Parayı kazanmışsın mantıken hikayenin akışına göre kızına, Kang'ın kardeşine ve Sang-Woo'nun annesine yardım edip ondan sonra inzivaya çekilmen lazım ama yok kızının amerika'ya gitmesini bekliyorsun ve ondan sonra sende amerika'ya gitmek için uçağa bilet alıp diğerlerine para yardımı yapıyorsun. Bu kısım büyük saçmalık sanki sırf yolcu biniş köprüsündeki dramatik geri dönüş sahnesi için hazırlanmış bir son gibi.

üstte arkadaş belirtmiş, köprü oyunu hariç son 2-3 bölüm direkt dandik.
Siyah maskelinin burda eşitsiniz bla bla diye konuşup hemen diğer sahnede adaletsiz oyunların gelmesi
meydan savaşında güçsüzü ayıkladık diyip, eşleşemeyen kadını güçsüz diye öldürmedik demeleri falan, onun da kamikaze saldırısı ayrı bi garip

Nimetin üstünde tepinmeseydi keşke şeref yoksunu şovmen herif.

7 sonundaki cam sahnesi itibari ile kalite düşüyor. Yan kesici kızın ölümü zorlama olması ve geri kalan tüm oyunun tahmin edilebilir olması sıkıyor. Son kısımlarda bey amcanın sahnelerinde ileri sarmaya bile başladım.

Sonu ise tek kelime ile rezalet.

Dizideki en büyük bağlılık noktası ilk oyunun içerisinde bir anda gelişen katliamla beraber oyuncularla beraber izleyici olarak bizlerin de büyük şok yaşaması oldu. Oyuncuların korkusu, ardı ardına gelişen felaketler ''biz nereye geldik'' fikrini sağlam şekilde destekledi. Daha sonraları grup oluşturmaya başladıkları an dikkat edersek bu gizem algısına büyük ket vurulmuş. Zaten yüzü dövmeli adamın, bizim başrolümüzün grubunun yarışmalarda kalacağı çok aşikardı. Hal böyle olunca oynanan oyunların ne eşitlik ilkesine uyar bir kavramı var (halat oyunu) ne de hikayeyi destekler bir merak olgusu mevcut. Özellikle misket oyununa dikkat edilirse olayın ne kadar duygusala bağlandığı, diyalogların artık sıkıcı ve kendini tekrarlar hale geldiği çok rahat anlaşılabilir. Oysa ki dizi birinci oyunun şok dalgasıyla devam edip, polis - kardeşi arasındaki gerilimi daha yaratıcı hala sokabilseydi işte o zaman efsane olabilirdi. Bunun yanında bir de GTA çakması vip üyeler ve onların salakça diyalogları eklenince elde pek de fazla bir şey kalmadı.