Arama butonu
Bu konudaki kullanıcılar: 1 misafir
41
Cevap
1726
Tıklama
16
Öne Çıkarma
Türkiye de okulların kışla gibi olması
D
2 ay
Binbaşı
Konu Sahibi

Merhaba arkadaşlar eskiden beri merak eder dururum bizim bu TR de neden okullar hep askeri kışla gibi yapılır soluk renksiz gri iç karartıcı binalar hep, oysaki burada çocuklar gençler zaman geçirecek ve görüntüsü bile insanı huzursuz eden bir yapı nasıl o çocuk ile gönül bağı kurabilir ayrıca her sabah rahat hazır ol asker gibi neredeyse tekmil verdiriyoruz çocuklara gençlere bir yat yere sürün denediğimiz kalıyor neden bu böyle yıllardır. Bu çocuklar gençler asker mi ve biz ülkeye insanmı yetiştirmek istiyoruz yoksa askermi çünkü her konuda mutsuz ve başarısız yaşam şevkini öldürüyoruz bu çocukların gençlerin.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

90larda okudum. O zamanlar okuldaki disiplin askeriyede yoktu. Yani ben askerligimde gormedim oyle bir disiplin. Andimiz okunurken askeri durus yaptiktan sonra hayvanat bahcesine adimimizi atardik. Be...
Yoruma Git
Yorumun Devamı Six Feet Under. - 2 ay +10
Yeri gelmişken sizce bir Elon Musk, Zükürberg, Bill Gates'in hangi okuldan çıkma şansı daha fazla?

Tü kaka ABD lisesi

Yoruma Git
Yorumun Devamı Six Feet Under. - 2 ay +8
ev ve okul zevki gerçekten kötü ve ruh sağlığına olumlu etki yapacak gibi değil ancak çocuklar erkek ve kızlar ın çoğu güzel okulları hak etmeyecek kadar leş ahlaksız ve ...
Yoruma Git
Yorumun Devamı BekirTemel - 2 ay +6
P
2 ay
Yüzbaşı

Andımız ne zaman okunmamaya başladı her sabah çocukların çoğu it, uğursuz, serseri olmaya başladı. Nasıl olsa adım başı üniversite açıldı, embesil olsalar bile iyi bir bölüm kazanabiliyorlar, ha doktordur, öğretmendir, dişçidir vs hepsi o kadar çok mezun veriyor ki işsiz ve eğitimsiz oldu, o ayrı. Gerçi işsiz kalmaları daha iyi, iş bulsalar da mesleklerini icra edebilecek kadar bilgi ve birikim sahibi olmadan diploma sahibi oluyorlar, hem de hiç üniversiteyi uzatmadan. Bizim zamanımızda en çok üniversiteyi uzatana ilk önce ve en yüksek maaşla iş verirlerdi, herkesten daha iyisini biliyor diye.


Bu mesaja 1 cevap geldi.
R
2 ay
Yarbay

Okulu yenileyecek bütçe? Güzelleştirecek bütçe?

Devlet giderleri zor karşılıyor. Veli bunun hesabını okuldaki müdürden soruyor. Veliden destek bekliyorsun, devlet versin diyor.

Demem o ki o okullar iyi bile halde.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

S
2 ay
Yarbay

90larda okudum. O zamanlar okuldaki disiplin askeriyede yoktu. Yani ben askerligimde gormedim oyle bir disiplin. Andimiz okunurken askeri durus yaptiktan sonra hayvanat bahcesine adimimizi atardik. Benim okulum ve cevre okullarinda yasananlar
-Sinifta ders esnasinda 31 cekenler
- Ogretmenin uzerine topluca atip gures tutmalar. (Ogretmen aglayarak cikmisti).
- Her hafta bicakli, yaralamali kavgalar.
-Ogretmen tekme tokat ve yumruk ile var gucuyle doverken dayak yiyen ogrencinin gulme krizine girip acimadiki acimadiki demesi.
-Burnundan kan gelene kadar dovulen ogrencinin ertesi gun ailesiyle ogretmenleri sira dayagindan gecirmesi.
-Su icti diye dayak yiyen ogrencinin 1 hafta sonra ogretmeni bicaklamasi.
-Okula dolu tabancayla gelip derse giren ogrenciler ogrenciler.
Bunlarin hepsi farkli farkli okullarda orta ogretim ve lisede gerceklesti.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Six Feet Under. -- 21 Mayıs 2024; 12:47:1 >

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @perSNN
K
2 ay
Yarbay

Doğru. Sadece okullarla, eğitim binalarıyla sınırlı bir sorun da değil.

