Arama butonu
Bu konudaki kullanıcılar: 1 misafir
177
Cevap
5707
Tıklama
1
Öne Çıkarma
Cevap: Dune: Part 2 | Dennis Villeneuve | Timothée Chalamet - Rebecca Ferguson - Zendaya (1 Mart 2024) (7. sayfa)
D
geçen yıl
Yarbay

8 yıldır IMAX'de film izliyorum en yuksek ses ve bass bu filmdeydi



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @Glorfindel1907
G
geçen yıl
Yarbay

Baya iyi yorumlar alıyor hocam film her konuda, Bende ilk filmden sonra devamının daha iyi olacağını düşünüyordum.




Bu mesajda bahsedilenler: @devmanetihad
B
geçen yıl
Yarbay

Mükemmel bi devam filmi. Daha uzun olmalıydı. O kadar büyük olay çok hızlı oldu yav. Oyunculuklar, atmosfer süper.

Florence'de Léa'da Zendaya'da çok güzel bence. Özellikle Léa tam hanedan kurmalık.

Puanım 10/8.9

Bekliyoruz bakalım üçüncü filmi.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
B
geçen yıl
Teğmen

Askerlik, enflasyon derken 2 yıl sonra sinemada izlediğim ilk film oldu. Gerçekten çok farklı bir atmosferi var filmin. Animasyonlar, VFX’ler, ses efektleri birbirleriyle iç içe geçmiş ki sanki çölde savaşan askerlerle berabermişsiniz gibi. The Lord of the Rings serisi 2000'lerde nasıl bir çığır açtıysa, Dune serisi de 2020'ler için aynı etkiyi yapmıştır. Film, 2 saat 46 dakika ama hiç insanı sıkmıyor. Artık filmler görsel olarak doyurucu fakat gitgide karakterler, hikayeler yüzeysel kalmaya başlıyor. Filmi izlerken aklıma nedense The Godfather geldi. Oradaki ağır atmosferi düşündüm. Sinemanın nereye gideceği konusunda meraklıyım. Neyse üçüncü filmi de bekliyoruz bakalım.



C
geçen yıl
Yarbay

çok güzel bir filimdi. Sinemada izlemeye değer.
kesinlikler korsan izlemeyiniz.

Adamlar filme gerçekten emek vermişler..



K
geçen yıl
Yarbay
Konu Sahibi

Harbiden Zendaya'ya güzel demek de ne bileyim. Yani balicilere benziyor.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @erkahn
N
geçen yıl
General

Hakikaten bu kız nasıl bu kadar öne çıktı anlamadım, hani elini sallasan sokakta bu tarzda insana çarpar gibi bir havası var. Misal bence hiç uygun olmayan bir MJ idi. Çizgi filmlerden, animasyonlardan, ilk Spiderman filmlerinden kafamda kalan MJ imgesi kızıl saçlı beyaz tenli Anglo Sakson tipli bir kadın. Zendaya bırakın bu karakter için uygun fenotipte olmayı, esmer veya yanık tenli olarak bile güzel bir kız değil. Tüm hayatım boyunca daha güzel esmer kızlar görmüşümdür. Gene şimdiye kadar gördüğüm yakışıklı esmer erkeklerin bazısını kız kılığına soksan onlardan bile Zendaya'dan daha güzel kızlar yaparsın. Ciddiyim. Hollywood bazen görünürde hiçbir özelliği olmayan insanları kaldıraç misali en tepeye taşıyor. Öbür örnek de Kaptal Marvel'ı oynayan kadın. Adı bile aklıma gelmedi. Hiçbir özelliği yok gibi, yoldan çevrilmiş gibi. Sıradan insanlar hani oyuncularla daha iyi bağ kursun mu diye yapıyorlar bunu? "Sıradan insanların" da ne kadar güzel olabileceklerini ve genel anlamda izleyicilerin sinemanın artistik kaçış dünyasında güzel, en azından karizmatik veya değişik görünen insanları aradıklarını bilmiyorlar mı? Bu saydıklarımda - çoğu insanın katılacağı biçimde - hiçbirisini bulamıyorsunuz.

Buna mukabil Florence Pugh'u düşünelim. Pugh insanlara çirkin veya itici bile gelebilir. Ama gerçekten kendisinden bir enerji yayılıyor. Ona tiyatral veya sinematik bir değer kazandıran enteresan bir aura'sı ve pekala yadsınamaz bir oyunculuk becerisi var. Hani neden son yıllarda bir anda öne çıkıyor anlıyorsunuz. Zendaya da bunları göremiyorum. Ancak komedi gençlik dizilerindeki karakterleri taşıyabilecek kıvamda 12C sınıfından yeni mezun olup dayısının torpili sayesinde yerel ve mütevazi bir film stüdyosuna yeni kapağı atmış Kezbancan gibi duruyor.



< Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >
Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @Kartal Göz
K
geçen yıl
Yarbay
Konu Sahibi

Yok zaten elini sallasan sokakta bundan daha iyisini bulursun. Kara kafa balici, tinerciler gibi bir yüzü var. (Erkeklerden bahsediyorum, kadınlarla kıyas bile etmiyorum dikkat edersen.) Tabii ki insanları görünüşünden dolayı yargılamak, aşağılamak hoş değil, zaten yapmam AMA yani biri buna güzel filan derse bunun böyle olmadığını hatta gerçeği anlatmam gerekir. Hiç homo sapiens görmesem derim ki Zendaya güzeldir herhalde. Ya da biraz daha votka verin de diyebilirim.

Evet ben oyunculuk namına da bir şey göremiyorum. Yüklendiği karakterlerin de çok bir numarası yok. Hiçbir şekilde kendine çekmiyor, seyirci olarak hiçbir şekilde bağ kuramıyorum. Evet sıradanlık demişken bence olaya daha gerçekçi yaklaşmak lazım. Bilhassa karakterleri oldukça ilgi çekici, seyirciyle bağ da kurdurabilecen, duygu geçirebilen kişilerden seçerler. Sıradanz dümdüz birini seçmezler. Bence burada bir torpil vs durumu var. Ya da başka bir şey. Ya birinin tanıdığı ile bir yerlere gelenlerden ya da oyunculuğu ve yüzü vasatın bile altında olduğu için önemli rollerde bile kendisine çok düşük teklifler filan yapılmıştır ya da her ikisi de. Sonuçta para da önemli tanıdıklarının olması da.

Kaptan Marvel da düz ama o mu bu mu desen Marvel'ı oynayan hatunu tercih ederim. Florence Pugh'u düşünmeyelim bence onun da bir numarası yok. Zendaya kadar olmasa da itici.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >


Bu mesajda bahsedilenler: @Nat Alianovna
N
geçen yıl
General

Dune Part 2'yi izledim.


Yukarıda Zendaya'yı gömüp Pugh'u övmemden sonra filmin sonuna bayağı güldüm. Paul Atreides Chani'yi (Zendaya) bırakırcasına birden imparatorun kızına (Pugh) hamle yapıyor.


Bir de filmdeki tüm büyük siyasi entrikalar ve dizaynlar rahibe kadınların aklı ve fıştıklamasıyla çıkıyor. Güney halklarının Atreides hanesiyle ortak bir düşmana - psikopatik Harkonnen hanesi - sahip olmalarına rağmen asırlardır birbirlerini fazla bilmemeleri ve daha önceden bir ittifaka girmemeleri bir garip. Çöldeki ulaşım imkanları zor olsa dahi bir garip ama film boyunca ulaşım sorunu da yaşamıyorlar. Tabii dev solucanlarla seyahat filmde gösterildiği kadar yaygın ve kolay olmayabilir.


İmparatorun - baş rahibenin aklıyla - neden kendisini riske atarak Atreidesleri emperyal suç sayılacak bir edimle Harkonnenlerin lehinde ortadan kaldırdığını tam anlayamadım, bu Harkonnenlere imparatora politik şantaj yapma fırsatı vermez miydi? Bu konuda tek - kısmen - mantıklı açıklama, filmin sonunda da ortaya çıktığı üzere imparatorun hayati baharat şebekesinin bekçisi Atreideslerin potansiyelinden daha çok çekindiği ve Harkonnenleri kontrol edilebilir vahşi hayvanlar misali onların yerine koymak istediği. Gene de sözünü ettiğim açıklar konusunda kitapları okuyan arkadaşlar beni aydınlatabilirler.


Sonuçta filmin aktardıkları kadarıyla yorum yaptım.



< Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >

N
geçen yıl
General

Part 2'de evrenle ilgili eleştirdiğim kısımlara biraz ayar çekmişler. Filmde ciddi miktarda uzun menzilli ve daha teknolojik silahlar - yarı ve tam otomatik silahlar, roketler, bombardıman yapabilen taşıtlar, nükleer silahlar - kullanıldı. Hani gene yakın dövüş aleti olarak sadece hançer kullanımı sırıtıyor ama sonunda uzay çağına yakışır askeri ekipmanlar - hani gene taktikler, stratejiler, bir takım araçlar biraz bayağı ve hantal görünse de - gördük. Filmden yola çıkarsak zaten bu filmin veya serinin esas olayı görkemli savaşlar değil; - sert ve yumuşak her anlamda - güç, siyaset, entrika, dinin siyasi hareket ve meşrulama aracı olarak rolü, haneler, haneler arası evlilik, ahlaki ve kişisel çekinceler ve öncelikler.


Gene de bu sergilenmek istenen derinliğe ve karmaşıklığa rağmen bariz boşluklar var. Normalde baharat denilen kaynaktan dolayı bu kadar önemli bir gezegeni imparator avucunun içi gibi biliyor olmalıydı vs diye insan düşünüyor. Filmde bu konuda filmin gidişatını etkileyecek biçimde ciddi bir cehalet sergiliyor. Sadece imparator değil, genel olarak diğer alt haneler de - son ana kadar - gezegeni kendi kaderine terk etmiş gibiler.



< Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >

T
geçen yıl
Yüzbaşı

ilk filmi izledim beğenmedim çok bir detay yok çok görsellik var efekt yapmışlar sarı renk tonlarını fazla kullanmışlar cgi ayarı kaçmış dialoglar çok kötü kamera arkası görüntülerin çoğunu izledim helikopter çok iyi kendileri yapmışlar ikinci filmi izlemedim





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi tundra202006 -- 16 Mart 2024; 15:50:41 >

N
geçen yıl
General

Yalnız sonradan dönüp eleştirel içeriği tüketmeye başladığımda - ki bu genelde bir filmi yalayıp yuttuktan sonra en zevkli kısmıdır - bu videodaki eleştiriye katılamayacağımı söyleyebilirim. Hem Paul Atreides'in hikayesini hem de ilgili evrenin çok kapsamlı tanıtımını beraber veremezlerdi. Film muhtemelen o zaman 5 saate çıkardı. Dune Part 2 otantik bir hikayeye odaklanma konusunda oldukça başarılı bir yapım olmuş ve bence millet ondan da beğendi. Uzay Yahudileri veya Müslümanları diyebileceğimiz kurgusal insanlar arasında aristokrat bir mesihin ya da mehdinin yükseliş hikayesini dinlerken şüphesiz Freman veyahut Güneyli halkların şeriatlarının detaylarını, sosyal yaşantılarını, baharatın tüm mucizelerini, diğer hanelerin yaşantılarını, onların gezegenlerini vs dinlemek hem bölücü hem sıkıcı olabilirdi. Onun için anladığım kadarıyla film "kitabı okuyun, ben bir filmim" diyor. Bu videodaki eleştiriyi fazla ciddiye almamanızı tavsiye ederim.


Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @Kartal Göz
K
geçen yıl
Yarbay
Konu Sahibi

Yani, bu filmi illaki izleyeceğim tabii. Yine de analiz analizdir.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Kartal Göz -- 16 Mart 2024; 20:7:51 >

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >


Bu mesajda bahsedilenler: @Nat Alianovna
R
geçen yıl
Yarbay

4DX ‘ de izleyen var mı?
IMAX ‘ de nasıldı film? Bu hafta sonu bilet bulabilmeyi umuyorum.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

N
geçen yıl
General

Kitapları okuyanların eleştirileri içerisinde şunlar gözüme çarptı; kendi Paul Atreides ve Chani karakterlerine odaklı yorumlarımla beraber özetleyeyim:


Kitapta Zendaya'nın karakteri Chani Paul'a muhalif değilmiş, aksine daha koşulsuz ve pozitif tavırlı bir destekçisiymiş. Filmdeki versiyonu ise izleyenlerin dikkatini çekecek şekilde Paul'a karşı bir şüphe içerisinde, kendisini tersleyen asi ve sorgular - ve öz halkı Fremenleri öncelleyen halkçı - bir tavrı var. Filmde bir de kitaba göre galaksideki esas büyük güç olan ve bekçiliklerini yapmakla yükümlü imparatoru da yönlendiren lonca (spacing guild) gösterilmiyormuş.


Yapımcıların yaptığı değişimler veya atlamalar gene de filmin Paul üzerindeki odağını koruyup dramasını ve alt metnini güçlendirmiş görünüyor. Filmdeki Chani Paul'un sürüklendiği / sürüklediği mesihyanizmle ve her şeyi arka plandan yöneten manipülatör baş rahibelerle açıkça ideolojik ve kişisel bir tezat sergileyen anlamlı bir yorum. Kitapta sözü edilen Chani yorumu ise kulağa daha sıradan ve alt metin bazında daha işlevsiz geliyor. Filmde bariz biçimde asi ama mütevazi Fremen kanlı Chani aslında doymak nedir bilmez bir egemenliğe ilişkin aristokratik sülale ihtiraslarıyla yanıp tutuşan Paul'un - ve baş rahibe rolüne soyunmuş annesinin - anti-tezi gibi gösterilmek isteniyor. Paul babası öldürülmüş Cengiz Han misali kendisini kişisel imparatorluğuna giden - Chani'nin nefret duyduğu - bir yola sokuyor. Bu yolda Paul Atreides veya "Lisan el Gaip" kendi Atreides asil soyunun kan davasını ve Dune gezegeninin iptidai mehdici inançlarını araçsallaştırıyor. Aile sembolü olarak Roma Kartalı (Aquila) taşıyan babasından kalma düklük yüzüğünü cihangirlik peşindeki bir Roma-Bizans imparatoru misali parmağına takıyor....


Loncaya gelirsek film bu büyük resme loncayı da dahil etmeye girişseydi dağılabilirdi ya da lonca elemanları çok yüzeysel ve figüratif kalabilirlerdi. Bu konuda - hem halkçı Chani yorumuyla hem de Paul'un siyasileşen-ruhanileşen kan davasıyla aralarında bir bağlantı kurabilecekleri halde - en azından bu filmde şimdilik bir risk alamamışlar. Galaksinin tacir veya kapitalist diyebileceğimiz esas nüfuz sahibi güruhunu, galaksideki statükonun/düzenin temsilcilerini - aslında hem Paul hem Chani'nin farklı saik ve ideolojilerle düşman kesildikleri esas düşmanları filme dahil etmemişler. "Imperium" dedikleri bu malum galaktik düzeni imparatorla ve yalnızca Harkonnenlerin belirli bir özgün kişilik ve figüratif olmayan bir varlık kazandığı büyük hanelerle sınırlı tutmuşlar.


Devam filminde de istikrarlı giderlerse, formüllerini iyi uygularlarsa gerçekten sinematik Dune serisi sinematik bilimkurgu tarihinin en iyi politik-sosyolojik drama kurgularından birisi olarak anılabilir. Ama Zendaya'nın Chani'si - ki yatkınlığı var - jenerik bir sosyal adalet savaşçısına evrilirse ve Paul büyük bir dikkatle adım adım bina edilmiş Mehdi İmparator iken bu gri bölgeden çıkarılıp aşırı jenerik ve bayağı bir kötü adamlığa doğru karikatürize edilirse o zaman tüm bu kurgu heba olur. Ortaya çok jenerik bir iş çıkar. İkinci bir kusursuz iyi Rey Palpatine - karikatür kötü Kylo Ren felaketi yaşanır. Ama ben yönetmene çıkardığı işten dolayı güvenme eğilimindeyim. Dune Part 2 - bir LOTR güzelliğinde olmasa da - rahatlıkla 8-9/10'luk bir film. Kesinlikle tarihe, siyasete ve dinlere dair yüksek bir kavrayışın ürünü olan bir yapım. Misal İbrahimik dinciliğin medyada gördüğüm en iyi ve gerçeğe en yakın tasvirini Paul Güneylilere Lisan el Gaip olarak seslenirken sergiledi. Paul'un tutumunda Yahudi toplulukları arasında bir dini önderin tüm tehditkar narsistik hırçınlığı ve dinsel referanslardan gelen o kilitleyici otoritesi vardı. Bir yandan da bir Atreides olarak Paul Avrupai Greko Romen bir uygarlığın bir aristokratı olduğunun, asil kanının ve ailevi unvanından gelen kendi mülkünün ve yüksek seviyede haklarının tam bir bilincindeydi. Bir soylu olarak hızla kendisine yabancı kalan oradaki o yabani kültürü ve peygamberlik algılarını içselleştirip - belli ki algıları açıp duyguları öldüren o kum solucanı zehri de sağolsun - Mehdi rolünde yoluna çıkan her şeyi dümdüz etme yoluna koyuldu. Rahibenin manipüle ettiği imparator muazzam bir aptallık ve korkuyla Paul'un babası Leto'yu bir kumpasla öldürdüğünde aslında travmasının esiri olan bir politik canavar yarattı.... Tüm gerçek ve potansiyel düşmanlarını yok edip her şeyin en tepesine çıkmadığı sürece güvende hissetmeyecek ve rahat etmeyecek bir politik canavar.... Paul aslında herkesi sırtında taşıyıp götüreni yoluna çıkan her şeyi ezen, kendilerine güvenlikli bir alan yaratmak için aşırı bölgeci davranan o dev kum solucanlarının insanlaşmış hali.... Bu noktada işte dediğim gibi Dune Part 3'te hem Paul'a hem de Chani'ye ayakları yere basmaya devam edecek ve inandırıcı duracak bir karakter gelişimi devamlılığı verilmeli.



< Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >

R
geçen yıl
Yarbay

Film harikaydı. Görsellik, müzikler çok güzel.
Yalnız kitaptan ayrılan kısımlar ve derinliği olan konuları 2 sn de geçmesi vs sevmedim.

Baron' u normalde Paul öldürmüyor, kardeşini filmden çıkarması sıkıntı.

Gerçi kitaba sadık kalırsa en az beş film olmalıydı.
Yine de devam filmleri de gelmeli, mevcut hikayenin öncesini konu alan, Butleryan Cihadı' da çok güzel film olur.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Rwenzori -- 23 Mart 2024; 20:39:53 >

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

D
geçen yıl
Binbaşı

2.kitap ilk kitaba göre daha az aksiyonlu daha politik ve iç çatışmaların fazla olduğu bir kitaptı o yüzden sinemaya aktarması biraz zor. Olduğu gibi aktarılırsa filmin belli bir kesim tarafından sıkıcı bulunması çok olası ama denis villeneuve 2.filmin yarattığı özgüven ile bazı değişiklikler ve eklemeler yaparak filmi daha heyecanlı hale getirebilir yine de 3.film gelirse bile kısa sürede geleceğini düşünmüyorum minimum 3-4 senesi var bence



R
geçen yıl
Yarbay

Kıyaslanacak eserler değil ama benim şahsi fikrim dune daha güzel bir seri kitap olarak.

Dune çok derinlikli, çok katmanlı bir roman, sinemaya uyarlaması da zor. En az 5 film olmalı bu film ki birde bunun öncesi var. Solucanların keşfinden öncesi, mentatlar, vs vs Sorun adamların filmi en az sayıda bitirmeye çalışmaları.

LOTR uyarlanması daha kolay, buna rağmen kitapları daha güzeldi.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Rwenzori -- 23 Mart 2024; 21:5:13 >
Bu mesaja 2 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @Nat Alianovna