1. sayfa
Osmanlı yabancıya zulmetmedi zaten, Türk'e zulmetti. |
Gerçekte iki farklı Osmanlı vardı.Halifeliğe kadar olan Osmanlı İmparatorluğu,Halifelikten sonra Araplaşan Osmanlı İmparatorluğu.Ve Araplaştıkça daha çok batan koca İmparatorluğumuz…Asl... |
Gerçekte iki farklı Osmanlı vardı.Halifeliğe kadar olan Osmanlı İmparatorluğu,Halifelikten sonra Araplaşan Osmanlı İmparatorluğu.Ve Araplaştıkça daha çok batan koca İmparatorluğumuz…Aslında Türkler için her şey güzel gidiyordu ta ki Halifelik sevdasına düşülene kadar…O günün koşullarında Halifeliği gerekli gören Yavuz Sultan Selim ile akıl hocası Şeyh İdris-i Bitlis-i Memlüklülerin elinden halifeliği almak için Mercidabık ve Ridaniye savaşlarını düzenlediler.Bu savaşların sonunda, kılıç zoruyla halifelik Türklere geçti.(1517)Ama çok büyük bir sorun çıktı.Arap dünyası halifeliğin kendilerinden alınmasına şiddetle karşı çıktılar.Türk halifenin emrine girmek istemediler.İşte bu sorunu çözmek, Arapları, Türk halifeye bağlamak için Arapların da kabul edeceği bir orta yol bulundu.Mısır’dan ve Arap ülkelerinden seçilecek iki bin civarında ulema, molla Istanbul’a davet edildi.Para, mal, mülk, arazi verilerek kalıcı olarak yerleşmeleri sağlandı.Osmanlı imparatorluğunu Araplaştırmak, diğer bir değişle İslam’ın Türk versiyonu terk edilerek, Arap İslam’ına doğru evrilmesini, dönüştürülmesini sağlamak konusunda anlaşırlar.Bu projeyi Araplar da destekleyince proje hayata geçti.Bundan sonra imparatorlukta Türk kelimesi yasaklandı.“Türk’üm!” “Türkmen’im!” diyen Kızılbaş diye aşağılandı.Dışlandı.Bu dönemde Kuyucu Murat Paşa'nın “Türk’üm!” “Türkmen’im!” dedikleri için kafasını kestirip, kuyulara doldurduğu insan sayısı 158 000 dir.Osmanlı'nın son 350 yılı ilk 250 yılın aksine Türk'lere zulümle geçer, sıkı bir Arap ağırlıklı mezhepçilik kurulur, 1603 yılına gelindiğinde artık Ehli Beyt Türk Tekkeleri yasaklanır, kapatılır.Bunun yerine Halid-i Nakşi Kürt Tekke'leri(Kurucusu şeyh Halid Iraklı bir Kürt'tür) kurulur.Yine bu dönemde Kürtlere sayısız ayrıcalıklar verilir.1839 birinci Tanzimat Fermanına kadar Kürtler askerlikten muaf tutulurlar.Yine bu dönemde Türkler, saraydan, ordudan ve devlet dairelerinden uzaklaştırılır.Arap mollalar yine de Türklerin var olan askeri ve siyasi gücünü kırmak için çeşitli fetvalar verirler.Böylece serdengeçti birlikleri sadece Türklerden oluşturulur ve en ön safta savaştırılır. Kırdırılır ancak savaş ganimetlerinden yeteri kadar yararlandırılmazlar.Ganimeti de saraylardaki Arap mollalar ile işbirliği yapan yeniçeriler kendi aralarında paylaşırlar…Ordudan, saraydan ve devlet düzeninden yavaş yavaş uzaklaştırılan, kafası kesilen, sürgün edilen Türklerin bir kısmı bu mollalara kızar ve canını kurtarmak içinde Kürtleşmeyi ana stratejik hedef olarak seçerler.Bu aşiretler ve boyların en büyükleri Avşarlardır, Halaçlardır, Mukri, Bayat, Beğdili, Evya, Yıvadır.Buna tarihimizde “Ekrad Türkmenlar” denir…Dersim Bölgesinde İran kökenli sonradan Kürtleşen ,Türkmenlere "Ekrad"denmiştir.Yine Kelkit’ten Hakkâri’ye kadar olan bölgede yaşayan Akkoyunluların büyük bir kısmı İran’a gider. (Bugün dünyanın en büyük Türk nüfusunun yaşadığı başkent Tahran’dır…)Böylece yüzyıllarca başımızı ağrıtacak Kürt sorunu ve Alevilik bu politikalar sonucu gelişir ve büyür.Osmanlı öyle bir açmaza düşmüştür ki, ne halifelikten vazgeçebilir ne de imparatorluğun kan kaybetmesi durdurabilir.Çünkü imparatorluğu kuran asli unsur Türkmenler dışlanmıştır, mezhepçiliğe kurban edilmiştir…Mollalar, başta matbaa olmak üzere bir sürü saçma sapan fetva verirler.Ve sonuçta Osmanlı’ya Rönesans’ı ıskalatırlar.Rönesans’ı İngiltere kapar… (Matbaa Osmanlı’ya ilk kez 1480’de Yahudiler ile gelir.1527’de Ermeniler matbaaya kavuşur.Rumlar ise 1563’te matbaaya kavuşur. Bu meşhur mollalar her defasında yeni bir fetva ile Osmanlı'nın matbaaya kavuşmasını engellerler.Batı Rönesans’ı ve aydınlanmayı yakaladıktan tam 240 yıl sonra 1727’de İbrahim Müteferrika’nın çabaları ile matbaaya kavuşuruz.Artık bilgiye ulaşmak için çok geçtir. Şimdi açıkça şu soru sorulmalıdır.1299’dan 1683 Viyana Bozgunu’na kadar tüm savaşları kazanan bir "Türk imparatorluğu" Osmanlı varken, neden son 250 yılda girdiği tüm savaşları kaybedip, bir de kurtuluş savaşı yapmak zorunda kalmıştır?Osmanlı bu dönemde 1683 Viyana Bozgunu’ndan, 1922’de Sakarya Savaşı’na kadar tüm savaşları kaybetmiştir.Mevlanaların, Yunus Emrelerin, Hacı Bektaşilerin, Seyit Gazilerin, Ahmet Yesevilerin… İslam’ı, İslam değil miydi?Osmanlıyı kuran Şeyh Edebalilerin İslam’ı, Akşemseddinlerin İslam’ı İslam değil miydi de Ebu Suudlara teslim edip batırdık koca İmparatorluğu…!İskilip'li Şeyhülislam Ebu Suud Efendi önce medreselerden matematik,geometri ve fen bilimlerini kaldırmış Yunus Emre'nin şiirlerini yasaklamıştır.Kızılbaş olarak nitelediği Anadolu Türkmenlerinin mal ve canlarını almak helaldir.Kızılbaşlarla çarpışırken ölmek en yüce şehitlik makamıdır,kestiği hayvanın eti murdardır,yenmez diyerek Anadolu müslümanlığına darbe vurmuştur.Yedi kızılbaş öldüren cennete gider diyen bu kişi sünni şeriatını yerleştirmeye çalışmıştır.Türkiye Cumhuriyetinin en yüksek makamlarını işgal edenlerin Ebu Suud,İskilipli Atıf Hoca hayranlıkları üzerinde düşünülmelidir.Bugün de aynı sürecin devam etmesi tarihten hiç ders almadığımızı göstermektedir.Pir-i Türkistanlı Ahmet Yesevi der ki: “Din bir seçimdir, ama Türklük kaderdir!”@deltoid |
İslamcıların yalandan ve komplo teorilerinden başka birşey konuştuğunu görmedim. |
Devletin nasıl çökertildiğini, masonlar tarafından nasıl kademe kademe ele geçirilip darbelerle esir alındığını, Osmanlı'nın çöküş sürecinin başlamasında İzmir'li, kendini mesih ilan edip diğer yahudileri de sapkınlıklarıyla yoldan çıkaran Sabetay Sevi'nin büyük rolü olduğunu biz çok iyi biliyoruz. Devletin istihbaratı biliyor artık bu gerçekleri, Sabetayistlerin, masonların nasıl örgütlenerek devleti ele geçirdiğini, halen daha bunun için uğraşanları devletimiz çok iyi biliyor. Türk bile olmadıkları halde, siyonizmin çıkarları ve İsrail'e giden yolda Türk ırkçılığını nasıl ortaya çıkardıklarını, Türkçülüğün fikir babalarından Moiz Kohen gibilerini biz iyi tanıyoruz. İnsanlar gelir geçer, devlet aklı kalıcıdır. Osmanlı zulümleri sebebiyle halk tarafından yıkılmış bir devlet değildir. Karşınızda sokak röportajlarındaki vatandaşların olduğunu sanmaya devam edin siz. Bu Kemalist propagandalara vatandaş da doydu artık.Ayrıca "ebu suud" diye birisi yok EBUSSUUD'dur o ve bu da lakabıdır. Aklınca suudilerle bağlantı çağrışımı yapsın diye namertler bilerek öyle yazıyor. Her konuda bilgisizliğinizi belli etmeyin. Ebussud efendi'nin hayatını biraz araştır, utanırsık belki. Osmanlı en büyük sınırlarına ve gücüne bu insanlar zamanında ulaştı. Boş boş konuşuyorsunuz. Tarihi gidip dizilerden ya da Osmanlı kiniyle yanıp tutuşanların kaynaklarından öğrenirseniz olacağı bu... Böyle kopyala-yapıştır şeylerle değil, kendi bilginizle gelin ki bişey bildiğinizi sanalım hiç olmazsa. Google'da olmasa bomboş kalacaksınuz, elinize bir kitap almak yerine 7/24 burada sağa sola sataşıyorsunuz anca. https://islamansiklopedisi.org.tr/ebussuud-efendi Videoyu izlemek için tıklayınız |
Atamız hristiyanlığı, müslümanlığı bir kenara bırakıyorken, yahudiliği bırakmıyor sağolsun. Düşünceli insan."Efendiler, bütün insanlığın görgü, bilgi ve düşüncede yükselip olgunlaşması, Hristiyanlığı, Müslümanlığı, Budizmi bir yana bırakarak basitleştirilmiş ve herkes için anlaşılacak duruma getirilmiş saf ve lekesiz bir dünya dininin kurulması ve insanların, şimdiye kadar kavgalar, çirkeflikler, kaba istek ve iştahlar arasında bir sefalethanede yaşamakta olduklarını kabul ederek, bütün vücutları ve zekâları zehirleyen zararlı tohumları yok etmeye karar vermesi gibi şartların gerçekleşmesini gerektiren «birleşik bir dünya devleti» kurma hayalinin tatlı olduğunu inkâr edecek değiliz"https://www.atam.gov.tr/nutuk/hilafet-konusunda-halkin-suphe-ve-endisesini-gidermek-icin-yaptigim-aciklamalar < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > |
|
|
|
|
|
|
Bak bu Agop Paşa'nın hayatını araştır. Ahlakın ne demek olduğunu öğrenirsin belki. Bi iki isim daha ekliyorum, utanman varsa gerisini sen araştır. Hayatınız yalan, iftira... İşin komik tarafı hepsi de "kızıl sultan" iftirası attığınız Abdülhamid'in görevlendirdiği isimler. https://www.gzt.com/derin-tarih/abdulhamidin-servetini-yoneten-ermeni-agop-pasa-2587147https://tr.m.wikipedia.org/wiki/Marko_Paşahttps://tr.m.wikipedia.org/wiki/Spiridon_Mavroyeni |
|
|
1. sayfa
"Bölünürsek yok oluruz, bölüşürsek çok oluruz."
2.ek: Arkadaşlar tamam anlıyorum bir papazın Osmanlı'ya, büyük Türk-İslam medeniyetine attığınız bütün iftiraları sadece 2 dk'lık konuşmasıyla çökertmesi çok zorunuza gitti, çünkü yıllarca "Osmanlı müslüman olmayanlara zulmetti" iftirasını attınız diğer yüzlerce iftiranız gibi. Ama üzgünüm yapacak bi şey yok, hakikatleri sonsuza kadar hasır altı edemezsiniz. Çünkü bi süre sonra o hasırın altı dolar ve üstünü örtmeye çalıştıklarınız diğer taraftan çıkmaya başlar.
Bu milletin gençlerini kirli ideolojilerinize alet edip kendiniz gibi devlet ve milletin değerlerine düşman yapmaya çalışıyorsunuz ama başaramayacaksınız. Vatanına hürriyetine göz dikenlere karşı cephelerde açlıktan çarıklarını yerken bile geçit vermeyen kahramanların kanının nesilden nesile halen damarlarda aktığının farkında değilsiniz.
YUNAN PAPAZ: Türkler Olmasaydı Ayasofya Düşerdi
Videoyu izlemek için tıklayınız
Bunları da konuyla bağlantılı olarak paylaşayım:
Videoyu izlemek için tıklayınız
Videoyu izlemek için tıklayınız
Videoyu izlemek için tıklayınız
Videoyu izlemek için tıklayınız
SON SÖZ: Zorunlu kalmazsam bu konuda daha fazla polemiğe girmek, sataşanlara cevap vererek vaktimi heba etmek istemiyorum. Herkes kimin ne niyette olduğunu biliyor. Son sözüm;
Kemalizm, Atatürk'ün şahsıyla bağı kalmamış, baştan itibaren onun arkasına saklanıp sinsi hesaplar peşinde koşan Türkiye düşmanlarının kullandığı bir ideolojidir. Bu konuda da bunun ispatını yaptı birileri. Bir Yunan papazın Türkleri övmesi bu arkadaşları çılgına çevirdi, içlerindeki Türk düşmanlığını dibine kadar ortaya çıkardı, sağa sola sataşmaya başladılar. Bunu yaparken de her zamanki gibi Atatürk'ün arkasına saklandılar.
Atatürk'ün öldürüldüğü iddiası zayıf da olsa ara ara gündeme geliyor, zaman zaman benim de düşündüğüm bir konuydu. Bu malum güruhu gördükçe neden olmasın diyorum. Ona dostmuş gibi görünüp, üzerinden güç devşirip ihtiyaçları kalmayınca da öldürmüş olabilirler, Atatürk'ün arkasına saklanıp azılı Türkiye düşmanlığı yapanları görünce neden olmasın diyor insan... Atatürk yaşamıyor ama birileri onun adını kullanarak yapmak istediklerini yapmaya devam ediyor. Her vatandaşın sorgulaması gereken bir durum bu.
DH forumlarında vakit geçirmekten keyif alıyor gibisin ancak giriş yapmadığını görüyoruz.
Üye Ol Şimdi DeğilÜye olduğunda özel mesaj gönderebilir, beğendiğin konuları favorilerine ekleyip takibe alabilir ve daha önce gezdiğin konulara hızlıca erişebilirsin.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Sonic.Storm -- 19 Nisan 2021; 23:26:59 >
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >