sizin kullandığınız ilaç eski nesil ssri. bende yeni nesil paxera kullanıyorum. benim de sorunum tamamen kalktı. bu hastalık %95 psikolojiktir. |
Herkese merhaba. Ben de aşağı yukarı 3 yıllık bir IBS hastası olarak tecrübe ve bilgimi paylaşıyorum. Öncelikle @KAPTANELVIS'in yaklaşımlarını çok doğru bulduğumu ve cahil & umursamaz doktorlarımıza karşı olan tavrını sonuna kadar desteklediğimi belirteyim. Benzer tecrübeleri yaşamış birisi olarak kendisini çok iyi anlıyorum. Bir diğer mesele ise "IBS'in psikolojik olduğu" zırvalığı. Bu argümana hala yalnız Türkiye gibi ülkelerde rağbet ediliyor. Ama bu yanılgı da durduk yere ortaya çıkmamış. Antidepresanlar gerçekten de IBS semptomlarını hafifletiyor. Ama bunun sebebi de, antidepresanların kandaki serotonin oranıyla oynamaları ve bunun da sindirim sisteminin çalışma hızını artırarak veya azaltarak ishal / kabız semptomlarının azalmasına vesile olmaları (Hastanın psikolojisiyle alakası yok). Ama bunlar sorunun kesin çözümü değiller ve ciddi yan etkileri var, ve bu yan etkilere rağmen sürekli kullanılmaları gerekiyor. (Bu konu şurada çok güzel özetlenmiş:http://ibs.about.com/od/medicationforibs/a/Antidepressants-For-IBS.htm ) Sonuç olarak antidepresanlar ne ne kalıcı, ne sağlıklı, ne de bu konunun *gerçek* uzmanları tarafından önerilen bir çözüm. Bu noktada "IBS'in nöropatik bir rahatsızlık olduğu, bakteri veya mantarla ilgili olmadığı" söylemine de açıklık getirmek gerek. IBS'in nöropatik olduğu doğru. Bu nöropati ince bağırsağın gerektiği gibi çalışmamasına yol açar. ('spastik' sıfatı burdan geliyor zaten) Ama bu nöropatinin sebebi kişinin psikolojisi veya başka bir şey değil de, ilginçtir ki bu bakteri ve / veya mantarların ta kendisi. Dolayısıyla bunların yokedilmesinden bir süre sonra bu nöropati de genelde sona eriyor. Bakteri & mantarların bağırsağın kimyasal, kassal, sinirsel mekanizmasına müdahale ettiği ve bağırsağın 'housekeeping wave' veya 'cleansing wave' olarak bilinen, bakterileri temizlemeye yarayan hareketine mani olduğu, ve bunun da IBS semptomlarının baş sorumlularından birisi olduğu araştırmalarda gösterildi. Bununla ilgili kaynaklar: 1.http://healthyawareness.com/thread-relationship-of-candida-to-sibo-small-intestine-bacterial-overgrowth 2. A New IBS Solution, Mark Pimentel, sayfa 62. Bu alıntıya kolay kolay erişemeyeceğiniz için aşağıya geçiriyorum: "The data that my colleagues and I are compiling strongly indicates that certain food-poisoning toxins significantly inhibit the cleansing wave. This makes sense, because the bacteria that cause food poisoning need to secure a foothold in the small intestine, replicate, and colonize their new environment. The bacteria will need to inactivate the cleansing-wave process so that they don't get expelled. Research in Europe shows that this is exactly what happens with the Campylobacter toxin, a very common type of food poison. It disrupts the muscle and nerve connections of the small intestine, stopping the wave, thus allowing the Campylobacter bacteria to colonize there. There fore, if there is no other cause of the cleansing wave inhibition, future research may confirm that it is due to food poisoning." Velhasıl, semptomların bir kısmının dönemsel giderilmesi gerçekten de hiç bir şey ifade etmiyor. Bakteridir mantardır şudur budur, ne sebep oluyorsa sıkıntıya, onu vücuttan atmak zorundasınız. Bunu yapmayıp da semptomları gidereyim derseniz; kullandığınız, denediğiniz antispazmodiktir, antidepresandır tonlarca münasebetsiz ilaç vücuda yarardan çok zarar veriyor. Öte yandan IBS'ten tamamen kurtulamadığınız sürece vücudunuz her saniye başka zararlar da ediyor. IBS'in vitamin & mineral eksiklikleri, konsantrasyon bozukluğu, kronik yorgunluk gibi çok ciddi (ama IBS'li olmayanlar tarafından ciddi değilmiş olarak etiketlenen -resmen nispet yapıyorlar-), hayat kalitesini sıfıra indiren yan etkileri var. Bunlar her daim daha da başka sorunlara yol açıyorlar. Asla normal bir insan gibi olamıyorsunuz bu illetten tamamen kurtulmadıkça. Burada diğer önemli yanılgıya geliyorum: IBS'in kronik bir hastalık olduğu ve geçmediği. Bugün IBS'i tamamen yenmiş ve artık hiç ilaç kullanmayan çok sayıda örnek var ve hastalığın son bilimsel yöntemlerle tedavi edildiği coğrafyalarda hızla artıyor. Hastalığın sebebinin büyük oranda bakteriyel olduğu gösterildi ve spesifik antibiyotikler & diğer yardımcı ilaçlar kullanarak bu illeti yok eden protokoller geliştirildi. İnce bağırsaktaki bakteri miktarını gösteren nefes testleri geliştirildi. Doğru bilgiye erişmek için lütfen IBS'in dünya çapında kabul edilmiş uzmanlarının çalışmalarını okuyun: Özellikle Mark Pimentel ve Allison Siebecker. Tavsiye ettiğim bir numaralı kaynaklar, Mark Pimentel'in "A New IBS Solution" adlı kitabı ve Allison Siebecker'ınwww.siboinfo.com web sitesi. Kaynaklar maalesef ingilizce, ama okuyamayanların bir yolunu bulup bu bilgilere erişmesi gerekiyor. En kötü bir yakınınıza, arkadaşınıza okutun. IBS hakkında doğru bilgilenmeden hiç bir şekilde iyileşemeyeceksiniz ve 'IBS geçmez', 'IBS psikolojiktir', 'Her şey senin kafanda', 'Senin sinirlerin bozuk' diyen geri zekalıların insafına kalacaksınız. Doktorlar hiç bir şey bilmiyorlar ve umursamıyorlar. Maalesef kendimiz araştırma yapmak zorundayız. Kendiniz doğru bilgiye erişemezseniz, kaynak göstermeden 'şöyledir böyledir' diyen adamların laflarına kalacaksınız. Kaynaklara @KAPTANELVIS'in andığı Mark Hyman'ı ve sarhoş hasta sendromunu da ekliyorum, ben de şahsen bunları çok faydalı buldum, teşekkürler: http://drhyman.com/blog/2010/09/16/5-simple-steps-to-cure-ibs-without-drugs/ http://www.beyindoktoru.com/sarhos-hasta-sendromu.htm Bu kaynaklar dışında, yine maalesef ingilizcesi olanlar için, Youtube'da Mark Pimentel, Allison Siebecker ve Mark Hyman'ın son derece açıklayıcı videolari da mevcut. Ek kaynak: Şu anda 1 yılı aşkın süredir hiç ilaç kullanmayan ve hiç bir IBS semptomu yaşamayan bir adam hikayesini anlatıyor ve çok faydalı bir tartışma var. Adamın daha sonraki tarihlerde açtığı topiklerin okunmasını da öneririm: http://www.ibsgroup.org/forums/topic/102286-after-5-relapses-now-cured-heres-how/ Tüm bu lagalugadan sonra, günümüzde standart kabul edilmiş IBS tedavi algoritmasını vereyim. (Nam-ı diğer Mark Pimentel'in IBS için Cedars-Sinai Protokolü -http://www.cedars-sinai.edu/Patients/Programs-and-Services/Digestive-Diseases/Documents-/Advances-in-Digestive-Diseases-Newsletters/AdvancesDigestiveSep09.pdf ): 1. Başka bir mide & bağırsak & vs rahatsızlığınız olmadığından emin olun. Kan testi, endoskopi vs. ne gerekiyorsa yaptırın. 2. Mümkünse eğer nefes testi yaptırın. Sorun bakteriyel mi değil mi emin olun. Bu testi bildiğim kadarıyla Türkiye'de yok, ama bunu evde yapmanızı sağlayan bir kit var, tabii dışardan sipariş edilmesi gerekecek:http://www.breathtests.com/breath-tests-home/sibo-breath-test.html 3. IBS'iniz ishal tipiyse yalnız Rifaximin (Colidur, Xifaxan), kabız tipiyse Rifaximin + Neomycin tedavisi uygulayın. Dozlar içinhttp://www.siboinfo.com/antibiotics.html sayfasından fikir alın. Dozları sakın abartmayın, ne yaptığınızi bilmeden saçmalamayın. Neomycin isteyip de bulamayanlar, yerine Metronidazole (Flagyl) deneyin veya benimle temasa geçin. 4. Yine, mümkünse son bakteri durumunu gözden geçirmek için nefes testi yaptırın. Testin sonuçları ve semptom durumunuza göre 3. adıma geri dönün veya 5. adıma geçin. 5. IBS'in geri gelmesini önlemek için en az 3 ay boyunca prokinetik kullanın. Seçekler ve dozlar hakkında bilgi:http://www.siboinfo.com/prevention.html . Prokinetik kullanımı dışında yardımcı olacak bir diyet ve IBS'in verdiği zararları giderecek takviyeler kullanın. Bakteri istilasına tekrar vesile olacak sıkıntılara sahipseniz (örneğin. düşük mide asidi) bunları devre dışı bırakmaya çalışın. Bunları da kendiniz araştırın. Elbette bütün bunları, mümkünse bu yöntemi bilen ve ikna olan bir doktorun gözetimi altında yapın. Not: Ben böyle birisini bulamadım. Doktor gözetimi olmadan bu tedaviye girişmeye karar vermeniz halinde, mümkünse mutlaka yönlendirdiğim kaynakları da gözden geçirin, veya birilerine geçirtin. (en azından siboinfo.com) Burada verdiğim özetin özetinden hareketle, yeterince araştırma ve test yapmadan adım atmayın. Sonra öldüm diye bana gelmeyin. |
....................... |
çok teşekkürler, fakat paxera yan etkileri daha fazla gibi geldi, internetten okudum şimdi prospektüsünü. cinsel isteksizlikte var yan etkiler arasında üstelik. peki ne kadar süre kullanmamız gerekli sizce bu tarz ilaçları ? |
doktor bana 6 ay dedi. |
herhangi bir yan etkisi var mı peki. cinsel isteksizlik yapabilir yazıyor prospektüsünde. Laroxtyl' de herhangi bir yan etki görmedim. |
çok hayatımı etkileyen bi yan etki olmadı. cinsel isteksizlik evet yapıyor. 1-2 sonra o da tamamen ortadan kalktı zaten. 5. ayımdayım herhangi bi yan etki yok. |
teşekkürler, deneyeceğim laroxyl bitince onu da.. hakikaten psikolojikmiş İBS. yaşama yeniden döndük. |
Ben Gastroenteroloji bölümüne gittim fakat birsey cikmadi. Ibs olabilirsin dedi.ama patoloji ve ufleme testi yaptirdim.sonuc bise yoktu.simdi hayla devam ediyor ayni seyler simdi ibs miyim bilmiyorum en son sonucta ibs ile ilgili bise demediler. Ama sonuclar hep ayni biktim artik o kadar test yaptirmaktan .sadece gaz ilaci icmeyi soylediler.napicam bilmiyorum yardim beyler bidr elinde besin tablosu olan var mi Edit patoloji Polip olcak |
Merhaba, ben yazdiklarinizdan etkilendim acikcasi. Dogru olabilir. 5 yildir bu hastaligi cekiyorum hic bir zaman 6-7 yil onceki gibi saglikli olamadim. İngilizcem yok, yarin google translate den cevirecegim. Ve bu isin pesini birakmamaya calisacagim. Yurtdisina gitmem gerekiyorsa giderim. Artik biraz acı, ekşi vb. Yiyecekler yemek istiyorum. Bu konulari hasta olmayıpta okuyan arkadaslar olabilir, arkadaslar hicbir sey sagliginiz kadar onemli degil hicbir sey icin caninizi sıkmayın Allah sagliginizi elinizden almasin bizide daha kotu etmesin. |
@Hk@n Geçmiş olsun. Umarım daha iyi olursunuz. Bırakmayın peşini. Yurtdışına gitme kararı alırsanız, bilin ki yurtdışında da yeni yöntemlerden bihaber çok fazla doktor var, o yüzden doğru adresi bulduğunuzdan emin olun, emekleriniz boşa gitmesin. Allah kolaylık versin |
Tesekkur ederim.Bu yazilari yazanlar doktor degil mi onlarla gorusemezmiyiz ? |
Doktorlar tabii. Maddi durumunuz müsaitse onlarla görüşme ayarlamanız elbette çok temiz olur. Ama bu insanların bizzat kendileri olmasa da, onların protokolünü uygulamada tecrübeli herhangi bir doktorun da yeterince yardımcı olabilme ihtimali yüksek. (Benim bahsettiğim protokol genelde 'Cedars-Sinai protokolü', 'Pimentel protokolü' gibi isimlerle anılıyor) Protokolden haberdar birisiyle görüşürseniz beni de bilgilendirirseniz çok sevinirim. |
Hocam google translate den çevirip okudum zaten sizin yazdıklarınızın aynısı yazıyor aşağı yukarı.bağırsaklarda mantar veya bakteri olabilir gerçekten.çünkü bende belirtilerin hepsi var.ben bu hastalığı çok uzun zamandır çekiyorum.Ankara ayaş kaplıcalarına gittim 2-3 gün kaldım içebildiğim kadar o sudan içtim ve bağırsaklarımın tamamı boşaldı,ayrıca 2 kere kolonoskopi oldum ondada boşaldı.mantar veya bakteri olsa böyle bir durumda vücuttan atılmazmıydı? bu mantarlar ve bakteriler ince bağırsakta oluyormuş geçen yıl endoskopi yaptırmıştım ince bağırsağıma bakmışlardı. |
Hocam maalesef bakterileri bağırsaktan kovmak pek kolay olmuyor. Bağırsaklarınız boşalsa bile bakteriler orada kalmaya devam ediyor. Bakterileri oradan kovmak için onları ya öldürmeniz (antibiyotik) ya da aç bırakmanız (elemental diet - açıklayacağım) gerekiyor. Bahsettiğiniz 2-3 günde su içmek dışında bir şey yediniz mi bilmiyorum, ama hiç bir şey yemeseniz bile 3 gün bakterileri açlıktan öldürmek için yeterli değil. (Bunun için 2-3 hafta gerekiyor, aşağıda yazacağım.) O günleri rahat geçiriyorsunuz, ama sonra yemeye başladınız mı her şey geri geliyor. Kolonoskopi ile ise ancak kalın bağırsağa müdahale edilebildiği için, ince bağırsaktaki bakterilerle ilgili bir şey yapılamıyor yine. Kalın bağırsağın boşaltılmasının hiç bir faydası olmuyor bildiğim kadarıyla. Endoskopiye gelince de, mide endoskopisinde ince bağırsağın ancak en üst kısmı olan oniki parmak bağırsağına bakılabiliyor. Alt kısımlara erişilemiyor. Ki şöyle bir şey de var zaten, bakteriler kamerada görünmüyor. Kültür alınması lazım. Ama dediğim gibi, kültür alınsa dahi bu yalnız oniki parmak bağırsağından alınabildiği için, bağırsak genelindeki bakteri oranına dair sağlıklı bilgi edinemiyorsunuz. Bakteri var mı yok mu anlamak için kullanılan standart test bugün 'laktüloz nefes testi' denen yöntem. Türkiye'de bu maalesef yok, ama bu testin cihazlarını geliştiren firma(Quintron) bunun için bir ev kiti geliştirmiş:http://www.breathtests.com/breath-tests-home/sibo-breath-test.html . Bu kiti sipariş edip, testi yapıp adamlara geri gönderiyorsunuz, onlar da size sonucu gönderiyorlar. Bu ev kiti ne kadar sağlıklı sonuçlar veriyor bilemiyorum ama ben deneyeceğim. En azından, bakteri var mı yok mu sorusunun cevabını kesin veren tek şey bu nefes testi, ve Türkiye'de yaşayan bizlerin tek şansı da ya bu testin yapıldığı bir yere gitmek ya da ev kitini denemek. Testin pozitif sonuç vermesi durumundaysa da artık şüphe etmeden bakteriyel tedaviye girişilebilir. (Benim bunu şimdiye kadar denememiş olmamın sebebi bir kaç haftadır beş kuruş paramın olmaması) Not - bu testi denemeye karar verirseniz onun sonuçlarını da paylaşırsanız sevinirim. Son olarak, yukarıda andığım 'elemental diet'ten bahsedeyim. Bu da antibiyotik tedavisine alternatif bir yöntem. Bakteriyi antibiyotikle öldürmektense, açlıktan öldürmek hedefleniyor. Bu amaçla 2-3 hafta boyunca yalnızca Vivonex Plus denen bir hap ve suyla besleniyorsunuz, başka hiç bir şey katiyen yemiyorsunuz. Vivonex Plus, vücudun ihtiyacı olan gıdayı sindirilmiş halde içeren bir hap. Sindirilmiş olduğu için, neredeyse tümü daha bağırsaklara varmadan kana karışıyor. Bu şekilde siz besleniyorsunuz ama bakteri beslenemiyor. 2-3 hafta sonundaysa tüm bakteriler açlıktan ölüyor. Bu tedavinin başarı oranları yapılan araştırmalarda %80-84'lere varmış. Ayrıntılı bilgi:http://www.siboinfo.com/elemental-formula.html |
Teşekkür ederim hocam, nefes testine baktım, üre nefes testi var gibi gozukuyor turkiyede. Sizin dediginiz test farklı mı?daha once yazdiginiz mesajda tükürük testi vardı, candilla denilen hastalıkla ilgili,o testi yaptım sabah kalktigimda suya tükürdüm ve suyun rengi 3-4 dakika sonra bulanıklaştı.bu testi siz yaptiniz mı? Candilla denilen hastalıkla bakteri, mantar hastalığı aynı mı? İyi hafta sonları Not:hocam ayrica ben acı,ekşi ve yağlı şeyler yedikten sonra ertesi gün rahatsız oluyorum,bazenleri yedikten 5-10 dk sonrada olabiliyor.bununla bakteri, mantarın bir alakası olabilir mi ? Sizin sikayetleriniz nelerdir ? |
Tekrar merhaba hocam. Üre testi ile laktüloz nefes testi aynı şey değil. Üre testi bildiğim kadarıyla mide ve oniki parmak bağırsağını işgal edebilecek Helicobacter Pylori bakterisi için yapılıyor. Laktüloz nefes testi ise benim IBS'in sebebi olduğunu düşündüğüm SIBO için (ince bağırsak aşırı bakteri üremesi). Eğer gastroenteroloğa gittiyseniz (ki gitmişsinizdir), endoskopide yapılan biyopsi ile H.Pylori'nin mevcut olup olmadığını söyleyebiliyorlar. İsterseniz endoskopi raporlarınıza bir bakın. Hakkınızda H.Pylori ile ilgili bir bulgu varsa üre testini yaptırmanıza gerek yok sanıyorum. Candida konusuna gelince, evet candida mantar. 'Maya mantarı' olarak geçiyor. Candida ile bakteri aynı şey değil, ama bunların ikisi de parazit, ve ikisi de sindirim sistemini işgal edip benzer sorunlara yol açıyorlar. Ama anladığım kadarıyla tedavi süreçlerinde bir takım farklılıklar olduğu için, hangisinden şikayetçi olunduğunun bulunması lazım. Ekşi yağlı şeyler konusunda, evet bakteri-mantarlarla alakası olabilir. Emin olmak için ilgili testleri yaptırmak lazım. Bakteri için laktüloz nefes testi, Candida için, ee, tam bilmiyorum, Candida konusunu henüz yeni araştırıyorum. Tükürük testinden haberdarım ama henüz yapmadım, dediğim gibi henüz araştırmaktayım. Candida ile ilgili işaret edebileceğim bir kaç yerli kaynak: http://www.biorezonansdenizli.com/icerik/kandida.html http://www.beyindoktoru.com/sarhos-hasta-sendromu.htm yukarıda KAPTANELVIS'in mesajları Hüseyin Nazlıkul - Neden Yanlış Yaşıyoruz? kitabının Candida ile ilgili bölümü. @KAPTANELVIS bu kitap sizi de ilgilendirebilir. Benim şikayetlerime gelince, bende kronik bir şişkinlik var. Karnım hep şiş. Yediklerim bağırsaklarımda kalıyor. Bağırsaklarım hareket etmiyor. (Günde sadece 2 civarı - normali 9 civarı) Tuvalete 3 günde bir gidiyorum. Uzun süredir bunun etkisi altında kalmam bende vitamin & mineral eksiklikleri oluşmasına yol açtı ve vücudumdaki başka dengeler bozuldu. Şeker metabolizmam sıkıntılı. Kafam çalışmıyor. Başlıca şikayetlerim bunlar. Bende ya kabız tipi IBS ya da Candida enfeksiyonu olduğundan şüpheleniyorum. Şu an bunlarla ilgili testleri yapma aşamasındayım. |
Cevabiniz icin tesekkur ederim hocam,kandida hastaligini iyice arastirdim ve belirtilerin %95 i mevcut.mantarin bir sure sonra mesaneyede bulasabildigi yazılmış, benim idrarımdada sorun var ama tahlillerde hicbirsey cıkmıyor. Tukuruk testini yaptim ve pozitif cıktı. Ama bir websitesinde doktorun dedigine gore bu test candida hastası olmayanlardada pozitif cikarmış cunku her insanda bu mantarlar varmış,hasta olanlarda ise sayisi fazlaymis dediginiz gibi.ben probiyotik veya antibiyotik ictigimde isal oluyorum agrılarım artıyor beni perişan ediyor. Kandidanın yurtdisina gitmeden teşhisi mumkun degil mi ? Siz kandida hastası oldugunuzu nasıl teşhis ettiniz ? Benim bu zamana kadar yaptirmadigim kan tahlili,gaita tahlili kalmadı ama hicbirinde birsey çıkmadı. |
eski nesil trisiklik bu ilaç, yeni nesil olanı kullandıgında %80 olan etki, %100 çıkacaktır..
geçmiş olsun.