kaçamak cevap olarak değerlendirmek fazla acımasız değil mi? ben bu forumda 6 aydır söylemem gereken doğruları kimsenin kınamasından korkmadan söyledim.. söylerimde.. sen yenisin sanırım. ama hassaa konularda imsanlarda yanlış kanaatler uyandıracak yorumlar yapmaktan kaçınırım..
bende tüm insanları kardeşim olarak görüyorum.. bu forumda düşüncelerine katılayım katılmayayoım herkesi severim.. üzülecek bir durum varsa üzülünür sevinilecek durumlarda da sevinilir.. AMA DURDUK YEREDE SENİN ADINA ÜZÜLÜYORUM DEMEK gereksizdir.. o zaman sorarlar neden diye?
evet yada hayır diye görüş bildirmedim.. hayır dememem onayladığım anlamına gelmez.. sadece insanlarda yanlış kanaatler uyandıracak konularda görüş bildirmem yanlış olur diye düşünüyorum.. |
fazla acımasız olmuş net cevap vermeyince aklıma geldi.. kimsenin kınamasından korkmadan doğru olduğunu düşündüğün doğruları anlatman güzel |
armagedon2001 bu soruya evet deseydin yanmıştın.. hiç bir mesaja cevap yazarken bu soruya cevap yazarkenki kadar zorlanmadın değil mi? tebrikler..
cevabın çok iyi.. tuzağa düşmedin.. ama düşüncelerini imnan bende çok merak ediyorum.. |
Rüya ile gerçek arasında bir fark olduğu söylendiğine göre, ikisi aynı şey değil demek. |
Rüya, daha önce yaşanılmış şeylerin beyindeki etkileriyle oluşabilir ancak bazı rüyaların da yaşanılan olaylarla ilgisi yoktur. Dolayısıyla "dünyada beynimize yeni bilgiler katabiliyoruz..." demek dünya hayatının bir rüya olmadığını ispatlamaz. Gerçi ben bu konuya "dünya bir rüyadır" demek için katılmadım ama bazı fikirlere de katılmıyorum. Herkesin gördüğü kırmızı aynı kırmızı mı, ya da herkesin gördüğü yeşil aynı yeşil mi? Hayır!! Renk, gözümüzün algıladığı frekansa bağlı olduğuna göre ve görüntü beyinde oluştuğuna göre beynimiz neye müsaade ediyorsa onu görüyoruz. Peki ya göremediğimiz frekans bandlarında neler var? Bir kimse rüyada olduğunu farkedebilir mi? Rüyasında, rüya gördüğünü gören biri ilk durumu gerçek zanneder mi? |
|
ilk önce şunu soralım şu anda yaşadığımız dünya gerçek mi?kimse bilemez.bana bir din adamı şu yüzden bu dünya gerçek diyemez sadece bir ihtimal dünyanın gerçek olması ama büyük bir ihtimal.kuran varsa tabi ki dünya da gerçek. ama gerçeklik nedir ki?gerçeklik bence olan olaylardan etkilenmek yani bir pc oyunu gerçek değil çünkü bizi etkilemiyor ama dünya gerçek çünkü dünyada ölüm var.aşk var v.s.... öncelikle rüya bir gerçektir çünkü bizi etkiliyor veya biz rüyayı etkiliyoruz.rüyaya yön veriyoruz en azından ben veriyorum. |
| dünya matrix rüya da matrixin içindeki matrix olabilir |
Kimsenin bunlara itiraz ettiğini sanömıyorum.. |
|
nedir? ne anladıkki neye itiraz edelim. ben şahsen sanırım mankafa olduğum için hiçbirşey anlamadım. anlayan beri gelsin. sabaha kadar çizim yapmaktan sanırım beynim sulandı. diyorki, "gördüklerimi gözlerimle görüyorum veya gördüklerimin dışarıda asılları var diyemez"... ya ne der? yada ne demesi gerekir? "gördüğünü gözüyle görmeyen adam" sanırım iyi bir komedi filmi adı olurdu. atına binen kovboy gibi mesela. birde gördüklerimin dışarıda asılları var diyemez demiş, gördüğüm herşeyin dışarıda aslı var, yok diyenin alnını karışlarım. bu nasıl bir felsefe işin içinden çıkamadım. tüm algılarımız beyinde oluşuyormuş. ya nerede oluşacaktı, cebimizdemi? bu yazıyı matrixin senaristimi yazdı diye bakıyorum birşey göremedim. pardon algılayamadım maddenin aslını hiçbir zaman göremediğini iddia etmekte neyin nesi? neyin aslını görmek istemişte görememiş? şimdi diyecekki senin kapasiten yetmedi anlayamadın. bende biryerlerimle gülcem. ya arkadaşlar bırakın bu işleri gelin size tekniğini öğreteyimde alın bi kamera birkaç spot paraflaş gidin film çevirin siz. milletin kafasını karıştırmaktan başka derdiniz zorunuz yokmu. bak nediyor "Görüntünün ve tüm hislerimizin beynimizde oluştuğu gerçektir." bunu kimse inkar etmiyor zaten. peki buradan nereye varmalıyız? birde şu paragraf "Ancak bir insan açık gerçeği kavradığı halde bu görüntüleri oluşturanın Allah olduğunu inkar edebilir, "bu konuyu düşünmek ağzımın tadını kaçırıyor" diyebilir, "maddenin aslını hiçbir zaman göremediğimi düşündükçe içim sıkılıyor", "hayatımın hiçbir anlamı kalmadı" diyebilir. Hiçlik haline gelip, Allah'tan başka hiçbir varlık kalmıyor olması bu insanın ağırına gidiyor olabilir." şimdi buradan ne çıkarmalıyız? benim bildiğim Allah göz vermiş görmemiz için, irade vermiş gözümüzü iyiye kullanmamız için. bunun ötesinde ne var? buradan iş Allah'a iftiraya kadar gider. bu batıni felsefesine çok benziyor. onlarda bizim her hareketimiz Allah'ın elindedir diyerek ve her türlü işlerini Allah'a malederek iftira atıyorlardı |
Tüm olaylar geçmiş-gelecek- şuan hepsi Allah katında tek bir andır. Ve bunların hepsi yaşanmış bitmiştir..Kitapta da olaylar olmuş bitmiş olarak anlatılır.. Çünkü Allah katında tüm olaylar geçmiş-gelecek-şuan-sonsuzluk hepsi olmuş bitmiştir. Biz insanlar zamana bağlı yaşadığımız için, kaderimizdeki olayları zamanı gelince yaşarız. "her hareketimiz Allah'ın elindedir" sözü çok doğru ama bu sorumluluğu ortadan kaldırmaz ÇÜNKÜ Allah tüm fiilleri bize yapıyormuş hissini verdiği için, bunlardan sorumluyuz... Bu konunun kavranması insanlardaki hırs, bencillik gibi duygularıda ortadan kaldırır. Bu konular gündeme gelince genel bir hallenme oluyor ama nedenini anlayamıyorum. Bu teknik gerçeklerden ve sonuçlarından kaçmamak gerekir. Çünkü bu herhengibir inanç, felsefe değil, günümüzde bilimin kabul ettiği KESİN BİRER GERÇEKLERDİR... |
sen ne dediğinin farkındamısın arkadaşım. sanırım buradan başka yerlerede sıçrayacaksın
burada bize yapıyormuş hissini verdiği için .. ibaresinden kasıt ne? yani biz aslında birşey yapmıyoruz, yaptıran o, bize sadece yaptıklarımızı hissettiriyormu demek istiyorsun? buradan iş nereye bağlanır, bana sen yaptırdın, neden beni hesaba çekesinki demeye bağlanır. buda bana göre iftiranın daniskasıdır. hallenme falan yok ortada hallenmiyoruz. sadece zırvalamalarınıza tahammül edemiyorum. neresi bilimsel gerçek bunun onuda anlayamadım. bilim bunun neresini kesin olarak kabul etmiş, hangi bilim kabul etmiş? Allah yanında zaman mefhumu olmayabilir bütün zamanlar Allah'a tek bir an gibi olabilir ama sen bu dünyada yaşayan ve irade yetisi verilmiş bir canlı olarak tutupta iş olmuş bitmiş, olan olmuş yazan yazılmış, ben yapıyorum ama yapan ben değilim yaptırana bak, bana sadece hissettiriliyor dersen, iftira atmış olursunki yaptığın felsefede seni kurtaramaz. birde şöyle düşün ozaman, Allah tüm zamanlara malik olduğu için senin yapacaklarını bilmiştir ve levh'e zaptetmiştir. ki bu islam akaidinde böyledir. şimdi sen Allah'ın senin yapacak olduklarını bilmesi ve levh'e zaptetmesinden dolayı sorumlu olmuyormusun? kaderimde olanı yaşıyorummu diyorsun? o zaman Allah sana haksızlık etmiş olmuyormu? Allah onun katil bunun hırsız olmasınamı hükmetti? şu an istediğin sözü söyleyip istediğin fiili gerçekleştirebiliyorsan eğer, bunları sana hep Allah'ın taktir ettiğini, senin bu hususta bir iraden olmadığını söyleyebilirmisin? eğer bizlerin hür iradesi ile yaptıklarımızı zamanlara malik olan Allah bilmiş ve levh'e zaptetmiş ise, bu bizi nereye kadar bağlar ve ne derece sorumluluktan kurtarır? peki sana sorayım, kaderi mutlak ve kaderi muallak, eceli mutlak ve eceli muallak nedir o zaman? bunlar hakkında herhangi bir bilginiz varmı? yoksa matrix filminimi yaşıyorsunuz? kaderiyye mezhebini tutanlarda sizler gibi düşünüyorlardı. biz aktörüz diyorlardı. biz kuklayız iplerin sahibine bak diyorlardı. bundan daha saçma şey varmı? nasıl felsefi olma adına bu kadar yoldan ayrılabiliyorsunuz? sen daha öncede imam-ı rabbani'nin mektubatından kopyalama yapmıştın ama "varlık aleminde Allah'tan başka birşey yoktur" ibaresi öyle sizin anladığınız türden değil. biraz kendimize gelelim |
İnsan kendisine en yakın olan varlığın yine kendisi olduğunu sanarak yanılır. Oysa Allah bize, kendimizden bile daha yakındır. "Hele can boğaza gelip dayandığında, ki o sırada siz (sadece) bakıp-durursunuz, Biz ona sizden daha yakınız; ancak görmezsiniz." (Vakıa Suresi, 83-85) ayetiyle de bu gerçeğe dikkat çekmiştir. Ancak ayette de bildirildiği gibi insanlar gözleriyle görmedikleri için bu olağanüstü gerçekten habersiz yaşarlar.
C4 bir görüntüden başka bir şey olmayan insanın, Allah'tan bağımsız bir güç ve iradeye sahip olması da mümkün değildir. Nitekim "sizi de, yapmakta olduklarınızı da Allah yaratmıştır" (Saffat Suresi, 96) ayeti yaşadığımız tüm olayların Allah'ın kontrolü altında gerçekleştiğini gösterir. Kuran'da bu gerçek bildirilmekte ve "... attığın zaman sen atmadın, ama Allah attı..." (Enfal Suresi, 17) ayetiyle, hiçbir fiilin Allah'tan bağımsız olmadığı vurgulanmaktadır. İnsan gölge varlık olduğu için atma eylemini yapan kendisi olamaz. Ancak Allah bu gölge varlığa kendisinin attığı hissini vermektedir. Gerçekte ise tüm fiilleri gerçekleştiren Allah'tır. Bu durumda kişinin yaptığı işleri kendisine ait fiiller olarak kabul etmesi, açıkça kendini aldatmasıdır. Gerçek budur. Bir insan bunu kabullenmek istemeyebilir, kendisini Allah'tan bağımsız bir varlık sanmaya devam edebilir, ama bu hiçbir şeyi değiştirmez. |
|
@C4; Ben buraya bu arkadaşlar hakkında sana bir cümle bir şey yazmıştım ama sanırım mod lar uygunsuz buldukları için silmişler (hoş, hakaret falan içermiyordu ama neyse!) Arkadaşların evrim, v.s.'ye inanmamaları gayet doğal (benim annem de inanmıyor) Neye inanıp neye inanmadığımız bence çok da önemli değil ama insanları böyle komik ve anlamsız ve çelişkili ve deli saçması şeylere inandırmak için dini, tanrıyı, inançları, vb. şeyleri kullanmak ne demektir? Forumda bazı arkadaşlar, evrim yanlısı insanlara (ben dahil) Harun Yahya'ya gösterdiğimiz tepkiden dolayı kızmaktalar. Bu insanların HY'ye tepki göstermelerinin altında yatan sebep evrim-yaradılış,vb., değil. Sebep senin de tepki gösterdiğin şeyler. Beni üzen, evrime inanmasalar da HY takımından olmayan inançlı arkadaşların bizleri bir türlü anlayamamasıdır. |
verdiğin ayet meallerinin ortaya attığın tezle alakası ilgisi yok. nasılda bu kadar kolayca ayetleri kendi görüşünüz doğrultusunda yorumlayabiliyorsunuz? bunun sorumluluğu ağırdır. vediğin ayet meali :"Hele can boğaza gelip dayandığında, ki o sırada siz (sadece) bakıp-durursunuz, Biz ona sizden daha yakınız; ancak görmezsiniz." (Vakıa Suresi, 83-85) üstündeki ayetlerede baktığında göreceksinki, burada ölüm anındaki kişi vasfedilmektedir. yani Allah'ın ilim olarak insanı kendisinden daha iyi bildiğini onun düşüncelerine kendisinden daha fazla vakıf olduğunu beyan eder diğer ayet meali: "sizi de, yapmakta olduklarınızı da Allah yaratmıştır" (Saffat Suresi, 96) burada bu ibareden artık ne istersen yorumla, oda sana kalmış.Allah'tan korkmazsan aklına ne gelirse yorumlarsın. yapmakta olduklarınızı Allah yaratmıştır'dan kasıt nedir? her iyiyi ve her kötüyü aslında yaratan Allah'tır ama insanı bunları seçmekte serbest bırakmıştır. yoksa cerendeyi yaratırken cerendenin her yapacağını yaratıpta sonrada" yap bakalım şunları cerendeé dememiştir. diğer ayet meali:"... attığın zaman sen atmadın, ama Allah attı..." (Enfal Suresi, 17) burada hz.peygamberin medineden çıkışta kendisini öldürmek için bekleyenlere gelen vahiy doğrultusunda bir avuç toprak atması ve bu kişilerin peygamberi görmemeleri anlatılmaktadırki, işine gelen manayı taşıdığı için almış kullanmışsın. "tüm fiilleri gerçekleştiren Allah'tır" cümlesi adamı mürted yapar. o zaman haşa bunca yaramaz iş kimden zuhur ediyor? şöyle desen anlarım: Allah dilemezse hiç bir faydalı ve hiç bir zararlı iş zuhur edemez. |
"tüm fiilleri yaratan Allah'tır" demek istemiş, bu cümle insanı mürted yapmak bir yana son derece doru bir ifadedir. |
|
o zaman oraya tüm fiilleri yaratan yazacak. baksana " gerçekleştiren" yazıyor. dağlar uçurumlar kadar fark var. yaratmak başka gerçekleştirmek başka. bir bıçağı yaparsın, birde gidip onu adamın karnına sokarsın. birincisi yapmak, ikincisi gerçekleştirme. o zaman yazsın oraya "tüm fiilleri yaratan Allah'tır" diye. |
hüsn- zan etmek ve irtidat tan bahsederken dikkatli olmak gerekiyor... bence, |
|
vese, bunun neyine hüsn-i zan edeceksin. tarih tekerrürden ibarettir. bu görüşler yeni değil. daha önceleride sayısız kişi ve yandaşları bu hezeyanları savurdular. felsefi olma namına insanların kafalarını karıştırıyorlar. şimdi ben bu arkadaşlara sorarım. madem dediğiniz gibi, neden hz.Peygamber bu şekilde ibareler kullanmadı? neden bunları haber vermedi? o çözemedide sizmi çözdünüz? şimdi derlerki " o zamanın şartlarına göre bunlar anlaşılamayacaktı o yüzden söylemedi" bunlar sapla samanı karıştırıyor ve istiyorlarki insanlarda karıştırsın, hocalarıda prim yapsın. bak ne diyor değerli kardeşimiz: "bir görüntüden başka bir şey olmayan insanın, Allah'tan bağımsız bir güç ve iradeye sahip olması da mümkün değildir." insan sadece bir görüntü ise eğer, neden o zaman Allah bunca mevcudadı FİZİKSEL olarak yarattı? neden insanı fiziksel olarak yarattı? neden onun beslenmesi için gereken birçok maddeyi yarattı? neden öldürüyor ve kabre koyuyor? oturtsaydı bizleri matrixteki sandalyeye, birde fiş taksaydı, hayallerle yaşatsaydı. eğer Allah'tan bağımsız bir iradeye sahip değilsen, o zaman yaptığın olumsuzlukları Allah'a mal etmen gerekirki, buda ona iftiradır. sen bir insan olarak küfretmiyormusun, yanlış işler yapmıyormusun, gasp ırza tecavüzde bulunmuyormusun, bunlar senin iradenle işlediğin fiiliyatlar değilmi burada bağımsız iradeyi şöyle açıklasa onuda anlarım: desenki insanın iradesi ile teşebbüs ettiği fiiliyat, Allah'ın iradesi dilemedikçe gerçekleşemez, desenki Allah dilemedikten sonra hiç kimseden bir iyilik yada kötülük gerçekleşemez, tamam anlarız. örnek ismail a.s'ı bıçak kesmemesi, ibrahim a.s'ı ateşin yakmaması gibi. Allah burada bıçağın kesme, ateşinde yakma özelliklerini almıştır. ama bu arkadaşlar gördüğüm kadarıyla olayı iyice karıştırmışlar ve istiyorlarki insanlarda karıştırsın. peki amaç ne? nereye varmak istiyorlar? nedir bu arkadaşların hedefi? ben anlayamadım. anlayan varsa Allah rızası için açıklasında anlayalım nedir bunun altında yatan amaç |
|
@C4 Öncelikle Hz. Peygamberin her şeyi anlatabilmesinin mümkünü yoktur. Öyle olsa ondan sonra gelen imamlara hiç gerek kalmazdı. Ayrıca yaratıcı için zaman kavramı olmadığı için beklemek gibi bir durumuda olamaz. Yani insanları yaratıp bir kenara çekilmiş kıyameti kopartacağı günü bekliyor olamaz. Yaratıcının öncesizlik ve sonrasızlık kavramlarını algılayamıyoruz ama O'nun için yaşanan yaşanmış ve olaylar nihayete ermiş olabilir mi? Çünkü Kur'an-ı Kerim'de olayları yaşanmış ve bitmiş gibi anlatır. Cüz'i iradeyi biliyoruz, insan yaptığından elbette ki sorumlu tutulur ama insanın yaptığını kimse yaratıcıya mal edemez. Allah'ın verdiği iradeyle küfredersin ama küfrü de yaratan Allah. Bize günah olan Allah'a vasfedilecek O mu yaptı denilecek şeyler değildir... Bunları sende çok iyi biliyorsun ama ben yine de eklemek istedim... Selametle... |
hayır diyememen herşeyi açıklıyor...
@armagedon2001
seni müslüman kardeşim olarak görüyorum, seni seviyorum ve senin için üzülüyorum...
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi vese -- 4 Aralık 2005, 23:31:06 >
Bu mesaja 3 cevap geldi. Cevapları Gizle