Çok güzel bir belgesel paylaşım için teşekkürler..Yalnız bu planlı eskitmede teknolojinin gelişimi ve daha az enerji kullanımı gibi amaçlar olayın vehametini biraz daha düşürebilir mi? |
Çok güzel bir belgesel. Herkesin izlemesi lazım |
Teşekkür ederim |
Sayın vezir üstadım, elbette haklısınız. Biz durumun fakındayız, hatta bu belgeseli hazırlayan insanlar ve belgeselin ulaştığı insanların en azından %10'u da bu durumun farkında. Diğer tarafta, üreticiler duruma bakılırsa zaten her şeyi planlamışlar. Ben bunu da merak ediyorum biz talep etsek acaba yine de üretim sürecinde değişikliğe gidilir mi? Dünya nüfusunun &10'una ulaşsanız, geriye kalıyor %90'ı. Diğer tarafta organik bazlı ürünlerde bölesi bir surum olabilir mi? Yukarıda örneğin verdiğim deri ayakkabı. Daha uzun ömürlü olabilir mi? Şimdi bu yaklaşımıma bakarak üretici tarafında olduğumu düşünmemenizi rica ediyorum. Mantıksal olarak yaklaşmaya alışıyorum. Yine diğer tarafta, zamanla teknoloji gelişti (en azından ben bu şekilde düşünüyorum) teknoloji geliştikçe (araçlar için belirtiyorum) bilgisayar üretim alanına da otomobil alanına da, sağlık alanına da girdi. Yaptığımız ürün dayanıklı ancak gelişen teknoloji karşısında eksikleri var, bu eksiği gidermek için bile mecbur bazı alış-veriş ya da model yenilemelere gideceğiz. Soru şu: Bu değişim zamanı ne kadar sıklıkla olmalı? Belki de günümüzdeki en büyük sıkıntı bu değişim ihtiyacının çok kısa zaman aralıklarıyla meydana gelmesi. Bunu daha ziyade örneğin bir CNC torna tezgah için söylüyorum. Ürettiğiniz tezgahı 2 yıl sonra yenisi almaya aslında bir şekilde zorluyorsanız işte israf burada başlıyor. Toplumda bir tüketim alışkanlığı var ve bana göre bu alışkanlığının devam etmesinde (ya da artmasında) tek etkenin üreticiler olmadığını düşünüyorum. 2 yılda veya her yeni modelle birlikte elindekini değiştirme arzusu ve bu arzuyu kontrol etme iradesi şahsın kendisinde. Bireysel bazda da çaba gösterilmeli fakat yine de üreticiler bu planlı eskitme tekniğinden vazgeçerler mi bu kısım belirsiz. @Sayın superposition, görüşünüze kısmen hak vermeme rağmen, Frerrari gibi yılda 10 araç satıp yüksek gelir elde eden şirketler de var diye düşünüyorum. Nihayetinde gün geçtikçe nüfusumuz artıyor, bir zamanlar piyasada "sana, rana" margarinleri vardı; bugünse marka sayısı arttı ancak bu markalar hala var olaya devam ediyor. Birilerinin girişimci ve istihdam eden pozisyonuna olması için ya da ekonominin büyüyerek devam etmesi diğerlerinin sömürülmesine gerek yok düşünüyorum. |
Saab neden batti volvo neden el değiştirdi. Gm vectrayi veriyor fazla drgiştiemeden sizde bi araç uretin diyor volvoya. Adamlar testler yapiyorlar yuzlerce hata buluyorlar tabi yuzlerce parçayi yeniden uretiyorlar hem hatasiz hemdaha uzun ömürlü bambaşka bir araç çikiyor ortaya. Tabi bu muhendislerin kovulmasina yol açiyor. Senmisin uğraşan daha iyisini yapmakla. Malesef böyle hala direnen firmalar var ama biz kendimiz bu şekilde istiyoruz. Ayni kas ayni donanim araca duyada çok az insan 2 katini ödüyor. |
Tüketim kötü bişey değildir.Ama bilinçli tüketici olmak lazım ihtiyaçları iyi analiz etmeli uzun vadeli düşünmeli insan... Zaten çoğu insan tarafından bilinen bir gerçek eski tüketim mallarının yenilere göre daha uzun ömürlü olduğu... |
Tuketmeyin tukenmeyin![]() |
Htc sensation xe kullanıyorum, garanti bittikten sonra çaktım romu. Ekranında bir noktasında siyahlık var, para olunca ekran alıp tamir edecem. Kapağında kırık var onu da sipariş verecem. Ne zaman malzeme bulamam o gün atarım heralde. |
Güzel bir belgesel. Elinize sağlık vezir kardeşim. Ben bunları biraz daha önceden biliyordum, hazmetmiş oldum böylece. Konunuza ilginin fazla olması nedeniyle de buraya yazma gereği duydum. Kapitalizmin ve bütün bu sonuçların nasıl doğduğunu merak edenler olursa ve kitap okumayı sevenler için de ayrıca bir tavsiyede bulunmak isterim. Texas üniversitesi profesörlerinden Texe Marrs isimli bir akademisyen tarafından yazılmış İllüminati adlı bir kitap var. Bunu okumanızı, yaşadığımız dünyayı tanımanız açısından tavsiye ederim. Yazarın "Bilinen tarihin bilinmeyen gerçekleri" adındaki kitabını da aramadığım yer kalmadı, ancak bulamadım. Bulanların bu kitabı okumasını da tavsiye ederim. Hatta elinde bulunan varsa, ücreti karşılığı alabilirim. Dünya tarihinin ve insanlığın kaderinin, 10 kişinin elinde nasıl oyuncak olduğunu da hayretler içinde göreceksiniz. |
Komplo teorisi vs mi düşünmeye gerek yok, eskiden dayanıklı tuketim malı denirdi, şimdilerde aynı mallar 5 yılda perte çıkıyor, eskiden bir buzdolabı, çamaşır ya da bulaşık makinesi, tv, ütü vs alırdınız +10 yıl kullanırdınız, şimdiki araçlar da öyle, 3-5 seneden sonra heryerlerinden ağrılar geliyor örnek yenileri reno motorlu nerede o eski mercedes dizeller... |
Bizim koydeki buzdolabi 78den beri tikir tikir calisiyor. Hic bozulmadi diyebilirim. Ama simdikiler garanti bitmeden bozuluyor mubarek ![]() |
Güzel belgesel bunu izlememiştim ancak , başka formatta usa da itfaiye de asırdır yanan ampul ismini hatırlamadıgım bir belgesele daha konu olmuştu.. Arşivimde fazlasıyla belgesel var artık ısımlerını hatırlayamıyorum :) |
Cevremde herkes krediler çekip kart borçlarını kapatmaya çalışıyor, her ay bilmem kac yüz bin insan kart borcunu odeyemiyor.. yilda 1 kere tatilde foto cekicam diye 1-1.5 milyara pro fotograf makinasi alıyor insanlar. Batiyoruz farkinda degiliz. |
Birçok sektörde rekabet var.Üretirken maliyetleri düşürmek için kalitesiz bileşenler kullanılıyor.Bu da kaliteyi etkiliyor. |
Sevgili kardeşim, anladığım kadarıyla bu şekilde yapılsa da yine zararlı çıkan biz olacağız. Üreticiler kısa zamanda yıpranan ürünler geliştirilsin istiyor, ki böylece ekonomi büyümeye devam etsin. Sizin dediğiniz gibi olsa (üretelim, üretmeye karşı değilim) bu defa da yedek parçadan yolacaklar. Belgeseli izlediyseniz, orada yazıcı örneği güzel bir örnek olmuş. 3 satıcının, 3'ü de yenisini almak daha uygun diyor çünkü arzu edilen yedek parça aşırı pahalı. Ya biz dayanıklı mal üreten markaları tercih edeceğiz ki diğer üreticiler de malı satmanın yolunun bu olduğunu düşünsün ya da aslında bütün üreticiler planlı eskitmeci ve biz örümcek ağından kaçamayacağız. Yerli üretim konusuna gelirsek, ilginç şekilde (station megane ile station cee'd konusuna giriniz) yerli üretim megane'ların daha kalitesiz olduğu yazılıyor, bu duruma bakarsak bizimkiler planlı eskitmenin mucidi öyleyse. |
Dayanıklı ürünleri tercih ederek piyasayı yönlendireceğiz. Seçicilik üreticiler tarafından hemen farkedilir bunun farkında olunca sonuçlar karşısında şaşıracaksınız |
Üretim sürecinin püf noktaları bulunmaktadır. Bütün üreticiler piyasada yer almak için ürünlerinin satış fiyatını belirlerler. Buradan yola çıkarak ürünün hangi kalitede ve teknik donanımda olabileceği ortaya çıkar, mühendislerin üstünde parasal sınırlar bir giyotin gibi durur ve hatalı tasarım aslında satılamayan veya imalat fiyatı yanlış hesaplanmış bir ürün olduğu uzun toplantılarda karar alınır. Üst yönetim için imalat fiyatı işin en önemli aşamasıdır ve karar alma ve ürünün piyasaya sürülme aşamasında büyük önem taşır. Konu teknik olarak çok derin olmasa sa ne kadar satılacağı ve ürünün piyasaya sürüldüğünde tutulup tutulmayacağı pazarlama bölümünün öngürüleri ve geri dönüşleri ile şekillenir . Kapitalizm işte acımasızlığını bu noktada göstermeye başlar.çünkü satılan başarılı satılmayan başarısızdır felsefesi ancak acımasız bir sistemin adıyla anılabilir. Konuyu genişletebilirsiz sonuç değişmez .yine mesela diyeceğim;) Retting uğruna televizyonlardan iletilen programlara bir bakalım.reytingin çok olup olmamasının tüketiciler veya seyirciler açısından fayda ve çıkar oranı ile televizyon istasyonu sahiplerinin fayda çıkar oranı aynı olamayacaktır. 20 yıl boyunca yüksek reytingli programları takip etmenin bireye katma değeri ne olacaktır ... Koca bir hiç değil mi , İşte kaybedilen sürenin nasıl geri dönüşü yok ise israfın da dolaylı olarak dünyamız üzerinde geri dönüşü olmayan zararları olduğu artık tartışma konusu bile olmamaktadır. Konunun özünü anlayamazsak değişmeyen şey Mutluluk kavramının da sulandırılması ile sonuçlanacaktır.üzerinde düşünmemiz gerekli |
Çözüm sizin dediğiniz gibi dayanıklı mal tüketiminde gizli. Bunların da mutlak ulaşılabilir seviyede olması lazım, herkes aynı alım gücüne sahip değil. Diğer tarafta da marka imajı, prestiji gibi konulardan ziyade dayanıklılık konusuna odaklanmak lazım ki üreticiler bu tepkiyi görsünler. Fakat, sanki anlaşmış gibi (tıpkı sizin paylaştığınız videodakine benzer bir durum) bir tablet alayım dedim, hemen her arkadaş ipad öneriyor... İlginç olansa yazılımının daha iyi olduğu ve zamanla yavaşlamadığını söylüyorlar. Bu konuda bilgisi olmayan beni etkiledi şahsen, gerçi alabildim mi? Hayır ancak bugün imkanım olsa ipad alırdım büyük ihtimal ki ileride hanım için düşünüyor-dum. Duruma bakılırsa planlı eskitmenin en büyük katılımcısı gibi duruyor marka. Duruma bakılırsa farkında olmadan satış danışmanı arkadaşlar da, işleri ya da ilgileri gereği yapılan testleri takip edip, oradan bir fikir edinip bu fikir doğrultusunda müşteriyi yönlendiriyorlar. E öyleyse planlı eskitmenin ilk başlangıcı reklamdır diyebilir miyiz? |
< Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı > Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle