Arama butonu
Bu konudaki kullanıcılar: 2 misafir, 1 mobil kullanıcı
7560
Cevap
621794
Tıklama
0
Öne Çıkarma
Cevap: VOLVO S60-I (2001-2010): Sorular, Cevaplar ve Dostluklar (82. sayfa)
Y
14 yıl
Yüzbaşı

quote:

Orijinalden alıntı: ortofoto

quote:

Orijinalden alıntı: eas722

haklısınız cok acık yazmamışım. aracımı yaklaşık 1 yıldır kullanıyorum ve kısmetse daha uzun yıllar kullanmayı düşünüyorum.

s40 ve focus konusunda ise elbette ki s40 ile aynı kefeye koymak haksızlık haklısınız ancak s40'tan çok daha fazlasını bekliyordum.


aslında bu forumun tamamnı okumaya çalıştım bu bağlamda kısmen değinilmiş ama netlik kazanmamış konular var yukarıda sordum ama cevap alamadım sizden alırsam sevinirim:

1- lpg de cidden performans kaybı ya da son hız değerinde değişiklik olmuyor mu?

2- lpg de yol bilgisayarı kullanamıyorsunuz değil mi? yani kalan yakıt ortalama tüketim vs. lpg li olmasına rağmen benzin değerlerini vermeye devam ediyor değil mi?

3- DTSC hangi S60 larda var... bir çoğunda s40 larda olduğu gibi sadece STC mi var yoksa?

1- performans neredeyse aynı, aslında istersen lpg de daha fazla performans bile almak mümkün, lpg nin kendi beyninden enjekte edilecek lpg miktarını değiştirebiliyorsun ancak bu işlem ekonomi için yapıldığından optimum ayarlar yapılıyor
2- yol bilgisayarını aynen kullanıyorsun ancak herşey benzine göre hesaplanıyor


Bu mesaja 1 cevap geldi.
O
14 yıl
Teğmen

cevap için çok teşekürler...

peki DSTC meselesine ne dersiniz? hangi S60larda var? kesin bilen var mı????


Bu mesaja 1 cevap geldi.
Z
14 yıl
Yüzbaşı

quote:

Orijinalden alıntı: ortofoto

cevap için çok teşekürler...

peki DSTC meselesine ne dersiniz? hangi S60larda var? kesin bilen var mı????

aracım 2.3 t5 dtsc var.



A
14 yıl
Yarbay

quote:

Orijinalden alıntı: eas722

haklısınız cok acık yazmamışım. aracımı yaklaşık 1 yıldır kullanıyorum ve kısmetse daha uzun yıllar kullanmayı düşünüyorum.

s40 ve focus konusunda ise elbette ki s40 ile aynı kefeye koymak haksızlık haklısınız ancak s40'tan çok daha fazlasını bekliyordum.

aynı görüşleri paylaşıyoruz sanırım. bende güncel S40'tan eski S60'a geçmiş birisi olarak, genel bir izlenim paylaşmak isterim.

bende sizin gibi 4 sene kadar 1.6 benzinli S40 kullandım, 2006 modeldi, sıfır km tercih ettim. uzun süreli bir kullanım için almıştım ancak araç beklentimin hayli altında çıktı ne yazık ki.

şunu belirtmekte fayda var, bu araç aslında Focus platformunda değil. S40, Mazda Ford Volvo "ortak" platformundadır. Ford'un bu platformun gelişimi için özellikle Volvo'dan hayli faydalandığı gerçek kilit noktalarda. hatta core tasarımdan sonra bütün genel yapı her markanın stratejisi ve amacı doğrultusunda baştan yapılanıyor. temel bileşenler korunduğu halde, ayar ve entegre mekanik parçalar farklılaşıyor.

işin aslı, ben S40'ımda Focus'un sürüşüne benzer pek bişey bulamamıştım. arabanın genel hissiyatı tamamen kendi hastı diyebilirim hatta. ancak ne yazık ki arayıp bulamadığım noktalar hep Focus'tan alınmasını umduğum şeylerdi. 2 sene kadar da 1.6 tdci Focus kullandığım için hemen her konuya hakimim.

S40'ta Focusun harika ayarlanmış yay-amortisör uyumu yok. aslında marka konumlandırması sebebiyle daha konforlu olması gereken araba, aynı ebat jant ve lastiklerle nasıl düşük hızlarda bu kadar sarsıcı oluyor, şaşırmıştım. yola şöyle adam gibi oturmuyor araba, hep yolla savaşıyor gibiydi diye açıklayım (: Focus'ta ise tam tersi, evet sert, ama tatlı sert bir süspansiyon ve daha pürüzsüz bir sürüş mevcuttu. viraj içlerinde sekme çok daha azdı, kontrolün hep bende olduğunu hissettiriyordu. S40'ın direksiyonu oldukça hassastı gerçekten, bu konuda Focusla yarışır ancak oldukça hissizdi ve viraj içlerinde tepkisizdi. Focusta daha dolgun, güzel yol hisleri veren, aslında çok ciddi keyif veren bir direksiyon ve yol tutuş uyumu mevcut ki bunlar S40'ta yok. iki araç da bende olmasına rağmen, her zaman Focusu kullanmak daha çok keyif vermiştir, ki S40'ın daha sonra bashedeceğim ciddi artılarına rağmen.

S40'ta yol tutuş vardı sadece, yani oldukça hızlı viraj alıyordu, ayrıca çok az yana yatıyordu ki bu temel platform dizaynının başarısı ve bağımsız arka süspansiyon neticesinde. ancak limitler oldukça belirsiz, direksiyondan bilgi akışı yok, keyif vermeyen bir kullanım söz konusu. arabada potansiyel var lakin iyi ayarlar yapılmadığı için açığa çıkmıyor gibi hissettiren bir araç.

önemli olan direk gidip bağımsız arka süspansiyon kullanmak değil, onu bilgisayar ortamında olması gerektiği şekilde ayarlayabilmek. ancak bu know-how'a sahip olmayınca sanıyorum, S40 veya i30 gibi arada kalmış aletler çıkıyor ortaya (İ30'un sürüşü de S40'a çok çok benzer).

başka problemler, örneğin arabaya kesinlikle yakışmayan şanzıman oranları. 130kmh hızda nerdeyse 4000rpm çevirdiği için 5. viteste, arabanın içinde otoyolda durulmaz oluyordu (biliyorum 1.6D'ler bu konuda çok daha iyi). bu da uzun yolculukları keyif olmaktan çıkarıyordu. hızını da çok hissettiriyordu araç, bunun tam kaynağını bilmiyorum ama genel yürüyen geometrisi, kabin yerleşimi ve izolasyon, nvh ses kesme konusundaki problemleri olabilir. kocaman bir direksiyon simidi, oldukça yüksek bir sürüş pozisyonu, çok derin pedal travel aralığı, 3. vitese sürekli zorlanarak geçme bu konularda problemler vardı hep.

1.6 motordan da performans beklemiyordum gerçi ancak otoyolda kaç kere ayağım dipte 155-160kmh hızda kaldığımı hatırlamıyorum. zor bela 180kmh sürat yapabiliyordu, maksimum 190kmh görebildim zaten, o da 1 gün falan sürdü sanıyorum (: motordan gelen vibrasyon (titreşim) çok fazlaydı, rahat çalışmıyordu motor ki rafinelik konusundaki bu kusurlar için iki defa servise gittim, kaç kere test sürüşü yaptık hatırlamıyorum, cevap; bunlar böyle idi sürekli. yani araçta teknik hiçbir kusur yoktu. ayrıca devir bandı da kötüydü, üst devirlerde canlanması gereken motor canlanamıyordu bir türlü. devirlenme de kesiklik vardı.

özetle motorun da aslında hızlanması kötü değildi, ancak çalışma kalitesi ve yüksek sürat istikrar özellikleri gerçekten çok kötüydü.

bashedeceğim olumlu özelliklerle gelirsek, içi gerçekten çok kaliteli bir araç S40. öyle Focusla falan hiç ilgisi yok, estetik, zarif tasarlanmış, güzel, gerçek malzemeler kullanılmış, harika konforlu koltuklara sahip bir araç. tıkırtı ve çıtırtı yok denecek kadar az. gövde işçiliği ve boya kalitesi harikulade. ve zamanı için inanılmaz yakışıklı bir tasarım, hatta ben daha iyisinin olamayacağını düşünüyordum ki, arabanın bu, showroom'da insanı cezbedebilecek statik özellikleri beni kendisine çekmişti, ancak aldıktan sonra hayli pişman olmuştum.

gün geldi, artık satmaya karar verdim, önemli de bir zarar ettim ve araştırarak 2003 model S60 T5 sahibi oldum.

nasıl söylesem, S60 alın gerçek Volvo nedir, nasıl olur görün diyorum. eskiden hani S40/V40'lar ile S60 ve sonraki modellerin arasında bir ayrım vardı fiyat listesinde, Volvo'lar arasın ona benzer bir ayrım var.

S60'ın kusurları var mı, pek tabi bir sürü kusur var. ancak hepsinin bir aması var. örneğin, direksiyon S40 kadar hassas ve tepkili değil, ama o kadar güven verici bir ağırlığı ve tokluğu var ki, istediğinizi yapın, hala istifini bozmayacakmış gibi bir güven veriyor insana. daha arabanın direksiyonuna geçtiğiniz ancan itibaren, kabuk gibi iç mekan, güçlü amacına yönelik yatık, ses kalkanı gibi bir kabin, vites kolunun pozisyonu, sürüş poziyonu.. herşey lüks bir sedana en iyi şekilde yaraşır türden. sizi arabayı kullanmanız için tahrik eden bir ambiyans söz konusu.

mesela yoldaki oturaklılığı arabanın. istediğiniz kadar sürat yapın araba bundan hiç etkilenmeyecekmiş gibi. otoyolda 120-130kmh süratler o kadar yavaş geliyor ki, ister istemez gaza basıp hız yapma niyetinde olmasanız bile 170-180kmh hızlara çıkıyorsunuz. yol sesi diye bişey yok, rüzgar sesi ancak çok yüksek hızlarda başlıyor -Allah var, S40'da bu konuda çok iyiydi- lakin işte bu bütünlüğün yarısını S40'ta görememiştim ben.

aradaki motor farkına, 5 silindir turbo motorun hızlanması, sesi, yumuşaklığı bunlara değinmeye gerek yok çünkü benzer tipte bir motor S40'ta da var T5 olacak, benim asıl noktam zaten araçların temeli arasındaki farklar.

çok konuştun, özet geç diyenlere diyeceğim şu, eğer gerçekten S40 ve S60 arasında kalıyorsanız, bunu gerçekten tecrübe edinmiş bir olarak, tüp taktırın, daha çok araştırın, biraz daha para biriktirin masrafları için veya bilmiyorum ne yaparsanız yapın ama mutlaka S60 üzerine yoğunlaşın. S60-V70-S80 gibi araçlar ile S40 arasında, Volvo olmak eğer sadece çarpışma güvenliği değil, genel bir keyif faktörünü de yansıtıyorsa şayet, "Volvo olmak" olarak çok çok büyük fark var.

bu tabiki S40 kötü bir otomobil anlamına gelmiyor, gayet alınabilir, şık, çok güzel bir şehir otomobili, ve çok güvenli bir araç. ben beğenmemiştim, ve bu soruyu da soracaklara cevabım her şekilde S60 yönünde olacaktır.



DSTC konusuna gelirsek, benim aracımda DSTC yok ve ben 1 tane 2002 2.5T hariç hiçbir 2005 öncesi S60 2.0T ve T5'de DSTC görmedim ve bende de mevcut değil. ancak ZTN arkadaşımızda varmış ve bu sistem olması oldukça önem arzeden bir sistem, araç bakarken öncelik verilmeli.


Bu mesaja 3 cevap geldi.
H
14 yıl
Yarbay
Konu Sahibi

İnsanın hissettiklerini yazıya dökmesi zordur; ama alcohol hocam, sen çok güzel başarmışsın; bir solukta okudum...

Benim de s60 ile ilgili ana eleştirim direksiyon ile ilgili. Yolla, yol tutuş veya yoldan kopma ile ilgili herhangi bir his veremiyor sürücüye. Yani kısaca araba inceleyenlerin "hissiz" diye tabir ettiği şeyden. Ani manevralarda da şartların gerektireceği ataklığı sergiletmeyebilecek kadar fazla turlu...


Bu mesaja 1 cevap geldi.
A
14 yıl
Yarbay

bende direksiyondan memnun değilim. yol hissi dediğiniz gibi zayıf, üstelik yavaş bir sistem aynı zamanda. uzun turlu olması motorun konumu ile ilgili bir konu. tepkileri gecikmeli gerçekten.

ancak ağırlığı ve verdiği güven hissi çok iyi sistemin. virajlarda değil, ama tatlı tatlı dönüşlerde, yüksek hızlı otoyol sürüşlerinde, bilemiyorum bence çok yakışıyor arabaya. S40'ta tetikte, daha hafif ve çabuk ama daha az kontrol ve güven hissi veren bir sistem vardı.


Bu mesaja 1 cevap geldi.
H
14 yıl
Yarbay
Konu Sahibi

Onun için herhalde kullanıcı yorumlarında kısaca "uzun yol arabası" olarak özetleniyor.

Ani manevradam kastım ise hani slalom testleri olur ya, trafikte mecburiyetten ona benzer hareketler yapmak zorunda kalırsak, zor olur gerçekten.

Hissizliği de şöyle açıklayabilirim. Aynı araba ile güzel bir asfaltta giderken bir viraja giriyorsun. Viraj girişinde direksiyon daha da hafifliyor. Bu insanda doğal olarak sanki ön tekerler yoldan kopmaya başladı veya başlayacak hissi ve korkusu uyandırıp endişeye sevk ediyor.

Halbuki amortisörlerin daha çok çalıştığı daha kötü bir asfalt yolda aynı hızda aynı oranda bir virajda daha az tedirgin oluyorum. Çünkü yoldaki o bozukluk sürekli direksiyona geri bildirim olarak geliyor ve insana lastik ve yol arasındaki irtibatın devam edip etmediği ile ilgili bir nevi bilgi veriyor.

Toparlarsam gerçekte birinci yolda elbette aslında yol tutuş daha iyi. Ama o duyguyu sürücüye geçiremiyor. Ve kullanımda gereksiz bir huzursuzluğa sebep oluyor.


Bu mesaja 1 cevap geldi.
O
14 yıl
Teğmen

alcohol ve highwaymouse cevaplarınız için çok teşekkür ediyorum...

önce 2 yıl kadar focus hb, sonra s40 1.6d kullanmış ve hala s40 kullanan biri olarak sanırım alcoholün izinde ilerliyorum.

dstc konusunda takıntılıyım. esp olarak ele alırsak esp li bir araçla bir virajda gerçekten dikkatsizlikten kayma başıma geldi esp nin ne olduğunu gördüm bilmiyorum belki de psikolojik benimki ama önem veriyorum.

şu an gözmde olan 2008 bir s60 2.0t premium var fakat hala s40 ımı satamadım :) bir kaç tanede 2.0 sport kasa var sport kasanında kadran rengi güzel gerçi en güzeli "blue" s60 R kadranı ama sportun beyaz kadran da güzel. premiumların kadran pek bir s40 kokuyor :) sport olmasını çok istiyorum alacağım aracın bu yüzden. 2.3, 2.4 lerde de yüksek model (2007-2008) bulmak cidden zor bulunanda pahalı gerçekten.



C
14 yıl
Teğmen

quote:

Orijinalden alıntı: alcohol06

aynı görüşleri paylaşıyoruz sanırım. bende güncel S40'tan eski S60'a geçmiş birisi olarak, genel bir izlenim paylaşmak isterim.

bende sizin gibi 4 sene kadar 1.6 benzinli S40 kullandım, 2006 modeldi, sıfır km tercih ettim. uzun süreli bir kullanım için almıştım ancak araç beklentimin hayli altında çıktı ne yazık ki.

şunu belirtmekte fayda var, bu araç aslında Focus platformunda değil. S40, Mazda Ford Volvo "ortak" platformundadır. Ford'un bu platformun gelişimi için özellikle Volvo'dan hayli faydalandığı gerçek kilit noktalarda. hatta core tasarımdan sonra bütün genel yapı her markanın stratejisi ve amacı doğrultusunda baştan yapılanıyor. temel bileşenler korunduğu halde, ayar ve entegre mekanik parçalar farklılaşıyor.

işin aslı, ben S40'ımda Focus'un sürüşüne benzer pek bişey bulamamıştım. arabanın genel hissiyatı tamamen kendi hastı diyebilirim hatta. ancak ne yazık ki arayıp bulamadığım noktalar hep Focus'tan alınmasını umduğum şeylerdi. 2 sene kadar da 1.6 tdci Focus kullandığım için hemen her konuya hakimim.

S40'ta Focusun harika ayarlanmış yay-amortisör uyumu yok. aslında marka konumlandırması sebebiyle daha konforlu olması gereken araba, aynı ebat jant ve lastiklerle nasıl düşük hızlarda bu kadar sarsıcı oluyor, şaşırmıştım. yola şöyle adam gibi oturmuyor araba, hep yolla savaşıyor gibiydi diye açıklayım (: Focus'ta ise tam tersi, evet sert, ama tatlı sert bir süspansiyon ve daha pürüzsüz bir sürüş mevcuttu. viraj içlerinde sekme çok daha azdı, kontrolün hep bende olduğunu hissettiriyordu. S40'ın direksiyonu oldukça hassastı gerçekten, bu konuda Focusla yarışır ancak oldukça hissizdi ve viraj içlerinde tepkisizdi. Focusta daha dolgun, güzel yol hisleri veren, aslında çok ciddi keyif veren bir direksiyon ve yol tutuş uyumu mevcut ki bunlar S40'ta yok. iki araç da bende olmasına rağmen, her zaman Focusu kullanmak daha çok keyif vermiştir, ki S40'ın daha sonra bashedeceğim ciddi artılarına rağmen.

S40'ta yol tutuş vardı sadece, yani oldukça hızlı viraj alıyordu, ayrıca çok az yana yatıyordu ki bu temel platform dizaynının başarısı ve bağımsız arka süspansiyon neticesinde. ancak limitler oldukça belirsiz, direksiyondan bilgi akışı yok, keyif vermeyen bir kullanım söz konusu. arabada potansiyel var lakin iyi ayarlar yapılmadığı için açığa çıkmıyor gibi hissettiren bir araç.

önemli olan direk gidip bağımsız arka süspansiyon kullanmak değil, onu bilgisayar ortamında olması gerektiği şekilde ayarlayabilmek. ancak bu know-how'a sahip olmayınca sanıyorum, S40 veya i30 gibi arada kalmış aletler çıkıyor ortaya (İ30'un sürüşü de S40'a çok çok benzer).

başka problemler, örneğin arabaya kesinlikle yakışmayan şanzıman oranları. 130kmh hızda nerdeyse 4000rpm çevirdiği için 5. viteste, arabanın içinde otoyolda durulmaz oluyordu (biliyorum 1.6D'ler bu konuda çok daha iyi). bu da uzun yolculukları keyif olmaktan çıkarıyordu. hızını da çok hissettiriyordu araç, bunun tam kaynağını bilmiyorum ama genel yürüyen geometrisi, kabin yerleşimi ve izolasyon, nvh ses kesme konusundaki problemleri olabilir. kocaman bir direksiyon simidi, oldukça yüksek bir sürüş pozisyonu, çok derin pedal travel aralığı, 3. vitese sürekli zorlanarak geçme bu konularda problemler vardı hep.

1.6 motordan da performans beklemiyordum gerçi ancak otoyolda kaç kere ayağım dipte 155-160kmh hızda kaldığımı hatırlamıyorum. zor bela 180kmh sürat yapabiliyordu, maksimum 190kmh görebildim zaten, o da 1 gün falan sürdü sanıyorum (: motordan gelen vibrasyon (titreşim) çok fazlaydı, rahat çalışmıyordu motor ki rafinelik konusundaki bu kusurlar için iki defa servise gittim, kaç kere test sürüşü yaptık hatırlamıyorum, cevap; bunlar böyle idi sürekli. yani araçta teknik hiçbir kusur yoktu. ayrıca devir bandı da kötüydü, üst devirlerde canlanması gereken motor canlanamıyordu bir türlü. devirlenme de kesiklik vardı.

özetle motorun da aslında hızlanması kötü değildi, ancak çalışma kalitesi ve yüksek sürat istikrar özellikleri gerçekten çok kötüydü.

bashedeceğim olumlu özelliklerle gelirsek, içi gerçekten çok kaliteli bir araç S40. öyle Focusla falan hiç ilgisi yok, estetik, zarif tasarlanmış, güzel, gerçek malzemeler kullanılmış, harika konforlu koltuklara sahip bir araç. tıkırtı ve çıtırtı yok denecek kadar az. gövde işçiliği ve boya kalitesi harikulade. ve zamanı için inanılmaz yakışıklı bir tasarım, hatta ben daha iyisinin olamayacağını düşünüyordum ki, arabanın bu, showroom'da insanı cezbedebilecek statik özellikleri beni kendisine çekmişti, ancak aldıktan sonra hayli pişman olmuştum.

gün geldi, artık satmaya karar verdim, önemli de bir zarar ettim ve araştırarak 2003 model S60 T5 sahibi oldum.

nasıl söylesem, S60 alın gerçek Volvo nedir, nasıl olur görün diyorum. eskiden hani S40/V40'lar ile S60 ve sonraki modellerin arasında bir ayrım vardı fiyat listesinde, Volvo'lar arasın ona benzer bir ayrım var.

S60'ın kusurları var mı, pek tabi bir sürü kusur var. ancak hepsinin bir aması var. örneğin, direksiyon S40 kadar hassas ve tepkili değil, ama o kadar güven verici bir ağırlığı ve tokluğu var ki, istediğinizi yapın, hala istifini bozmayacakmış gibi bir güven veriyor insana. daha arabanın direksiyonuna geçtiğiniz ancan itibaren, kabuk gibi iç mekan, güçlü amacına yönelik yatık, ses kalkanı gibi bir kabin, vites kolunun pozisyonu, sürüş poziyonu.. herşey lüks bir sedana en iyi şekilde yaraşır türden. sizi arabayı kullanmanız için tahrik eden bir ambiyans söz konusu.

mesela yoldaki oturaklılığı arabanın. istediğiniz kadar sürat yapın araba bundan hiç etkilenmeyecekmiş gibi. otoyolda 120-130kmh süratler o kadar yavaş geliyor ki, ister istemez gaza basıp hız yapma niyetinde olmasanız bile 170-180kmh hızlara çıkıyorsunuz. yol sesi diye bişey yok, rüzgar sesi ancak çok yüksek hızlarda başlıyor -Allah var, S40'da bu konuda çok iyiydi- lakin işte bu bütünlüğün yarısını S40'ta görememiştim ben.

aradaki motor farkına, 5 silindir turbo motorun hızlanması, sesi, yumuşaklığı bunlara değinmeye gerek yok çünkü benzer tipte bir motor S40'ta da var T5 olacak, benim asıl noktam zaten araçların temeli arasındaki farklar.

çok konuştun, özet geç diyenlere diyeceğim şu, eğer gerçekten S40 ve S60 arasında kalıyorsanız, bunu gerçekten tecrübe edinmiş bir olarak, tüp taktırın, daha çok araştırın, biraz daha para biriktirin masrafları için veya bilmiyorum ne yaparsanız yapın ama mutlaka S60 üzerine yoğunlaşın. S60-V70-S80 gibi araçlar ile S40 arasında, Volvo olmak eğer sadece çarpışma güvenliği değil, genel bir keyif faktörünü de yansıtıyorsa şayet, "Volvo olmak" olarak çok çok büyük fark var.

bu tabiki S40 kötü bir otomobil anlamına gelmiyor, gayet alınabilir, şık, çok güzel bir şehir otomobili, ve çok güvenli bir araç. ben beğenmemiştim, ve bu soruyu da soracaklara cevabım her şekilde S60 yönünde olacaktır.



DSTC konusuna gelirsek, benim aracımda DSTC yok ve ben 1 tane 2002 2.5T hariç hiçbir 2005 öncesi S60 2.0T ve T5'de DSTC görmedim ve bende de mevcut değil. ancak ZTN arkadaşımızda varmış ve bu sistem olması oldukça önem arzeden bir sistem, araç bakarken öncelik verilmeli.



harika bir yazı.
bence de eski kasa S60 T5'ler süper araçlar. şu an yeni kasa S60 T4 kullanıyorum, eski arabamı özlüyorum.



Z
14 yıl
Yüzbaşı

quote:

Orijinalden alıntı: alcohol06

quote:

Orijinalden alıntı: eas722

haklısınız cok acık yazmamışım. aracımı yaklaşık 1 yıldır kullanıyorum ve kısmetse daha uzun yıllar kullanmayı düşünüyorum.

s40 ve focus konusunda ise elbette ki s40 ile aynı kefeye koymak haksızlık haklısınız ancak s40'tan çok daha fazlasını bekliyordum.

aynı görüşleri paylaşıyoruz sanırım. bende güncel S40'tan eski S60'a geçmiş birisi olarak, genel bir izlenim paylaşmak isterim.

bende sizin gibi 4 sene kadar 1.6 benzinli S40 kullandım, 2006 modeldi, sıfır km tercih ettim. uzun süreli bir kullanım için almıştım ancak araç beklentimin hayli altında çıktı ne yazık ki.

şunu belirtmekte fayda var, bu araç aslında Focus platformunda değil. S40, Mazda Ford Volvo "ortak" platformundadır. Ford'un bu platformun gelişimi için özellikle Volvo'dan hayli faydalandığı gerçek kilit noktalarda. hatta core tasarımdan sonra bütün genel yapı her markanın stratejisi ve amacı doğrultusunda baştan yapılanıyor. temel bileşenler korunduğu halde, ayar ve entegre mekanik parçalar farklılaşıyor.

işin aslı, ben S40'ımda Focus'un sürüşüne benzer pek bişey bulamamıştım. arabanın genel hissiyatı tamamen kendi hastı diyebilirim hatta. ancak ne yazık ki arayıp bulamadığım noktalar hep Focus'tan alınmasını umduğum şeylerdi. 2 sene kadar da 1.6 tdci Focus kullandığım için hemen her konuya hakimim.

S40'ta Focusun harika ayarlanmış yay-amortisör uyumu yok. aslında marka konumlandırması sebebiyle daha konforlu olması gereken araba, aynı ebat jant ve lastiklerle nasıl düşük hızlarda bu kadar sarsıcı oluyor, şaşırmıştım. yola şöyle adam gibi oturmuyor araba, hep yolla savaşıyor gibiydi diye açıklayım (: Focus'ta ise tam tersi, evet sert, ama tatlı sert bir süspansiyon ve daha pürüzsüz bir sürüş mevcuttu. viraj içlerinde sekme çok daha azdı, kontrolün hep bende olduğunu hissettiriyordu. S40'ın direksiyonu oldukça hassastı gerçekten, bu konuda Focusla yarışır ancak oldukça hissizdi ve viraj içlerinde tepkisizdi. Focusta daha dolgun, güzel yol hisleri veren, aslında çok ciddi keyif veren bir direksiyon ve yol tutuş uyumu mevcut ki bunlar S40'ta yok. iki araç da bende olmasına rağmen, her zaman Focusu kullanmak daha çok keyif vermiştir, ki S40'ın daha sonra bashedeceğim ciddi artılarına rağmen.

S40'ta yol tutuş vardı sadece, yani oldukça hızlı viraj alıyordu, ayrıca çok az yana yatıyordu ki bu temel platform dizaynının başarısı ve bağımsız arka süspansiyon neticesinde. ancak limitler oldukça belirsiz, direksiyondan bilgi akışı yok, keyif vermeyen bir kullanım söz konusu. arabada potansiyel var lakin iyi ayarlar yapılmadığı için açığa çıkmıyor gibi hissettiren bir araç.

önemli olan direk gidip bağımsız arka süspansiyon kullanmak değil, onu bilgisayar ortamında olması gerektiği şekilde ayarlayabilmek. ancak bu know-how'a sahip olmayınca sanıyorum, S40 veya i30 gibi arada kalmış aletler çıkıyor ortaya (İ30'un sürüşü de S40'a çok çok benzer).

başka problemler, örneğin arabaya kesinlikle yakışmayan şanzıman oranları. 130kmh hızda nerdeyse 4000rpm çevirdiği için 5. viteste, arabanın içinde otoyolda durulmaz oluyordu (biliyorum 1.6D'ler bu konuda çok daha iyi). bu da uzun yolculukları keyif olmaktan çıkarıyordu. hızını da çok hissettiriyordu araç, bunun tam kaynağını bilmiyorum ama genel yürüyen geometrisi, kabin yerleşimi ve izolasyon, nvh ses kesme konusundaki problemleri olabilir. kocaman bir direksiyon simidi, oldukça yüksek bir sürüş pozisyonu, çok derin pedal travel aralığı, 3. vitese sürekli zorlanarak geçme bu konularda problemler vardı hep.

1.6 motordan da performans beklemiyordum gerçi ancak otoyolda kaç kere ayağım dipte 155-160kmh hızda kaldığımı hatırlamıyorum. zor bela 180kmh sürat yapabiliyordu, maksimum 190kmh görebildim zaten, o da 1 gün falan sürdü sanıyorum (: motordan gelen vibrasyon (titreşim) çok fazlaydı, rahat çalışmıyordu motor ki rafinelik konusundaki bu kusurlar için iki defa servise gittim, kaç kere test sürüşü yaptık hatırlamıyorum, cevap; bunlar böyle idi sürekli. yani araçta teknik hiçbir kusur yoktu. ayrıca devir bandı da kötüydü, üst devirlerde canlanması gereken motor canlanamıyordu bir türlü. devirlenme de kesiklik vardı.

özetle motorun da aslında hızlanması kötü değildi, ancak çalışma kalitesi ve yüksek sürat istikrar özellikleri gerçekten çok kötüydü.

bashedeceğim olumlu özelliklerle gelirsek, içi gerçekten çok kaliteli bir araç S40. öyle Focusla falan hiç ilgisi yok, estetik, zarif tasarlanmış, güzel, gerçek malzemeler kullanılmış, harika konforlu koltuklara sahip bir araç. tıkırtı ve çıtırtı yok denecek kadar az. gövde işçiliği ve boya kalitesi harikulade. ve zamanı için inanılmaz yakışıklı bir tasarım, hatta ben daha iyisinin olamayacağını düşünüyordum ki, arabanın bu, showroom'da insanı cezbedebilecek statik özellikleri beni kendisine çekmişti, ancak aldıktan sonra hayli pişman olmuştum.

gün geldi, artık satmaya karar verdim, önemli de bir zarar ettim ve araştırarak 2003 model S60 T5 sahibi oldum.

nasıl söylesem, S60 alın gerçek Volvo nedir, nasıl olur görün diyorum. eskiden hani S40/V40'lar ile S60 ve sonraki modellerin arasında bir ayrım vardı fiyat listesinde, Volvo'lar arasın ona benzer bir ayrım var.

S60'ın kusurları var mı, pek tabi bir sürü kusur var. ancak hepsinin bir aması var. örneğin, direksiyon S40 kadar hassas ve tepkili değil, ama o kadar güven verici bir ağırlığı ve tokluğu var ki, istediğinizi yapın, hala istifini bozmayacakmış gibi bir güven veriyor insana. daha arabanın direksiyonuna geçtiğiniz ancan itibaren, kabuk gibi iç mekan, güçlü amacına yönelik yatık, ses kalkanı gibi bir kabin, vites kolunun pozisyonu, sürüş poziyonu.. herşey lüks bir sedana en iyi şekilde yaraşır türden. sizi arabayı kullanmanız için tahrik eden bir ambiyans söz konusu.

mesela yoldaki oturaklılığı arabanın. istediğiniz kadar sürat yapın araba bundan hiç etkilenmeyecekmiş gibi. otoyolda 120-130kmh süratler o kadar yavaş geliyor ki, ister istemez gaza basıp hız yapma niyetinde olmasanız bile 170-180kmh hızlara çıkıyorsunuz. yol sesi diye bişey yok, rüzgar sesi ancak çok yüksek hızlarda başlıyor -Allah var, S40'da bu konuda çok iyiydi- lakin işte bu bütünlüğün yarısını S40'ta görememiştim ben.

aradaki motor farkına, 5 silindir turbo motorun hızlanması, sesi, yumuşaklığı bunlara değinmeye gerek yok çünkü benzer tipte bir motor S40'ta da var T5 olacak, benim asıl noktam zaten araçların temeli arasındaki farklar.

çok konuştun, özet geç diyenlere diyeceğim şu, eğer gerçekten S40 ve S60 arasında kalıyorsanız, bunu gerçekten tecrübe edinmiş bir olarak, tüp taktırın, daha çok araştırın, biraz daha para biriktirin masrafları için veya bilmiyorum ne yaparsanız yapın ama mutlaka S60 üzerine yoğunlaşın. S60-V70-S80 gibi araçlar ile S40 arasında, Volvo olmak eğer sadece çarpışma güvenliği değil, genel bir keyif faktörünü de yansıtıyorsa şayet, "Volvo olmak" olarak çok çok büyük fark var.

bu tabiki S40 kötü bir otomobil anlamına gelmiyor, gayet alınabilir, şık, çok güzel bir şehir otomobili, ve çok güvenli bir araç. ben beğenmemiştim, ve bu soruyu da soracaklara cevabım her şekilde S60 yönünde olacaktır.



DSTC konusuna gelirsek, benim aracımda DSTC yok ve ben 1 tane 2002 2.5T hariç hiçbir 2005 öncesi S60 2.0T ve T5'de DSTC görmedim ve bende de mevcut değil. ancak ZTN arkadaşımızda varmış ve bu sistem olması oldukça önem arzeden bir sistem, araç bakarken öncelik verilmeli.



2001 s60 t5 olmasına rağmen mevcut dtsc ilk sahibi değilim ama alırken ilk sahibi her beklentisini eklemiş araca


Bu mesaja 1 cevap geldi.
Y
14 yıl
Yüzbaşı

2006 s60 t5 kullanıyorum,dstc yok



H
14 yıl
Yarbay

alcohol06, yazı içn teşekkürler.

S60 I gerçekten de insanın sürdükçe sürmek isteyeceği bir araç. Yol biter araca ve yola doyamazsınız. Üstelik aracın kendisi de yola doymamış hissi verir size. Daha yeni açıldım, neden kısa rota çizdin der, siz ise 1200km geldik ama evet ben de doyamadım dersiniz. Bunda sanırım işin sürücü ile araç arasında dengeli paylaşımının da etkisi var. İstediğinizi araç size tam da istediğiniz oranda veriyor. Yeni teknoloji araçlarda ise ya araç siz istemeden veriyor ya da istediğiniz şeyi vermemeye programlanmış oluyor.


Bu mesaja 1 cevap geldi.
O
14 yıl
Teğmen

cevaplarınız için tekrar teşekkür ediyorum.

aslında s40 forumu takipcisi olmakla birlikte s60 forumunu da takip ediyordum.

dikkatimi çeken bir hususu sizlerle paylaşmak isterim. LPG kullanımıyla ilgili olarak; forumda genelde prins marka lpg kiti önerilmiş diğer bazı kitleri de önerenler var ve üzerinde konunun bol miktarda yorum yapılmış ki bu güzel birşey.

Ve/fakat bir şey dikkatimi çekti ya da gözümden kaçtı, örnekse 100.000 km'dir lpg kitiyle S60 kullanan birinin yorumunu göremedim/bulamadım. LPG kitlerinde performans/tüketim/arıza oranı vs. konularda yorum yapmak için aslında gerçekten o kitle en az 50 000 km yol yapmış olmaya inanıyorum. Böyle bir km den sonra araçla uyum/uyumsuzluk ortaya çıkmaya başlayacaktır.

Acaba yanılıyor muyum?


Bu mesaja 1 cevap geldi.
Y
14 yıl
Yüzbaşı

quote:

Orijinalden alıntı: ortofoto

cevaplarınız için tekrar teşekkür ediyorum.

aslında s40 forumu takipcisi olmakla birlikte s60 forumunu da takip ediyordum.

dikkatimi çeken bir hususu sizlerle paylaşmak isterim. LPG kullanımıyla ilgili olarak; forumda genelde prins marka lpg kiti önerilmiş diğer bazı kitleri de önerenler var ve üzerinde konunun bol miktarda yorum yapılmış ki bu güzel birşey.

Ve/fakat bir şey dikkatimi çekti ya da gözümden kaçtı, örnekse 100.000 km'dir lpg kitiyle S60 kullanan birinin yorumunu göremedim/bulamadım. LPG kitlerinde performans/tüketim/arıza oranı vs. konularda yorum yapmak için aslında gerçekten o kitle en az 50 000 km yol yapmış olmaya inanıyorum. Böyle bir km den sonra araçla uyum/uyumsuzluk ortaya çıkmaya başlayacaktır.

Acaba yanılıyor muyum?

Yaklaşık 73.000 KM dir arabamda prins kullanıyorum,,, cevaplarıma tekrardan bakarsın artık :)


Bu mesaja 1 cevap geldi.
O
14 yıl
Teğmen

çok sağlam cevap olmuş bu şimdi.... forum uzun dikkatsizliğime verin olmaz mı? bakayım dönücem foruma


Bu mesaja 1 cevap geldi.
K
14 yıl
Yüzbaşı

Merhabalar,
Volvo S60 forum sayfalarını inceledim. 2003 model S602.0T almayı ve
lpg taktırmayı düşünüyorum. (İlk sahibinden ve 77bin civarı kilometresi)
2005 ve üzeri model olanlarda 40bin Tl civarına çıkıyor fiyatlar. 2003-2004 modellerden yaklaşık 8bin tl civarı daha yüksek.
forumda 2004 ve öncesi modellerde şanzıman problemi olabildiği ve 2-3bin lira civarında tutabileceği, şanzımanın 160bin km ömrü olduğu yazıyor. 100bin km sonra 2-3bin lira civarı masrafı, kaliteli bir araç olduğu için diğer markalara göre çıkarmayacağı masrafa sayarım diye kabulleniyorum :)
Almayı düşündüğüm araç ile test sürüşü yaptım. ilk gaz vermedeki tepkisi oldukça yumuşak ve silkeleme yapmıyor. Vites geçişleri bana çok yumuşak geldi. Belki de tek kavramalı yarı otomatik şanzımanlı dizel araç kullandığımdan da olabilir. Bilen arkadaşlara danışmak istediklerim;

1. Lpg olarak Prins dışında Brc montajı yaptıran var mıdır? Brc özellikle geniş servis ağına sahip ve Lpg kaynaklı motor arızalarına karşı garantili olduğunu söylüyor. Fiyatları çok farkeder mi?
2. Test ettiğim araçta yarı kumaş yarı deri koltuklar vardı ve sunroof yoktu. Hangi donanım olduğunu bilmiyorum, bu donanımdaki araçta hız sabitleyici var mıdır? Sim kart yuvası gibi özellikler hangilerinde bulunur?
Açıkçası ESP olmazsa olmaz donanım idi benim için ancak S60'ın halihazırdaki yol tutuşu çok iyi olduğu için olmamasını gözardı edeceğim. Ancak illa ki hız sabitleyici olmasını istiyorum, eğer yok ise sonradan takılabiliyor mu?
3. Şanzıman 5 ileri midir?
Şimdiden teşekkür ederim..





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi keus35 -- 30 Kasım 2011; 0:56:29 >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
H
14 yıl
Yarbay
Konu Sahibi

Brc kullanan vardı. Ama memnunmuydu aklımda kalmamış. Ben de merak ediyorum. Baya hesaplı olması lazım çünkü. Yarı deri yarı kumaş benim arabada. Memnunum. Telefon var ama hız sabitleme yok. Galiba volvo da şu pakette su vardır kesinlikle, diyemiyoruz. Model yılına göre icerikleri degisiklik arz ediyor.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi HiGHWAYMOUSE -- 30 Kasım 2011; 10:11:54 >

H
14 yıl
Yarbay
Konu Sahibi

Sanziman bes ileri...Belki fikir verir diye benimkinin özelliklerine değineyim. 2003 business yarı deri yarı kumaş koltuk. Telefon ve sim girişi var. Sunroof ısıtmalı koltuk var. Esp yani dstc ve hız sabitleme yok.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi HiGHWAYMOUSE -- 30 Kasım 2011; 10:04:00 >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
H
14 yıl
Yarbay

Gençler Volvo'da Bülent ustanın elinde satılık 2002 model 110bin km'de body kitli iç bej, dış gümüş 2.3 T5 var bilginize. Fiyat olarak ilana 43 bin diye çıkmışlar. Altı pazarlık gücünüze bağlı. Aracı gördüm, güzel bir araç.


Bu mesaja 1 cevap geldi.
K
14 yıl
Yüzbaşı

quote:

Orijinalden alıntı: HiGHWAYMOUSE

Sanziman bes ileri...Belki fikir verir diye benimkinin özelliklerine değineyim. 2003 business yarı deri yarı kumaş koltuk. Telefon ve sim girişi var. Sunroof ısıtmalı koltuk var. Esp yani dstc ve hız sabitleme yok.

teşekkür ederim. ısıtmalı koltuk vardı ancak sunroof yoktu. dediğiniz gibi her araçta değişebiliyor
galiba donanımlar..
Brc ile görüşüp fiyat alacağım, buradan bilgisini paylaşırım..