Tarih seven, okuyan, araştıran, bilen insan değişken zamansallık ve mekansallığı daha iyi kavrar hale geliyor. Aktüelin yarattığı koşullanmaların ötesinde kainatla ve büyük varoluşla daha bütünleşik uzamsal bir dünya algısı geliştiriyorsun. Diğer disiplinleri bilip bilmemenin aksine (ki onlar da önemlidir) tarih bilenle bilmeyeni şahsen birbirinden ayırırım; tarih bilenle bilmeyenin arasında o denli büyük bir entelektüel uçurum bulunuyor. Tarihin potansiyeli, gücü, tehlikesi ve benzeri nitelikleri kelimelerle ifade edilemez. Tarih kaya gibi insanlar üretmiştir. Tarih gerçekliğin üzerine bir üst gerçeklik kurmuştur ama gerçeklikle irtibatını asla yitirmemiştir. Tarih yapılmış, anlatılmış, kendisini anlatmış bir şeydir. Bilimlerin, sanatların ve metafiziğin yaşamı ve kültürü dillendirmek için birbirleriyle buluştuğu bir noktadır. Söylemin söylemi, hiç konuşanın olmadığı yerde konuşandır, not düşendir tarih. Gözleri dağları, taşları, nehirleri, ömürleri, yaşantıları, tüm duyguları, arzuları, orduları, gayretleri, inançları, dünya üzerinde kurulup geçip giden tüm yapıları delip geçer. İnsandan bir tanrı benzeri üretir. Olimpos'tan bakmak gibidir. Karanlıktaki ideali, idealdeki karanlığı görebilmektir tarih.
DH forumlarında vakit geçirmekten keyif alıyor gibisin ancak giriş yapmadığını görüyoruz.
Üye Ol Şimdi DeğilÜye olduğunda özel mesaj gönderebilir, beğendiğin konuları favorilerine ekleyip takibe alabilir ve daha önce gezdiğin konulara hızlıca erişebilirsin.
< Bu ileti Android uygulamasından atıldı >