![]() |
http://www.zeperfs.com/duel6967-7207.htm |
sözümü geri alıyorum 😁 1.5 motorlu olan cvt'ye rağmen iyiymiş. |
![]() Bu aracın manuel şanzımanlısı gelse, segmentinde bunu geçebilecek sayılı araç var. 208 gti falan baya geçer. Fiesta red ile kafa kafaya falan gider. Yoksa 1.0 tsi mış falan bunlar boş iş 130 hp 1.5 motorun yanında. |
1.2 tdi tutumlu makine ama performans vasat, kullanma fırsatım olmuştu. Hatta bi otomobil dergisinde 1.2 tdi polo için unutamadığım şöyle bi ifade vardır "bu aracı hızlı kullanmanızın tek sebebi bu çileyi bir an önce bitirmektir" Tabi yakıt olarak az yakan tüplü bir araç kadar tasarruflu olamaz bu mazot fiyatlarıyla. |
İnebileceğin en altı zaten 3.3 falan. O zaman bile 18.8 kuruş yakıyorsun. Ben 110-130 giderek 19 kuruş yakıyorum zaten. Şehir içi verim de çok değişmiyor. 6-6.5 yakıyor benzinde. 22 kuruş falan ediyor gazda. Bu şartlar altında dizelin o gırgır sesini çekmeyip aynı ekonomiye sahip olmak hoş. (Ses yok demeyin, ford'lara sandığınızdan çok daha yakınım.) |
Doğru dürüst bilmediğin araç hakkında, kalıplara dayanarak sallarsan bu hale düşmen doğal. Susman ise oldukça mantıklı. Şu ortalama, GÜNCEL lpg fiyatlarında 21 kuruş eder. Hadi sana oradan buradan duyduğun "atmosferik motor" kalıpların ile başarılar. < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > |
9800 km ortalaması attım sana, hala daha göremeyecek durumdaysan, sana değil ben, tıp dünyası çare olamaz. Gider İstanbul trafiğinde kayda alırım da, anlamayacağını bildiğimden vaktimi harcamak istemiyorum. Ben veri sunuyorum, karşısı "yakarsın kesin yakarsın" kafasında veya değer sallıyor. Dizele gelince.. 2 sene fiesta dizel kullandım, mazot pompasının bile şakırtı sesini duyardım 1750 devir altındayken. Hadi onu bir kenara koyalım. Ben ford'da kalibrasyonda çalışıyorum, her Allahın günü çıkan test araçlarının içinde fiesta'lar da var. Fiesta'nın yalıtımını, hele hele motorunu bana mı öğretiyorsun ![]() ![]() Hadi şimdi iyi günler sana. |
![]() ![]() Olaya ben de dahil olayım madem, öncelikle rampa yukarı devir çevirme mecburiyetine dokunmak istiyorum. Atmosferik araba rampa yukarı devir çevirip daha çok yorulur daha çok yakar. Bu doğru, ancak turbo motorlu bir araba rampa yukarı çıkarken termodinamiğin 1. yasasını ihlal edip yoktan enerji var etmiyorsa (ki bunu yapıyorsa yırtın Kardashev cetvelini, dizel motorlarla evreni fethetmeye gidiyoruz) yakacağı yakıt miktarı artacaktır. Yani 2000 devir sabit rampa yukarı çıkıyorsanız 4500 devir çevirerek rampa çıkan atmosferik benzinli gibi siz de çok yakıyorsunuz. Bununla birlikte motorun yorulması dediniz, atmosferik benzinli motorlar günümüzde eğer çok "kılı kılına" inşa edilmediyse 6000 devir çevirirken dahi kolay kolay yorulmaz. Rampa yukarı 4500 devirle tırmanmaktan bahsedilmiş, 2 kilometre uzun ve dik bir rampa, eğer motoru rampaya göre düşük devirde yüksek viteste zorlarsanız yorarsınız evet, ama aynı rampayı 3. vites 5000 devir ile çıkarsanız o kadar yorulmaz. Neden mi? Çünkü 5000 devir çeviren motorun devirdaim pompası da 5000 devirle dönüyor, yağ pompası da 5000 devirle dönüyor. Bu da şu demek, motorun içerisinde daha fazla su devirdaim ediyor, bütün yataklardaki yağ daha çabuk yenileniyor, kısaca motorun içerisi daha iyi soğutma ve yağlamaya maruz kalıyor. Ancak turbo motorlarda siz "Ne de olsa çekişi iyi" diye 2000 devirde rampaya vurduğunuzda daha fazla güç talebinize turbo sayesinde motor çok güzel cevap veriyor (Benzinli olsun, dizel olsun), ancak devirdaim pompanız da, yağ pompanız da 2000 devirle dönüyor, motor ise 4500 devir çeviren atmosferik motorla aynı yüke maruz kalıyor (Sonuçta yapılan iş belli, 1250 kiloluk bir kütleyi %5'lik bir rampada 110 km/sa hızla taşımak). Şimdi sizce turbo motor hiç yorulmadan, hiç yakıtı artırmadan bu rampayı tırmanıyor olabilir mi? Ha şunu derseniz kabulüm, ben motor bağırtmak istemiyorum, yokuş da çıksam klima da açsam araba bana düz yolda gidiyormuş gibi hissettirsin, o zaman tamam. Vites düşürmek istemeyen, motorun bağırmasını duymak istemeyen zaten turbo tercih etmeli ama atmosferiği gömmek yanlış. Sonuçta ikisi de aynı güç değerini verebiliyor. Şimdi yakıttan da bahsetmek istiyorum, benim kullandığım araç 1250 kilogram ve 2.0 motorlu. 110 km/sa sabitim vardır, yer yer 130'ları görsem de 110 diyebiliriz ortalamaya ve son yolculuğumda 30 litre LPG ile 355 kilometre yol gittim (ihmal edilebilecek kadar şehir içi vardı), litre hesabıyla 8.4 litre yapıyor. 3.00 TL'den LPG alınca 25 kuruş yakmış oluyor. 18 yaşında 230 binde 2.0 atmosferik için şu şartlarda güzel rakam bence. 90 sabit gitsem herhalde daha da düşer. Üstelik hiç bir rampada vites düşürme ihtiyacı duymuyorum (Eğer rampada fren yapıp 2000 devir civarına düşmek zorunda kalmazsam) ki öyle olursa da düşerim 3. vitese bir kaç saniyede geri 110 km/sa hıza tırmanır atarım 5'e. Demem şu ki, atmosferik sandığınız kadar ölü bir motor değildir, sadece turbonun sunduğu kullanım kolaylığını sunmaz ki turbosu olan araçla olmayan araç da kafa kafaya kıyaslanmaz. 1.4 turbo benzinle 2.0 atmosferik kıyaslanmalı mesela. |
![]() Bir de ufak ekleme. Dizel motorun önemli bir avantajı, gaz kelebeğinin bulunmayışıdır. Atmosferik benzinli motor kısık yükte çalışırken, kısmi kapalı gaz kelebeğinden hava çekmeye çalışır. Buna pompalama kaybı denir. Şehir içi bu sebepten ötürü yakıtı artar. Şimdii, atmosferik motora karşı asıl dizel avantajı düzlüktedir. Atmosferik kısık yükte giderken pompalama işi harcar. Dizel motorun ise termodinamik açıdan yükü azaldığı durumda verimi artar. Rampaya geldiğimizde atmosferik motor gazı açar. Pompalama işi düşer, birim güç başına yaktığı yakıt azalır(özgül yakıt sarfiyatı daha düşük noktada çalışır) . Dizel ise artan yük ile termal verim avantajını kaybeder. |
![]() ![]() |
|
o şahısla tartışma kavga çıkartma potansiyeli yüksektir bırak kendi haline...![]() |
Dizel fiesta şehiriçi 5-6 yakıyor. Aynı koşullarda. Hala bana yok şu başarılı bu değil. Birader, ben onların içinde yaşıyorum. Önce yalıtım diyordun, şimdi ise "benzinliye göre sesin yüksek olması tabi ki çok doğal " ayağı. Ne düşünüyorsan düşün. Beni uğraştırma. |
istanbul içi dediği çevre yolu sanırım. şimdi ara sokaklarda filan hayatta yakamaz. en az 8 litre yakar. ama çevre yolu hız olarak 80-90 gidiyorsa sürekli pekala yakabilir. bu nedenle istanbul şehir içi en iyi çözüm hybrid bence ![]() |
keriz avı bu kadar basit amaaa 5 yaşında passat şu kadar olunca ağğğbi ikinci eli iyi honda şu kadar olunca bu ne saçmalık ![]() birazcık tutarlılık aranıyor |
< Resime gitmek için tıklayın >
Haydi görelim.
Bir de lpg'li araçlar kamyonlarla beraber gidiyorlar demiş
Altındaki 75 hp , 180 nm üç silindirli dandik bir dizel motor. HATTA o kadar dandik ki, firmanın kendisi bile mk5 polodan sonra BİR DAHA kullanmadı o motoru
O arabayla 500-600 km yol yaptım. Gerek ben kullandım, gerek arkadaş. Arkasından nice yollarda bastım. Cayır cayır kafadan kayarken de gördüm, izmitte santral rampasında rahatça geçtiğimi de. Gözümün önünde doğan slx bir boy attı o arabaya sıfırdan 140'a kadar. Senin sikletin oraları, 100 hp arabaya kafa kaldırma, üzülürsün.
Daha konforlu dediğin arabanın arkası mezar gibi ve kullanışı odun gibi bir hissiyat veriyor. Trendline donanımda esp, otomatik klima falan yok. O aracın üstünde 120 bin km'ye yakın yol yapan arkadaşım, şirketinden şirket arabası olarak Honda vermelerini istedi kaç sefer. Ayrıca dip not, 110 binde polonun devri daim pompası delindi. Araba dumanlar içinde yolda kaldı.
Yani güzel kardeşim, mesajın baştan aşağı boş yapmakla doluyken bana boşuna laf söyleme.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi msansertekin -- 31 Mayıs 2018; 17:9:30 >
Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle