Tasarım dediğiniz "Şöyle çiz böyle kaydır" bir şey değil. Yapılan tasarımın üretilebilirliği, ergonomisi, aerodinamisi gibi pek çok husus var. Ayrıca tasarım görecelidir. Mesela Hyundai'nin tasarımları çok şık, birbirini izleyen bir sürü çizgi var ama çok daha yalın olan Golf gözüme daha bir hoş gözüküyor. Hyundai İ30 trafikte gördüğümde bir "Dekor objesi" gibi görünüyorken Golf daha bir "Otomobil" olarak geliyor gözüme. Hyundai İ30'un o şık tasarımı benim gözümü yorarken Golf daha yalın. Aynı şekilde V40 çok şık ve fütüristik bir tasarım. R Design olanı harika olabilir ama başka birisi bu tasarımı beğenmeyebilir. Renault'un tasarımları da ona keza Clio 4'ün tasarımları çoğu kişinin hoşuna gidiyor mesela. Şık bir araba oldu. Fluence aynı tasarım diliyle tasarlanmış olsa da Clio kadar göze hoş gelmiyor. Arabanın büyüklüğü de bir faktör. Bir tasarım dili büyük arabaya yakışırken küçük arabaya yakışmayabiliyor. Bir de tasarım nesnel bir şey değil ki, 0-100 süresi 9 saniye diyebilirsiniz ama tasarımı ifade edebileceğiniz bir birim yok. |
Her firmanın tasarımcısı iyidir.Renaultun direk tasarımcıdan çıkan çizimlerine bakarsanız kaliteli olduğunu görürsünüz.Ama iş üretime gelince herşey değişiyor.Type-R konseptinin üretilebilir halinin seri üretiminin ne hale geldiğini biliyoruz hepimiz Renault üzerinden gidersek zaten A-B-C segmentine odaklanan bir marka.Örneğin twizy,twizy rs,zoe,kadjar oldukça iyi tasarımı olan modeller.Yeni çıkacak modelleride oldukça hoş.Sadece görünüşün dışında işin içinde çok fazla etmen var ayrıca. Tasarımda firma bazında genelde bir konsept oluşturulur.Örneğin bu renaultda şimdilik alpine konsepti.Her araçda bu konseptden çizgiler vardır.Üretim bantları,bazı ortak parçalar buna göre altyapısı oluşturulur,üretilir.Amaç belli;aracın belirli çizgilerini,temelini oluşturup aracı ona göre şekillendirmek.Zoedan tut kadjara kadar bu alpine konseptinden izler vardır.Alpine seri üretime geçermi,bence hayır. Hyundai-Kia bastı parayı BMWden Peter Schreyeri kendi ekibine aldı. |
bide şunu kendinize sorun bunu siz düşenebiliyorken otomobil üreticileri neden düşünemiyor ? |
Ne tasarimi ya turk insani 2.eline bakar. 2.eli olsun ucubeye bile biner. |
Maliyet maliyet maliyet. Insanlar buraya yorum yazarken acaba bütün bu şirketlerin tamamen kar etme amacıyla kurulmuş kuruluşlar olduğunu unutuyor mu? Adamlar tabiki de üretilebilir en az maliyetli en güzel tasarım üçlüsüne uyan tasarımı üretecekler. O tasarımı yapan insanlar mühendis değil aerodinami denge aracın dayanımı gibi konular tasarımcıların üzerinde durdukları konular değil. Araştırıp baktığımızda zaten her markanın ütopik araç tasarımları var fakat bunların ne kadarı üretilebilir? |
Bir çok fitma tasarımı dışarıdan yaptırıyor örneğin en çok bilinen hatta araçlarda imzası olan pininfarina gibi. Sport tasarım herzaman satılır diye birley yoktur kimisi daha sade araç ister kimisi şık ama sade araç kimi gösteriş. |
Premium markaların (Audi-Mercedes-Bmw) tasarımları geçmişten günümüze diger orta sınıf arabalardan hep daha iyi oldu bunda herkes hemfikirdir. Demekki o kadar göreceli birşey değil? Wv passatın son kasasıyla biraz yarışır gibi oldu sadece. |
lambo dizayn yap 1.5 dci motor koy adama gülerler |
Tamam da renaultun isi lamboya benzemek degil. Her markanin kendine gore bir vizyonu ve cizgisi var bunun disina cikmazlar. Renault ulkemizde parca bakim ucuzlugu ve yakit tasarrufu ile nam salmis bi marka ve halende bi namin ekmegini yiyor. Diger markalara gelince... neden yapsinlar ki? O suslu kasayi vezir edecek motor ve sanzimani koymadiktan sonra. Mesela opel, cok sık tasarimli bi coype uretsin onada cadillac elmiraj in motorunu koysun. Kim alır? Kimse almaz. Hadi satildi bir elin parmaklarini gecmez. Neden mi? Oyle bi arac fabrika cikisli net fiyati minimum 100bin euro olur ulkemizdeki vergilendirmeylede 300bin euroyu olur. Ve ulkemizde 300bin euroya ikinci el lamborghini ferrari mercedes ve bmw ler var. Bu 5 markaya paran yeterken opel alirmisin. Paran yeterken demiyim gucun yeterken diyeyim... Hee kalkip oyle bahsettiginiz tarz araclara 2.0 motoruda firmalar bizleri dusunup koyar mi? Koymaz. Cunku gene gerektigi kadar ragbet gormez zarar ederler. Neden mi zarar ederler. Yeni alt yapi gerekli yeni 0dan tasarim gerekli o kasaya yakisacak motor sanziman gerekli dahada bir suru sey var... |
En basiti Ranult Lambo kadar alcak olsa kimse satin almazdi. Her tasarimin maliyeti ayni degil. Kagit uzerinde cizdiginiz bir seyi uretime gecirmeye calisirken karsiniza bir suru engel cikabiliyor. Otomobilde cok fazla parca ve cok fazla uyulmasi gereken standart var. Cogu zaman tasarimcinin cizdigi sekil uretim maliyetleri ve satndartlar yuzunden bir cok kez degisiklige ugradiktan sonra uretime gecebiliyor. Lamboda maliyet kaygisi yok. Adam cizdgini istedigi gibi uretiyor, gerekirse parcayi elde ozel bile urettirir fabrikada uretilmeyecek bir sekil cizdiyse vs. Fonksiyonellik yine tasarimi etkiliyor. Adam guzel gorunen araba yapiyor sonra musteri bas mesafesi kisa diye begenmiyor mesela. Ya da bagaj kucuk diye begenmiyor. Lamboda boyle bir sorun yok isterse adamin kafasi tavana degsin, isterse arabada bagaj olmasin gene de farketmez. |
|
Biniyor zaten |
Sırf tasarımla iş bitmiyor çünkü. Bkz kia. Adamlar optimayı audi tasarımcısna yaptırdılar çok özenerek. Araç on numara oldu, sonuç ülkemizde kaç tane satıyor ayda mesela? Sen tasarımıa kafa yorup ülke pazarındaki ihtiyaçları, kısıtlamaları incelemez, dikkat etmezsen, 1.7 gibi absürd bir hadcimle üst vergi limitinden 110 binden satmaya çalışırsan böyle olur işte ayda 1 tane 2 tane.. |
Dünya pazarı sadece Türkiyeden mi oluşuyor?Türkiyede tutmaması başka ülkelerde tutmadığı anlamına gelmez. |
Aventador tipli bir arabaya 4-5 kişilik bir aile bagajlarıyla birlikte nasıl binecekler. |
Bu apayrı bir konu. BMW Mercedes ya da Audi gibi markaların yaptığı tasarımlar genel anlamda iri kasalara oturan kalıplı ve kaslı tasarımlar. Aynı tasarımı arabayı ufaltarak B sınıfı sedana koysanız tipsiz bir şey çıkıyor ortaya. Bir de bu modeller güçlü motorlarla geldiği için, iddialı tasarım güçlü motor ikilisi ile algıda güzel yer ediniyor. Biraz da marka algısı giriyor işin içine. İ30 örneğine dönecek olursam, 3.0 litre motor ve BMW amblemi ile gelseydi eminim o da hafızalarda kalıcı bir yer edinirdi. Kaldı ki benim gözümde Vectra B ve C, 2003-2004 model C4 gibi arabalar bugün bile gerekli iyileştirmelerle (Vectra B kasa biraz büyütülerek mesela) satışa sunulsa eski gözükmezler. |
82 milyonluk nüfusun olduğu pazar önemsiz bir pazar mı? Konuşurken yaşadığımız ülkeyi örnek vermek gayet doğal. Optima olsun, mazda 6 ve 3 olsun türkiyede sınıflarının en az satan araçları. Demek ki benim mesajımda yazdığım "tasarımla bitmiyor, hedef kitlenin ihtiyaçlarını, sınırlamalarını değerlendirip karşılamak gerekli" sözümün geçerliliği de aynen devam ediyor. Mazda ve kia türkiye pazarını daha iyi okusalardı şimdi bu araçları çok daha fazla satacaktı. Burada yanlış bir şey var mı söylediğim? Bence yok. |
Şimdi, üstte yazıldığı gibi birinci etken maliyet. Metali ne kadar işlerseniz, ne kadar oynarsanız, kalıp işçiliğinden tutun tasarıma kadar, maliyet yükselecektir. İşin diğer boyutu da satış. Alfa gibi butik markalar hariç, tüm markalar çoğunluğun beğeneceği araçlar tasarlayarak satış rakamını arttırmak ister. Diyelim ki Clio'nun arge, tasarım, motor, aerodinamik, lojistik, yedek parça maliyeti 10 milyon avro olsun. Bir de araç başı maliyet var. Bunu karşılamak için atıyorum 1.000.000 adet satması lazım. Bu rakamı yakalamak için de satıldığı pazarda çok kişinin beğenisini kazanması lazım. E bu araç B sınıfı, sen bunun maliyetini yüksek tutarsan satış bedelini de yüksek tutman lazım, bu sefer de satamazsın. Kaldı ki, tasarım olgusu göreceli bir kavram. Mesele senin beğenmen değil, genelin beğenmesi. |
aynen katılıyorum sonuna kadar beğendiği arabayı değil 2.eli kuvvetli olanı alıyor |
Kendi basima akil yurutmekle tatmin edici bir cevap bulamadim. İgneleyerek cevap vermek yerine duzgunce aciklarsaniz sevinirim.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >