Malesef giriş seviye Denon ürünleri (ister avr ister stereo amfi olsun) kullanıcıları çok kısa bir süre içinde upgrade fikrine yönlendirir. Çünkü tatmin edemezler. Fiyat kısmı ile alıcıları cezbederler fakat sadakat yaratmada zayıftırlar. Bunlar da inanın markayı kötülemek için değil. Kendim de kullandım ve bu yollardan geçtim. Deneyim içeriyor yani...Boşuna harcadığım zamanları ve paraları insanlar yaşamasın diye yazdım. Zaten bu işte ilerlemiş insanların sistemlerine bakarsanız bu ürünleri de görmezsiniz. Bütçe gibi haklı bir nedenle bazen sıfır bir giriş ürünü yerine aynı bütçelerle ikinci el çok daha şahane cihazlar alabilirsiniz çünkü. Çok para vermeniz değil de elinizdeki paralar ile en iyi neler elde edilebilir onun araştırmaları yapılmalı. |
< Resime gitmek için tıklayın > Ben de kendime A yada AB sınıfı amfi yapmaya çalışıyorum. |
Selamlar, şans eseri postunuza denk gelince yazmak istedim. Yaklaşık 3 hafta kadar önce Cambridge CXA81 modelini sıfır olarak mağazadan test ederek satın aldım. Alma nedenimi de şöyle belirteyim, ev sinema sistemimi (Onkyo + Dali Oberonlar) her yerin kablo olması ve her köşeden hoparlör çıkması nedeniyle eş baskısına dayanamayıp elden çıkardım ancak yarattığım bütçeyle daha minimal bir stereo sistem toplamak istedim. Kaliteli sesten vazgeçmek kolay değil. İkinci el sıfır ayarında LS50 Meta hoparlör aldım öncelikle. Bu hoparlörleri bagaja atıp İzmir'de bir hifi mağazasına gidip daha önceden telefonda konustugumuz ve bütçe aralığımda olan Yamaha AS-501/701, Marantz pm6007/7000N ve ikinci el bir kaç amfi ile denedim. Her amfinin kendi ses karakteristiği var tabi. Ancak Cambridge ve Kef'lerin uyumu inanılmaz oldu. Marantz ve Yamaha çok mekanik ve sönük kaldı. Cambridge'i denerken ise sanki diğer amfilerle denediğim keflerin önünde bir perde vardı ve o kalkmış gibi oldu. Mağazadakiler bile diğer ürünleri tavsiye edemediler diyebilirim rahatlıkla. Zaten almadan önce de yabancı forumlarda okumuştum aynı durumu, kendim de test etmiş oldum. Tabi başka hoparlörlerde çok daha farklı sonuçlar çıkabilir, ancak kefler çok talepkarlar ve cambridgeler bu talebi iyi karşılıyorlar. İngilizin ingilizle uyumu çok başarılı sonuçta. Aklınızda varsa mutlaka gidin ve test edin derim. |
Amfi değişimiyle tatmin olacağınızı düşünmüyorum. Amfi değişimi için yapacağınız harcamayla hoparlör değiştirirseniz daha memnun olursunuz |
Sistem bileşenleriniz neler aslında bir yazsanız daha isabetli bir öneri yapabilirim şahsen. Son zamanlarda fiyatlar cidden saçma sapan arttı. Aslında ciddi bir tutar ayırmışsınız amfi için. Eğer network özellikleri de olsun diyorsanız Yamaha R-N803d önerebilirim. Kullanıp çok memnun kalan kişiler tanıyorum. Siz de biraz araştırın tabi. Yakın bir arkadaşım kullanıyor. Dali ile uyumunu öğrenip detay bilgi ileteyim size. |
Neticede hepsi birbiri ile uyumlu cihazlar. Audio Technica AT-LP3: İyi denilebilecek bir pikap. Belt drive... Ama neticede bir AT-LP5 veya AT-LP 140 değil... Sony Str-Dh190: Stereo amfi konusunda Sony ilk akla gelen firma değil. Diğerleri daha mı iyi? Neticede hepsi AB sınıfı çalışan cihazlar. Radyo ve bt olması avantaj mı? Cihazın arkasına bakın. Hoparlör terminalleri ucuz klips tipi kötü terminaller... Bu tür terminaller genellikle receiver'larda (radyolu amfi) bulunur. Dolayısı ile radyosu olması belki bir avantaj. Ama aynı zamanda dezavantaj. Polk T15: Hoparlör konusu tamamen bir zevk işi. Herkesin kulağı duyar ve beklentileri farklıdır. Bu nedenle hoparlör dinlenmeden alınmamalı. Tekrar neticeye dönersek üçü de birbiri ile uyumlu, aynı seviyede cihazlar... |
AB sınıfı çalışan bir amfi almak isteyene Yamaha A-S301, A-S501, A-S701 serisi entegre amfilerden birini önerebilirdim. Ancak şu an dövizin yüksekliği nedeni ile A-S301'in fiyatı bile amfiye ayırmayı düşündüğünüz fiyatın iki katına yakın. |
Valla saydığınız Cambridge Audio ürünlerini dinlemedim.Yanlış birşey söylemeyeyim. Diğer ikisi birbirinden tamamen farklı olsa da- yazdıklarınızdan sizi tanımaya çalıştığım kadarı ile -sizi tatmin edecek olan ikisi de değil. Yamaha grubunda stereo amfi olarak en az 1100 serisi size oh be iyi ki stereo amfi olayına girmişim dedirtecek.Yamaha serilerinde dananın kuyruğunun kopmaya başladığı yer bu cihaz. Ama fiyatları malum.Ben mesela Yamaha AS-2100 kullanıyorum. Diğer konu için:İlla birini seçeceksek " R-N803D bir receiver olmasına rağmen 801 kadar iyi sonuç veriyor". İçlerindeki çoğu bileşen aynı bu arada. Dac olarak 801 bir tık üstte, onu belirtmeden geçmeyeyim. Network özelliklerine ihtiyacınız varsa 803D, yoksa Yamaha A-S801 derim. Diyelim ki stereo amfiyi seçtiniz. Müziklerinizi nereden çalacaksınız? Plak dinliyormusunuz? |
|
Kablo sök-tak yapmak onarımı oldukça pahalı bir arıza ile sonlanabilir. Zaten uzun vadede bu eziyete katlanmak istemeyip sistemi kullanmaktan vazgeçebilirsiniz. Bu nedenle şöyle bir anahtarlama aleti almanızda yarar var: https://www.aliexpress.com/item/1005002635490920.html?spm=a2g0o.productlist.0.0.5b3a7fa5ZFh7X8&algo_pvid=9824fd32-dc62-43e7-93bd-f55c28d05b7e&algo_exp_id=9824fd32-dc62-43e7-93bd-f55c28d05b7e-15 |
Pasif bir devre olması nedeniyle alet üzerindeki anahtar sağlıklı kontak sağladığı takdirde böyle bir cihaz kalitede düşmeye neden olmaz. Diğer taraftan banana plug'ların da ne derece sağlıklı kontakt sağladığı da şüphelidir. Sözünü ettiğim konu kontaklarda iç direnç oluşmasıdır. |
Öncelikle bluetooth'a bu kadar öncelik vermemenizi öneririm. Bluetooth'un yüksek kaliteli ses aktarımı için yeterli bant genişliği yoktur. Piyasada optik, koaksiyel girişli, dahili DAC'lı ancak Tidal vs desteklemeyen, yani player özelliği olmayan uygun fiyatlı stereo amfiler bol. (Örneğin Yamaha A-S700 gibi) Amfide network player özelliği ve Tidal, vs desteği isterseniz oldukça pahalı başka bir segment karşımıza çıkıyor. Bağımsız cihaz olarak network player'ların fiyatı ucuz değil. Ancak gerek kullanım kolaylığı, gerekse desteklediği formatlar konusunda bazı sorunlar olabiliyor. Örneğin ben SACD ISO dinlemeyi tercih ediyorum. Ancak bunu destekleyen bir network player yok. Daha önce bir mesajımda yazdığım gibi çok iyi bir AV receiver'ınız varsa bunun yerine bir stereo amfi almanız size büyük bir getiri sağlamayacaktır. Eğer hoparlörleriniz monitor klas ve alacağınız amfi gerçek Class-A değilse tabi... Ancak şu detaya dikkat etmek lazım: Bir stereo amfiye $500 veriyorsanız aynı performansı $500'lık bir AV receiver'dan beklememek lazım. Biri 2 kanal amfili, diğeri 7+ kanal amfili... 7+Kanal amfiyi 2 kanal amfi maliyetine yapmak mümkün değil elbette. Ben USB DAC girişi, preampli giriş ve çıkışı olan nispeten eski ama üst düzey bir AV receiver'ı (Pioneer SC-LX87) stereo'da preamp ve dijital girişlerde DAC olarak kullanıyorum. Zidoo Z9X media player'dan, USB Audio Player Pro yazılımı ile USB'den AV receiver'a bağlantı ile aldığım sesten oldukça mutluyum. Bu bakımdan AV receiver'da USB DAC girişi olmasının avantajına dikkat çekmek isterim. Pikap için AV receiver'ın dahili pho pre'sini kullanmayıp harici phono pre kullanıyorum. Stereo'da bir anahtarlama ile Class-A stereo power amfi kullanıyorum. Mamafih AV receiver'ın Class D çalışan kendi güçlü amfisinin sesi de oldukça iyi. Dolayısı ile seçenekler bol. Karar vermek zor. |
Evdeki eski bilgisayar parçalarından bir bilgisayar yaptım. Hifi ve wifi işini ilave olarak 170 liraya ikinci el 24 bit 192 khz dac lı PCI-e bir ses kartı, 50 liralık bir Bluetooth adaptörü ve indirimde 130 liraya wifi adaptörü alarak çözdüm. Giriş seviye AB sınıfı bir amfi kullanmama rağmen mükemmele yakın bir sonuç aldım. PC ekran olarak televizyona bağlı ancak müzik dinlerken koca televizyonu açmak yerine uzaktan kumanda olarak wifi üzerinden Spacedesk isimli bir programla telefon, tablet, laptop artık hangisi uygunsa bilgisayara bağlanıp oradan Tidal, internet radyosu, harddiskte kayıtlı 2 küsür TB müzik arşivine bağlanıp yönetilebiliyor. Bence çok keyifli bir setup oldu. Tek kötü yanı hazır bir network cihazına göre PC biraz fazla elektrik çeker. |
Yamaha a-s301 ile ilk deneyimlerimi paylaşayım. İlk 2 gün kaynak cihazım olmadığı için yalnızca optik kablo vasıtasıyla tv ile kullanabildim. Genel kullanımda tv kanalları, Youtube, Netflix ile olabildiğince doğal, rahatsız etmeyen, olması gerektiği şekilde düzgün bir ses aldım. Kullandığım hoparlörler Klipsch'in giriş seviyesi r-15m raf tipi + Klipsch r-100sw subwoofer. Hoparlörlerin kağıt üstündeki mütevazı bas performansına rağmen amfi bir şekilde basları iyi çaldırıyor, ortaya çıkarıyor. Belki filmlerde biraz daha gümbür gümbür olsun dersem bas derinliği iyi olabilir ama onun haricinde özellikle müzik için asla subwoofer iyi ki var yoksa böyle dinlenmezdi demedim. Müzik ve genel kullanım için subwoofer bana göre yalnızca %10-15 lik bir boşluğu tamamladı. Ama kesinlikle yalnızca 2.0 şeklinde de rahatlıkla kullanılabilir. Tv ile kullanırken her ne kadar amfi düzgün bir iş çıkarmaya çalışsa da ses tabi ki genellikle biraz cılız ve çözünürlüğünün yetersiz olduğu belli. Genel tv kullanımı yanında asli amacımın da müzik dinlemek olduğu düşünülürse bir kaynak cihaz almam gerekiyordu. Network playerlar da oldukça pahalı olduğu için ve bir de o cihazların kanser eden uygulamarını kullanmayı çok sevmediğimden İfi Zen Blue v2 (bluetooth receiver) satın aldım. Timpani Audio'nun sitesinden sıfır olarak aldım ve çabucak güzel bir şekilde gönderdiler. Her ne kadar bluetooth öcü gibi gösterilse ve adam yerine konmasa da ben bu cihazın oldukça iyi olduğunu düşünüyorum. İncelemelere bakarsanız da gayet başarılı bulunduğunu görürsünüz. Eğer güncel bir Android telefonunuz varsa Aptx Hd, LDAC, LHDC gibi son aktarım teknolojilerini destekliyor. Oldukça kaliteli aktarım sunuyor ve isterseniz dahili DAC'ı da mevcut. Önce dahili DAC'ını kullandım. Line 1'den rca ile bağladım; ardından coax kablo ile Yamaha'nın dahili DAC'ını kullanarak dinledim ve çok bir fark hissedemedim. İkisi de gayet iyiydi. Gelelim cihazın ses kalitesine. Dediğim gibi ben 1000 dolarlık network playerı 1000 dolarlık harici bir DAC'a bağlayıp onun üzerinden 500 dolarlık kablo ile ses almadım. İfi Zen Blue ile Xiaomi Mi Note 10 telefonumu kaliteli ve güncel bir aktarım olan LHDC ile bağladım. Apple telefonlar bu bağlantıları desteklemediğinden aynı kalite sağlanamayacaktır tabi... Standart bir coax kablo ile Yamaha'nın kendi DAC'ının coax girişine bağladım. Tidal'ın master kalite parçalarına geçmeden önce en sık kullandığım platform olan Youtube Music ile denemeye başladım. Her kulaklık ve ses sistemi ile sürekli dinlediğim test parçalarım olan Bruno Mars- 24k Magic, Michael Jackson-Billie Jean, Dua Lipa-Don't Start Now, Sezen Aksu-Kurşuni Renkler'i vs. dinledim. Her şey gayet düzgün ve zevk veren bir şekilde ilerledi. Salonda kapı, pencere açık, akustik kötü olmasına rağmen gerçekçi dinleme senaryolarımı uyguladım. Bir süre de her yeri kapatıp dinledim. Çok üst düzey bir gerçeklik, canlılık, inanılmaz bir 3 boyut derinliği falan tabi ki yok ama zaten giriş seviyesi bir sistemde böyle bir durumun olanağı yok. Ses son derece düzgün, nötr, ayar yapmama gerek bırakmadan yalnızca dinletiyor. Komşulara rahatsızlık vermeyecek olsam daha çok açıp dinleyesim geldi çünkü açtıkça hayranlık ve zevk artıyor, kalitede bozulma hissetmedim. Subwoofer dediğim gibi hafif bir boşluğu kapatıyor yalnızca o yüzden çok işim kalmadığı için onu söktüm ve satış için ilana koydum. 2.0 stereo olarak dinlemeye devam ettim. Farklı farklı parçalar dinledim. Çok karışık enstrümanın olduğu yoğun ve karmaşık şarkılarda orta seviye ses açıkken birazcık cılızlık ve hafif dağılma var denebilir belki. Klipsch'in en minik giriş seviyesi hoparlörü, Yamaha'nın da giriş seviye amfisi olduğunu düşününce gayet başarılı buldum yine de. Kadın vokaller ile slow müzik dinlerken bir level atladığımı hissettim ve gerçekçilik hissiyatı, sesin canlılığı, sahnesi çok hoşuma gitti. Hızlı denemeyecek her şarkıda bence sistem çok başarılıydı. Hızlı ve çok yoğun akan şarkılarda ise üzerine düşeni yapıyor ve zevkle dinletiyor yine de. Baslar yeterli, midler iyi, tizler de kulak tırmalamıyor, ayrımları bu segment için gayet iyi. En uyuz olduğum husus olan sesteki dijitallik hissi ve cılızlık seviyesi de bu segmente göre oldukça az bence. Dengeli, güzel bir ses almayı başardım. Youtube Music/Tidal farkı anında oooo bu ne büyük bir fark dedirtmiyor. Sıradan biri dinleyip çok fark anlamayadabilir. Ama Tidal daha hatasız, daha ayrımları iyi olan, daha rafine bir ses veriyor evet...Kullanışlılığı Youtube Music kadar rahat olmasa da mümkün oldukça Tidal'den dinlemeyi tercih ederim herhalde. Daha önce Pioneer vsx-430 avr, Denon x2400h avr, Bluesound Powernode 2 all in one amfi kullanan biri olarak şu an için kendi adıma doğru yola girdiğimi hissediyorum. Tabi ki bu işin sonu yok ve gidilebilecek çok fazla yol var, tek bir doğru da yok. Ama Yamaha bana iyi geldi, yaradı. Bundan sonra uzun vadede yavaş yavaş Yamaha a-s serisinden model yükselterek ve bir süre daha Klipsch'te ilerleyerek ses, müzik deneyimimi ufak ufak artırmayı planlıyorum. Eğer kafasında ne alacağı konusunda net bir şey oturmayan ve kararsız birileri varsa ben gönül rahatlığıyla Yamaha a-s301'i öneririm. Bluetooth önyargınız yoksa ve kullanım kolaylığı ile maddi açıdan da avantaj sağlamak isterseniz bence İfi Zen Blue gayet kaliteli ses aktaran bir cihaz. Kaynak cihaz olarak değerlendirebilirsiniz. |
Yamaha A-S301 ile stereoya güzel bir giriş yapmışsınız. Bundan öncekiler zaten pek stereo sınıfından değilllermiş. Yamaha nın sesini severseniz 701-801 en iyi alternatif düşündüğünüz gibi. İyi günlerde kullanın |
Kef r300lerin hassasiyeti düşük volume abanmak gerrkiyor. Benim Ls50de de aynı durum var. Klipschlerin sesi keflere nazaran daha parlaktır bu sesi seviyorsanız kef r300 doğru tercih değil. Birde sizin de belirttiğiniz gibi daha iyi hoparlörü daha iyi amfi ile hazinesine varırsınız. R300 için en az yamaha as1100 olmalı amfiniz ki onda da dac yok malesef(yamahanın ses karakterini seviyorsunuz diye söyledim kef ile roksan kandy k3te çok uyumlu). Bende şuan yamaha rn500 ile boston acoustics a26 ile aldığım tadı kef ls50 ile alamıyorum ama diğer amfim marantzla ls50leri sürünce ses başka oluyor tabiki. Kombinasyonlara buna göre bakın derim. |
Hoparlör için stand alıp tv sehpası üzerinden indirmelisiniz, ses çok farkettiriyor. Bu şekilde sahne, detay eksik oluyor maalesef. Bende kef ls50leri sehpa üzerinde kullanmak durumunda kalmıştım bir süre, çıkan ses felaketti.Hoparlör sehpasına alınca kendine geldi. |
|
Belirttiğiniz şekilde bir platform var mı ben de bilmiyorum. Ama bu işin mp3 ve bluetooth ile olmayacağı kesin. Başka ne olabilir? Bir LP'nin 400 TL olduğu ortamda pikap pek cazip değil. Bir CD deck alabilirsiniz. Bence en uygun fiyatlı çözüm internetten flac indirip dinlemek. İndirilecek flac'lar CD kalitesi olabileceği gibi 24/96 veya 24/192 bit/kHz kalitesinde de olabilir. Üst düzey bir sistem için SACD ISO da indirilebilir. Ne ile dinleyeceksiniz? En azından bir Raspberry Pi ile başlayabilirsiniz. Sehpadan de-kuple etmek için hoparlörün altına "Blu Tack" koymayı düşünebilirsiniz. Batıda genellikle bu amaç için benimsenen bir malzeme... 3x3 cm'lik kareler halinde kesip hoparlörlerin altlarına 4 köşeye koyabilirsiniz. Orijinal Blu Tack dışında Faber Castell ve Uhu da kendi versiyonlarını üretmiş. https://www.amazon.com.tr/s?k=blu+tack&i=office-products&__mk_tr_TR=%C3%85M%C3%85%C5%BD%C3%95%C3%91&crid=34K5IDQDCS024&sprefix=blu+tack%2Coffice-products%2C138&ref=nb_sb_noss_1 |
Mevcut ses sistemimden bahsedeyim;
EK olarak hoparlör altına Auralex MoPad izalasyon padi kullanmaktayım.
Genel olarak Tidal Master (MQA) , Deezer Hifi üzerinden müzik dinliyorum ama bir süredir sanki amfi değişimiyle daha mutlu olacakmışım gibi geliyor yada kaşınıyorum :) Sisteme ve özellikle Monitor Audio'ya uygun amfi önerileriniz bana çok yardımcı olacaktır. Bazen de diyorum komple verip iki adet aktif stüdyo monitör tarzı birşey mi alsam. Çok çok kararsızım.
Şöyle bir video paylaşmıştım, (Ozaman izolasyon pedi yoktu sonradan eklendi).
Videoyu izlemek için tıklayınız
Her türlü fikir ve önerilerinizi paylaşın lütfen.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Cji -- 18 Aralık 2020; 11:52:9 >