![]() |
vala ne derece doğrudur bilmiyorum ama bu o dönemde sadece insanlar arasında konuşuluyordu . enkaz altında kalıp ölenlerin parmaklarında vs kalan değerli yüzükleri alabilmek için bu uzuvlarını kesip aldıkları söylentisi vardı. ( ölünün bedeni şiştiği için yüzük tarzı ziynet eşyasını parmaktan çıkaramayınca tabi ... cenazelerini alan bazı kişilerin akrabaları ile bu şekilde karşılaştıgını düşünün korkunç bir şey . dünyanın neresinde bu derece fırsatçılık yapılır bilemiyorum . kimsenin günahına girmek istemem ama eğer doğrulugu varsa eğer Allah en büyük acılarla ıslah etsin . |
Ben ankarada yaşıyordum o zaman 12 yaşındaydım depremden bir hafta önce güneş tutulması olmuştu biliyorsunuz bizim mahallede cami hocası mahalleliyi çağırıp dua ettirdi güneş tutulması iyi bişey değildir bi felaketin habercisidir diye ağlaya ağlaya dua etmişti hiç unutmam sonra deprem oldu bi bağlantısı varmı bilmiyorum ama çok yakın olunca olabilir diye düşünmüştüm Allah bi daha yaşatmasın böyle felaketleri |
Çadırda kalıyorduk kızılderili misali.Şimdi etrafta çimenlikte bırakmadılar ![]() |
Hocam siz karanlık sansanız da uzaklardan gelen hiç görmediğiniz ışıklar çok etki ediyor. Uzaydan çekilmiş fotoğraflara bakıp doğru düzgün ışık olmayan bir bölgeye giderseniz 1999 depremine yakın bir gökyüzü görebilirsiniz. Gerçi bunu diyorum ama düşününce İstanbulda da ışık o kadar az ışık olmaması lazım. Bizim orada elektrikler gitmemişti bile. Hiç de kafayı kaldırıp gökyüzüne bakma gereği duymamışım nedense ![]() |
10 yaşındaydım. Herşeyi son detayına kadar net hatırlıyorum özellikle babamla durduğumuz anları hayatım boyunca zihnimden silemem. çok sıcak vardı. O gece diğer gecelerden hakikaten çok farklıydı. O saatler geldiğinde daha deprem olmadan. Babamın tekbir ve kelimei şehadet getirdiğini hatırlıyorum . Fakat işin anlaşılmayan kısmı daha deprem olmamıştı. Ben yarı uyanıktım herşeyi duyuyordum. Babamın söylediklerine anlam veremiyodum. Camdan cama koşuyodu. Korktuğunu hissetmiştim. Derken o uğultu sonra başımı kaldırdım gökyüzünden aşşağıya inen şimşekler görüyodum deprem başlamıştı. Annem hemen uyandı 2 kardeşimi aldı kız kardeşim en büyük olmasına rağmen ağlıyodu abimle ben gayet sakindik. Hayatım boyunca unutamayacağım şey babamın gözlerindeki korkuydu. Ben babamı hiç öyle görmemiştim. Korkuyodu vr çaresiz görünüyodu. Sallantı bizi duvardan duvara bilardo topu gibi vuruyodu. Evin duvarları puding gibiydi. Dalga dalga sallanıyodu. O an heralde kıyamet kopacak dedim. Onduyduğum uğultununda sura üfürüldüğü düşüncesindeydim çocukluk işte daha derin bilemiyorsun. sağ salim dışarı atrık kendimizi. Ben donlayım babam atletle . Ayakkabı yok. unutamadığım 1 şey daha var binamızdaki yatalak teyze ve depremden sonra bize anlattıkları. Rabbim bir daha böyle felaketler göstermesin. Öylesüne kötü bir durumki. Burada en ufak bi gülümseme bile zoruna gidiyor insanın. İstanbul şişlideydim . Hiç yıkım olmadı. |
Hava cok sicak ti arkadasim muhtemelen vefat eden insanlarin kokusuydu.Cok agir bir kokuydu hala animsarim .Zaten herkese maske dagitiyordu askerler :( Rabbim Tekrar yasatmasin :( |
15. yıl dönümünde ölenlere Allahtan rahmet kalanlara baş sağlığı diliyorum |
Allah bir daha yaşatmasın. Ben daha 3 yaşındaydım hatırlamıyorum ama hatırlayankarın yazdıklarını okudukça çok kötü oldum![]() |
Olur mu onlar bunu bilirler mi hocam. 99'ta doğanlar çoğunlukta burada ![]() |
O gece sanki bir şey olacağı belliydi. Tatil kampındaydık, her gece gibi bir muhabbet olduktan sonra daireye gittik saat gece 23.30 civarı filan. Müstakil ev tarzı bir tatil kampıydı. Yalovadaydık. Bir kaplumbağa vardı hep onunla ilgilenirdim,yuva vs yapmıştım iyi geçindik 2 hafta kadar, o gece inatla bir yere gitmeye çalışıyordu ben de Allah Allah diyordum. Yattık uyuduk tüm ailecek. Gece sallantı ile değil , annemin çığlığıyla uyandım, tek katlı müstakil tip bir ev olunca ve kapı yatağa çok yakın olduğunda 4 kişi evden hemen çıkabildik o sallantıda. Açık arazide o kadar kötü tablolar vardı ki.. 3 saniyede çöken 10 katlı binalar görüyorsunuz,her yer çığlık can pazarı. Lego gibi sırayla. 10 saniyede en az 4-5 tane yan yana yüksek bina yıkıldı. Denizin ilerleyip bazı bölgeleri içeri alacağı gibi haberlerde vardı.Sabah eve girdiğimizde buzdolabı kapının üstüne yıkılmış,gardroplar devrilmiş yataklar yerinden odanın ortasına gelmişti.Toplanıp eve dönmek istiyorduk ama, yollar yıkılmış,bilet yok herkeste bir panik vardı. Telefon hatları düşmüyordu,herkes birbirine ulaşmaya haber almaya çalışıyordu. Biz Allah'a şükürler olsun sağ çıktık,sağ salim eve Ankara'ya dönebildik. Ölenlere Allah'tan rahmet,kalanlara da sabırlar diliyorum. Çok zor,çok. Evler değil, 3 kuruş için deniz kumu kullanan müteahhitler,insanların bilinçsiz ve hazırlıksız olması öldürdü o kadar insanı. Allah bir daha göstermesin. |
Bir sarsıntı sonrası babamın beni kucağına alışını hatırlıyorum gözlerimi açtığımda her taraf karanlıktı ve o sallantıda düşmüştük, zar zor koridordan kurtulup aşağı inebildik. Binanın kiriş sesleri, o uğultu sesleri vs. hepsi hafızamda küçük yaşta olduğumdan dolayı deprem nedir bilmiyordum dinozor saldırıyor sanmıştım. Anında elektrik gitmişti, telefon hatları kesilmişti. O anki korkunun en büyük nedeni BİLİNMEZLİK. Tüm mahalle sokaktaydı, herkes ailesine ulaşmaya çalışıyor ama kimse ulaşamıyor (buralar net değil tabii ufaktım o zamanlar duyduklarımı da katıyorum) Nerde deprem olmuş kaç büyüklüğünde bilmiyorsunuz kesin olarak. Yer: Bakırköy. |
tekrar yaşıycaz marmara bolgesi bilinen tarihte 18 defa yerle bir olmuştur tekrarda olucaktır 1509 depremi tekrar ederse ayvayı yedik zaten izmit depreminden büyük ist harabe olur..tahmini fay kırlılımı 200km +... |
Tatilden dönüyorduk o gün güneş tutulması olmuştu daha yaşım küçük 7-8 falandı haliyle ilk defa gördüm ve çok etkilenmiştim. Neyse tatilden dönüyorduk yol uzun sürdü anne babama huzursuzluk yarattım hadi gelmedik mi falan diye. O zaman gemlikte oturuyoruz merkez üssüne yakındı baya. Neyse gece 12 oldu gemliğe vardık üstümdeki kotla tişörtle direk yattım uyudum. , Sonra çığlıklarla uyandım gözümü açtığımda loş ışıklı odam beşik gibi sallanıyordu çekmeceler açılıyordu. Hemen koridora çıktım babam tuttu beni korumaya aldı koridorda biraz bekledik ama bi o yana bi bu yana. Birde 6.katta oturuyoruz aşağı nasıl inecez diye bağırıyor annem. Zar zor kapıyı açtık dengede kalıp babamla ben merdivenden inmeye başladık annem geride kaldı halen dairenin içindeydi bağırıyordum anne gel falan diye. Deprem eşliğinde aşağı indik binaya baktık halen sallanıyor hemen sahile çıktık, Allahtan gemlikte deniz sahil vardı. Geceyi orda geçirdik. Tıklım tıklımdı çimenler, taşlar. Herkes ağlıyor bağırıyordu kimse akrabalarına sevdiklerine ulaşamıyordu. Sabah eve döndük çanak çömlek kırılmış dolaplar devrilmiş, tv devrilmişti... O korkuyla 1 ay boyunca bursa muradiyede kaldık en sağlam yerlerinden biridir bursanın. Muradiye taşın üstündedir çünkü az sallanır. Allah düşmanımın başına bile vermesin kimseyi doğal afetle sınamasın çok korkunç bir şey. |
Ben o zamanlar küçüktüm ama hatırlıyorum herşeyi. Deprem bana göre o gün doğal degildi. Sanki biri gelmiş hadi sallayalım demiş. Bu depremden sonra Haarp vs baya sardı. Güneş tutulması olayıda var tabii. Herneyse anlatayım. İstanbulda fakir gecekondu mahallelerindeyiz. Deprem anının yaşanmasına ya 3 saat var ya yok. Annem abinle beraber çeşmeye gitmiş. Depremden 3 saat önce. Çeşmeden geldiklerinde depreme kalan süre 2 saat civarı. Gececi olan babadan ötürü yemek yiyoruz. Televizyon vardı. Eskiciden aldığımız aöa baya dayanıklıydı. Odama gidiyorum herşeyden habersiz ve yatmaya başlıyorum. Pencere kenarında ben, diğer tarafta abim. Çekyatrayız. Zaman ilerliyor. Havaya baktığımda gözyüzü depremi haber veriyodu sanki. Farklı bi manzaraydı. Uyumaya çalışıyorum ama tuvalete çıkmak istiyorum. Yattığımız pturma odasından ayrılıp yemek yediğimiz tek masa ve 4 sandalye sığmış koridorda annemi görüyorum yanında babam. Patron aramış babamı, işçilrrden birinin düğünü varmış yerine gidicekmiş 2 saat sonra evden cıkıcak. Tam o an. Bi sarsıntı oluyor. Tek duyduğum ses mutfaktan gelen tabakların ve üstteki konşunun bebek sesleri. Korkuyorum. Odada abim tek başına. Babam beni bi koluna alıyor abinide odadan alıp elektrik şalterini indiriyor. Aradan geçen zaman ya 9 ya 10 saniye. Hemen annemide alıp dışarı çıjıyoruz gecekondu sallanıyor. Camii var evin karşısında. Önünde büyük boş arazi. Yılan sesi duyuyorum. Ağlıyorum. Babama sarılıyorum. Deprem, deprem var ! Deprem oluyor seslerini duyuyorum. Depremin ne olduğunu anlıyorum. Haberleri izleyemiyoruz. Evin arkaındaki elektrik direği yüksek gerilim hattı, direk sallanınca arıza yapmış, yangın çıkmış. Battaniyesini alan çeşmeden ıslatarak direk ile beraber tutuşan komşunun evine gidiyor. Evden sesler geliyor. Anlamıyorum. İçeriden bebek sesi geliyor. Herkes tedirgin. Mahalleden bakkal aydın abi ve ev sahibi içeri giriyor. İçerde erdinç abi, hanımı ve küçük bebek hazar. Çıkarmaya çalışıyolar. Bebeği çıkarıyolar. Erdinç abi önce o önce o abi diyor. Eşini gösteriyor. Gimüşlük düşmüş. Muhtemelen kafada kanama. Hanımı sıkışmış. Erdinç abi kurtarılıyor. Hanımınıda kaldırıyolar gümüşlüğü paramparça edip. Herkes evinden battaniye getiriyor. Bazı dükkanlardan yiyecekler geliyor. Camii önündeki arazide mahallece diğer depremi bekliyor herkes. Camii hocası anons geçiyor, Evlere zorunlu olmadıkça girmeyin ! Herkes boş arazilere. Geceyi dışarda geçiriyoruz. Uyuyan sadece hazar, diğer herkes ayakta... Yaşım gereği beynime öyle bir kazınmış ki. Asla unutmayacagım sanırım. |
az onceki entry min kaniti buda gokyuzu ile ilgili dediklerim yildiz konusuna gelince yanlis soylemis olabilirim ama yildizlarin daha yakin oldugunu soyleyenlerde var, her neyse turuncu gokyuzu,yildizlar havadaki degisiklik bunlarin hicbiri tesaduf degildir gokyuzu kolay kolay turuncu olmaz bunun nedeni kesinlikle HAARP tir bilerek deprem yapip insanlarimizi oldurduler amerikan gemilerinin 99 depreminden once turkiyeye erzak yardim gondermeside cok garip kendileri yapiyor bide erzak getiriyorlar dalga gecercesine !! |
gokyuzunun turuncu olmasini nasil aciklayacaksin bunlar HAARP hocam 99 depremi suni bir depremdi adamlar katliam yapsin siz fay hatti diye ayakta uyuyun sucunuz yok ama bilinclenmemiz lazim okadar insan ölmedi öldürüldü!! bu arada gecmis olsun birdaha olmamasi icin bilinçlenelim dalga gecer gibi binlerce insan oldurdurler! |
Depremde düzcenin ilçesi akçakocada oturuyorduk. Bina 5 katli; sarsintilar bir başladı. Apartman ciğlık çığlığa; binalar akcakocada yikilmadi. Fakat ne telefon, ne elektirik 3-4 gun yoktu. Arabaya binip Ankara'ya dogru yola koyulduk. Duzceden istanbul-ankara yoluna cikmak icin gecmek zorundaydik ve bir şehrin yerle bir olmuş halini burada görmüş oldum. Ayakta kalabilen binalar toplasak 10'u geçmezdi. Lakin onlarinda ne duvari ne de penceresi vardi. Binalar resmen dökülmüştü. Düzce depreminden sonra olan en aci seyler sadece olumler olmadi. Bazi kisiler devletten gelen yardimlarls zengin olurken bazi ihtiyaç sahiplerinin hakki yendi. Simdi buyudum ve allah gostermesin ama ulkemizin bulundugu konum deprem kusaginda ve boyle bir deprem tekrardan olursa gonullu arama-kurtma-yardim her turlu aciyi paylasmak isterim. |
Gece vaktiydi annem cenaze sebebiyle memleketteydi.Yanımızda dedem ve babaannem vardı ve beraber kalıyorduk.Herşey normal giderken gece vakti birden ortalık zangır zangır titremeye başladı.Tabi hiç deprem yaşamadığım için ne olduğunu bilemiyordum.Sonra acil dış kapıya yöneldik çıkmadan önce tavana baktım en son gördüğüm şey lambanın sağa sola salıncak gibi sallanmasıydı.Sonra indik aşağı elektrikler kesilmiş bütün millet aşağı toplanmış sokakta.O zaman dışarıda olayları radyo ile takip ediyorduk.Olanlar içler acısıydı bizim yaşadığımız basit bir travmadan öte değilmiş.İnsanların alileri enkazda kalmış kendileri ufak bir tahta parçasıyla betonları delmeye uğraşıyordu.Sağdan soldan geçen millete yalvarıp yardım istiyordu.
Amcamlarla buluştuk ve uyumak için park aramaya başladık.Şansımıza büyük sayılabilecek bir araba vardı.Birkaç gün sokakta kaldık ama dahada kötüsü yayılan dedikodulardı.Yok şu saatte büyük deprem olarak yok yarın sabah şu şiddette deprem olacak gibi bir sürü dedikodu dolaşıyordu.Bizde eve gidip birşeyler alıp çıkmak zorunda kalıyorduk.Sonra zaten millet yavaş yavaş mecburen evlere dağılmaya başladı.Televizyonları açınca durumu daha iyi anladık.Türkiye'nin yarısı resmen yıkılmıştı.Deprem görüntülerini açıp bakınca hala içim burkulur.Allah kimseye yaşatmasın böyle olayları.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi riaz -- 25 Mayıs 2014; 12:08:18 >