Teşekkürler :) |
bence mukemmel bir test olmus. isteyen bu sekilde kendisini ve sistemini test edebilir. ben de bu aksam bir deneyeyim. tesekkurler |
Bence kim olduğu takmaya değmez. Ağzı olan konuşuyor. Maksat çekememekten dolayı kuyu kazmak olsun. |
Değiştirdiğin yazını gördüm ama beni yine yanlış anlamışsın. Bende konunun kapanması adına destekleyici mesaj yazmıştım. Bence de konu kapansın. |
Bu sefer gerçekten yanlış anladığımı kabul ediyorum,kusura bakma ![]() Karşımda kolisi ile 30kg olan Onkyo 3009 u otoparka arabaya kadar nasıl götürecem sıkıntısı içindeydim.Diğer taraftanda neden ev adresimi kargo adresi olarak vermedim diye hayıflanırken sizin yazınızı görmüştüm ![]() mütabık ![]() |
Bu konu cok genis aslında, ayrı bir konu. Aslında cd de kayıplıdır. Master dan cd ye kaydedilirken oldugu gşbş atılmaz oda islemlerden orneklemelerden gecer. Sonra biz bu cd aynı sekilde koruyarak kaydetmek istiyorsak wave formatta saklarız tabi aynı kapasitede yer kaplar. Flac aynı sekilde kayıplı formattır ama mp3 e gore daha az kayıp vardır. Sonucta her sıkıstırma, isleme tabi tutma kayba sebep olur. İnsan algıları bunu farkeder yada farketmez o ayrı bir sey ama kayıp kacınılmaz. Mp3 te duyulabilir dısı frekansları ve ust uste binmeleri ayıklıyor. İnsan kulagı ayırt edemedigi icin bu mudahale var. Kör testlerindede zaten ayıramadıgı goruluyor. Sizde 128, 192, 256, 320 yapın belki 128 kbps olanı ayırırsınız ama diger orneklemelerde celiskiye duseceginiz muhakkak. Cunku ayırmak kolay degil. Sistem ve akustik cok iyi olacak, duyma saglıgınız cok iyi olacak, aynı zamanda egitimli kulak olacak ve cok iyi sekilde odaklanıp anlayacaksınız. Bu sartlarda zor saglanır. Plak akustik enstrumananların kaydını oldugu gibi alır. Tabi burda kaydeden mikrofonlarında cok iyi olması gerekir. Bir ara youtube ta bir albumun plak ve cd kaydı inceleniyordu. Plaktaki frekans zenginligi gorsel olarak cok farklıydı. Plak sesin kendisi, cd ise ornek alınmıs benzer hali zaten. 44.1 KHz ornekleme belli sınırlar iceriyor fakat daha yuksek orneklemeninde sakıncaları vardır. Yuksek orneklemede iyi sonuclar vermiyor. İnternette bu kayıt konuları hakkında video ve yazılar var. Ama cok teknik konular insan bogulur. Tabi bu meseleler cok uc noktalar. Bu kadar teknik detay muzik keyfinide siler supurur insanın. Bazen moraliniz cok iyi olur el radyosunda calan bir muzik sizi alıp goturur, bazende moral sıfır hiend sistem bile mutlu etmez. |
Bu kablo konuları hep aynı sonuca ulasır. Cok ciddi atesli bir tartısma cıkar, bazen ortam gerilir, gelinen sonuc sıfırdır. Konu kapanır. Bir sure sonra yeniden alevlenir. Forumlarda durum hep aynı. Audiophile taraf bulusup testler yaparlar ama onlar bile isin icinden cıkamazlar. Boyle surup gider bu kablo konusu. |
:) cevaplar için teşekkürler sonra detaylı olarak cdnin ve plağın frekans bandını ve dinamik aralığını handikapları ve üstünlüklerini tekrar konuşuruz. tek itirazım aşağıdakine, "Sizde 128, 192, 256, 320 yapın belki 128 kbps olanı ayırırsınız ama diger orneklemelerde celiskiye duseceginiz muhakkak. Cunku ayırmak kolay degil. Sistem ve akustik cok iyi olacak, duyma saglıgınız cok iyi olacak, aynı zamanda egitimli kulak olacak ve cok iyi sekilde odaklanıp anlayacaksınız. Bu sartlarda zor saglanır." birkaç mesaj yukarıda sn. dustdevil, aynı parçadan 7 ayrı dosya üretmiş olduğu çalışmayı paylaştı. siz de bu dosyaları denermisiniz sizde sonuçlar nasıl olacak üzerine tekrar konuşuruz... |
benim sizin konusmalarınızdan anladıgım;öyle bariz bir şekilde kablonun fark etmediği.ortalama bir kablonun yeterli olacağı. bende kablo olarak jamonun kablosunu kullanıyorum.Acaba diyordum başka kablolarla daha iyi bir sonuç alınabilrmi falan diye. Ama pek bir fark olacagı yok gibi. |
ya birde bu ses kalite farkı steroda degilsede dts 5.1 de daha iyi anlasılıyor sanırım.ben streo olarak dinledigim bir sarkının aynısnı dts 5.1 olarak dinledigimde tabiki cevresel seste etkili burada daha guzel geliyor bana. tabiki bunda sesler daha ayırt edilebilir oluyor.yani gitar sesi davulun sesi falan gibi.yoksa ben stero olarak kalite farkını cok anlayamıyorum ama yinede yuksek kalitede 256 gibi tercih ediyorum. onceligim tabiki wav ve dts muzıklerde. |
sn. ikarahal dün mağazaya giderken kablo olayına kafamda bir son verdim. burdaki bazı arkadaşlar beni mazur görsün ancak bana göre kablo olayında bir fark varsa bile bu en doğal sesi yakalamanında peşinde olanlar için pek bir artı getirmemekte. sadece sese farklı etkileriyle belki bir ses tarzı yaratmaktadır. bu tarz hi-fi olayının neresinde oda tartışılır. sonuç olarak burdaki kimsede mühendis değil. herkes kullanıcı. hissettiğini yada hissetmek istediğini yazıyor ciziyor. çok parayla bu işte uzman olunmuyor. ses bir yemek olsa ve o yemek en ideal şekilde yapılsa herkesin ağzında farklı bir tat bırakır. neyse burayı geçelim. - Asıl ben mp3 olayına takılı kaldım. ![]() ![]() ![]() |
Çalışmanız için çok teşekkürler. Ben oyumu 576'dan yana kullanıyorum. |
Bir konuya ekleme yapma ihtiyaci duydum. Subsonic filtre cok tercih edilen bir sey degildir. Plaktan okunan veriyi yamultmaya baslarsiniz. Pek cok phono prede bulunmaz. Benim gordugum subsonic filtre olan ust duzey phono pre lerdede filtre nin ancak cok gerektiginde kullanilmasi onerilir. Subsonic filtre ne yapar anlatmama gerek yoktur sanirim. |
Sn kdundar mp3 lerin cevrimi ile zamanında cok ugrastım. 192 kbps ustunu algılamak kolay degil. Oda hersey 4/4 luk olacak o sekilde ayırt edebilirsiniz. Gidipte sub+sat yada multimedia speakerlardan bilgisayarda dinlemekle olmaz. Ev sinema amfileride olmaz. Saf stereo ust duzey amfi olmalı. Full range calısan iyi bir speaker olmalı. Dinleme ile 256 ve 320 orneklemeyi, 320 ile orjinal wave dosyayı ayırmak cok ama cok zor. Olay kablodan kayıplı ses formatlarına ulastı :) Sn HEKTOR-NG Detaylı sekilde sebeplerini ve orneklerini yukarda verdim. Ben kabloların bu denli farklılar yarattıgına inanmıyorum. Olayın ticari boyutu gereginin fazla. Bir kablo binlerce dolar olabilirmi, altınla kaplasan yine o fiyatı etmez ama piyasa iste. Bu farklılıkları arayanın herseyden once iyi bir sistemle surekli flat dinlemesi lazım. Ton kontrol kullanarak dinliyorsa zaten hersey yalan. Ev sinema sistemi ile dinliyorsa yine yalan. Stereo amfide flat moda alıp sesi en yalın haliyle dinleyecek. Sonra bu yalın haliyle bile seste renklenme oldugunu dusunup kablosal etkilerle bu renklendirmeyi azaltmaya calısacak. Mesela sistem flat haliyle tizleri fazla veriyor diyelim ton kontrol kesinlikle istemiyor once akustik sartları gozden gecirmeli, duruma gore hoparlor bile degismeli, sinyal kablolarıyla oynamalı ama onlarda ok ise speaker kablosu ile bu sonuca ulasmaya calısmalı. Diger yontemler speaker kablosundan daha iyi netice alınacak unsurlar. Yani dedigim gibi sivrisinekten yag cıkama olayına giriyor. İyi bir speaker kablosunun kriterleri belli. Onu saglayın yeter gerisi biraz fanteziye kacıyor bence. Speakerların icine bakın kullanılan kablolara gorun o bile yeterli sebep. |
ben 576 ve 4231 diyorum |
İlginize teşekkürler arkadaşlar, yarın akşama doğru bir işim çıkmazsa hangi dosya hangisiydi açıklayıp orjinal olan dosya ile modifiye dosyalar arasındaki farkları ses olarak çıkarıp yine dosya paylaşım sitesine koyacağım. Bu fark dosyasını dinleyip kendi sisteminizi, kulaklarınızı ve hangi dosyayı niye tercih ettiğinizi de değerlendirebilirsiniz. |
Bir kaç sayfa geriye gidilirse burada kablolar üzerine yazdıklarım için afaroz edildim. Yine yazacağım. Monitor Audio başlığında dün bunu paylaştım: "Merhaba arkadaslar, Dün aldığım üç adet acoustic research ms320 kabloyla dünden beri denemeler yapıyorudum. İnanın hiç bir fark göremedim ve yeterince dinledikten sonra (1 haftadan fazladır aynı şarkıları dinliyorum, toplamda 6-7 sarkı) bu akşam itibariyle bi-wire yapmaya karar verdim. Yaklaşık iki saat sürdü 6 kabloyu kesip biçip tüm bananaları sök tak yapmak ve inanın bu bananaları söküp takmak internetteki hiçbirseye benzemiyor. İki adet penseyi beraber tutarak yaptım bu işi ve parmak uçlarım kan toplamış durumda. Kablo halat gibi ve bananalar kaya gibi. Neyse bi wire için tüm hazırlıklarımı tamamladım ve denemeye koyuldum ama yine hiçbir fark hissedemedim. Muhtemelen olmuştur fark ama ben birşey duymadım. Son olarakta bi-amp yapmaya karar verdim ve işte daha ilk şarkıyı açar açmaz (adele-set fire to the rain) anında fark kendini gösterdi. Üstelik bunca umutsuzluk ve kablo işinin fark yarattığına dair tüm inancımı kaybetmişken bu kadar fark hissetmek şaşırtıcı oldu. Sesi kısıp her sürücüye kulağımı dayadığımda her sürücüden gelen seslerin (özellikle mid sürücü) değiştiğini gördüm. Rx6'nın Mid sürücüsü bi amp yapmadan önce çok çok daha tiz çalıyordu. O kayboldu ve sürücüden şu anda tiz sesler gelmiyor. Şu anda da -70 dB'de dinliyorum ve ses sanki daha yüksekmiş gibi. Ayrıca frekanslar daha dengeli. Henüz MCACC ayarını yenilemedim. Onu da yenileyince belki bişeyler değişir. Ama büyük bi fark olacagını sanmam. Özet: Rx6 ve ms320 kablo ile pio lx 85'te -İlk kullandığım 2x 0,75mm lik kablodan bir farkını hissedemedim. -Bi-wire ile de bi fark hissedemedim. +bi-amp yapınca detaylar belirgin oranda arttı. Tiz sesler o baskınlığını kaybetti. Daha iyi oldu, tam sevdiğim sese yaklaştı. " |
Sn altanpsx Subsonic filtre bendede kapalı surekli, ama bazen bas driverlar kısık seste bile anormal salınıma giriyor. Ritmi bozuyor. O durumlarda mecburen devreye alıyorum. Bu arada 770es phono katı oldukca iyi. Yesil kapasitor bile kullanmıslar. < Resime gitmek için tıklayın > |
Konu kapanmistir.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >