titiobbolowdafefehernesko'nun var olmadığını ıspatlayabilir misin. |
titiobbolowdafefehernesko'nun var olmadığını ıspatlayabilir misin. ![]() tanrı kavramı lineer dilin kullanımı yüzünden soyut olarak oluşmuştur. iletişimi sağlanabilen soyut bi rfikre isim verirsen o fikir hakkında hak sahipliği iddia etmiş olursun. dinlerin yaptığıda budur. SİYASET denir buna. tanrı budur deyip kendi ideolojilerini o isme etiketlemek..... bunun da korku psikolojisiyle yada umut tacirliğiyle reklamını yapmak kendini alenen ortaya koymuş varlığını ilan etmiş bir tanrı ise yoktur bütün tanrılar insan yalanları uydurmaları üfürmeleridir. kültürel saçmalıklardır. |
Olmayan birsey ispatlanmaz. |
titiobbolowdafefehernesko'nun var olmadığını ıspatlayabilir misin. ![]() tanrı kavramı lineer dilin kullanımı yüzünden soyut olarak oluşmuştur. iletişimi sağlanabilen soyut bi rfikre isim verirsen o fikir hakkında hak sahipliği iddia etmiş olursun. dinlerin yaptığıda budur. SİYASET denir buna. tanrı budur deyip kendi ideolojilerini o isme etiketlemek..... bunun da korku psikolojisiyle yada umut tacirliğiyle reklamını yapmak kendini alenen ortaya koymuş varlığını ilan etmiş bir tanrı ise yoktur bütün tanrılar insan yalanları uydurmaları üfürmeleridir. kültürel saçmalıklardır. |
Kesinlikle katılıyorum ve de ispatlar saymakla bitmez çünkü her şey aslında onu anlatıyor ve lisan-i haliyle Allah'ı zikrediyor. |
Dünya üzerinde milyarlarca insan var. Geldi geçti ve dahada geliyor Bunların parmak izleri tipleri hatta sesleri bile ayrı Onuda geçtim 1 damla su (sperm) den yaratıldın O bir damla su haset şekilde cen haline geldi pekiiiii nasıl canlandı Ha bu arada şeytanın en küçük vesveselerinden 1 tanesi bu sorduğunuz sorudur |
yanlış düşünüyorsun. YANLIŞ daha doğrusu düşünmeyi bilmiyorsun sana düşünmeyi benmi öğretim? peki sorun diil ![]() VAR dediğin şey algıladığın şeydir algılamadığın yada fiziksel izine rastlamadığın şeye var deme hakkın yoktur algıladığının ne olduğunuda beyninde oluşturduğu duyum tipleri üzerinden tanımlarsın birde insan beyni SOYUT İMGE üretebilmektedir ama algıladığı ve hafızasında yer etmiş şeyler sayesinde başarabiliir bunu. yaratıcı kavramı da bütün kavramlarda DİL ile alakalıdır çünkü dil olmadan lineer düşünemezsin. peygamber diye birşey yoktur kitapları yazanlarda insanlardır İNSANLAR PEYGAMBER kavramına İNANDIRILIR onların inanması böyle bir olgunun var olduğu anlamına GELMEZ. senin tek algıladığın şey kitaplar ve üstündeki yazılardır bu ezberleri yapıp birbiriyle iletişim kuran insanlar vardır bide..... HZ ADEM diye birşeyde yoktur bunlara MİTOLOJİ deniyor mitoloji nasıl yaratılır etimolojisi nasıl gelişir. kültürden kültüre nasıl aktarılır. bunları öğrenmeli dünyaya doğru şekilde bakmayı bilmelisin herşeyden önce. İKİ yaratıcı diye bir şey yoktur algısıda yoktur bilgiside kendiside dolayısıyla senden ona inanmanı falanda beklemez tüm bunlar kültürel saçmalıklardır seni köleleştirmek ve sisteme hizmet etmeni sağlama gayesindeki siyaset şekilleridir. ahiret denen şeyde yine böylediir bunu bunu yaparsan şunu şunu verirsen bundan bundan feragat edersen CENNET SENİNDİR (amaa, ölünce ![]() bu bir KÖLELEŞTİRME Siyasetidir. gözünü aç. ÜÇ son paragrafına neremle güleyiim bilemedim fakat yazdıklarına kendin inaniosan şu anki durumun pek iç açıcı deill DÜŞÜNMEYİ ÖĞRENİN BİLİM ÖĞRENİN BİLİM. ayın ikiye bölünmesi olayıda bir ARAP ATASÖZÜDÜR ayrıca ![]() kurandanda eskidir kurana yazılmış cahil sürüsü dincilerde mucize die tefsir etmişler ![]() neydi adı niat hatipoğlu bu herifin programınımı izledinde kaınt bulundu die buna mı diyosunn ![]() ulan o herifle jb geçmek için hazırlanmış bişeydi o ![]() yedi bu salakta ama önündeki koyun kitlesi için farketmez tabi ![]() al :http://alkislarlayasiyorum.com/icerik/265969/nihat-hatipoglunun-asparagas-nasa-haberini-gercek-sanip-televizyonda-anlatmasi yalnız aabi bilimsel kanıtın ne olduğunu bile bilmiyorsunuz YIL 2017'de felaket bişey bu şaka maka..... |
önce senden bişey rica edicem seni ciddiye alıp cevap yazdığım için bir teşekkür bekliyorum ![]() dünyanın dönüş hızını algılayamaman onun algılanamayacağı anlamına gelmez gözleme yöneliik metot noksanlığı anlamına gelir çünkü dünya kendi zatı itibariyla duyumların nesnesidir fizik ötesi bir şey değildir sen bu ayrımı yapamayacak kadar sersemlemişsen kimse sana yardım edemez. önce düşünceyi düzelt. İKİ o yoktur bu yoktur demişim ben fizik ötesi yoktur diyorum çünkü var olan şey fiziği olan şeydir fiziği olmayan şey tanımı itibariylaa var olamaz var olmayan şeyin var olan şeyle etkileşime girmeside mümkün deildir bu bir algı eksikliği de değildir çünkü algının kendisi fizikseldir fiziksel olmayan bir şeyi algılayamayacağın gibi algını yaratan fiziksel şartlar olmadanda (duyuların gibii) algın olmazz ÜÇ bana iki uydurmadan haber okumuş hemen inanmış diyen sen ayın yarıldığını bununda bilimsel olarak kanıtlandığını iddia ediyorsun kısaca acınacak durumdasın bilim nedir nasıl yapılır empirik kanıt nedir bunları öğren. sahte bilim ile gerçek bilimi ayırdedebilecek entellektüeel konuma ulaş aptal aptal şeyler yazıp kendine güldürmee ![]() |
titiobbolowdafefehernesko'nun var olmadığını ispatlayamamam gibi benim onun var olmadığı yönünde her hangi bir iddiam da yok zaten, eğer var olmadığını söyleseydim ispatlamam gerekirdi, bende zaten bu soruyu soruyorum size, siz olmadığını söylediğiniz halde akıl ve mantık çerçevesine uygun şekilde ispatlıyamıyorsunuz, sadece belli teorilerle yola çıkıp onları benimsiyorsunuz ve iddia ediyorsunuz. Yaratıcı kavramı dil ile alakalı değil peygamberler ve onların getirdiği kitaplar aracılığıyla oluşmuştur ta ki ilk insan ve ilk peygamber Hz.Adem'den beri, ama onlara da inanmadığından dolayı şuan sana ne desem boş gözüyle bakacaksın. Kendini göstermiş bir yaratıcı yok demişsin ona da cevabım bir yaratıcının kendini ona inanman için göstermek zorunda değildir, bir başka sebebi de zaten her dine göre ölümden sonra ahiret yaşamı vardır ve o yaşamda cennet ve cehenneme gidip gitmeyeceğini belirleyen bir çizgi olması lazım, bundan dolayı belli başlı olaylar var ki insan kendi sorgulayıp kendi seçimini yapsın. Buna rağmen Allah'ın var olduğunu kanıtlayan deliller var. Bunlardan en basiti peygamberlere verilmiş mucizelerdir ve hissî ve kevnî(yaratılıştan gelen) mucizlerdir. Günümüzde Kur'an da anlatıldığı gibi gerçekleşen mucizelerin bazılarının kanıtları bilimsel olarak bulunmuştur en basitinden Hz.Muhammed(s.a.v)'in Ay'ı parmağı ile ikiye bölmesi veya her insanda farklı parmak izi bulunması gibi dahasına da internetten bakabilirsin. |
Iste sen orada yaniliyorsun. Game of thrones kitabinda da bir cok mucizeden bahseder. Hatta bazilarini filmlerinde filan da gosteriyor. Simdi sen bunu kabul edip game of thrones tanrisina tapar misin? Yine diyorsun her sey en ince detayina kadar tasarlanmis diye. En ince detayina kadar tasarlananlarda hata olmaz. Hem evrende hem dunyada sayamayacagimiz kadar hatalar var. Nasil bir durum bu? Ha ille de herseyin bir yaraticisi var diye tutturuyorsan niye tanrinin da yaraticisi olmasi gerektigini kabul etmiyorsun? |
Kesin olarak var olmadigini su an ki bilgilerimizle kanitlayamazsin. Ancak var diyenlerden kanitlarini isteyerek(var dediklerine gore gormus, olcmus olmalilar ![]() |
Goremiyoruz duyamiyoruz ve herhangi bir ölçü ile olcemiyoruz. Bu yüzden yoktur. Kanıt bu kadar. Ve bu kanıt yeterlidir. Gerçek ile inanç birbirinden ayrılır bu konuda. Sen inaniyorsan vardır sen inanmıyorsan yoktur. Bu kadar basit. İnanç adı üstündedir ve gerçek değildir. Ben pastafaryanim ve evreni spagetti canavarı yarattı diyorsam spagetti canavarı yaratmistir ve başka hiç bir kimse buna itiraz edemez. İslam da aynı şekilde. Sana tavsiyem böyle şeyleri sorgulama sadece inan. Dil ile tekrar kalp ile içten inanç din kardeşim benim |
hocam niye tum mesajlariniz taksit taksit alt alta yazıl miş tesekkur ederim iyi forumlar |
bir şeyin yokluğu değil varlığı ıspat gerektirir. Agnostizm bu yüzden ortaya çıkmıştır. doğadaki muhteşem düzen (aslında muhteşem değil) Allah'ı ıspat ediyor dersen, başka biri de çıkıp: o düzen, Odin'i, Ra'yı veya Zeus'u da işaret ediyor olabilir der. |
Tanrı yok, yaratan yok diye ortalarda gezersiniz ama iş evrime gelince sözde milyarlarca kere tekrarlanan şans faktörü sonucu ortaya çıktığımızı savunursunuz ve ne gariptir ki her verilemeyen mantıklı cevabın açıklaması ''ZAMAN'' ufacık hücreymişiz de milyonlarca yıl geçince denizin dibinde evrile evrile balığa benzeyen bir sürüngen olmuşuz yok gene milyonlarca yıl geçmiş solungaçlarımız olmuş yok gene milyonlarca yol geçmiş gözlerimiz olmuş. Hep bir miş muş ![]() Kusursuz ve şaşmaz bir yaratıcı var ister kabullenin ister kabullenmeyin. Ama lütfen ortalarda millete akıl vermeyin ya çünkü millete akıl verecek kapasitede insanlar değilsiniz. Sadece senin için söylemiyorum genel anlamda bu ateist ve evrimci kesim için konuşuyorum. |
Allahin varolmadigini ispatlamak gibi bir sacmalik olamaz varligi ispatlanmalidir bunu da inananlar yapar. Ben desem ki "benim inandigim tanri sadece karper krem peynirlerinin icinde yasayan herseye gucu yeten ve suanki teknolojiyle de gelecek teknolojiyle de insanin bu tanriyi gormedi ve gucunu anlamasi munkun degil" bunu varligini benim mi kanitlamam gerekiyor yoksa olmadigini inanmayanlarin mi kanitlamasi gerekiyor. Ha bu arada tanri falan kesinlikle yok haberiniz olsun.![]() |
Tipik ve absurd bir musluman savidir bu. Yine de bu savi ciddiye alacagim. Tamam dunya mukemmel, insan mukemmel. Bunlar kendiliginden olamaz. Hadi boyle kabul edelim. Peki bu durum tam olarak nasil Allah'in varligini ispatliyor? Ben de siyle derim o zaman: "Bu evren kendiliginden var olamaz, mutlaka bir yaraticisi olmalidir. O yaratici da Ucan Spagetti Canavaridir. Etrafimdaki her sey bana onun varligini gosteriyor." Simdi sen bu iddiayi ne kadar ciddiye alirsan ben de senin argumanini ayni derecede ciddiye alirim. Mukemmellik konusuna gelince denizde cirpinarak, bogularak olseydin yine dunyanin mukemmel, insanlarin da yaratilmislarin en ustunu oldugunu mu dusunurdun? Su yaratilis zirvaligina inananlarin egolarina hastayim. Hepsi de kendilerini kiymetli goruyorlar ama yaratilis olarak bir insan bir karincadan ve hatta bir sinekten bile ustun degildir aslinda. Isin asli gercekten bir tanri varsa en ozensiz yarattigi canlilardan biri insandir. Daha dogrusu genel olarak maymungiller ailesi bir uretim hatasi gibidir. |
İman dediğimiz olgu, gayb dediğimiz olgudur esasında. Yani "iman" (inanmaktır). Neye? 5 duyu organımızla göremediğimiz, gözlemleyemediğimiz şeye delilerle inanmaktır. Eğer imanın şart olan 6 meseleden herhangi birninin hakikatını görseydik (mesela meleklere iman gibi) iman etmemize gerek kalmazdı. Çünkü onu gördüğümüzden artık "imanın" kendisi olurduk. O yüzden Hz. Muhammed s.a.v. inanmak müslümanlığın şartı; çünkü obu sistem üzerinden "imanın" kendisi oluyor vesselam. Neden? iman edilecek bütün kavramları gördü. Kuran'da bu iman (yani inanmak) mevzu 3 derecede inceleniyor ve bütün müminler için ulaşılabilir bir derece olduğu belirtiliyor. Bu dereceleri anlatmadan önce ise, Kuran'da Allah c.c. bize "inanmak" ile verdiği Hz. İbrahim a.s. ile Allah c.c. arasında geçen kıssayı örnek veriyor. "Hz. İbrahim a.s. bir gün Allah c.c. ölümden sonra dirilmeyi soruyor. Allah c.c. şu yönde vahyediyor: "ya ibrahim sen ölümden sonrasına inanmıyor musun?" Hz. İbrahim : "inanıyorum ya rabbi ancak kalbim mutmain(%100 tam, eksiksiz, kati demek) değil" buyurdu. Malum olduğu üzere Allah c.c. 3 kuşu kesip, başlarını ayrı bir yere koyarak kalan uzuvlarını tamamen havanda döverek, tüyünden etine kemikten vs. hepsini bir birine karıştırmasını istedi. Hz. İbrahim bunu öyle birşekilde yaptı ki, 3 farklı cins kuşun bütün herşeyi birbirine tamamen karıştı. Bunun üzerine ikinci vahiy ile her bir eti eşit olarak ayırmasını ve karşısındaki 3 dağa bunları gömmesini istendi. Daha sonra bu işler bittikten sonra kesilen 3 cins kuşun kafasını ayaklarının önüne koyması emredildi ve Allah c.c. Hz İbrahim'e öğrettiği kelamlarla kuşları çağırmasını söyledi. Hz İbrahim o sözlerle kuşları çağırınca, sanki kalabalık bir inek sürüsündeki farklı farklı danaların, serbest bırakılınca her birinin o kalabalıkta kendi anasını bulup emmesi gibi, etler topraktan çıktılar; ayrıştılar; her biri kendi başı altında şekillendi; tüylendi; sonra kanatlanarak uçtular. Bunun üzerine Hz. ibrahim "şimdi kalbim Mutmain oldu ya rabbi" diyerek secdeye kapandı. Bu hikmetli kıssa bizlere inanmanın derecelerini bildirmekle, insanın kalbinde şüphe tohumlarının imanın bütün şubeleri için varolacağını söylemektedir. Peki bu şüphelerden nasıl kurtulunur? Yani Allah c.c. kişinin kendi varlığında nasıl ispat edilir. Bu kuran-ı kerimde 3 merhale olarak yer almaktadır. Bu: İlmel yakin: İnanma kavramı burada bilgiseldir. Herkes bildiği kadar iman eder. Alimin imanı bilgisi kadar, avamın imanı bilgisi kadardır. Aynel yakin: Burada artık imanın şubeleri tek tek görünmeye başlar. Kişi melekleri, ölümden sonraki kabir hayatını vb. aklınıza gelebilecek her türlü "inanılması" gereken meseleyi kişi müşade eder; ancak burada da sıkıntı vardır; çünkü bu "iş, oluşların" hakikati (yani gerçekte neden dolayı? olduğu bilinmemektedir. Bkz kehf suresi Hızır a.s. ve Musa a.s. arasında geçen olay. Hakkel Yakin: Artık hem iman şubeleri görülmektedir; hem de bunların yaratılışlarının hakikati "kul" tarafından bilinmektedir. Hz. Ali r.a.'ın şu sözü manidadır: "Allah c.c. bana zatıyla görünse, bu imanımda zerre derece değişiklik yapmaz." Bu kendisinin ulaştığı derecenin en kinayeli ve güzel bir şekilde dile getirilmiş halidir. Burası işin mukaddimesiydi. Yani giriş kısmı. İşin ana kısmı ve sorusu şu? Yaratıcıyı kişi kendi nefsinde nasıl ispat edebilir? Çünkü nefis peygamberde ve firavuzunda olan, derece bakımından yukarı ve aşağı 7 kat derecesi olan (cennet ve cehennem ve katları buradan çıkmaktadır.) bir "ENE - BEN- EGO- BENLİK-" türüdür. Tüm bu ispat meselesi ise, bu benliğin farkına varmak ve bunu eğitmekle alakalıdır. İster budist olsun, ister derviş olsun; nefis ıslahı için bir çok semavi veya semavi olmayan(ne yazıkki yolun sonunda onları bekleyen kimse yok) dinler çabalamaktadır. İslam dininde ise bunu sistemleştiren, ekolleştirip, belli bir düzen ve şematik içine yerleştiren kurum Tasavvuf okullarıdır. Dinlerde asıl gaye insanın içinde olan veya halen olduğundan haberi olmayan "İman" meselesini keşfedip, "Kulluk" dediğimiz farkındalığının bilincine ulaşıp, insanın kendi iç dünyasında "mutmain %100 iman, inanç gibi" olmasıdır. Sözün kısası Allah c.c. kendini ispat etmeye ihtiyacı yoktur; ancak kulun kendini ve rabbini bilmeye ihtiyacı vardır. Bu kadar ilim hazinesi, yaşamışlar, yaşayanlar, yaşayacaklar aleme bunu haykırmaktadır. Eğer bir aynel yakine ulaşmış insan bulursanız; aslında inanmakla alakalı bütün sorularınız bir anda çözülecektir; çünkü ben dahil buradaki bütün insanlar "ilim" olarak dini (bir bakıma Allah c.c.) bilmektedir; ancak onun imanla alakalı olan kısımlarını gören birilerini görmek; insana her türlü ispatı vermektedir. Daha da kısası kör sana fili (dini ve özelde Allah c.c.) nasıl anlatsın? Kör tuttuğunu bilir? Sen sorarsın fil nedir? Körün biri kuyruğunu tutmuştur: Fil incecik bir kamış der. Diğeri kocaman bir sütun der. Diğeri karnını tutmuştur döşek der. Diğeri hortumu tutmuştur yumuşak bir boru der; ancak çıkıpta kör olan insan fili tarif edemez. İşte eğer "dinin" tarifini arıyorsan, gözleri gören birini bulman lazım. Bunun içinde araman lazım. Arayan bulur, bulan "olur". Vesselam. |
Bir şeyin yokluğunu ispatlayamazsın. Mesela üç başlı ejderhanın varlığına inanıp "yokluğunu ispatla" diyemezsin. Bir şeyin varlığını iddia eden kişi bunu ispatlamak zorundadır, aksi taktirde bilimde yok kabul edilir. Mesela bir deney yaptın ve bir element keşfettin, fakat bunu sadece birkaç saniye kararlı olarak tutabildin ve sonrasında başka elementlere dönüştü ise "bunu yaptım" diyerek kimseyi ikna edemezsin. Bir şeyin varlığını ispat etmek için, herkesi buna ikna etmek gerekir. "İsteyen inanır, öyle olması gerekir, tüm deliller buna işaret ediyor, başka ihtimal olamaz" gibi iddialar ispat değil, varsayımdır. Fizikte bu tür ispatlanamamış bir çok hipotez, teori veya varsayım bulunmaktadır ve farklı düşünceler sürekli tartışılmaktadır. |
Ben de bunu çok merak ettim acaba birisi gerçekten mantıklı bir şekilde, delillerle birlikte bunu ispatlayabilir mi? |
bir yaratıcı olduğunu veya olmadığını ispatlayamazsın,ancak gözlemlerini mantık süzgecinden geçirip bir fikir oluşmasını sağlayabilirsin. Ama dinler konusunda razor6247 ye katılıyorum, zaten kaynağının kültürel özelliklerini taşıyıp bunu ihraç etmeye çalışan bir şey nasıl evrensel olabilir ki |
Mesela arap kültüründe kadın 2.sınıf vatandaş doğru mu Kölelik ve çok eşlilik var vs ama bunlar yasaklanmamış ,hatta karınızı dövebilirsiniz tarzı ayet var. Şimdi domuz etinin yenmesini bile yasaklayacak kadar insan hayatına müdahil olan bir inancın bunları yasaklamamış olması tamamen kültürel bir durum bence. Yada cehennem sözcüğünün kaynağını ateşe atılma durumunu biliyorsundur muhtemelen (Hinnom vadisindeki-GeHinnom ateşe atılarak kurban edilme ritüelini) Veya cennet tasvirleri kurak bir ortamda yaşayan toplum için serin agaç ırmak vs gibi özlemini duydukları şekilde. |
Ha benim için en büyük ıspatta şudur : Bir meniden bir sıvıdan insanoğlu yaratılır. Doğumdan sonra kemik sayısı fazladır, doğuşla beraber verilen tek refleksin emme refleksi olmasına rağmen o ana sütünden gelen tüm vitaminlerin bebeğin sağlıkla büyümesine yetmesi, biyokimya dersine vücudun içindeki reaksiyonları profesörümüzünden dinlediğimde tüylerimin diken diken olması. Abi rastgele olmaz. Olamaz. Kudretli bir yaratıcı vardır. Bunun er ya da geç gerçeğini görecek her bir nefer.
Allah'a emanet olun.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle