P

Yarbay
01 Mart 2004
Tarihinde Katıldı
Takip Ettikleri
64 üye
Görüntülenme (?)
566 (Bu ay: 3)
Gönderiler Hakkında
P
7 yıl
Hayat Kaliteniz Adına
Farkında olmadan hayatımıza kattığımız yığınla insan var. Gerekli gereksiz. Farklı anlamlar yüklediğimiz, kendimizce bir yerlerde konumlandırdığımız. Bir süre sonra bu insanlar sizin hayatınıza yön vermeye başlıyor siz fark etmeden. Sizi aşağı yukarı çekip duruyorlar. Siz nerede olduğunuza karar veremiyorsunuz ama verdiğinizi zannederek hayatınıza devam ediyorsunuz.

Aslında çevrenizdeki şahısların ortalaması sizin kim olduğunuzu gösterir. Sevdiğiniz, değer verdiğiniz, yanınızda durmasından hoşlandığınız veya konuşmayı tercih ettiğiniz kişiler sizin kültürel, maddi, manevi, statüsel olarak nerede olduğunuzun yansımasıdır aslında. Dışarıdan bakıldığında etrafınızdaki insanların giyimleri kuşamları, sizin kim olduğunuzu da gösterir bir nevi. Sürekli takıldığınız adamlar, seviyorum dediğiniz insanlar sizlerin nereye varabileceğinizi net olarak gösterir. Siz görmek istemeseniz de.

Takıldığınız, birlikte girdiğiniz ortamlarda sizin kim olduğunuzu kıyafetlerinizi, konuşma şeklinizi hatta mimiklerinizi yine hayatınıza dahil ettiğiniz şahıslar belirler. Siz kendim seçiyorum deseniz dahi seçmezsiniz, seçime zorlanırsınız. Sürekli olarak elit ortamlarda takılan, lüks araçlarla gezen, kültürel olarak üstlerde bulunan insanlarla dolaşmaya, gezmeye başladığınızda, cebinizde beş kuruş olmasa dahi sizi tanımayan kişilerden anlamsız bir saygı gördüğünüzü fark edersiniz. Bu aslında size değil, bulunduğunuz ortama, etrafınızdakilere hatta yaptığınız muhabbete kadar her şeye gösterilen saygıdan ibarettir.

Etrafınızda bulunacak insanlara dikkat edin o yüzden. Seviyorum dediğiniz kişiler, arkadaşım dediğiniz kişiler size eğer bir şeyler katmıyorsa aslında düşündüğünüz kişiler değildir de. Siz sadece onların orada olmasından haz aldığınız için öyle düşünüyor olabilirsiniz.

Size zarar veren ve hatta size herhangi bir şekilde katkısı veya zararı olmayan insanları bile etrafınızda barındırmamayı tercih edin. Çünkü siz insanlara bir şeyler katıyorsunuz ister istemez. Ama karşınızdaki sizin kadar katkıda bulunmuyorsa yanınızda bulunma amacı zaten siz değil sizi kullanıyor olmasıdır.

Seviyeni yükseltmeniz, insanlardan saygı görmeniz veya belli bir yere gelebilmeniz için etrafınızda sizin katkıda bulunduğunuz kadar size katkıda bulunan kişiler bulundurmaktan geçer.

Unutmayın, çember çapı kadar geniştir. Çapınızı küçük tutmayın. Çemberin içini de doldurabildiğiniz kadar düzgün insanlarla doldurun. Hayat kalitenizi arttırabilmenin yegane yolu budur.
P
8 yıl
2017 Yorum Oscar\u0027ları
Evet arkadaşlar merhabalar.

Normalde çok konu açan birisi değilim fakat bu beni çok merakta bıraktı.

13 sene mi doldurdum forumda. Ve sürekli aktifim. arada boş bıraktığım pek azdır. Forumun gelişimi, üye sayısının artışını gördükçe insan hayret etmiyor değil.

Haliyle site de gelişiyor. 2001 den beri ilk defa gerçekleştirilen forumda en çok katkı sağlayan kullanıcı ödüllerini geçen sene yoğun kapışmanın sonunda kadirirdem kazanmıştı. Hakkını verelim konulara attığı yorumlarla kimi zaman bizi hayretlere gark ettirmedi değil. Onu BekirTemel takip etti. Fakat onun da kadirirdem den aşağı kalır yanı olduğu söylenemez.

Bu iki kullanıcı yorumlarıyla bizleri aydınlatmaya, bilimin ışığında yürürken önderlik yapmaya devam ediyorlar. Kendilerini takdir ve tebrik ediyorum.

Fakat,

Bu sene sanırım bu yarış daha çetin geçecek. Fark ettim ki BekirTemel bu ödülü bu sene kaptırmaya niyetli değil. Yorum Oscar'ı sizce bu sene kime gider?

Ben başka bir aday göremediğim için bu iki arkadaşı öne sürüyorum. Herkes kendi adayını belirtebilir tabii ki.
P
8 yıl
...
Sessiz sakin bir çocuktum ben seni tanıyana kadar. Kafamda farklı fikirler dönmez sadece oyun oynama peşinde koşardım. Beni yakaladın, yoldan çıkardın, farklı yollara soktun.
Anlamadım başlarda ne yaşayacağımı, ne anlatacağımı. Kafam karıştı. Alışık değildim, alışamadım. Yüreğimde bir kızarıklık, bir sıcaklık. Tarif bile edemediğim bir heyecan, kalp krizi gibi. İçim titriyor derler ya. Misalendir o. Benim ki gerçek. İçim titriyor. Hissedebiliyorum. Kalbim, ciğerim hareket halindeler. Kan yetişmiyor vücuduma. Görevlerini yapamıyorlar eskisi gibi. Tutturmuşum bir şarkı, nerden duydum onu bile bilmiyorum. Öyle girdin ki aklıma, söylediklerimi bile seçemiyorum. Beni yönlendiriyor, resmen yönümü değiştiriyorsun. Oturmuşsun beynimin en güzel köşesine, elinde sigara. Bacak bacak üstüne atmış izliyorsun olan biteni. Arada ayağa kalkıp emirler yağdırıyorsun. Ben de uyuyorum. Derin derin dalıp gidiyorum bazı akşamları. Saatin kaç olduğunu fark etmiyorum bile. Saat dilimin değişti. Kimi zaman Türkiye, Kimi zaman Trinidad ve Tobako. Saat kaç oluyor, kaçta yatıyorum bilmiyorum. Uyuyormuyum ondan bile emin değilim. Çok ses çıkarıyorsun. Özellikle geceleri. Kafamda yalın ayak koşmalarını duyabiliyorum. Sağa sola vura vura. Senin tabirinle fıtı fıtı. Ne varsa çarpıp döküyorsun, düşürüyorsun. Durduramıyorum seni. Nerede olduğunu çözemiyorum.
Çok iyi saklanıyorsun sanırım. Ya da ben iyi değilim bulmada. Yoruldum ama. lütfen. Bir dur, bırak soluklanayım. Hararetim normale dönsün, düşünmeyi tekrar bırakayım. Bırak çocuk olayım diyorum duymuyorsun. Çığlıklarıma kulak asmıyorsun. Anlatamıyorum sana derdimi. Kafama sıkıp herşeyi o an bitiresim var. ne ben düşüneyim artık, ne de sen ses çıkartabil. Ama olmuyor. Kıyamıyorum sana, elim gitmiyor. Sesin kesilsin istemiyorum.

Ben aslında bir şey istemiyorum ki.
P
8 yıl
dhdfhdfhsd
Titrerdi ellerim. Sana uzanırken incitirim korkusuyla sarsılırdı içim. Dokunamazdım saçlarına, olur ya telleri dökülürdü belki korkusuyla. Kokunu çekemezdim içine, olur ya nefesim kesilir de tekrar alamam belki melodisini teninin.
Uzak kaldım hep sevgine. Yanaşamadım sana. Amacım neydi, neyin peşindeydim? Sorgusuz sualsiz sana böyle yanaşmanın sıkıntısı neydi çözemedim. Ayaklarım dururdu yanında. Yürüyemez, senden kaçamazdım. Sevgin korkutur, anlamsız bakışlarımla uzakları izlerdim sana bakmayayım diye. Gözlerim dolardı her seferinde, konuşurken dudaklarım titrerdi. Kelimeleri seçemezdim istediğim gibi. Alakasız benzetmelerimi bilirsin sen de. Çaresizliğimdendi hepsi. Sana karşı tutunamamak ne demek bilir misin? Anlar mısın sevginin büyüklüğünü? Anlatabilir miyim? Tarifleyebilir miyim sence? Anlatamıyorum hala. Bahsederken, söylerken bile tutuluyorum düşüncelerimde. Kafam duruyor. Kendimi zayıf görüyorum. Korkutuyor beni. Zayıf olmak, kendimi bilirken böylesine zayıf kalmak korkutuyor. Ve anlıyorum ki bu korku beni çekiyor sana. Ne elin, ne gözün, ne tenin, ne kokun. Sana karşı zayıflığım sevdiriyor belki. Bu kadar zayıf kalabiliyorsam, kavuştuğumda ne denli güçlenirim diye düşünüyorum. Hesaplayamıyorum. Zamanı sayamıyorum. Sensiz daha zayıf kaldığımı farkediyorum ve lanet ediyorum. Gecelere küfrediyorum her yattığımda. Karanlık seni hatırlatıyor. Daha da nefret ediyorum. Daha da çok sövüyorum.
Ama anlamıyorsun beni. Sana olan sevgimi. Düşüncelerimdeki derinliği. İçimde kopan hiç bir şeyi. Yelkenleri açtım gidiyorum şimdi. Ne sen varsın yanımda ne bir rüzgar. Salınıp duruyorum ıssızlığın içinde. Uzaklara bakıyorum. Bakıyorum ama göremiyorum. Seni arıyor gözlerim hala. Bağırıyorum nefesim yettiği kadar. Sesim kesilene, canım çıkana kadar. Kuruyorum. Nefesim, dudaklarım kup kuru oluyor. Durmuyorum. Durmak istemiyorum. istediğim tek şey kaybolmak. Buralardan gitmek değil ama. Sen de kaybolmak. nefesinde kaybolmak. Gözlerinde kaybolmak. Derinlere dalıp ruhuna sarılmak. Ellerimi saçlarında gezdirmek belki. Ne bileyim anlamıyorum. Kendimi tanımıyorum. Söz geçiremiyorum. laf edemiyorum. bakıyorum ama kendimi göremiyorum.

Bırak git hadi. Üşenme. Yürü. Arkana bile bakma. Ben her gün yaptığım gibi izlerim seni. Salına salına gidişini. Saçlarının rüzgarda delirişini.
P
9 yıl
..
Anlam veremediğim hüzünlere dalıyorum yine. Gözlerim hep uzaklarda, hep buğulu. Farklı çelişkilerin içinde seni arıyorum. Belki bulamayacağımı bile bile savaşıyorum. Gücüm bitmek üzereyken bile şevkle saldırıyorum umutlarıma.

İtiyorsun her gün farklı sebeplerle. Ta ki karşı karşıya gelene kadar. Gözlerindeki titrekliği, gözlerindeki o umudu görene kadar her şeyden ümidi kesiyorum. Gördüğüm an da yine sarılıyorum hayata masum bir çocuğun annesine sarıldığı gibi. O sıcaklığı arıyorum aslında. Bugüne kadar yaşamadığım, daha önce görmediğim o sıcaklığı. Çelişkiyi arıyorum belki de. Geleyim mi gelmeyeyim mi düşüncesini. Yapıma uygun olduğu için bana acı veren düşünceleri seviyorum. Sesini duymak, yüzünü görebilmek için katlanabiliyorum her şeye. Bütün bu acı, bütün bu sıkıntı sana olan hislerimden olsa gerek. Sinirleniyorum bazen. Titriyorum, kıvranıyorum sancıyla. Mideme kramplar, ağrılar, yanmalar geliyor. Sana olan uzaklığımı kaldıramıyorum. Her gün ayrı bir enerjiyle dolmama, senden gelen en ufak gülücüğe mest olmama rağmen kaldıramıyorum. Öylesine gücüme gidiyor ki seninle yan yana duruyorken senden uzak kalmak. Farklı dallardaki yapraklar gibi. Ben kuruyup düştükçe senin rengin açılıyor, aşağı doğru süzülürken senin de gelmeni bekliyorum. Tutunamıyorum artık. Yutkunamıyorum. Su dahi içemiyorum sen yokken yanımda. Aldığım nefesin tadı, içtiğim şeyin adı yok. Koyamıyorum. Kendime yediremiyorum sensizken yaptıklarımı. Uzun uzun düşüncelere dalıyorum. Kendimi koyveriyorum. Eriyorum git gide. Sıcakta kalmış tereyağı gibi hüzünlerim akıyor her yerimden. Titreye titreye yürüyorum. Sana ulaşabilmek için tüm gücümü harcıyorum.
Uçurumun kenarına geliyorum bazen. Boşluğa doğru uzunca dalıyorum. Düşünceler akıyor zihnimden. Türlü türlü fikirler, türlü türlü hisler geçiyor içimden. Düşündükçe kayboluyorum, yol bulamıyorum, dönemiyorum. Güzelliğine kapılıp kaybolduğum zamanları düşünüyorum. Yüzümde aptal bir sırıtma. Mutlu oluyorum. Salak gibi hissediyorum kendimi. Hiç olmadığım kadar zayıf. Güçsüz. Hoşuma gidiyor bir bakıma. Senin yanındayken zayıf olmak, zayıflığımı görünce daha da çok çabalıyorum. Kendime gelebilmek, seni şaşırtabilmek adına. Günlerce düşünüyorum, akşamlarımı sabaha katıyorum, uykusuzluğa savaş açıp seni kazanmaya uğraşıyorum. Beceremiyorum. Senin gözünde bir gram ilerleyememek daha da koyuyor. Kendimi aşağı bırakasım geliyor. Korkuyorum. Ya seni orada da göremezsem diye içimi bir ürperti kaplıyor. Onu da yapamıyorum.

Ne yapacağımı bilmiyorum aslında. İlk defa böyleyim. Bu kadar çaresiz, bu kadar güçsüz. Dünyaları karşısına alabilecek ben, senin karşında kalem tutamayacak kadar zayıfım. Bunu yenmeye çalışıyorum. Başaramasam da deniyorum. deniyorum.
P
9 yıl
Beklenti
Bir günde ne değişti ki?

Akşam yüzüme baktığında gülerken ne oldu da bir an da herşey bambaşka bir hal aldı. Elini tuttuğumda hissettiğim sıcaklık geçicimiydi? ya gözüne baktığımda gördüğüm o ışık? Farklı şeyleri mi gördük yoksa seninle? Anlayamıyorum, aklım almıyor. Beni böylesine ortada bırakmanı kabul edemiyorum. Düşüncelerim karışıyor, içim acıyor. Gözlerim dolu dolu, senle olduğum o ana ağlıyorum. Kendimi gram düşündüğümden değil. İnan bana ne olduğu umrumda değil. Sana ne olduğuyla ilgileniyorum.

Mutluluğu bulduğumu söylemiştim sana. FAzlasını hissettiğimi. Sevgi ile , hoşlanma ile veya aşk ile tarif edilemeyeceğini. Haklıydım. Ne kadar kötü bir durum olsa da haklıydım. Öyle berbat bir durum ki, öyle masum bir durum ki içimden söküp atamıyorum. Yıllar sonra bulduğu mutluluğu koparamıyorum yüreğimden. Sürükleniyorum. Bir nehirde, kayalara vura vura sürükleniyorum. Her yerim yara bere, her yerim kırık içinde. Ama tek düşündüğüm yine sensin.

Mutlu musun peki? Yanımda olduğun kadar mutlu musun ? seni güldürebildiğim anlardaki gibi parlıyor mu gözlerin? Düşüncelerin net mi benim aksime? Farkında mısın yaptığın şeyin? Gerçekten doğru olduğuna inanıyor musun? Bu kadar kolay bitebileceğine ben inanamıyorum. Ruhun derinliklerine bu kadar işlemiş bir şeyin böylesine kolay atılabileceğine ben inanmıyorum.

Küçük bir çocuk gibiyim şu an. Sana karne hediyesi bisiklet alacağız denilen ama sadece resmi gösterilen küçük bir çocuk gibi. Hayallerim hep devam ediyor. Bisikleti alacağımdaki mutluluk içimde hep saklı. Almadıkları için kızmıyorum. Darılmıyorum. Gücenmiyorum. Ama biliyorum. O bisiklet bir gün alınacak ve ben ilk günkü mutluluğumu tekrar yaşayacağım.

Fazla bir şey beklemiyorum. Özel bir şey değil istediğim. Mutlu olmayı, yine o akşamki gibi huzurlu olmayı istiyorum. Rahat uyumayı, uykularımın bölünmemesini, sabah kalktığımda yüzümün gülmesini. Olmak istediğim, orda ölmek istediğim yerde kalmayı. Kanımın son damlasına kadar aksa bile oradan ayrılmamayı.
P
9 yıl
Değişim
nsızın gelen sancılar gibiydi gülüşlerin. Baktığımda içimi acıtan, korkusundan titrediğim ama onlarsız da yapamadığım. Farkında değildim yaşadığım şeyin. Neler düşündüğüm, neler sevdiğimin. Titriyor elim dilim içim. Konuşamıyorum, anlatamıyorum derdimi. Sakin kalamıyorum. Elim titriyor. Sinir hastası gibi kalem tutamıyorum eskisi gibi. Şarkıları tekrar tekrar sarıp seni hatırlıyorum. Tekrar tekrar sarıp hayaline sarılıyorum her gün. Farklı şekillerde, farklı hislerle.

Anlamsız gelebilir söylediklerim. Diyorum ya konuşamıyorum. Dökemiyorum içimi. Yanlış doğru bilemiyorum. Düşünürken tartamıyorum kelimeleri. Ağzımdan tek tek dökülüyor, döküldükçe korkmaya başlıyorum. Ya yanlışı seçersem? Ya seni de kaybedersem? Farkında olmadan narin kalbini incitirsem. İstemden de olsa bakışlarını değiştirirsem bana karşı.. Bilemiyorum. Bir türlü anlam veremiyorum, hayatımı konumlandıramıyorum düşüncelerimde.

Ne dediğimi bilmiyorsun. Anlasan da hissetmiyorsun belki de. Kırılıyorum her geçen gün. Biraz daha inceliyorum, inceldiğim yerden çatlıyorum ufak ufak. Susuz kalmış menekşe toprağı gibi. Suyu bekliyorum, menekşeyi özlüyorum.

İstemiyorum artık mutsuz olmayı. Dertlerle, sıkıntılarla uğraşmayı. Kendi kendimi yemekten sıkıldım inan. Hergünü farklı acıyla, farklı sıkıntıyla geçiştirmeyi. Ne yapacağımı bilmeden her güne başlamayı.

Değiştim sanırım. Geri gittiğim yerler artık ümit oluyor gibi. Gitmek istiyorum, daha farklı görmek, orada kalmak gibi.Sebep uyduruyorum zaman zaman. Vakitsiz gidişlerle orada olmayı istiyorum. Engel olamıyorum. İçimin heycanına yenik düşüyorum belki. Kıpırdayan bu şeylerin ne olduğunu çözemiyorum. Anlamasam da hoşuma gidiyor. Buraya her geldiğimde tekrar tekrar hayat buluyorum. Nefes aldığımı farkediyorum. Artık gördüğümü farkediyorum. Gri duvarların yerinde küçük çocukların çizdiği resimler var. Ya da ben içimdeki küçük çocuğu görüyorum artık. Utanıyorum söylemeye. Belki terslersin diye. Belki ben alışık olmadığımdan. Ama anladığına inanıyorum. Ya da kendimi avutuyorum.

Her ne olursa olsun farklısın. Farkındayım. Nedir ne değildir bilmiyorum. Alışkanlık gibi bir şey oldu. Duramıyorum.

Adına bakmadan, gülüşünü görmeden, kahkahanı hissetmeden yapamıyorum...
P
10 yıl
Emenike\u0027ye Ceza Belli Oldu
Emenike'nin Beşiktaş derbisinde yaptıklarının faturası belli oldu. Yönetim daha önceden de vukuatları bulunan yıldız futbolcusuna katlamalı bir ceza vermer kararı aldı. Buna göre de formasını çıkartıp tribünlere el kol hareketleri yaparak, sahayı terk etmeye kalkan Nijeryalı santrfora 50 bin euro para cezası verileceği öğrenildi.




Allah sizi bildiği gibi yapsın.
P
10 yıl
Kedi Sahiplendirme
İyi günler arkadaşlar,

Hali hazırda evimde 3 yaşında bir kedi mevcuttu. Fakat son kar yağışlarında 5-6 aylık bir yavruyu vicdanımız el vermediği için eve aldık. Aşılarını yaptırdık. Beslemeye başladık.

Ev çok büyük olmadığı için diğer kedimiz huzursuzlandı. Ayrıca maddi olarak da bize fazla geldi açıkcası. Hani bir kedi ne kadar yük getirebilir derseniz evde tek çalışan olduğum göz önüne alınınca, mama kum aşılar derken bayağı bir masraf çıkartıyor.

Dışarı, sokağa bırakmak istemiyoruz. Alıp evinde besleyecek birisi varsa vermek istiyorum.

Kedi beyaz siyah tekir. Daha 6 aylık. aşılarının tamamını yaptırdık. iç,dış parazit, kuduz yapıldı. Kısırlık ameliyatı için daha vakit var sanırım.

Almak, bakmak isteyen varsa istanbulda anadolu yakasında istediği noktada getirip verebilirim.

Cidden alıp evinde besleyecek, sokağa atmayacak şahıslar ulaşırsa çok iyi olur. Sokağa bırakacak olsam en azından gözümün önünde bir yere bırakırım arada mama da veririm ama sokağa bırakmak istemiyorum. Çünkü kendi başının çaresine bakabilecek gibi durmuyor.

isteyen olursa bana pm den ulaşabilir.


< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
P
10 yıl
özel mesaj ve profil güncelleme
Kolay gelsin.

İnbox sorunu için konu vardı fakat benim ekstra olarak profil güncellemesi ile ilgili sorunum var. uzun süredir imzamı değiştiremiyorum.

Değiştireceğim kısım yok. imza kuralları pgd code var ama imzamla ilgili bir alan yok. konu ile ilgili olarak yardımcı olabilir misiniz?
DH Mobil uygulaması ile devam edin. Mobil tarayıcınız ile mümkün olanların yanı sıra, birçok yeni ve faydalı özelliğe erişin. Gizle ve güncelleme çıkana kadar tekrar gösterme.