Arama butonu
Bu konudaki kullanıcılar: 1 misafir
9
Cevap
330
Tıklama
2
Öne Çıkarma
Bir nötron yıldızının beklenmedik bir şekilde hayata döndüğü tespit edildi
M
2 hafta
Yarbay
Konu Sahibi

Bir nötron yıldızının beklenmedik bir şekilde hayata döndüğü tespit edildi
Güneş'ten milyarlarca kat daha güçlü muazzam manyetik alanlara sahip bir çeşit nötron yıldızları olan magnetarlar, evrenin en gizemli ve korkutucu nesnelerinden birisi olarak kabul ediliyor. Süpernova patlamalarından geriye kalan bu yoğun yıldızlar, inanılmaz derecede yüksek enerjili X ve gama ışınları yayarak gökbilimcileri şaşırtmaya devam ediyor. Yaklaşık 10.000 yıl içinde manyetik alanları zayıflayan magnetarlar, normal nötron yıldızlarına dönüşerek yaşamlarını sürdürürler. Ancak bilim insanları, evrendeki en güçlü manyetik alanlardan birine sahip ölmüş bir nötron yıldızının beklenmedik bir şekilde hayata döndüğünü tespit etti.



Daha önce tespit edilememiş bir olay



Araştırma ekibi CSIRO Parkes radyo teleskobu Murriyang'ı kullanarak bu egzotik gök cismi olayını tespit etti. Ekip, yaklaşık 8.000 ışık yılı uzaklıkta bulunan ve Dünya'ya bilinen en yakın magnetar olan XTE J1810-197’nin garip radyo sinyalleri yaydığını ve bu magnetarın ölümden döndüğünü keşfetti.



Her şeyden önce bu tespit bile büyük bir olay. Zira çoğu magnetarın belirli bir yöne yönelmiş ışık yaydığı biliniyor. Ancak araştırmanın konusu olan magnetarın ışığının dairesel polarize olduğu ve uzayda hareket ederken spiral çizdiği belirtiliyor. Bunun sadece beklenmedik değil, aynı zamanda eşi benzeri görülmemiş bir durum olduğu aktarılıyor.



Ayrıca Bkz.ABD Uzay Kuvvetleri uzayda tarihin ilk askeri tatbikatına hazırlanıyor



Bilmeyenler için magnetarlar, tüm nötron yıldızları gibi büyük yıldızların ölümünden meydana geliyor. Bu dev yıldızlar, kendi yerçekimlerinin içe doğru çökmesini önleyen enerjiyi üretmek için çekirdeklerindeki nükleer füzyonu kullanıyorlar. Ancak füzyonun yakıtı (özellikle hidrojenin helyuma dönüşümü) tükendiğinde, yani enerji kaynağı yok olduğunda, yıldızın yerçekimi baskın çıkar ve kendi üzerine çökmesine neden olur. Bu çöküş, bir süpernova patlamasını tetikler ve geride magnetarlar da dahil olmak üzere nötron yıldızı gibi aşırı yoğun bir cisim bırakır.



Güneş'ten 1 katrilyon kat daha güçlü



Bir nötron yıldızının beklenmedik bir şekilde hayata döndüğü tespit edildi
Magnetarların ve nötron yıldızlarının çapları tipik olarak 10 ila 20 kilometre arasında olduğu biliniyor. Bu, Dünya'nın çapından (yaklaşık 12.742 km) yaklaşık 1.000 ila 2.000 kat daha küçük oldukları anlamına geliyor. Ancak magnetarların yoğunlukları o kadar fazladır ki, bir çay kaşığı magnetar maddesi gezegenimize getirilse yaklaşık 100 milyon ton ağırlığında olur. Devasa yıldızlar çöküp magnatar ve sonrasında nötron yıldızları olduklarında aynı zamanda inanılmaz bir hızda (saniyede 700 kez) da dönmeye başlarlar. Bununla birlikte bu yoğun cisimler inanılmaz miktarda manyetik alan gücü de yaratabiliyorlar. Bu manyetik alanın gücü Güneş’in manyetik alanından bir katrilyon (1 ve ardından 15 sıfır) kat daha güçlü olabilir.



Araştırmacılar net bir açıklama yapmakta zorlanıyor



Araştırma ekibinin gözlemi tamamen beklenmedik olsa da, ekibin bu magnetarın neden bu kadar olağandışı emisyonlar ürettiğine dair bir fikri var. Araştırmacılara göre magnetarın manyetik kutbunun üzerinde çok yüksek sıcaklıklara sahip bir plazma yer alıyor. Bu plazmanın polarize edici bir filtre gibi davrandığı düşünülüyor ancak bunun nasıl olduğu büyük bir soru işareti. Araştırmacılar, Murriyang ile XTE J1810-197'nin devam eden gözlemlerinin, plazma dinamikleri, X-ışınları, gama ışını patlamaları ve potansiyel olarak hızlı radyo patlamaları gibi magnetarla ilgili bir dizi aşırı, güçlü ve olağandışı fenomen hakkında bilgi sağlamaya yardımcı olacağını umuyorlar.




Kaynak:https://www.space.com/the-universe/stars/one-of-the-universes-most-extreme-dead-stars-just-sprang-back-to-life-unexpectedly

 Haberi Portalda Gör

Magnetarlar aslında çok güçlü pulsarlar - yani zaten inanılmaz güçlü bir manyetizmayla polarize atım yapan nötron yıldızları - ama klasik pulsarlardan daha nadi...
Yoruma Git
Yorumun Devamı Nat Alianovna - 2 hafta +5
Türkçesi ne bunun ❓
Yoruma Git
Esxici - 2 hafta +4
Bu tarz büyük kütleli yıldız kalıntısı astrofizik nesneler diğer olgulara nazarla görece azlar - ve ayrıca tespit edilmeyi zorlaştıran biçimde küçükler - o sebe...
Yoruma Git
Yorumun Devamı Nat Alianovna - 2 hafta +4
E
2 hafta
Binbaşı

"Kün, feyekûn" noktasına mı ulaştık, yoksa atayizler bunu da açıklayacak mı?
Ekleme: "Carpe diem" veya "Cogito, ergo sum" yazılsaydı, anlamını bilmeseydin, gider arar öğrenirdin ama sonra gelip Türkçesi ne bunun diye sorar mıydın? @Esxici

Kalıbı soruyorsan (ki bilmediğini veya araştırmadığını sanmıyorum) "‘Ol’ der, o da hemen oluverir." veya "‘Ol’ der ve olur." gibi tercüme edilmektedir.*

Atayizi soruyosan (ki anlamadığını sanmıyorum) ateistin sokak jargonu.

*Kaynak: https://tr.wikipedia.org/wiki/K%C3%BCn_fe_yek%C3%BCn





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi E_Y_B_H_P_T -- 15 Nisan 2024; 02:10:40 >

Bu mesaja 2 cevap geldi.
E
2 hafta
Yarbay

Türkçesi ne bunun ❓



< Bu ileti iOS uygulamasından atıldı >


Bu mesajda bahsedilenler: @E_Y_B_H_P_T
N
2 hafta
Moderatör

Bu tarz büyük kütleli yıldız kalıntısı astrofizik nesneler diğer olgulara nazarla görece azlar - ve ayrıca tespit edilmeyi zorlaştıran biçimde küçükler - o sebeple beklenmedik durumlarda bulunabiliyorlar veya alışılmadık davranışlar sergileyebiliyorlar. Yozlaşan yıldız artıkları hakkındaki bilgilerimiz halen oldukça az ve kuramsal sayılır. Nötron yıldızları bir muamma, karadelikler apayrı bir muamma. Nötron yıldızı ve karadelik geçişi - veya sınırı - da gerçekten bizim için bayağı karanlık kalan bir bölge. Gravitasyonal çökme halindeki yozlaşık maddeden söz ediyoruz, bu maddenin fazla alışık olmadığımız ve manyetizma, nükleer güç, diğer maddelerle etkileşim gibi parametreler bazında ne türden senaryolar üretebileceğini tamamen bilmediğimiz aşırı yoğun bir şekli. Beni yanlış anlamayın, hiçbir şey bilinmiyor demiyorum elbette, bilakis, hatırı sayılır bir anlayışımız var ama hala bize yabancı ve egzotik sayılır. Bu tarz astrofizik fenomenler fiziğin farklı varsayımlara dayanarak farklı ölçeklerle ilgilenen çeşitli kuramlarının - izafiyet, kuantum ve termodinamiğin - aynı anda bariz geçerlilik kazanıp açıkça kaynaşmaya başladığı yerler oldukları için fiziğin birleşik kuram - rölativistik kuantum gravitasyon - kutsal kasesine açılabilecek önemli bir araştırma yönelimini teşkil ediyorlar. Bu ekstrem olguları incelerken probabilistik küçük ölçeklere inen kuantum fiziğine de, yüksek hız ve gravitasyon bağlamlarını ortaya koyan izafiyet kuramlarına da başvurmak gerekiyor. Ağırlaşan ve yozlaşan madde pek çok kuantum interaksiyonun ve çeşitli kuantum olgunun cirit attığı bir alan, aynı zamanda muazzam yerçekimi baskısını hisseden, enerjetik hızlanmaların yaşandığı ve rölativistik etkilerin sonuna kadar hissedildiği bir uzay zaman bölgesi. Kısaca ölen yıldızların nötron yıldızları ve karadeliklere indirgenen artık çekirdekleri doğanın farklı yönlerine odaklanan fizik kuramları ve yasalarının çarpıştıkları doğal laboratuvarlar. Evrenin en erken ve en yoğun dönemleri hakkında da bir fikir verebilirler. Unutmayın, tıkandığını bildiğimiz izafiyet kuramı gravitasyonal çöküşün bildiğimiz son raddesi olan bir karadelikte de, evrenin başlangıcında da aynı matematiksel tanımsızlıkla biter: Bir tekillikle. Dahası gene de bu tanımlamakta zorlandığımız ekstrem bölgelerde manyetizma gibi alışıldık alanlar ve kuvvetler karşımıza en güçlü halleriyle çıkar ve fiziksel varlık anlayışımızın temelinde yatan fiziksel bilgi (information) görüldüğü kadarıyla buralarda da hükmünü sürdürür.



< Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
S
2 hafta
Yarbay

Bu destansı yorumunuz için teşekkürler



< Bu ileti Android uygulamasından atıldı >


Bu mesajda bahsedilenler: @Nat Alianovna
V
2 hafta
Yarbay

Sayın Natalia hocamdan

Pulsar
Kuasar
Magnetar

3'lülerinin arasındaki farklara odaklanan bir yazı bekliyoruz...

@Nat Alianovna



Bu mesaja 1 cevap geldi.
N
2 hafta
Moderatör

Magnetarlar aslında çok güçlü pulsarlar - yani zaten inanılmaz güçlü bir manyetizmayla polarize atım yapan nötron yıldızları - ama klasik pulsarlardan daha nadirler ve daha kısa ömürlüler. Astronomide tipik olarak pulsarlar atomik saat hassasiyetinde periyodik radyo kaynaklarıyken ve kozmik deniz fenerlerini andırıyorlarken magnetarlar bunların daha güçlü X ve gama ışınları saçan daha da manyetik versiyonlarıdır. Peki pulsarlar magnetar olsun olmasın nasıl oluşuyorlar? Bir yıldız hafif dış katmanlarını şok dalgasıyla atıp füzyonla dengelenemeyen demir yoğun çekirdek kalıntısına indirgendikçe yoğunluğu kadar daralan çapıyla beraber rotasyonu da inanılmaz düzeylerde çoğalır. Klasik olarak verilen kollarını kapatan buz patencisinin dönme ekseni etrafında daha hızlı dönmesi örneğindeki gibi. Demir madde de elektronlarını saçıp iyonize hale gelip yozlaşarak ve sonunda bu sıkışan ve saçılan elektronları kapmaya da başlayarak nötron zengini bir ortamda nötron yozlaşma basıncıyla dengelenme fazına geçer. Tüm bu süreç pulsarlardaki bahsettiğim gravitasyonal basınçla inanılmaz derecede sıkışmış ve uyarılmış egzotik iyonize yozlaşık materyaller ve daha derinlerdeki olası süper iletken proton plazmasıyla beraber ters elektrik itkili elektron-pozitron hatlarından oluşan muazzam bir manyetik alan meydana getirir. Bu şekilde nötron yıldızının manyetosferi süper verimli bir parçacık hızlandırıcı veya elektrik şebekesi gibi davranır ve manyetik kutuplarından parçacıkları jet şeklinde atarak "pulsarlaşır" - özellikle atım yönü bize denk geliyorsa jetin yönü bize her döndüğünde kalp gibi atan sinyaller bize denk gelir. Bir yıldızın ölmeden önceki özellikleri ve proton süper iletken plazmasının nötron yıldızındaki miktarı, nötron yıldızının yapısal özellikleri, içindeki dinamikler, çevresinde etkileştiği materyaller gibi değişkenler jenerik bir nötron yıldızı mı, pulsar mı yoksa magnetar pulsarı mı olacağını etkileyebilir.

Kuasarlar ise bambaşka fenomenler. Radyo, UV veya optik ışınlarda görülebilirler. Kuasarlar tipik olarak aşırı parlak bir akresyon diski taşıyan süper masif karadeliklerdir. Bu süper masif karadelik motorlu hiper parlak yıldız benzeri yapılar özellikle evrenin daha erken zamanlarında galaksilerin merkezlerinde bulunurlar. Süper masif karadelikler ve "kuasarlaşan" akresyonları stellar artıklardan kaynaklanıyor olabilir ama bir kuasar tipik olarak pulsar ve magnetar gibi nötron yıldızlarının aksine doğrudan yıldızlardan çıkmaz. Yıldızların yaşam ve ölüm sürecinin bir fazı değiller. Nötron yıldızları kainattaki manyetizma şampiyonlarıyken kuasarlar da parlaklık şampiyonlarıdır ama gene de aralarındaki benzerlikler de epey barizdir. Karadelikler de birçok açıdan zaten kendilerinden bir önceki aşamada durduğu kabul edilen nötron yıldızları gibi davranır. Yüksek hızda dönen ve muazzam bir gravitasyon potansiyel enerjiyi kinetik enerjiye ve ısı enerjisine dönüşmesi için ilgili sisteme sağlayan, bu biçimde sıcak sıkışmış plazmaların evrendeki en güçlü manyetik alanları ve jetleri üretmesine yol açan parçacık hızlandırıcılar gibi.

Zaten "minik kuasarlar" diyebileceğimiz yoğun akresyonlu stellar karadelikler de friksiyonla ısıttıkları materyali disk gibi toplarken ve afiyetle yerken X-ışını bandında kendilerini belli ederler. Bunların en ünlüsü ve oldukça eskiden beri bilineni Cygnus X-1'dir. Bir nötron yıldızına - masif - kütle eklemek de çok tehlikelidir çünkü bu ilgili nötron yıldızındaki tüm bilinen yozlaşma basınçlarını ve nötron yıldızlarının derinliklerindeki teoride bilinen en sağlam madde veya devasa bir atom çekirdeği olan "nükleer pastayı" yıkıp ilgili yıldızı karadeliğe indirger. Bu şekilde katastrofik gravitasyon çöküş süreci devam ettirilip tam sınırında zaman genleşmesinin sonsuz olduğu, haliyle dışardan bakan gözlemci açısından zaman ve mekanın neredeyse donduğu ve içine düşen hiçbir şeyin dönemeyeceği bir olay ufku meydana getirir. Göründüğü kadarıyla içeride izafiyet teorisinin matematiğine bir "tekillik" yani tanımsız bir fonksiyon olarak yansıyan bir kuantum uzay zaman varlığı yatar. Bu şey artık tam olarak her ne ise belli ki Heisenberg'in Belirsizlik İlkesi'yle oldukça güçlü ve kökten bir ilişkisi bulunan, evrenin o bölgesinde oraya girmeden asla deneyimleyemeyeceğimiz bir gelecekte duran - haliyle o karadelik dediğimiz - o siyah kuantum gravitasyon kabarcığını yaratan bir olgu.

Kısaca nötron yıldızları ve karadelikler evrendeki en çılgın ve en primal olguların başında gelir. Hem gravitasyon lensleme, zaman genleşmesi gibi etkilerle inanılmaz derecede izafi hem de parçacıklar haricinde bariz kuantum objeler olan varlıklardır. Bir pulsar veya magnetar spini ve diğer özellikleriyle beraber devasa bir yüksek enerjili kuantum parçacığı andırıyor. Bir karadelik ise tam bir muamma. Boyutlar arası bir canavar. Bir Lovecraft kozmik dehşet fantazisinin ete kemiğe bürünmüş hali. Nasıl oluştuğu hala tam belli olmayan ve galaksilerin merkezlerinde bulunan süper masif versiyonları kuasarlara motor olarak güç verebiliyorlar. Süper masif karadeliklerle ilgili iki ana yaklaşım var: Erken evren zamanlarında bulunan çabuk soğumayan hafif nükleuslu gazın doğrudan gravitasyonal çökmesinden çabucak çıktıklarını ve kolayca daha da büyüdüklerini varsayan ağır tohumlama, stellar kalıntıların birleşim ve tüketimleriyle zamanla büyüdüklerini varsayan hafif tohumlama. Bundan bahsettim çünkü süper masif karadeliksiz kuasardan söz edilemez; her ne kadar nötron yıldızları ve tiplerinden tamamen ayrı bir araştırma konu başlığını teşkil etse de. Galaksi ve yıldız kümeleri formasyonunda ve hatta ihtimal dahilinde yıldız formasyonunu durdurup galaksi ölümlerinde rol oynayabilecekleri için kuasarlar kozmolojik ağırlığı çok daha fazla olan fenomenler. Nötron yıldızları ilginçler ama - muazzam güçlerini hafife almamakla beraber - o azametli ve kudretli kuasarlara nazarla daha lokal ve daha mütevazi olgular. Daha mütevazi diyorum da bir nötron yıldızı depremi (starquake) birkaç ışık yılı öteden insanlığı yok edecek, daha iyi ihtimalle tüm elektronik devreleri devasa bir EMP rolünde mahvedip antik devirlere döndürecek güçtedir!

Evet, nötron yıldızlarında depremler olabiliyor. Tüm yıldızlararası uzay yolculuğunuzu zehir edebilirler. Günün birinde kainatta gezerken çocuklarımızın odalarının raflarına açılan sihirli mekanlar karşımıza çıkmayacak. Onun yerine mitolojideki kaprisli ama çok güçlü tanrılar gibi başıboş takılan ve spontan felaketler saçan tehlikeli varlıkların bulunduğu uçsuz bucaksız bir mekanda muazzam derecede güzel manzaralar eşliğinde yol açacağız. Hani belki.

Umarım talebinizi karşılayabilmiştir. Bu yazıyı açıkçası çok zevk alarak büyük bir memnuniyetle yazdım. Benden favori konularımdan birisi hakkında yazmamı istediniz; doğru bir tercih. :D



< Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >


Bu mesajda bahsedilenler: @V4LKyR
E
2 hafta
Yarbay

Açıklama için teşekkürler👍 ehlem ve sehlem.



< Bu ileti iOS uygulamasından atıldı >


Bu mesajda bahsedilenler: @E_Y_B_H_P_T
D
2 hafta
Yarbay

sallamasyonis atmasyonis bilgi çoğu bilmediği halde sıkma becerisi.. manyetik olduğu kesin bilgi gerisi öykülenme (zartasyonis) .. aynı yunan felsefecileri gibi odduğun yerden ahkam kesme becerisi.. zamanında bir ilim adamı yunanlıları bırakın bize verecekleri hiç bir şey yok dedi. bunu demesinin sebebi ise "insanlık ilimde endulisten çaldığı eserlerle gelişti". bilim o yönde ilerledi .. sonra tekrar felsefeye döndü. (not: felsefe bilim değildir. orada hakikati arayanlar bir şey bulamaz)




N
dün
Moderatör

quote:

ihtimal dahilinde yıldız formasyonunu durdurup galaksi ölümlerinde rol oynayabilecekleri için kuasarlar kozmolojik ağırlığı çok daha fazla olan fenomenler


Paylaşalım, JWST aşırı parlak aktif galaktik çekirdekler veya devasa miktarlarda gazı yığıp sürtüşmeyle parlatan süper masif karadelikler olarak da geçen kuasarların muazzam enerjileriyle nasıl gazları galaksi bünyesinden dışarı atıp yıldız formasyonunu kozmolojik zaman bazında süratle durdurarak galaksileri "öldürüyor" olabileceğine dair yeni bulgular ortaya koymakta kullanılabilir.

quote:

Large-scale outflows driven by supermassive black holes are thought to play a fundamental role in suppressing star formation in massive galaxies. However, direct observational evidence for this hypothesis is still lacking, particularly in the young universe where star formation quenching is remarkably rapid, thus requiring effective removal of gas as opposed to slow gas heating. While outflows of ionized gas are commonly detected in massive distant galaxies, the amount of ejected mass is too small to be able to suppress star formation. Gas ejection is expected to be more efficient in the neutral and molecular phases, but at high redshift these have only been observed in starbursts and quasars. Here we report JWST spectroscopy of a massive galaxy experiencing rapid quenching at redshift z = 2.445. We detect a weak outflow of ionized gas and a powerful outflow of neutral gas, with a mass outflow rate that is sufficient to quench the star formation. Neither X-ray or radio activity are detected; however, the presence of a supermassive black hole is suggested by the properties of the ionized gas emission lines. We thus conclude that supermassive black holes are able to rapidly suppress star formation in massive galaxies by efficiently ejecting neutral gas.


https://phys.org/news/2024-04-jwst-reveal-black-holes-rapidly.html
https://www.nature.com/articles/s41586-024-07412-1?error=cookies_not_supported&code=30533a9f-10e8-4175-a655-09dcf2978632

Buradan da tekrar görülebileceği gibi süper masif karadelikler ve kuasarlar müstakil bir sistem veya yıldız fazı örneği olarak değil de galaksi ve kozmoloji ölçeğinde değerlendiriliyorlar. Mesela verilmiş bir kuasar bizimle aramızda duran bir galaksinin gravitasyonal lens etkisinin yardımıyla gözlemlenebiliyor. Galaksi devasa kolektif kütlesiyle rölativistik etkiyle tek bir kuasardan dört tane kuasar imgesine yol açıyor ve dev bir büyüteçmişçesine daha uzak kuasarın görüntüsünü büyütebiliyor (Malum "Einstein Haçı").

< Resime gitmek için tıklayın >

quote:

The famous ”Einstein Cross” is a case where a gravitational lensing by a massive galaxy (central image) leads to four distinct images of a distant quasar. This picture was taken by the William Hershel Telescope in August 1994.


Kuasar Temsili:


< Resime gitmek için tıklayın >

https://www.researchgate.net/figure/The-famous-Einstein-Cross-is-a-case-where-a-gravitational-lensing-by-a-massive-galaxy_fig2_1963362

Pulsarlar ise buna mukabil bahsettiğimiz gibi manyetik kutuplarından birisi bize dönüyorsa radyo teleskoplarla kalp gibi atış sinyalleri alınan stellar kalıntısı fenomenler (rotasyon periyodu algılarımız için fazlaysa mesela saniyede düzinelerce hatta yüzlerce ve binlerce kez dönüş eksenlerini tamamlıyorlarsa epey sinir bozucu olabiliyorlar kabul)

< Resime gitmek için tıklayın >

< Resime gitmek için tıklayın >

https://www.popularmechanics.com/space/deep-space/a25332/scientists-discover-farthest-brightest-pulsar/

Videoyu izlemek için tıklayınız



< Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >


Bu mesajda bahsedilenler: @V4LKyR
DH Mobil uygulaması ile devam edin. Mobil tarayıcınız ile mümkün olanların yanı sıra, birçok yeni ve faydalı özelliğe erişin. Gizle ve güncelleme çıkana kadar tekrar gösterme.