İlk Aşklar Hiç bir zaman Unutulmaz İçten Seviyorsanız Tabi![]() ![]() |
İllaki kalbimin bir köşesinde yeri var fakat düşündügüm zaman üzülmüyorum.. |
Darkchild geçen gün seni soruyorlardı merak etmişler ![]() Aşk konusuna bir girersek söyleyeceğim çok şey var tetiklemeyin beni bilen bilir. ![]() ![]() |
Hiç bir yeri yok. Şu anda tek bir sahibi var. Aklıma geldikçe de gülüyorum sadece. Ne kadar salakmışım diyorum. Salaklığıma gülüyorum. Bu arada hayırlı olsun Civic yapmışız. ![]() ![]() |
Çak ortak. ![]() Ama hala birlikteyiz. ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
Yıllar geçsede Üstünden Bu kalp Seni unuturmu Lan![]() ![]() |
Abi ben ilk aşkımı hatırlamıyorum bile tam olarak kimdi.. ![]() ![]() |
![]() ![]() ![]() |
Ahh Merve ahhh(Hala çıkıyoruz ama çok çektirdi zamanında şu an dizginler bende ama yinede)Ahhh ahhhh |
Benim Aşık Olduğum Kız her hafta başkasıyla çıkardı Bana hiç Sıra gelmedi![]() ![]() |
Bir gün bir kızı seversem ve o da beni severse ve ben bir eşşeklik edip onu bırakıp unutursam ŞEREFSİZ OĞLU ŞEREFSİZİM. |
kımdı benım ılk askım yaa![]() ![]() |
Bilmem kaç milyon kere katılıyorum ![]() ![]() |
ilk aşkımı sevmiyorum.. sadece bazen karşılaştığımız zaman beni kıskandırmak için yaptığı saçma şeylere gülüyorum o kadar!... yanındaki erkeğe sarılmak veya elini tutmak... komik ![]() |
Ben hatırlamıyorum bile.İlk aşkın çok bi önemi yok.Sadece ilk olduğu için önemli olması saçma.. |
İlk aşkı unutan var mı?
Karşı cinse doğru ilk yürek çarpıntılarının başladığı o günleri pek azımız unutabilir. "İlk kez lunaparka giden çocuğun duyduğu heyecana" benzetilen "acemilik günleri"nde kişi aslında bir imaja aşıktır. Duyguları gerçeğe dönüşebilse, belki de büyü bozulacaktır. Genellikle ilk aşık olduğumuz insan, ilk flört ettiğimiz veya ilk cinsel ilişkimizi yaşadığımız kişi değildir. Bu durumda, iki benzersiz deneyimi anlatmak için "aşk" sözcüğünü kullanmak yetersiz kalabilir. Ve çoğu zaman da pek doğru değildir. Aslında her iki ilişkide de karşı cinse olan duygularamızı şekillendirmede ve gelecekteki ilişkilerimizi etkilemede çok önemli rol oynarlar. İlk aşk, gelecekteki ilişkilere zenginlik katabileceği gibi olumsuz da etkileyebilir.
İlk romantik aşk
Bir haz kaynağı ya da bir hüzün kaynağı olabilir ama, çok az insan, ilk kez sırılsıklam aşık olduğunda hissettiklerini unutabilir. Bu aşk hastalığının belirtileri çok çeşitlidir, kalp daha hızlı çarpar, nabız çabuk atar, sıcak basar, insanın başı döner, iştah kaybolur, aşırı ruh hali değişimleri olur, uykusuzluk çekilir. Bazı insanlar mantıklarını, düşünme yeteneklerini yitirdiklerini anımsarlar. Hele bir de insan çok gençse, çoğunlukla karşılıksız olan o ilk aşk, acısıyla tatlısıyla karmaşık duygular yaratır. Sibel o günleri şöyle anımsıyor; "13 yaşındaydım ve daha önce bir erkeğe tam anlamıyla bakmamıştım bile. O yaz ailemle tatile gitmiştik. Ona bir anda aşık oldum. Plajda çalışıyordu, yanık tenli, müthiş yakışıklıydı, ya da o anda bana öyle geldi. Benden çok daha büyüktü ve eminim beni plajda oynayan çocuklardan farklı görmüyordu. Oysa ben her gün onu göreceğim diye heyecandan ölüyordum. Beni belki de hiç farketmemiş olduğunu şimdi anlıyorum ama, onu unutabileceğimi de hiç sanmıyorum. O benim ilk aşkımdı." Psikolog Aslı Devrim, ilk aşkı şöyle tanımlıyor: "İlk aşk deneyimi genellikle gerçekçi değildir. Ama tuhaftır, insan ilk aşkının etkisinden pek kurtulamaz. Alınan o büyük haz, o umutsuzluk duygusu, karşılığı alınmasa bile, unutulacak duygular değildir. İnsanın ilk kez lunaparka gittiğinde hissettikleri gibi bir şey yani aşk nedense, bir daha aynı hayecanı veremiyor insana."
Çocukluk aşkı
İlk kez aşık olduğunuz zaman, genellikle gelişmenin ilk dönemlerinde olduğunuz ve henüz olgunlaşmadığınız için, o kişiye nasıl yaklaşacağınızı pek bilemezsiniz. Aslında sadece müthiş heyecanlı bulduğunuz bir imaja aşıksınızdır. eğer görüşebilir ve duygularınızı gerçeğe dönüştürebilirseniz, büyük bir olasılıkla büyü anında bozulacaktır. O kişiye hayran olmanız ve belli bir mesafeden gözlemeniz, onun gözünüzde mükemmel bir aşk objesi olarak kalmasına yardımcı olur. Bu şekilde aslında onların uygun olmadığını anlama fırsatı yakalayamazsınız. Peki, insanları aşkı aramaya yönelten şey nedir, biyolojik bir güdü mü, yoksa bir güvenlik arayışı mı?
Aşkı aramak
Parçalanmış bir aileden gelen Perihan, 16 yaşındayken sevecek birisini aradığını anımsıyor. Şimdi dönüp de geriye baktığında ise, onunla ilgilenecek ve aradığı güvenliği verecek birisine ihtiyaç duyduğunu anlıyor. "Sanıyorum herşeyi büyük bir duygusallıkla ele alıyordum. sanki ben Sindrella'ydım ve Beyaz Atlı Prensi'mi arıyordum. Bana ilk arkadaşlık teklif eden erkeğe deli gibi aşık oldum. Harikaydı. İlk buluştuğumuz günün sonunda neredeyse tüm yaşamımızı planlamıştım bile. Üç hafta sonra benden ayrıldı. Bağlanmak istemediğini söylüyordu. Haftalarca, aylarca ağladım. Bu olayın etkisini atlatmam belki de yıllarımı aldı. Uzun süre onu, benim için en uygun kişi olduğunu düşünerek kafamda idealleştirdim. Aslında onu doğru dürüst tanımıyordum bile." Bu ilişki Perihan'ın gelecekteki ilişkilerinin ilkiydi sadece. Onu sevecek birisini aramaya devam etti uzun bir süre. Birisine bağlanması çok kolaydı ama duygularının karşılığını ender olarak alabiliyordu. Bugün şöyle diyor. "Artık akıllandım, birçok erkeği kendimden soğutmuş olduğumu fark ediyorum. Onlardan beni sevmelerini talep ettim sürekli. Aslında gerçek olan şuydu; ben kendimi sevmeyi öğrenmemiştim. Ve aynı zamanda acı çekmeyi, aşkın bir parçası olarak kabul etmiştim." Çoğu kadın karşısındaki erkeğin kendisine bağlı olmasını ister ve ihtiyaç duyar. Sevginin azaldığını gösteren en ufak bir belirtiye karşı çok hassastır. Alınması gereken derslerin en zoru da şudur: Eğer aşırı bağımlıysanız ve aşırı sevgi talep ediyorsanız, en çok istediğiniz şeyi yitirme tehlikesi daha büyüktür. Sevilmeye layık olduğunuzu öğrenene kadar, başkasının sizi sevmesini nasıl bekleyebilirsiniz ki?
"Önce ben" dönemi
İlk aşk, duygusal gelişiminizde, genellikle vermekten çok, isteme dönemidir. Kendinizi değil de başkasını düşünmeniz ilk kez gerçekleşiyor olsa bile, bu oldukça ben-merkezci bir sevgidir. Gerçekten de insanlar ilk aşklarında sevgilerinin objesi olan kişiye sevgi ve şefkat vermekten çok, olayın sevilme yönüne ilgi duymaktadırlar.
DH forumlarında vakit geçirmekten keyif alıyor gibisin ancak giriş yapmadığını görüyoruz.
Üye Ol Şimdi DeğilÜye olduğunda özel mesaj gönderebilir, beğendiğin konuları favorilerine ekleyip takibe alabilir ve daha önce gezdiğin konulara hızlıca erişebilirsin.