| iç içe evrenler teorisini duymuşsunuzdur. bana mantıklı geliyor. bizim evrenimiz kendinden çok daha büyük evrenler için sadece 1 atom gibi olabilir. cern deneylerinde küçük bir bing bang oluşturuluması amaçlandığını biliyoruz. kütle olarak çok küçük olduğu için belki ömrü bir kaç saniye sürecek bir evren ortaya çıkmış olacak. kütle ne kadar büyükse evrende o kadar uzun ömürlü olur(zaman -kütle ilişkisi) o halde bizim evrenimizide içine alan çok ama çok daha büyük kütleli bing banglerle oluışmuş başka evrenlerde olabilir. yani bing-bang içinde bing-bang. aslında evrenlere sürekli bir sonsuz döngü var. kara delikler evrenin bir gün sonu olacak ama aynı zmanda yeni bir evrenin başlangıcı. kara delikler maddeyi yiyerek büyüyorlar zmanla büyüyerek yiyecek hiçbirşey kalmayınca zamanla birbirini yemeye başlayacak. kütlesi büyük olan diğerini derken sonunda evren dediğimiz yerde sadce boşluk ve tek bir kara delik kalacak. en sonunda bu muazzam kütleli kara delikten yeni bir bing-bang ile yeni bir evren başlayacak... |
Fizikçi Cerem Cankoçak dün çapadaydı ben de ordaydım ona bu tarz soru yönetildi. Evrenin nerde genişlediğine dair, cevap olarak iki türlü hipotez sundu. Birincisi çoklu evrenler yani bizim evrenimizinde daha büyük bir evren içinde büyümesi, ikincisi evrenin dışı olmadığı. Big bangle birlikte boyutların ortaya çıktığı ve bu boyutların evren içinde olduğu, dışı diye bir kavramın bile olmadığı. İki cevap da aynı noktaya çıkıyor aslında ilkini doğru kabul etsen bile bu sefer de o büyük evrenin dışında ne var diye sorarsın? Cevap = Hiçlik. Bunu ben de gittim ona sordum, hiçlik kavramını kavrayamıyorum diye; o da kavrayamıyormuş zaten. |
bu sözünün üzerinden 2yıl geçmiş sözünün çok beğendim çok mantıklı bir noktaya isabet etmişsin bu sözünü refarans olarak bazı tartışmalarında kullanacam |
|
Evrenimiz genişliyor. Hangi yönde olduğunu bilmiyoruz. Düz olabilir, atın sırtına vurulan eğer gibi olabilir veya küre biçiminde olabilir. Sanırım bunun hakkında oldukça fazla hipotez ve bi o kadar teori mevcut. Merak ettiğim şey evrenin yani tahmini çapı 93 milyar ışık yılı olan evrenimizin dışında olan şeyler nedir? Benim fikrim, tabiri caizse karadeliğin çiğneyip, yutup daha sonra içine çektiği çöplükleri sıçtığı yer evrenin dışı. Tabi bu absürt bir tanım, ben hayalgücümün ürünüyle değilde bilimsel olarak ne olduğunu merak ediyorum. |
DH forumlarında vakit geçirmekten keyif alıyor gibisin ancak giriş yapmadığını görüyoruz.
Üye olduğunda özel mesaj gönderebilir, beğendiğin konuları favorilerine ekleyip takibe alabilir ve daha önce gezdiğin konulara hızlıca erişebilirsin.
Hayır, evren sonsuz değildir. Sadece evrenimiz genişlemektedir. Yani bir boyutu vardır. Ama bu seyahat edemeyeceğimiz, bir tur atamayacağımız kadar büyüktür dolayısıyla sonsuz demek uygun kaçanı oluyor. Yine de evrenimizin bir gün büyümesi duracak ve galaksiler içindeki yıldızlar, gezegenlerle beraber evrenin olmayacak noktalarına savrulacaklar. Hele ki şuan hareket ettiklerinin düşününce olay tamamen çıkmaza çıkıyor zaten. Sonrası malum, yıldızların enerjileri bitecek ve patlayıp karadelik oluşturacaklar, karadelikler çevredeki gezegenleri ve yıldızları yavaş yavaş parçalayacaklar. Sonrasında evren hiçbir şeyi olmayan bir karanlıktan oluşacak. Sonra belki ilerleyen yıllarda evren kendini tekrar toparlar. Kim bilir. Ama evrenin dışında olan nedir? Merak ettiğim bu. Hiçlik midir? Sanmıyorum. Atomaltı parçacıklarda olabilir ama yine de bu konu hakkında geniş bir bilgiye sahip değilim. O yüzden, daha bilgili arkadaşların bana ışık tutmasını istiyorum. |
| Ben evrenimizin dışında 4 boyutlu bir evren olduğunu düşünüyorum,o 4 boyutlu evrenin dışında da 5 boyutlu... en sondaki evrenin de (zaman ve mekanın ötesinde olan bir evren)sonsuz olduğunu düşünüyorum.Elimde bilimsel bir kanıt yok bu sadece benim düşüncem. |
Videoyu izlemek için tıklayınız Evrenimiz zaten 3 boyutlu değil. Biz onu öyle görüyoruz. |
| Ben evrenin dışı olduğunu şahsen düşünmüyorum. Yani dünya gibi düşün diyeceğim ama şaçma olur mu bilmiyorum. Evrenin sonuna gittiğimizi varsayım yaparsak geldiğimiz yer başladığımız yer olur gibi. Bunun evrenin yuvarlak olabilmesi ile alakası yok portal gibi düşünmek lazım. Umarım anlatabilmişimdir. |
Eski telefonlardaki Snake oyunu gibi. Demek istediğinizi anlıyorum. Evren küp biçiminde de olur, bir yansımadır. Evren hakkındaki düşüncelerimizin eğer test edilebilirlik, kurama dökülebilirlik kadar değeri varsa zaten bunun için bir açıklama yapılabilir. |
| Evrenle ilgili kanunlar ve teoriler patlamadan sonraki 5.39106(32) × 10−44 saniyede devreye giriyor. Yani bu saniyeden sonra elektromanyetizma,yer çekimi, zayıf ve güçlü çekimler devreye giriyor. Bu süreç içerisinde evren çoktan çok büyük bir ivmeyle(ışık hızından da fazla) genişliyor. Yani evrenin dışında ne var sorusu = planck zamanından önce ne var sorusu olur. Oradan sonrası da bilim kurgu ve hayal gücüne kayar. Benim görüşüm ise evren genişledikçe zaman ve mekanın genişleyen evren tarafından oluşturulduğu. Yani evrenin dışı diye bir şey yok evren genişledikçe hiçliği dolduruyor. |
Allah rahmet eylesin O' nun sayesinde benim gibi birçoğu Astronomiye merak saldı. |
|
ışığın hızı saniyede 300.000 km. 93 milyar ışık yılı bilinen büyüklüğü ise... gayet fena bir büyüklük asla öğrenilebileceğini sanmıyorum. |
|
Orijinalden alıntı: Atalay` Orijinalden alıntı: Lothlórien bilimsel açıklaması olduğunu düşünmüyorum evren sonsuzdur sonuçta Hayır, evren sonsuz değildir. Sadece evrenimiz genişlemektedir. [qoute] Sadece şu kısma karışmak istiyorum. Işık hızıyla genişleyen bir şey sonsuz kabul edilir. |
|
Orijinalden alıntı: KKochaKK Orijinalden alıntı: Atalay` Orijinalden alıntı: Lothlórien bilimsel açıklaması olduğunu düşünmüyorum evren sonsuzdur sonuçta Hayır, evren sonsuz değildir. Sadece evrenimiz genişlemektedir. [qoute] Sadece şu kısma karışmak istiyorum. Işık hızıyla genişleyen bir şey sonsuz kabul edilir. Yukarıda arkadaşın yazdığı üzere ışık hızından daha hızlı genişliyor evrenimiz. |
| evrenin sonunu bilmemiz için başını bilmemiz gerekiyor başı olmadığından şuan sonuda yok. Evren ışık hızından daha hızlı bir şekilde genişliyor ama nereye kadar nasıl genişleyecek daha bilim çözemedi. Belki bizim gözlemlerimiz ve ölçüm cihazlarımızın teknolojisi , evrende ölçüm ve gözlem yapacak düzeyde değil. |
|
Küçüklüğümden beri bunu ben de hep düşünmüşümdür. Hatta 15 yaşında şöyle bir konu bile açmışım; http://forum.donanimhaber.com/m_20796231/tm.htm Bir sonuca ulaşabilmiş değilim tabi. Evreni dışardan görebilmemiz için, bir şeyin içinde olması gerekir. O içinde olan şeyinde başka bir şey içinde. Atomu parçaladıkça başka şeyler, onları da parçaladıkça başka şeyler çıkması gibi sonsuz bir döngü. Burada sanırım çok farklı bir bakış açısı gerekiyor, onu da günümüz anlamında bilim yakalamış mı bilemiyorum. Şöyle ilginç bir görüş bile geliştirmiştim; < Resime gitmek için tıklayın > Evren bunu gibi, ne kadar aşağı inersen ya da ne kadar yukarı çıkarsan hep aynı noktaya gelirsin. |
| Son araştırmalarda benim bildiğim kadarıyla solucan delikleri bir hiçliği temsil ediyordu.Ki kara deliklerde zaman kavramı yoktur.Kısacası bir hiçlik belirtir.Evrenin dışı da tahminen öyle olmalı.Zaman kavramı olmayan,fizik kuralları var olmayan bir hiçlik. |
olmayan bir şeyi kastederek, hiç diyoruz. madem yoksa,onu tanımlamak için neden bir sıfat kullanıyoruz. demek ki hiç ile tanımlanan bir şey var. sadece tanımlayamadığımız için hiç ve şey ifadelerini kullanıyoruz. onların hiç ve şey olması,olmadıklarını göstermez. gerçekten olmasalar,konuları olmaz,aklımıza gelmez,görülmez,hissedilmez |
| mevcut hiçbir teori "bilinen evren" dışında bir hiçlikten bahsetmez. büyük patlama anında neler olduğunu anlama süreci devam etmekte. teori, "gözlemlediğimiz" evreni oluşturan ve bir atomdan bile küçük bir noktaya tıkılmış sonsuz yoğunluktaki enerjinin kısa sürede hangi aşamalarla salındığını açıklamaya çalışıyor, fakat bunun öncesine dair bir bulgu henüz yok. bu nedenle o kısacık an içinde gerçekleşen olayları açıklamak için "sıfır zaman, tekillik" gibi tanımlamalar kullanılmakta. yani "varolan" bir enerjinin başına gelenleri deneylerden edinilen bilgiler doğrultusunda senaryolaştırıyoruz. |
Yani evren genişliyor. Tamam. Nerede genişliyor? Genişleyerek büyüdüğü alan neye ait? O alanın sonu var mı? Peki sonu varsa o sınırın ötesinde ne var?
Samanyolu içinde bir toz tanesinden daha küçük bir gezegende yaşayan canlılar olarak, o büyüklüğü hayal edebilmemiz imkansız. Çünkü anlamak için sınırlandırmak zorunda kalıyoruz herşeyi.
Evren genişliyor diyerek evrenin sınırlarını çizmiş oluyoruz. Onun ötesi dendiğinde yine bir sınır arama ihtiyacı hissediyoruz.
Elbette bir gün bu bilgileri öğrenebiliriz ama şimdilik çok uç sorular olarak karşımızda duruyorlar.