Çevre planı, şehircilik ve mimarlık keskin bir açıyla inişe geçmiş, kent palnlaması tamamen boşverilmiş. Öyle ki, köylerde bile park yerleri, meydanlar gibi işlevsel alanlar daha tanımlı, daha iyi organize edilmiş, bu alanlar daha büyük bir disiplinle tecavüzden korunmuştur. Son kırk sene içinde Avrupa'nın bazı en sevimli kasabalarına sahip Türkiye'den, Avrupa'nın en sevimsiz, soğuk, kararktersiz, kaldırımında yanyana yürünemediği, bazen hiç yürünemediği, şarj, bisiklet gibi hiç bir yeni altyapıya veya faaliyete izin vermeyen konsantrasyon kaplarına dönmüştür. Eğitim binaları ve kampüsler bu yeteneksizlik ve boşvermişlikten payına düşeni almıştır. Çocukları da bu mekansal zorbalıktan koruyamadık.

Türk şehirlerinde tam manasıyla bir boşvermişlik vardır, ve bu bence 1980 darbe sonrasına denk gelir. Darbeden önceki yapılarda yaya yolları, binaların çevre ilişkisi, yeşil alanlar, bahçeler ayrılmıştı. Eski yapılara bakarsanız çoğu binanın yol hattından içeriye çekildiğini, orada bahçe, havuz gibi ortak alanların ayrıldığını görebilirsiniz. Tabii, zamanla çoğu araç park yerlerine dönüştürülmüş veya başka şekillerde kapatılmış, dükkanlara eklenmiştir. Eski halini hayal etmeniz, veya eski filmlere bir bakmak gerekir. Mimari denilen şey zamankla önce topografyayı düzlemek, yamaçları gerekirse 30 metrelik istinat duvarlarına çevirmek, yüksek binalarla duvarlar arasında kuyu gibi alanlar bırakmak, temel su almasın diye bütün bahçeyi sıvama betonla kaplamak olmuş. Eski hapishanelere pencere açılsa bıunlardan çok daha iyi olur... Şehirler duvarlar kentleri, pek çok yeni mekan zindan estetiğindedir.

Çocukluğum böyle hapishane mekanlarında geçmedi. Türkiye'nin bir salaşlığı hep vardı, şehirlerde yollar yazın toz, kışın çamurdu ama en azından devlet binaları, büyük binaların hepsi, apartmanlar doğru düzgündü, burada haksızlık edemem. İstanbul'un içinde ağaçların altında büyüdük, bahar ayları sınıfça gittiğimiz pikniklerde geçerdi. 70'lerde H planlı tek katlı, tamamen büyük meşe ağaçlarının altında, pencerelerin önü beton yerine toprak olan, sadece yaya yolları ve maydanların kaplı olduğu bir binaydı. İkinci okulum da üç katlı, ciddi ama yine sevimli mekanlardı. Ortaokulum sıkıcıydı, lisemin bahçesi ve ağaçlarını ise bugün park tabelası asılmış bazı yerlerle kıyaslarsak herhalde tabiat parkı sayılır.

Yurt çapındaki büyük ölçekli bu kepazeliğin sebepleri bence:
· rant ve plansızlık, veya düpedüz boşvermişlik
· tanzimattan beri entelektüellerin ve profesyonellerin dışlanması
· mülkiyet haklarının zayıf olması
· mimarlık eğitiminin ve mevcut mimarların yetersizlikleri,
· örgün eğitimde görsel sanatların ve sporun verilmemesi,
· yeni toplumun yaşantısını ekranlara kapanmış bir şekilde geçirmeleriyle iyi mekan talep etmemeleri ve fikirlerinin veya mekan zevklerinin olmamaları.
· iç ve dış göçlerle dar yollar ve duvarlardan oluşan, meydanlara ve karşılaşmalara pek izin vermeyen kapalı toplum şehircilik ve yapı estetiğinin bütün kasaba ve kentlere taşınması
· karar vericilierin (bilerek veya bilmeden) taşıt öncelikli şehirciliği benimsemeleri

Dükkandan satın alınamayan, ithal edilemeyen mimarlık düşünce dünyasını en güzel bir şekilde resmeder. Aslan yattığı yerden belli olur. Böyle mekanlarda yetişen ve yaşayan hocalar okullarına gelince, arabasını yaya geçidine park edip ders vermeye başlayınca çocuklara ne anlatacak. Disiplini nasıl sağlayacak... Disiplin, zihin dünyanıza göre meslek anlamına da gelebilir, zorbalık anlamına da. Çocuklara, savaşacaklar için beyin yıkama taktiği olan düzenli toplu hareketlerin aşırısını vermek yerine kendilerini ifade alanı tanısalar, yeteneklerini keşfetmelerine izin verseler görün bakın nasıl bir disiplin ve üretkenlik oluyor. Ama bunu yapabilecek kimseler, herhalde bugün maruz kaldığımız mekanların sebeplerini oluşturanlar değillerdir.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Karbon 12 -- 21 Mayıs 2024; 13:37:32 >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
S
2 ay
Yarbay

Yeri gelmişken sizce bir Elon Musk, Zükürberg, Bill Gates'in hangi okuldan çıkma şansı daha fazla?

Tü kaka ABD lisesi

< Resime gitmek için tıklayın >


< Resime gitmek için tıklayın >

Alamalanyanın kıskandı büyük Türkiye lisesi

Kafası karışanlar için, aşagıdaki bina F tipi cezaevi degil, bir egitim ögretim kurumu olan lise.

< Resime gitmek için tıklayın >





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Six Feet Under. -- 21 Mayıs 2024; 13:21:39 >

K
2 ay
Yarbay

Hocam nasıl okullarmış öyle. Benim gittiğim okullarda da ufak tefek problemler vardı da öğretmen dövmek, okula silahla girmek, bıçaklı yaralamalar filan bunlar uç noktalar.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @Six Feet Under.
S
2 ay
Yarbay

Askere gittiniz mi hocam? Orada ülkenin genel insan kalitesiyle tanışıyorsunuz :)


Bu mesaja 1 cevap geldi.

Bu mesajda bahsedilenler: @Kartal Göz
K
2 ay
Yarbay

Gideli yıllar oldu da okullarda böyle bir şey görmedim. Silah sokma, bıçaklı yaralama vs. Ama başka bir okulda gebe kalan kız öğrenciler gibi dedikodular duymuştum.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >


Bu mesajda bahsedilenler: @Six Feet Under.
D
2 ay
Binbaşı
Konu Sahibi

İlköğretim okullarına bakın gözleri gülen tebessüm eden tek bir öğrenci göremezsiniz devlet okullarında diğer yandan liselere bakın erkek öğrenciler cezaevi mahkûmu gibi depresyon içerisindeler.



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

B
2 ay
Yarbay

oldum olası okulu hapishane olarak gördüm en sonunda açıktan bitirdim iyi de yapmışım it köpekle derste dinlenmiyordu



D
2 ay
Binbaşı
Konu Sahibi

İlköğretim orta lise bide üniversite dedinmi 16 yıl minimum gençlerin hayatından yaşamından çalınıyor sonra gel bu gençlere sor neden yüzün gülmüyor neden gözlerinin feri sönmüş



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

B
2 ay
Yarbay

ev ve okul zevki gerçekten kötü ve ruh sağlığına olumlu etki yapacak gibi değil ancak çocuklar erkek ve kızlar ın çoğu güzel okulları hak etmeyecek kadar leş ahlaksız ve düşükler, hani karşılıklı bi vasatlık söz konusu günümüzde, bizim zamanımızda kimsenin yapabilecek şeyi yoktu sınıflar şartlar hayat en son sıra çocuk bize gelmeliydi sıralamada, günümüzde bu değişmiş it kopuk merkezi okullar kötü öğretmenler salmış insanlar vsvs



V
2 ay
Yarbay

O kadar AVM yapılacağına ilkokul ve lise yapılsaydı ve atanamayan öğretmenler atansaydı, hem sınıflar 8-10 kişilik olurdu hem de açıkta kalan öğretmen olmazdı. Yanlış zamanda yanlış binalar yapıldı. Öncelik bol bol ilkokul ve lise binalarının yapımı olmalıydı. Evet, bi de okullarımızın tasarımı gerçekten cezaevi gibi. Okul binalarını daire şeklinde inşa etmek çok mu zor? Şirketler, AVM'ler daire tasarımda yapılabiliyorken, okullar neden cezaevi mimarisi ile yapılıyor? Sınıflar neden 10 kişiden fazla, 10 kişilik sınıflar yapılıp açıkta kalan öğretmenler neden o sınıflara atanmıyor?





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Virtual Reality -- 22 Mayıs 2024; 8:50:25 >

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

D
2 ay
Yarbay

Okulun içini kendimiz açık maviye boyadık ve ertesi günkü manzara da duvarlarda hep ayak izleri vardı. Baya çirkin bir görüntü oluyordu, 1 yıl sonra da rengi değiştirdik. Yine kendimiz boyadık. Güzel okullar olsun vs. istiyorsunuz da bunlar hep bütçeyle alakalı şeyler. Okula bir spor salonu yapmak bile büyük bir külfet iken, istedikleriniz Türkiye şartlarında mantıklı şeyler değil.



A
2 ay
Yüzbaşı

Okullarda toprak, yeşillik alan bile yok artık. Bizim birisi çim olmak üzere 2 farklı futbol, 2 basketbol, 1 voleybol sahamız vardı. Okulun bahçesi ağaç ve yeşil alan doluydu. Şimdiki okullarda her yer beton. Yere düşen çocuk en iyi ihtimalle kıyafetin dizini yırtıyor.



A
2 ay
Yarbay

bence akapenin yaptığı birkaç icraatinden biri de
okul ve sınıf sayısını arttırmak oldu.
buna rağmen yetmiyor.
ama bu konu çok teknik.
müdür ve öğretmenler, neden böyle oldugunu
açıklarsa, bizde öğreniriz :)



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

D
2 ay
Binbaşı
Konu Sahibi

Okullarda renk yok ve bu çok üzücü neden derseniz renkler insanların psikolojisini doğrudan etkiler mesela yeşil alan olmalı veya beyazın tonları veya mavi renkler belki turuncu pembe neden olmasın ki ama bakıyorsunuz adeta nazi binaları gibi gri adeta savaş varda asker yetiştiriyoruz çocuk yerine okullarda



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
Y
2 ay
Teğmen

mrb, idareler duvarların kirlenmesini istemiyor, çünkü okulları sınıflarsak:

İlkokullar, öğrenci ilk defa evinden sonra okulu görüyor, duvarları boya, çiz, tepikle vs...

Ortaokullar, öğrenci ergenlikte; tavanda dahi ayak izi bulabilirsin, kapılar tekmeyle delinmiş, tuvalat kapıları kırılmış, akıllı tahtanın üzerine oturan ben burdayım diyen nesil.

Lise boyutunu net anlamıyla bilmiyorum...


Yöneticiler puanla büyük okullara gelebiliyor, gelenler ise yaşlı, emekliliği gelenlerdir. Vizyon olarak sizin söylediğiniz tarzda yetiştiği için bu eski tarzın dışına pek çıkamıyorlar. Ayrıca bu kolaylarına geliyor. Küçük okullarda genç vizyoner yöneticiler var ama onlarda da ödenek para yok.

Örneğin okullar boyanacaksa müteahitin ilk boyadığı rengin aynısını bulup bir kat boyayla kapatmaya çalışır ama maalesef ki mütahitler de mütahitlere özel artan/tutulmayan/elde kalan/senesi dolmuş/ ucuza mal edilen renkleri/malzemeleri seçerler, Bu artan kalan boyalar ise tutulmayan, elde kalan, koyu garabet renklerdir. Ayrıca duvara çocuk ayak da bassa izini bile göstermez. Çizilince rütuşla kaybolur. Askeriyede de aynı mantık, kolay kolay zarar gelmesin yönetimi uğraştırmasın. Devlet üniversiteleri de aynıdır.

Cıvıl cıvıl okullar özeldedir, devlette ise anaokulu ya da proje okulları/tabiat okulları daha cezbedicidir. Cıvıl cıvıl sınıflar ise idare izin verirse öğretmen uhdesindedir. Velileri ikna eder boyatır.

Ayrıca tip proje denen bir garabet proje seçimi daha var, onun dışına çıkamıyorlar. 12 derslikli/24derslikli/18 derslikli/32 derslikli okul vs, Onlar da uzun ömürlü olsun diye uğraşıyorlardır kendilerince bir nedenleri vardır. Şimdi yeni yeni Selçuklu mimarisiyle harmanladılar vs... Ama yapılan okullar valilik kanalıyla yapılıp YİKOB üzerinden milli eğitime veriliyor. Öğretmen/müdür olarak, sen şunu da böyle yapalım, öğrencinin boyu kısa akıllı tahtalar 15cm aşağıda olsun, lavabolara kolları yetişmiyor deme hakkın yok.... Ayrıca mütahitler de işi kotarmak maksatlı defolu ne kadar ürün varsa devlet ihalelerinde kullanıyorlar, fayanslar 1 senede şişer, lavabolar patlar, su tesisatı çatlar, tuvaletler çalışmaz, kapılar contasızdır, pencereler tam açılmaz ya da ölçüsüzdür vs vs...


https://egitimyapilariprojeleri.meb.gov.tr/tip-proje-listesi-2/





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi yeniceli2001 -- 22 Mayıs 2024; 18:31:13 >