin izleyin. Hatta Carl Sagan bir ara sinirlenip kabullenemiyor adama bağırıp çağırıyor ve yanlış davranışının ardından Edip Yüksel'den özür diliyor. Bu adam Amerika Arizona da bir yüksek öğrenim kurumunda yarı zamanlı olarak felsefe hocalığı yapıyor. Felsefe hocası olarak müslüman olması başlı başına dikkat çekiyor zaten. Bu adamı oradan araştırmaya başladık. Gerçekten çok bilgili ve sağlam bir adam yani, senin benim alt edebileceğimiz bir tipten değil

Seni sağlam kandırmışlar.
Edip Yüksel ne carl sagan'la ne de Silverman'la 19 sistemini hiç tartışmadı. Carl sagan'ın 19 sistemini görüp saç baş yolması zaten baya komik olmuş.

Matematik profesörleriyle filan da tartışmadı, sadece bir tane profesör bunun kitabını görüp hodrimeydan dedi ondada edip rezil oldu.

Adam kendi kendiyle çelişiyor.
Diyorki 19a bölünmesi özel bişey.
Ama kuranda allahın 400 ismi geçmesine rağmen sadece 4ü 19'a tam bölünüyor.
Böyle mucize mi olur?

O profesörle olan tartışmasını baştan sona bi izle bence sen.

19 u tartıştı demiyorum bu bir, ikincisi görüp daha bakmadan bile saç baş yolması insanların fikirlerine saygı duymamak olur zaten haklısın komik olmuş çünkü kendini rezil ediyor başka bir şey değil.

Carl Sagan'ın özür dilediğini de herkes biliyor, buyur git bak. Sen sadece kabullenmek istemiyorsun başka bişey değil.

Rezil olmadı kardeşim ya sen iyi araştırmıyorsun sabahtan beri ne söylediysem tersini anladın troll müsün nesin anlamadım gitti

Videoyu izlemek için tıklayınız

Şunları da şuraya ekleyeyim de;

Videoyu izlemek için tıklayınız

Videoyu izlemek için tıklayınız

Carl Sagan'la edip tartışmadı bile. Carl sagan bu adamın mektuplarına cevap verdi sadece :) Nasıl özür dileyebilir.
O attığın matematik profesörünün 19 mucizesinin varlığından bile haberi yok. Başka şeylerde mucize aramış.
Adam kafasına göre bazı değerler alıyor, topluyor çarpıyor çıkartıyor en son 19 a bölüyor bakın tam çıktı diyor.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
P
9 yıl
Yarbay

Açıkcası hadisleri dikkate almam. Kuran'ın 4 farklı meailini okudum, artık eskisi gibi değil, arapça bilmek gerekmiyor, hemen hemen her dilde kuran var. Açın okuyun ve ne anlıyorsanız ve kuran'a göre yaşamak istiyorsanız anladığınız gibi yaşayın. Başkasının ağzından, hacının hocanın ağzından dininizi yaşamayın, kaynağından öğrenin. Kuran "ey hacı, hoca, alim vs. diye seslenmez ! direkt bizlere ey mümin diye seslenir !" Allah ın size verdiği beyinle yanlış anlayıp veya anlayamayıp ona göre yaşayacaksanız zaten onun size verdiği idrak kadar sorumlusunuz.

Hadislerin tamamına yakını yalan dolandır, uydurmadır. Doğruları da vardır ama ben nereden bileceğim hangisi doğru ? Kuran'ı kaynak alıp ona göre belirlemem gerekiyor değil mi ? O zaman zaten işte kuran'a yöneliyorsun. Hadisler çok çok önemli olsa peygamberimiz yazılı hale getirilmesini ister, zamanla eğilip bükülmesini önlerdi.

Kuran yetmez, hadisler onun tamamlar demek Kuran'a hakarettir, yetersiz kitaptır, bazı cevapları bulamazsın, hadisler de yardımcı kitapdır demektir.

Küçük bir grubumuz var, haftada bir toplanıyoruz, meal okuyoruz ve herkes ne anladıysa ona göre yorumlar yapıyor, tartışıyoruz, ortak karara varamadığımız bile oluyor. Hiç biri için de şu hadis bize kuran da bulamadığımız cevabı veriyor pozisyonu içinde olmadık. Doğruluğunu bilmediğim hadise göre asla yaşamam, dikkate almam.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi por favor -- 23 Eylül 2016; 13:48:35 >

M
9 yıl
Yüzbaşı

quote:

Orijinalden alıntı: Fatih617


quote:

Orijinalden alıntı: MateryalizminPeygamberi


quote:

Orijinalden alıntı: vTeck

quote:

Orijinalden alıntı: MateryalizminPeygamberi


quote:

Orijinalden alıntı: vTeck


quote:

Orijinalden alıntı: MateryalizminPeygamberi


quote:

Orijinalden alıntı: vTeck


quote:

Orijinalden alıntı: MateryalizminPeygamberi

quote:

Orijinalden alıntı: vTeck

Bu arada sayende araştırdım, samimi söylüyorum çok teşekkür ederim bilgi sahibi olmama vesile oldun;

Kurana göre taşa, ağaç yapraklarına yazılmadığı ince deri üzerine yazıldığı ayetle sabittir.

- Andolsun Tûr’a
- Satır satır yazılmış Kitab’a
- Yayılmış ince deri üzerine

( TUR SURESİ 1,2,3)


- Hayır, o ayetler bir ZİKİRDİR/HATIRLATMADIR.
- Değerli ve güvenilir kâtiplerin elleriyle (yazılıp) tertemiz kılınmış,
- Yüce makamlara kaldırılmış mukaddes sahifelerde (yazılı) bir öğüttür;
- Dileyen/İSTEKLİ OLAN ondan/Kur'an'dan öğüt alır


(ABESE SURESİ 11,12,13,14,15,16 )

Zaten VEDA HUTBESİNDE bile kitap halinde olduğunu ve ümmete bu kuranı bırakıyorum diye işaret ettiği iki kapak arasında ciltleşmiş bir kurandır. Tüm bunlara rağmen peygamber toplatmamış demek peygamberin misyonuna hakarettir.


-Muhakkak ki zikri/Kur'ân-ı Kerim'i, Biz indirdik.
-O'nun koruyucuları mutlaka biziz.

(hicr suresi 9)


-Onu/vahyi çarçabuk almak için dilini kımıldatma.
-Muhakkak ki O'nun toplanması ve okunması Bize aittir.
-O halde, biz onu okuduğumuz zaman, sen onun okunuşunu takip et.
-Sonra onu açıklamak da bize aittir.

(kıyame suresi 16,17,18,19 )



Tüm yazılan ayetlere göre Kuranın toplatılması, kıraati ve açıklanmış bir şekilde indirilip ciltlenmesi peygamber zamanında gerçekleşmiştir. Zaten bu yüzden size bu Kuranı bıraktım demiştir. Hafizlar yazdırsın işte o toplatılacak kuranı size bıraktım dememiştir... Bu yüzden toplatılırken kaybolması mümkün değildir. Ciltlenmiş bir kitap olduğu için taşa, kemiğe yazıldığı iddiası tamamen uydurmadır.

Kuranın sahabe dönemine ait mushafları incelendiğinde bazı ayetlerin yazımındaki hatalar mevcuttur. Bu hatalar kuranın değil o zamanda bulunan yazıcıların hatasıdır. Bu hatalarda öyle yüzlerce yada binlerce denilecek hatalar değildir.

< Resime gitmek için tıklayın >

Yukarıda gördüğünüz tabloda hicri 1.yüzyıl yani peygamberden sonraki Kuran mushaflarının arasındaki farklardır. Toplamda 17 fark vardır. Genel olarak bakıldığında çoğunluğun aynı yazıldığı görülmektedir.

< Resime gitmek için tıklayın >

Bu tabloda da Hz.Osman 'ın yazdığı denilen ana kopyalar ve diğer kopyalar arasındaki farklardır. Toplamda 44 kelime fark vardır. Genel tabloya baktığımızda çoğunluğun doğru olduğu bir kopyanın yanlış yaptığını diğer kopyada doğru olarak görüyoruz. Yani mevcut olan farklar bile aynı dönemde yazılmış olan diğer kopya ile yanlış olduğu ve doğrusunun ne olduğu ortaya çıkmaktadır. Yani ortada bir değiştirilme yok yazıcıların kişisel hatalarından kaynaklanan kelime yanlışları vardır. Bu yanlışlarda aynı dönemde bulunan diğer mushaflar tarafından düzeltilmiş olmaktadır. Günümüz meallerine bile baktığımızda bu farklardan daha fazla fark bulunur. Meal farkından dolayı kuran yanlıştır diyemediğimiz gibi mushaflar arasındaki bu farklardan değiştirildi sonucu çıkmaz.

Sen kuranın değiştirilmediğini kurandaki ayetten kanıtlamaya çalışıyorsun.
Bu kabul edilebilecek bir argüman değil.
Senin yaptığın şey ateistleri cehennemle korkutmaya benziyor.

Zaten Osman nüshası Osman'a ait değil. O zamanada ait değil. diğerleriyle uyuşmasının bir önemi yok yani. Diğerleri de o kadar eski değil.

Kuran’da geçen tüm tam sayıları tekrarsız olarak toplayınız. 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 19, 20, 30, 40, 50, 60, 70, 80, 99, 100, 200, 300, 1000, 2000, 3000, 5000, 50000, 100000. Bu 30 tam sayının toplamı 162146 (19×8534) dir.
Kuran, bu 30 tam sayıya ek olarak 8 kesirli sayı içerir: 1/10, 1/8, 1/6, 1/5, 1/4, 1/3, 1/2, 2/3. Demek ki, 30 tanesi tam sayı ve 8 tanesi kesirli sayı olmak üzere Kuran’da 38 (19×2) adet sayı bulunur.

Bence bu adam kafasına göre değişkenlerle 4 işlem yapıp bir şekilde 19'a ulaşmaya çalışıyor.



Hocam Kuran değiştirilmediğini değil, hani siz diyorsunuz ya taşa kemiğe yazılan şeylere ne kadar güvenebilirsin diye, onu açıkladım ben size şu an. Ki orda farkları tablolarla incelenmiş. Aradaki farklar hep yazım yanlışından kaynaklanan farklar ve onlar da sonradan giderilmiş zaten tablolara bakınca anlaşılıyor.

Hocam sen olayı hiç anlamamışsın gerçekten ya matematik bilgin yok ya da iyi dinlemedin, çünkü bu sisteme itiraz etmeye giden matematik profesörleri oldu ama eli boş döndüler. Kafasına göre işlem falan yapmıyor. Yapılan her şey orada yazıyor hocam birazcık matematik temeli olan bir insan anlayabilir.

Yahu buna itiraz etmek için profesör olmaya gerek yok ki.
Bu yazılanda nasıl bir sistem görüyorsun?
Kurandaki tüm sayıları topladım 19'a bölündü diyor bir yerde, öbüründe kurandaki sayı adedini topladım 19a tam bölünüyor diyor.
Burda sistematik birşey yokki.
Bak bende mesela kendi nickimden bir mucize çıkarayım.
MateryalizminPeygamberi toplam 23 harfli bir sayısal koddur.
İçindeki ünlü harf sayısı 9'dur.
Ünsüz harf sayısı 14'tür.
14+9=23
yani mükemmel 23 sistemine uyuyor.


Hocam çok inatçısınız neden anlamak istemiyorsunuz? Bu böyle bir şey değil anlamadınız ya da gerçekten anlamak istemiyorsunuz.

Her şeyden önce 19 bi asal sayı. Asal sayılar sadece kendisine ve 1 e bölünen sayılardır. Yani 19 sayısının bölebildiği sayılar çok azdır hemde acayip azdır. Sayıların %5 i deniyor yani. Neyse Kuran da her harfin bir sayı değeri vardır. Buna ebced değeri denir. Hani bu ebced değeri 19 mucizesinden sonra ortaya çıkmış değil, şimdi onu ona uyarlamışlardır falan diye düşünürsün diye söylüyorum. Kuran 114 sure bu adam bunu en baştan kontrol ederek buluyor. Bakıyor 114:19=6 neyse devam ediliyor başka bir değere Kuran ın ayet sayısına bakılıyor vs. Her şey buna uyuyor. Yani bunca hesabın kitabın kelimelerin ayetlerin buna uyması ancak ilahi bir güç tarafından yapılabileceği kabul ediliyor. Herhangi biri bunu yapamaz, imkansızdır. 19 mucizesini öğrenen bir çok müslüman olan ateistler vardır hatta.

Edip Yüksel'in Carl Sagan, David Silverman gibi tanınan büyük ateistlerle tartışmaları var gidin izleyin. Hatta Carl Sagan bir ara sinirlenip kabullenemiyor adama bağırıp çağırıyor ve yanlış davranışının ardından Edip Yüksel'den özür diliyor. Bu adam Amerika Arizona da bir yüksek öğrenim kurumunda yarı zamanlı olarak felsefe hocalığı yapıyor. Felsefe hocası olarak müslüman olması başlı başına dikkat çekiyor zaten. Bu adamı oradan araştırmaya başladık. Gerçekten çok bilgili ve sağlam bir adam yani, senin benim alt edebileceğimiz bir tipten değil

Seni sağlam kandırmışlar.
Edip Yüksel ne carl sagan'la ne de Silverman'la 19 sistemini hiç tartışmadı. Carl sagan'ın 19 sistemini görüp saç baş yolması zaten baya komik olmuş.

Matematik profesörleriyle filan da tartışmadı, sadece bir tane profesör bunun kitabını görüp hodrimeydan dedi ondada edip rezil oldu.

Adam kendi kendiyle çelişiyor.
Diyorki 19a bölünmesi özel bişey.
Ama kuranda allahın 400 ismi geçmesine rağmen sadece 4ü 19'a tam bölünüyor.
Böyle mucize mi olur?

O profesörle olan tartışmasını baştan sona bi izle bence sen.

19 u tartıştı demiyorum bu bir, ikincisi görüp daha bakmadan bile saç baş yolması insanların fikirlerine saygı duymamak olur zaten haklısın komik olmuş çünkü kendini rezil ediyor başka bir şey değil.

Carl Sagan'ın özür dilediğini de herkes biliyor, buyur git bak. Sen sadece kabullenmek istemiyorsun başka bişey değil.

Rezil olmadı kardeşim ya sen iyi araştırmıyorsun sabahtan beri ne söylediysem tersini anladın troll müsün nesin anlamadım gitti

Videoyu izlemek için tıklayınız

Şunları da şuraya ekleyeyim de;

Videoyu izlemek için tıklayınız

Videoyu izlemek için tıklayınız

Carl Sagan'la edip tartışmadı bile. Carl sagan bu adamın mektuplarına cevap verdi sadece :) Nasıl özür dileyebilir.
O attığın matematik profesörünün 19 mucizesinin varlığından bile haberi yok. Başka şeylerde mucize aramış.
Adam kafasına göre bazı değerler alıyor, topluyor çarpıyor çıkartıyor en son 19 a bölüyor bakın tam çıktı diyor.

40 yapar diyeni de var :)

Şaka bir yana nickin güzelmiş. Materyalizme hakim biriysen sana bir soru sormak istiyorum. Özelden de cevap verebilirsin. Siz materyalistler kuantum parçacıklarındaki indeterminizmi nasıl açıklıyorsunuz? Materyalizm determinizm üzerine kuruludur biliyorsun

Materyalizm determinizm üzerine kurulu değil.
Determinizm olmasada olur. 18. yüzyıla ait bir kavram o.
Madde bilinçsiz olarak bazı davranışlar sergiliyor. Biz benzer madde parçacıklarının hemen hemen aynı davrandığını gözlemleyip bunlara fizik kuralı adını koyuyoruz.
Kuantum düzeyinde de bu böyle. Madde bir davranış sergiliyor ve biz buna dalga parçacık ikiliği diyoruz.
Bunu da sistematikleştirip belirsizlik ilkesine bağlamaya çalışıyoruz.
Maddenin tüm davranış örüntüsü çözülmedi. Çözülseydi zaten fiziğe ihtiyaç kalmazdı.

Materyalizmin tam anlamı gerçekliğin parçalanabilir bileşenlerden oluşmasıdır.
Bir damla suda bile birçok h2o molekülü var.
bu h2o molekülündede 3 ayrı atom var.
bu atomlardada proton nötron elektron var vs.
Yani gerçeklik sürekli parçalanabilir. Bunun tam zıttıysa idealizm. İdealizm diyorki gerçek bütündür, parçalara ayrılamaz; çünkü tek gerçek bilinçtir.
Tanrıda idealizmin çocuğu. İnanırlara göre mutlak varlık, parçalara ayrılamaz bilinç o.
Gerçeklik parçalar halinde varsa gerçekliğe deney ve gözlem yoluyla ulaşılabilir. Buda materyalizmin yöntemi. Materyalizme göre gerçekliğe yalnızca deney ve gözlem sonucu ulaşabilirsin.
Gerçeklik bölünmez diyenlere göreyse gerçeğe deney ve gözlemle değil, düşünce-akıl-vahiy-ilham gibi yöntemlerle ulaşabilirsin. Çünkü bölünmez mutlak bilinci(töz) incelemek bilimsel metodla mümkün değildir.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 2 cevap geldi.
T
9 yıl
Teğmen

19'u salla. Doğru yoldasın



B
9 yıl
Yarbay

Hocam siz doğru yolu Allahın emrettiği gibi araştırarak bulmuşsunuz. Allahım zaten Kuran'da söylüyor, ben kafirlerin önüne mucizeleri de sersem, onlar her zaman bir bahane bulacaktır diye söylüyor. Ekşisözlük, Onedio, DonanımHaber ateist yuvası zaten. Bunlar yanlış olan birşeyi sürü psikolojisiyle herkese empoze ettirebilecek güce sahip. Aman uzak durun.




Bu mesajda bahsedilenler: @vTeck
O
9 yıl
Teğmen

Suru psikolojisi ve ateizm





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi otofaresi mahsun -- 24 Eylül 2016; 9:38:17 >

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

M
9 yıl
Yüzbaşı

quote:

Orijinalden alıntı: bestzedDH

bilen arkadaşlarım sorum Allah'a inanmazsan bu dünyada çok bişey kaybetmiyorsun açıkçası bana oruç namaz zor gelmiyor yani tamam kısıtlarda insani etkilemezki günlük hayatı yani kısaca inanırsan bu dünya çok az kısıtlanıyor ama öteki dünya güzel inanmazsan bu dünyadaki baskı var malesef müslüman olarak Allah'a inanmayan insanlarada saygı göstermek lazım asla baskı kurmam ben şahsen ama var yani inkar edilemez toplum baskısı var öteki dünyadada ebedi cehennem var kısaca Allah varsa kazancık çok eğer yoksa haşa problem değil şahsen en azından denedim dersin ne biliym peki insanlar neden ateist oluyor neden bu riski alıyor çok saçma bir risk

Sen neden Zeus'a inanmama riskini göze alıyorsun?
Tartarus'ta sonsuza kadar kavrulma riskindense Olimpos'a iman daha mantıklı değil mi?



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 2 cevap geldi.
S
9 yıl
Yarbay

quote:

Orijinalden alıntı: MateryalizminPeygamberi


quote:

Orijinalden alıntı: Sabah Yıldızı


quote:

Orijinalden alıntı: MateryalizminPeygamberi

quote:

Orijinalden alıntı: Sabah Yıldızı


quote:

Orijinalden alıntı: MateryalizminPeygamberi


quote:

Orijinalden alıntı: Sabah Yıldızı


quote:

Orijinalden alıntı: MateryalizminPeygamberi


quote:

Orijinalden alıntı: bestzedDH

bilen arkadaşlarım sorum Allah'a inanmazsan bu dünyada çok bişey kaybetmiyorsun açıkçası bana oruç namaz zor gelmiyor yani tamam kısıtlarda insani etkilemezki günlük hayatı yani kısaca inanırsan bu dünya çok az kısıtlanıyor ama öteki dünya güzel inanmazsan bu dünyadaki baskı var malesef müslüman olarak Allah'a inanmayan insanlarada saygı göstermek lazım asla baskı kurmam ben şahsen ama var yani inkar edilemez toplum baskısı var öteki dünyadada ebedi cehennem var kısaca Allah varsa kazancık çok eğer yoksa haşa problem değil şahsen en azından denedim dersin ne biliym peki insanlar neden ateist oluyor neden bu riski alıyor çok saçma bir risk

Sen neden Zeus'a inanmama riskini göze alıyorsun?
Tartarus'ta sonsuza kadar kavrulma riskindense Olimpos'a iman daha mantıklı değil mi?





bak şimdi sıkı sıkıya sarıldığınız bu fasid kıyas sizi nerelere sürükleyecek



..aklın sıra müslümana sual ediyorsun ..Allah değilde ya zeus gerçekse ?



cevap ver lütfen..senin kafanda bir ilah tasavvuru var mı ?





İlah milah allah yallah vs.
Bunların hepsi zırva; ama senin kafan bunu alıcak seviyede değil.

tam tahmin ettiğim cevap madem zırva neden zeus üzerinden kıyasa girişiyorsun ?



içi boş argümanlarını bile savunmaktan acizsin kalkıp burada fasid kıyasla mesafe almaya çalışıyorsun



eh bu tavırda ancak sana yakışır..



şimdi dikkatle oku ..yazacaklarımı..



sen zeusu öne çıkarak farazi de olsa bir ilah tasavvurunu ..."inanmıyor olsan bile" ..dile getiriyor ve zeus üzerinden Allah kıyası yapıyorsun..oysa bu kıyas için bile zemini olan ilah tasavvuru gerekir..



kendini nerede konumlandırıyorsun o bile meçhul ya deist agnostik ateist vb..



de bakalım neredesin sen ondan sonra devam edelim









Senin kafan basmıyor. Ne yazıkki modern dünyaya kıyasla oldukça ilkel kalmış bir yaşam formusun.
Zeustan banane be :) Senin atalarının inandığı saçma sapan bir figürdü o. O zamanda onu mantıklı buluyorlardı, senin süpergüçlü übermatik allahı mantıklı bulduğun gibi.
Ben allah denen elemanla zeusu kıyaslamıyorum.
Zaten zeus daha güçlü bir tasvir; ama bu tasvir daha güçlü olmasına rağmen yunan medeniyetinin gelişiminin önüne geçememiş.
Zeus süper insan çünkü antik yunan filozofları zeusu sallayın biz önümüze bakalım diyebilmiş.
Şimdiki müslümlerse çamura batmış at sineğinden farksız durumda :)
Çünkü übermatik allahları onların o çamurdan çıkmasına izin vermiyor.

ben sana zeus yada Allah hakkındaki fikrini sormadım !!



ilah tasavvurun var mı dedim ..soruma cevap vermek yerine klasik sloganlarını sallıyorsun



var mı yok mu ?

Var tabiki.
Bu ilahın adı süperzenci.
Şüphesizki bu zenci tüm pedofili ve tecavüzcülerin her an arkasındadır.
Sizin sağ ve sol omzunuzda duran melekler gibi :)
Ölüncede kendisini inkar eden bütün kullarını dürtecek diyorlar, sende biran önce imana gelmeye bak bence.

işte dikkate alıp konuştuğunuz zatı muhterem bu..



nickini değiştir sen



"materyalizmin amelesi" mesela daha münasip gider bu tavra



< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
D
9 yıl
Er

Farkedersen karşındaki müslüman kişiler senin 'inandığın' şey(ler)le dalga geçmiyor, hakaret etmiyor ve senin her mesajın hakaret, aşağılama ve nefret barındırıyor. Sebebi nedir?

Senin düşüncenle yola çıkalım, velevki haşa Allah yok biz olmayan bir şeye inanıyoruz, olmayan bir dine inanıyoruz. Ne kaybederiz? Hayatımız boyunca güzel yaşamış, İNSAN gibi yaşamış oluruz. Şuna emin ol ki hiçkimse Kuran'da bir hata dahi bulamaz çünkü o insan yazması değil, Allah kelamı. Konumuza dönecek olursak, eğer müslüman gibi yaşarsam ne kaybederim bana bunlardan bahseder misin biraz? Neden inanmamalıyım?


Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @MateryalizminPeygamberi
V
9 yıl
Binbaşı
Konu Sahibi

quote:

Orijinalden alıntı: Fatih617

quote:

Orijinalden alıntı: vTeck


quote:

Orijinalden alıntı: Fatih617


quote:

Orijinalden alıntı: vTeck


quote:

Orijinalden alıntı: Fatih617


quote:

Orijinalden alıntı: vTeck


quote:

Orijinalden alıntı: Fatih617


quote:

Orijinalden alıntı: vTeck

Merhaba. Ben 19 yaşında bir üniversite öğrencisiyim. Yobaz ve sünni müslüman bir ailede büyüdüm. 2-3 yıl öncesine kadar kendimi müslüman zannederdim. Ta ki birgün birisi bana gerçek İslam'ı anlatana kadar. Konuyu uzatmayacağım. Gerçek İslam'ı ilk öğrendiğim zamanlar fazla sorgulamıyordum malum üniversite sınavı aile baskısı vs. mevzulardan dolayı. Son 1 senedir yaptığımız her şeyi sorgulamaya başladım. Üstelik bu sorgulama işini tek başıma değil samimi olduğumuz iki çocukluk arkadaşımla birlikte yapmaya başladık.

Her şeyden önce neye inandığımız bilmemiz gerekirdi. Yani mantıken din buradan başlar değil mi? İlk önce Allah'ın varlığını ispatlamamız lazımdı. Yani bir düşünceye veya herhangi bir şeye inanıyorsan bunu kendine ispatlaman lazım. İman iddiadır, amel iddianın ispatıdır. İspatsız iddia olmaz. Kuran okumaya başladık, yani meal. Ama bir sürü meal vardı ve farklı hocalar farklı çeviriler yapmıştı bunu gördük. Ondan sonra ayetleri ele alıp tüm meallere bakıp sonradan altında yatan mesajı anlamaya çalıştık. Bu meal konusunda da son derece objektif davranan insanlar olduğunu gördük. Edip Yüksel gibi.

Evet Edip Yüksel gayet bilgili bir adam ve hikayesi de oldukça ilginç. Bu adamı dinlemeye başladık ve bugüne kadar gerçekten saçma sapan şeylere inandığımızı, bunları yaptığımızı gördük. En başta bu 19 mucizesini öğrenince insan zaten Allah'a inanmaktan kendini alıkoyamıyor. Orada birkaç çelişki olduğunu görüyorsunuz ancak araştırmaya devam ettiğinizde neyin ne olduğu gayet güzel bir şekilde kafanıza oturuyor. Bu adamı araştırmaya başladık. Adam eskiden fazlasıyla yobaz bir insanmış hatta müritmiş. Babası da cemaatin baş hocalarından falan filan. Neyse, Reşad Halife denen adam Edip Yüksel'e bazı sorular sormuş. Edip Yüksel soruları cevaplayamamış ve sorgulamaya başlamış. Reşad Halife ile mektuplaşmaya devam etmiş ve sonunda gerçek İslam'ın yolunu bulmuş. Ailesine bunu sürekli anlatmak istemiş fakat babası onu mürted (dinden dönen) ilan ederek oğlunun ölüm emrini vermiş. Bu olaylardan sonra Edip Yüksel ABD ye kaçmış ve Reşad Halife'nin öğrencisi olmuş. O günden beri de insanları gerçek İslam'a davet ederek insanlara gerçek İslam'ı öğretmeye çalışan biri olduğunu gördük. Şimdi Amerika Arizona'da bir yüksek öğrenim kurumunda yarı zamanlı olarak felsefe hocalığı yaptığını öğrendik. Birkaç ünü, şanı duyulmuş ateistlerle de tartışmalarının olduğunu gördük (David Silverman, Richard Dawkins, Carl Sagan gibi insanlar, youtube da tartışmaların videoları var).

Neyse konumuza dönelim, bu adamın anlattıklarını dinlemeye ve okumaya başladık ve gerçek İslam'ın ne kadar muhteşem bir düzen olduğu sonucuna vardık. Evet Allah'a inandık, iman ettik. Artık Kuran'dan başka bir kaynağa da inanmıyoruz. Hadislere inanmıyoruz. Çünkü kesinliği belli bile değil. Zaten peygamberimiz de kendisine vahyedilenden başka hiçbir şey söyleyemez İslam hakkında. Bu da Kuran'ın içinde yazıyor. Diyeceğim o ki; bir şeye inanmadan ya da bir şeyi reddetmeden önce mevzunun en derinine inip araştırın. Biz şimdi bilinçlendik ve eskiden cahil olduğumuzu gördük. Dileyen aklını kullanır ve bunları uygular. Biz şimdi namazımızı Türkçe kılıyoruz. Niye kılmayalım? Allah Türkçe bilmiyor mu? Hem ben ne dediğimi anlarım hem de huşu içinde ibadetini yaparım. Hem namazda içimden geldiği gibi dua ederim. Neden etmeyeyim, illa kalıplaşmış birkaç duayı papağan gibi sürekli okuyayım mı? Namazın amacı Allah'ı anmak ve ona secde etmek ya da sıkıntılarından ona sığınmak değil mi? Yanlışsam yanlış deyin. Mantıklı olun. Allah 140 ya da 150 kusur ayette "Düşün" diyor. Her şeyi düşünün, her şeyi sorgulayın. Tabi bunu yaptığınızı görenler size "Kafir" , "Bunca yıldır herkes yanlış bir sen mi doğrusun?", "Alimlerden iyi mi biliyorsun", "Senin ilmin ne ki?", "Sünnet, hadis düşmanı" diyecek, dışlanacaksınız, aldırmayın doğru yolda ilerlemeye devam edin. Unutmayın hakikatın tarafında olanlar daima azınlıkta kalmışlardır ve peygamberler daima çoğunluğa karşı bayrak açmış adamlardır. Benden tüm insanlığa verebileceğim en büyük tavsiye budur. Dileyen aklını kullanır benim söyleyeceklerim bu kadar.

İkna olmadınız mı? Ya da kafanıza takılan bir şey mi oldu? Ya da bazı açıklamalar sizi tatmin etmedi mi? Arayın, araştırın, sorun. Bu arada Edip Yüksel her akşam YouNow da canlı yayına çıkıyor herkesle görüşüyor soru soran herkese cevap veriyor bilginiz olsun. Ulaşılması basit bir adam yani bir sorunuz olduğunda sorabilirsiniz.

Unutmayın; bir tartışmada galip gelen taraf her zaman mantıktır.

Sağlıcakla kalın. Nice uyanabilen insanlara...

Kaç tane karın var? Kaç tane cariyen var? Eğer cevabın 1 ya da 0'sa bu kadar şeyi boşuna yazmışsın.

İlgisi nedir konuyla? Anlatmak istediğinizi biraz daha net yazın

Kuranın dediği her şeyi yapıyorum demişsin merak ettim. Kuran cariye edinmeyi, ve çok eşliliği serbest kılar.

Bunu daha önce de anlattım başka bir konuda. Bu konuda Allah tek eşliliği tavsiye etmiştir, çok eşliliğe laf etmemiş isteyen yapar lakin isteyen yapar derken eşinin onayını alarak yapabilir isteyen kişi, eşinin onayı olmadan böyle bir şey söz konusu dahi değildir.

Cariye edinmek için eşinin rızasına gerek yok ama. Senin kölen sonuçta. Islam'da tamamen serbest peygamber efendimizin tavsiye etmisligi bile var gerçi sen hadisleri reddediyorum demişsin ama.

Bir de Allah'ı reddeden, dalga geçen Müslümanların arasına fitne sokan adamların boyunlarını vuruyor musun? Enfal-12 açıkça bunu emrediyor. Muhammed-4'de de aynı emir var.

Özrünüz kabahatinizden büyük hocam :)

Kuran köleliği kesinlikle reddeder :) Direk Kuran ın ve Allah ın kendisiyle çelişir kölelik :) Allah Kuran da yalnızca bana kulluk edin, kimseye itaat etmeyin yalnızca bana edin diyor, köle dediğin insanlar sahiplerine itaat ederler. Yani suç veya iftira atmadan önce biraz usturuplu sallayın.

Hocam acayip iftira kusuyorsunuz. Lütfen suç atmadan önce emin olun araştırın. O ayet de meleklere diyor farkettiyseniz, enfal 12 de meleklere söylüyor bunu Allah. Demin söylediğim gibi araştırın. Muhammed 4 de ise savaşta diyor. Okuyup anlama güçlüğü çeken birine benziyorsunuz komik duruma düşmeyin tavsiyem

Tam aksine kuran köleligi sosyal hayatın bir parçası olarak görür.

Ey iman edenler! Öldürmede kısas size farz kılındı. Hüre hür, köleye köle, kadına kadın. Ama her kim, ölenin kardeşi tarafından bir şey karşılığı bağışlanırsa, o zaman örfe uyması, ona diyeti güzellikle ödemesi gerekir. Bu, Rabbiniz tarafından bir hafifletme ve bir rahmettir. Her kim bunun arkasından yine saldırırsa, artık ona acı veren bir azab vardır.

Bu ayete göre kuran köleleri alınıp satılabilen gerektiğinde kısas amaçlı öldürülebilen bir mal olarak görür. Köleligi kabul etmesini geçtim kısas amaçlı köle öldürün diyor.

Ve evli kadınlarla evlenmeniz (haram kılınmıştır), elinizin altında bulunan (harp esirleri) cariyeler müstesna. (İşte bunlar) Allah'ın size yazdıklarıdır (farz kıldığı hükümlerdir). Ve bunların dışında olanlar, iffetli olmak ve zina yapmamak şartıyla mallarınızla istemeniz (mehirlerini verip almanız) size helâl kılındı. Artık onlardan faydalanmak isterseniz o taktirde farz olan mehirlerini onlara verin. Ve bu farzdan sonra, razı olduğunuz konuda onunla anlaşmanızda sizin üzerinize bir günah yoktur. Muhakkak ki Allah Alîm'dir, Hakîm'dir.

Aynı IŞİD'in yaptığı gibi savaşta ele geçirilen kadınları sex kölesi yapmaya, para karşılığı cinsel ilişkiye onay veriyor. Pardon kuran köleligi yasaklar mı demiştiniz? Bu ayet muhtemelen bedevileri savaşa azmettirmek için indi ama ne farkeder emredilen şey ortada. Kutsal kitabınızı tekrar okuyun.

Sizin attığınız ayete göre anarşi ile yaşamamız lazım. Anayasayı, devlet kurumunu her şeyi reddedip sadece Allah'a itaat etmeliyiz ayete göre. IŞİD oy kullananlar Allah'a şirk koşar diye sprey boyayla yazı yazmıştı bana onu hatırlattı.

Ayetlerin arasına kelime sıkıştırıp istediğiniz sayıda farklı yorum elde edebilirsiniz düne kadar evrimi reddeden Islamcıların şu an kabul ettiği gibi. Ama her gün diğer tüm dinler gibi islam da kan kaybetmekte. İyi tapınmalar size.


Savaşta, öldürmede kısas vardır evet, gayet normaldir. Adam sana savaş ilan edip saldırdığında başka ne yapacaksın? Yazdığın ayette köle kaleye kadın kadına derken kendin yazmışsın herkes dengiyle savaşsın diyor. Burdan nasıl bu sonuca vardın anlamıyorum. Ayetleri çarptırmaya çalışıyorsun anlıyorum ama bunu biraz akıl ve mantık çerçevesinde yap bence.

Ve yazdığın Nisa/24 de diyanet işlerinin çevirisi yanlış, diyanet in çevirisini baz alırsak yandık zaten kadınları dövün diyor Nisa/34 de diyanete göre. Orada cariyelerler müstesna dediği cariyelerden kasıt yeminlerinizin/anlaşmalarınızın hak sahibi oldukları hariç, evli kadınlar diyor. Siz içerden cımbızla birkaç kelime çekip alıyorsunuz ve Kuran da bu var diyorsunuz. İftira kusmaktan başka bir şey değil.

Ben kitabımdan gayet memnunum :) İslam kelimesinin manası barış demektir. Ben barış dinine mensubum. Peygamberimiz de heryeri barış ile fethetmeye çalışmıştır ve yaptığı antlaşmaların da her zaman müşrikler kuralları ihlal etmiş ve savaşa sürüklemiştir. Yani bugünkü ışid in İslam la gram alakası yoktur. Bunu herkes biliyor, siz işinize geldiği gibi kelimeleri çarpıttığınız için böyle konuşuyorsunuz, ki bunu gayet normal buluyorum. "Kendilerine hatırlatıldığında öğüt almıyorlar" Saffat/13

Allah yönetim sistemine karışmamıştır ve yönetim sistemini insanların kendinin belirlenmesini istemiştir (Kuran da demokrasi mevcuttur bu arada), adaletin sağlanmasının emretmiştir. Yani emin ol Kuran'a göre yaşasak, herkes görevini ve yapması gerekenleri bilir. Oradaki sistemi bir okusan görürsün Kuran daki sistemle yaşasak dünyada aç insan kalmayacağını. Merak ediyorsan git araştır. Senin işin gücün ayet çarpıtmak. Başka işin gücün yok. Hiç bi düşüneyim de bi araştırayım belki böyle değildir deme.

Çoğunluğun olduğu yerde her zaman fasıklık vardır :) Aç ayetlere bak nerde çoğunlukla ilgili ayet varsa, çoğunluk fasıktır, çoğu aklını kullanmaz, çoğu Allah yolundan saptırır der. Hakikatın tarafında olanlar daima azınlıkta kalmış olanlardır ve peygamberler daima çoğunluğa karşı bayrak açmış adamlardır. Bugünkü sünni müslümanlar çoğunlukta ve ayet doğru :)

Bu uydurulmuş bir kitap olsaydı 140-150 küsür ayette "Düşün" yazmazdı. Bu kitabı yazan insan bilmez miydi bu insanların düşünüp sonunda gerçeğe ulaşacaklarını? Bunu düşünmeyecek kadar aptal mıdır bunu yazan insan?



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

V
9 yıl
Binbaşı
Konu Sahibi

quote:

Orijinalden alıntı: Spheroidite

Dikkat ettin mi bilmiyorum ama sen sadece copy paste yapıyorsun. Bende buraya birçok cp yapabilirim ama hiç yaptığımı gördün mü? Burası tartışma bölümü.

Şimdi bir soru soracağım sana. Sen hadisleri kabul etmiyorsun öyle değil mi? Neden kabul etmiyorsun? Rivayetlere güven olmaz diyorsun. Peki, Muhammedin veda haccının değiştirilmediğini nereden biliyorsun, onu neden kabul ediyorsun? Ayrıca, Muhammedin veda haccında yamalı bir hırkasının olduğunu nereden biliyorsun? Kuranda yazmıyor bunlar.

Senin gibi biriyle bişeyleri tartışmak çok zor. Zira güneş gibi apaçık şeyleri inkar yoluna gidiyorsun. Bu durumda sağlıklı bir tartışma ortaya çıkmıyor. Eğer rahatsız oluyorsan sonlandırabilirim, ''toy dindarların beynini yıkıyor'' ithamına maruz kalmak istemem açıkcası. Sen nasıl mutluysan öyle kal. Nihayetinde hepimizin sonsuza dek toprağa karışacağına inanan biriyim, benim açımdan senin bu dünyada müslüman olman hiçbir şey ifade etmiyor. Mutluysan Müslüman ol.

Ben bilmediğim okumadığım şeyi buraya yazmam kardeşim bu bir

İkincisi hırka hala duruyor müze de sergileniyor. Bunları bilmek zor değil yani göz önünde olan şeyler. Veda hutbesi var veya yok, gerçek ya da değil. Yani eklenen vardır çıkarılan vardır bilemiyorum. Bana Kuran yeter. İnanan adama Kuran fazla fazla yeter.

Ney? Bunu sen mi söylüyorsun? Asıl seninle tartışmak çok zor. Ortaya ayet atıyorsun açıklıyoruz işine gelmiyor inkar ediyorsun. Sonra apaçık şeyleri inkar eden de ben oluyorum. Ben insanların aklına takılan soruları cevaplamaya çalışıyorum elimden geldiğince. Kendim biraz da olsa bilgilendim, etrafımdakilerin de bilgilenmesini istiyorum. Yoksa umrumda olmaz çeker giderim herkes inanışını yaşasın derim. Katlanamadığım şey de Kuran a iftira etmeniz. Açıklayınca da "Hep öyle olur zaten" tarzı şeyler duymak. Öyle değilse öylesini siz anlatın da bilelim. Daha ortada bi iddian bile yok senin. Ben Allah var diyorum şunlara şunlara dayanıyorum diyorum sen yaratıcı var diyorsun ama neyi nasıl yapmamız gerektiğini anlatmamış senin yaratıcı unutmuş galiba bizi buralarda





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi vTeck -- 24 Eylül 2016; 4:44:02 >

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

V
9 yıl
Binbaşı
Konu Sahibi

quote:

Orijinalden alıntı: barracudaaa

Kur-anda hangi vakitte kaç rekat kılınacağı yazıyor mu? Daha somut örnek vermek gerekirse biz nereden öğrendik akşam namazının 3 rekat olduğunu, tabiki sünnetlerden.

Kuran'da apaçık "Allah ve Resuluna itaat edin. Birbirinizle çekişmeyin, sonra zayıf düşersiniz" diyor. Burada islamı zayıf düşüren ehli sünnetlikten ayrılmaktır. Seni yaratan kendi sıfatı yanına peygamberin sıfatını defalarca koyabiliyorsa sünnetlerden çekinmek niye?

Farz zorunluluktur, ama sünnet bunun yanında gönülden, seve seve, fazla fazla yapılan ibadettir. Muhakkak daha hoş olan sünnetli ibadettir.

Vakitler

Gecenin gündüzün iki ucuna yakın bölümlerinde gözetilmesi gereken Sabah (Fecr: 24:58; 11:114) ve Akşam namazlarıyla (İşa: 24:58; 17:78; 11:114; 38:32) güneşin sabah ile akşam arasında olduğu, yani öğle vaktinde kılınan Orta (Vusta: 2:238) namazı olmak üzere üç vakit namaz mevcuttur.

Kuran’da sadece üç namazın ismi geçer. Bir başka deyişle, “salat” (namaz) kelimesi, zaman bildiren üç tanımlayıcı kelime ile birlikte anılır.

Salat-el Fecri-SABAH NAMAZI (24:58; 11:114).
Salat-el İşa’-AKŞAM NAMAZI (24:58; 17:78; 11:114; 38:32)
Salat-el Vusta- ORTA NAMAZ (2:238)
Namaz vakitlerini belirleyen ayetlerin hepsinin bu üç vakit hakkında olduğunu görüyoruz. Spekülasyonlara girmezsek ORTA NAMAZ olarak adlandırılan namazın sabah ile akşam namazı önceleri öğle namazı olarak anlıyordum… 73:20’deki ifadeyi gece namazının zamanı konusunda bir rahatlık sağlama olarak değilde gece namazının farz olmadığı biçiminde anladığım içindi… Demek ki, gece namazı ve izleyen Kuran çalışması güneşin batışından başlayıp doğuşuna kadar süreyi gecenin üçte birinden başlıyor ve üçte ikisinde sona eriyor. Güneş saat 7’de batıp 5’te doğuyorsa gece namazının zamanı saat 10:20 ile 1:40 arası olur. Cuma, yani cemaatle kılınan namaz özel bir toplumsal namaz olduğu ve gündüzün gerçekleştiği anlaşılıyor (62:9-11).

Tevrat bu anlayışı destekler. Namazın İbrahim peygamberle başladığını ve Musa’nın namaz kıldığını hatırlarsak Tevrat’ta namaz vakitleriyle ilgili ifadelerin tarihsel değerini daha iyi idrak ederiz. Tevrat’ın çevirilerine güvenim tam olmamakla birlikte Tevrat’ın en az üç ayetinde bulduğumuz bu desteğin bir hata veya tahrif sonucu oluştuğunu onaylamıyorum. Tevrat’taki bu ayetlerin gerek birbirleriyle ve gerekse Kuran ayetleriyle olan tutarlılığına dikkatinizi çekerim. (Bak: 1 Samuel 20:41; Zebur 55:16-17; Daniel 6:10).

Namaz vakitlerinin beşe çıkarılmasının oluşturduğu dumanların izini mezhepler tarihinde görebilirsiniz. Şia’nın beş vakit namazı üç vakte sıkıştıran garip pratiği, namazları beşe çıkartan Sünniler’in baskısı neticesi bir uzlaşmadan kaynaklanıyor olmasın? Sünnetlerle, nafilelerle, teravih namazlarıyla namaza sürekli zam yapan hadis ve sünnet izleyicilerinin üç vakit namazı beşe çıkarmaları çok mu uzak bir ihtimal?

Kuran’dan beş namaz çıkarıyorsanız kuşkusuz beş vakit namaz kılmaya devam etmelisiniz. Siz, iyi niyetle Kuran’ı inceledikten sonra kendi anlayışınızı izlemelisiniz.

Namaz Sonrası

Namazları oruç gibi kazaya bırakmak diye birşey olmayıp belli vakitlerde yerine getirilmeli (4:103). Namazdan sonra Allah’ı anmaya ve zikretmeye devam etmeli (4:103).

Bidatler

Namazları birleştirmek, kaçırılmış namazları kaza etmek, namazları yolculuk anında kısaltmak, sünnet ve nafile namazlar eklemek, namaz kıldırma memurluğu (imamlık) diye bir meslek icat etmek, kadınların namazda önderlik etmesini yasaklamak, otururken Et-tahiyatü duasını okumak ve bu duada peygambere ikinci şahıs olarak seslenmek, şahadette Muhammed peygamberin ismini Allah’ın yanına eklemek, Fatiha’dan sonra zammussure okumak, Fatiha’nın Besmelesini okumamak, eller ve parmakların yeri konusundaki detaylarla meşgul olmak, abdest alırken ağzı ve burnu yıkamayı abdestin bir şartı bilmek, namazdan önce ağzı misvaklamanın, sarık veya terlik giyilmesinin daha sevap olacağına inanmak gibi nice kurallar ve inançlar Hadis-Sünnet ve mezhepler yoluyla Muhammed Peygamberden daha sonra sokulan bidatlerdir.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 2 cevap geldi.
V
9 yıl
Binbaşı
Konu Sahibi

quote:

Orijinalden alıntı: Samarqand

Adam Edip Yüksel'e inanıyormuş

Uğraşmayın pek laf anlamaz. Zaten daha çocuk denecek yaşta. O soytarıyı yeni tanımaya başlamış. Allah islah etsin deyin geçin. Prim yapmasın o ve kendini alim sanan gereksiz.
Bazen yanlış kardeşin öldürüldüğünü düşünüyorum.

Çocuk denecek yaşta?

Siz önce bi usturuplu konuşmayı öğrenin ondan sonra yazın. Nickten belli daha hangi görüşe sahip olduğunuz. Şeyhlerinize tanıyorsunuz. Ona taptığınız inandığınız kadar Kuran okuyup anlayıp hayata geçirseniz çok daha anlayışlı olursunuz. İnanmayanların kafasını kesen bir düşünce yapısına sahip cemaati desteklemeye devam edin



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 2 cevap geldi.
P
9 yıl
Çavuş

Reklam kokan hareketler bunlar...

Öncelikle taklid-i imandan tahkik-i imana ulaşabilmek, yani çevremizde gördüğümüz insanlar inandığı için inanıyormuş gibi yapmaktan kurtulmak ve hakiki imana ulaşabilmek için tabii ki araştırmak, aklını kullanmak, en önemlisi Kur'an-ı Kerim'i en güzel şekilde okumak ve anlamak gerekiyor. Ancak bunu yaparken eskiden yobazlardan bilgi ediniyordum bu yüzden hatalıydım, şimdi de gidip reformist ve materyalist çizgiye yakın olanlardan bilgi edinip doğru yolu bulayım demek arasında bir fark yok. Hemde bunu yaparken görevi sadece Kur'anı aktarmak değil aynı zamanda hayatıyla yaşayarak açıklamak ve örnek olmak olan Hz. Muhammed'in sünnetini reddetmek kadar büyük ahmaklık olamaz.

Bu yüzden sana tavsiyem kardeşim eğer yazdıklarında samimiysen oku, sorgula, araştır, aklını kullan ama bunu yaparken kendine rehber edindiğin insanları seçerken daha dikkatli davran ve bulabildiğin bütün kaynakları muhakeme etmeye çalış yada kılavuzu Peygamber değil karga olan insanların reklamını yapmayı bırak...



V
9 yıl
Binbaşı
Konu Sahibi

quote:

Orijinalden alıntı: Spheroidite

Öncelikle şunu bil ve Sabah Yıldızı adlı arkadaşın yersiz paranoyasına aldırma. Benim sizin gibi dindarlara her zaman saygım vardır. Sizinle gerçek islam nedir tartışmasını yapıp sizi üzmekte istemem, zaten düşüncelerimi okuyorsundur. Ben Hollanda da yaşıyorum ve benim sevgilimde katoliktir, çocuğumun annesidir, oda esasen sizden farksızdır. Fakat bunu sorun etmiyorum çünkü onun gözünde Katolikler Hristiyanlığı barışla yayan adeta sevgi pıtırcıkları, tam tersine siz Müslüman Türkler, yani atalarınız bizi katletti diyor. Oysa benim atalarım masum canları almadılar. Neyse konumuz bu değil. Yani dinlerini çağımıza göre güncelleyen insanlara hep saygı duymuşumdur, bunu demek istiyorum.

Bizler bilimin bize sunduğu açıklamaları kabul ediyoruz. Evrenin oluşumu, kuantum fiziği, canlılığın oluşumu ve evrimi vs herşeyi bilim açıklıyor. Uçaklar uçuyor, nükleer enerjiyle büyük bir enerji deposu oluşturuluyor, bilgisayarlar çalışıyor, arabalar ilerleliyor, çocuklarımıza akıllı tahtalarda eğitim veriliyor vs vs. Yani bilim işe yarıyor. Konu evrenin oluşumu, canlılığın oluşumu olunca neden bilimsel açıklamalar kabul edilmiyor? Sebebi çok basit. Inanılan dinle çeliştiğinden dolayı.

Hoşgörü ve saygı çok önemlidir sizi bu davranışınızdan dolayı kutlarım. Kuran da da böyledir. Uyarma, tavsiye etme vardır, ısrar etme yoktur. Saygı duyduğunuz için teşekkür ederim

Bilimin dinle çeliştiği nerde görülmüş? En azından benim dinime çelişmez. Biz bilimi destekliyoruz. İlim öğrenmek farzdır zaten. Allah araştırmayı, soruşturmayı emrediyor. Bu konuda İslam bilimle çelişmez yani



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

O
9 yıl
Binbaşı

Arapça konusunda da uzman olan Hakkı Yılmaz hocanın da meal ve tebyininin (tefsir ifadesi Kur'an'a saygısızlık) okunmasini öneririm. Internet sitesinde iniş sırasına göre de hazırlanmış: istekuran.net

Ayetleri; diğer ayetlerle destekleyici bir tarzı var. O yüzden tebyin (beyan etmek) diyor.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Orhan Hoca -- 24 Eylül 2016; 21:02:03 >

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

O
9 yıl
Teğmen

Edip yükselden sonrasını okumadım,



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
A
9 yıl
Yarbay

Şu kuran müslümanlarını birazda camilerde görmek isteriz. Hemen hemen her mesajları ateistler ile birebir aynı ama biz müslümanız. Zaten bir tık ileriside ateistlik...

Namaz yok, oruç yok, herhangibir dini görevi yerine getirme yok. Haramlardan sakınma yok. Lafa gelindiği zaman biz kuran müslümanıyız. Kuran da emirler ve yasaklar vardır. Bunlar farz diye geçer. Yapılmak zorundadır. Bunların nasıl yapılacağının bilgisi kuran da yoktur. Teferruatlar yer almaz. Kuran da bir çok ayet vardır "peygamberime itaat edin" diye. Zamanında sahabeler peygamber efendimizin nasıl ibadet ettiğini, nasıl kararlar aldığını oturup ezberlemişler, peygamber efendimizin olmadığı yerlerde bunları anlatmışlar. Tabi aralarında yanlışlarda olmuş, bunlarıda ayırmışlar. Kütüb-i Sitte olarak bir araya getirilmişler. İslam dinine aykırı en ufak bir bilgi ver almaz. İnternetten hadis okumak başkadır, bu kitaplardan okumak başkadır. Her hadisin kaynağını, geniş bilgisini verir.

Allah cc saptırtmasın, azdırtmasın, caydırtmasın.


Bu mesaja 1 cevap geldi.
B
9 yıl
Binbaşı

quote:

Orijinalden alıntı: eglon

Fatiha Suresinde Allah'a "Yalnız sana kulluk eder yalnız senden yardım dileriz" diyorsun sonra da tahiyyat duasında Peygamber'e salat ve sellimü ve teslimen ediyorsun öyle mi. Hatta sallı barik dualarında da Muhammed ve İbrahim Peygamberleri de Allah'a ettiğim ibadette araya koyuyorsun. Ahzap 56 Peygamber'in çevresindeki insanlara indirilmiş olmasın. Benim ne okuduğumu sormuşsun. Ben kıldığım namazlarımda yalnızca Allah'a kulluk ediyor ve yalnızca O'nun adını yüceltiyorum. Peygamber'de böyle yapıyordu.





Allah'a "Yalnız sana kulluk eder yalnız senden yardım dileriz" diyorum. Bundan sonra namazımda peygambere (sav) ve İbrahim (as) salat etmemin nesi garip anlamadım ben. Salat edince şirk mi koşuyorum demek istiyorsun? O zaman kimse kimseye selamün aleyküm demesin.

Bak bak iyi oku.

AZHAB 56
Şüphesiz Allah ve melekleri Peygamber’e salât ediyorlar. Ey iman edenler! Siz de ona salât edin, selâm edin.

Ya islamı bozacağım diye komik durumlara düşmeyin Allah aşkına


Bu mesaja 1 cevap geldi.
B
9 yıl
Binbaşı

LA ILAHE ILLE ALLAH değil o LA İLAHE İLLALLAH

Senin kafa fetöye çok uygun, onlarla takıl bak daha çok rahat edeceksin :)

Pensilvanyadaki zat'da ''La ihale illallah'' deyin gerisi önemli değil diyordu, sonra diyalog adı altında başka bir sapıklığa girişti. Hristiyanda cennete girebilir dedi.

Sen boşuna burada takılma senin adresin belli oldu bak.

İnşallah seni Alaska'dan sorumlu abi yaparlar.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi barracudaaa -- 25 Eylül 2016; 11:34:32 >
Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @Orhan Hoca