HMK'da cevap dilekçesi ve cevaba cevap dilekçelerinin süreleri var. BUnlar da hesaba katılabilir. Ancak sonuçta beklenen karar için konulan şart sağlanabiliyorsa beklenenin elde edilmesi gerektiğini düşündürür. Davayı kabul şartına bağlanan bir beklenti için, davayı kabulün gerekleri yapılmışsa beklenenin elde edilmesi demek olur. Davayı kabul etmenin süresi vb gerekleri sağlanmış mıdır bu da diğer süre. Ancak; bu tip konulara talebin etkisi olamayacaksa en başta bir taraf şart koşsa dahi şarta bağlı kalmaya mecbur sayılmayabilir. Bir nevi vazgeçmesine müsaade ediliyor olabilir. |
HMK'ya göre kabul hüküm kesinleşinceye kadar yapılabilir. Kabul beyanını hüküm verilmeden önce mahkemeye ilettik. Bu nedenle süresinde yaptığımızı düşüyoruz. Dolayısıyla davayı kabul beyanımızın geçerli olması gerekir. Karşı taraftaki avukatın dava dilekçesinde açık bir şekilde süre yazmamış olması kendi hatası. |
Hükmün kesinleşmesi zaten davanın bitmesi. Peki cevap ve cevaba cevap sürelerine de uygun mu? Tebliğinden ne kadar sonra yapıldı kabul ??? Eğer bir hakkı var ve feragat ediyorsa, şartsız feragattan vazgeçmesi de kabul edilebilir. |
Dosya bana dilekçeler aşamasının geçmesinden çok sonra geldi. Kararın verildiği duruşmadan 10 15 dakika kadar önce kabul beyanını mahkemeye ilettik. Ancak dosyada taraf teşkilinde eksikler olduğu için karar çıkmasını beklemiyorduk. Benim 11 müvekkilim var, hepsinin bu davaya dahil olması gerekirken 3 tanesi dava dışı bırakılmış. (Dava konusu hisseli taşınmazdaki muhdesatlar. Müvekkillerimin hepsi mirasçı sıfatıyla davaya dahil edilmesi gerekirken davaya dahil edilmemiş.) Ancak hakim taraf teşkili için davacıya ihtarda bulunmadan karar verdi. Aleyhimize bir karar çıkarsa istinaf edeceğiz. İstinafta taraf teşkili sağlanmadığı gerekçesi ile bozulması %100. Karar lehimize çıkarsa taraf teşkili meselesini görmezden geleceğiz. Karşı taraf istinaf ederse cevap dilekçesinde ileri süreriz o ayrı. |
Hükmün kesinleşmesi davanın bitmesi işte. Bunu yazmıştım. Karardan sonra itiraz işlemlerinin bitmesi ile. Bundan evvel bir talebin bildirilebilmesi demek, süresiz olması demektir. Karşı tarafın kendine ait haktan vazgeçtiği bir beyana süre vermesi pek olağan bir iş değil ? Aksi taktirde pazarlık yapmış gibi. Ancak karar duruşması yapılmışsa karar verilmiş demek ki. Karar ortada değil mi ki;
Bu arada HMK'da karşı tarafın teklifini "kabul" etme süresi hangi maddede ? |
Davayı kabul karşı tarafın dava konusu yaptığı hususun davalıca kabul edilmesidir.
|
Yargılama giderlerinin gerekçeli kararda gosterilmesine diye bir karar kurdu. Bu yüzden yargılama gideri yükleyecek mi bilmiyoruz. Zaten bizim derdimiz yargılama gideri çıkmaması. |
Karar verilmiş ve bu teferruat konusu tereddüde sebep olmuş ve çıkan karar da itiraz edilmeyecek biçimde hoşa gitmiş anlaşılan. Peki vekalet vb ücret ne kadar ki itirazda önem arz etti ? Dİğer taraftan gerekçeli karar beklenirken dahi, istinaf edildiği ve istinaf gerekçesinin gerekçeli karardan sonra yeni bir dilekçe ile açıklanacağı biçimde, "süre tutum dilekçesi" diye konuşulan girişim yapılmazsa istinaf hakkı kalmayabilir. Eğer gerekçeli kararın tebliğinden sonra itiraz süresinin başlayacağı kararda geçiyorsa tabii başka türlü anlaşılır ama yine de garantiye almak gerekebilir. |
HMK'da süre tutum yok. İstinaf süresi gerekçeli kararın tebliği ile başlar. Mahkeme yargılama giderleri konusundaki hükmünü gerekçeli karara sakladı. Bu nedenle yargılama giderine hükmedecek mi bilmiyorum. 2.5 milyonluk bir dava. Yargılama gideri ve vekalet ücreti 400 500 bin civarı tutuyor. 36 davalı var. 9'u benim müvekkil. |
İstinaf itraz süresinin gerekçeli kararın tebliğinden sonra başladığı kararda yazılı mı ?
Yalnız;yargılama gideri % hesaplanan harç vb olsa gerek. Sadece vekaletin bu kadar tutması mümkün olmasa gerek. Asgari tarife ile hesaplanmıyordur belki ama bu meblağı tutması da uçuk. BU halde vekalet % mi hesaplanıyor? Bu davada vekalet harç ayrı ayrı ne tuttu ? % lik hesaplanan harç devlete mi kalmış oluyor ? |
Evet yazılı. Vekalet yüzde ile hesaplanıyor. Harç da. |
HMK 311. Maddede ikinci fıkra yok |
Burada endişe edilecek bir durum yok. Mahkeme davacının talep sonucundan başka veya daha fazlasına karar veremez. Kabul beyanı davacının isteği ile süreye bağlanamaz. Kabul beyanı hüküm kesinleşinceye kadar yapılabileceğine göre siz karar duruşmasında dahi kabul beyanında bulundu iseniz vekalet ücretine hükmedilmeyecektir. Teksif ilkesi gereği davacının beyanını geri alması da mümkün değil. |
Alıntı yapılan bir üst mesajda da 311 yok zaten ? ALıntı yapılan kısımda "2". maddesi olmayan yok..... İÇeriğinden bahsettiği husus da ortada ve 310. Yanlış yazılı. |
BUrada nedir vekalet ve harç ? Harç nereye gidiyor ? |
EN başta tüm varlığını karşı tarafa hediye ettiğini söylese bir taraf, sonradan vazgeçemez mi ? |
Harç dava değerinin %6. 831'i, üst limiti yok. 2.5 milyon için 170 bin lira harç çıkar. Vekalet ücreti de nispi olarak hesaplanıyor. Azalan oranlı bir tarife söz konusu. 2.5 milyon için 224 bin lira çıkıyor. |
""""" Harç dava değerinin %6. 831'i, üst limiti yok. 2.5 milyon için 170 bin lira harç çıkar. Vekalet ücreti de nispi olarak hesaplanıyor. Azalan oranlı bir tarife söz konusu. 2.5 milyon için 224 bin lira çıkıyor. """"" Harç devlete kalıyor değil mi ? BU halde hukuki icraat değişmeyeceğine göre dava meblağına göre, ayak üstü dünyanın parası ??? Acaba hakim de alıyor mudur resmi olarak ? Diğer taraftan, bir taraf karşı tarafa bilgi vermeden derhal dava açsa vekalet vb birçok maddiyat elde edebilir. Halbuki sorun ne ise, söylese belki karşı taraf çözecek ? |
Harç devlete kalıyor. Hakim sabit maaş alır. Baktığı davaya göre değişen bir ücret söz konusu değil. |
Davacı vekili dava dilekçesinde talep sonucu kısmında "...Yargılama gideri ve vekalet ücretinin Davayı kabul edenler yönünden ödenmemesine diğerleri yönünden karar verilmesine karar verilmesini saygı ile arz ve talep ederim." demiştir.
< Resime gitmek için tıklayın >
Biz de kazanma şansımız olmadığı için aleyhimize yargılama gideri çıkmaması adına davayı kabul ettik.
< Resime gitmek için tıklayın >
Davacı vekili duruşma esnasında kabul beyanımızın süresinde olmadığını iddia ederek, dava dilekçesinde süreye bağlanmamış olan kabul beyanını örtülü bir şekilde süreye bağlamıştır. Süreye bağlamış ama sürenin ne olduğunu da belirtmemiştir.
< Resime gitmek için tıklayın >
Bunun üzerine mahkemeye beyan dilekçesi göndererek, davacının dava dilekçesindeki davayı kabul şartının süreli olmadığını, ancak duruşma esnasında kabul beyanının süresinde yapılmadığı iddiasıyla dava dilekçesinde süresiz olarak verdiği kabul şartını süreye bağladığı bu şekilde dava dilekçesindeki talep sonucunu değiştirdiğini ifade ettik. HMK'da davayı kabulün hüküm kesinleşinceye kadar yapılabildiğini, bu nedenle verdiğimiz kabul beyanı süresi içinde yapıldığından geçerli olduğunu ifade ettik.
< Resime gitmek için tıklayın >
Mahkeme bizim aleyhimize yargılama gideri ve vekalet ücreti çıkarır mı?
DH forumlarında vakit geçirmekten keyif alıyor gibisin ancak giriş yapmadığını görüyoruz.
Üye Ol Şimdi DeğilÜye olduğunda özel mesaj gönderebilir, beğendiğin konuları favorilerine ekleyip takibe alabilir ve daha önce gezdiğin konulara hızlıca erişebilirsin.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ipli jeton -- 29 Eylül 2023; 15:14:51 >
< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >