Teknoloji Haberleri
Aşağı Git
Tüm Forumlar
Haberleşme ve Dijital Platformlar
Uydu Teknolojileri ve Dijital Yayın
Uydu Haberleri, Güncel Frekanslar
DVB-T & DVB-T2 Ana Konu
Bu konudaki kullanıcılar: 2 misafir, 2 mobil kullanıcı
2411
Cevap 168326
Tıklama 8
Öne Çıkarma
Cevap 168326
Tıklama 8
Öne Çıkarma
-
Cevap: DVB-T & DVB-T2 Ana Konu (16. sayfa)
| Daha yeni analog tv kartı aldım.Birde güzel bir tv anteni bulsam güzel olacak.Digitali beklemeyedim gelene kadar ooooo :) |
LG 55LA860V DVB-T2 görüntüsü resimlerdedir. Ayrıca geçen seneki LM860 ve LM960 modelleride desteklemektedir. Bunu yanında Sharp LE857 ve LE831 modelleride DVB-T2 desteği vardır. Avrupada üretimi olan çoğu modelde bu destek varken Türkiye'de bu tv adetleri sınırlı sayıdadır. Samsung ve Philips'te Türkiye'de satışı olan hiçbir Tv'de bu destek bulunmamaktadır.  < Resime gitmek için tıklayın > < Resime gitmek için tıklayın > |
Kanal ihale için o kadar para vericek, sonra belediyenin keyfine kalacak öyle mi. Şaka mısın sen. |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > Bu mesaja 1 cevap geldi.
Konu hakkında fazla bilginiz yok gibi. O kadar ihale süreci yaşandı hiç mi fark etmediniz? Kanal sahipleri frekans ve kanal sırası almak için onca para döktüler. Şimdi de belediyenin keyfini mi dinleyecekler. Yok böyle birşey. O eskidendi. Ülke genelinde heryerde aynı sırada ulusal kanallar olacak. Yani Bursa başka, istanbul başka olmayacak. |
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi XMAN-35 -- 27 Ekim 2013; 22:20:52 >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
DVB-T2 uydu gibi sabit değil. Hareket halinde iken bile yayın alınabiliyor. Sürekli yanlış bilgiler veriyorsun.  |
Karasal hakkında yanlış bilgiler veriyorsun.... Uydu cihazlarının satışına kadar bağladın olayı yav, nasıl bir bilgi akışıdır bu anlamadım  |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
|
Başında beri sistemler birbirinin tamamlayıcısıdır dedik ama bazı arkadaşlarımız hala algılayamadı !... Ayrıca DVB-T tüm dünyada eş zamanlı olarak 2015 'ten itibaren kullanılmaya başlayacak. Erken kullanmaya başlayan ülkelerin birçoğu, aynı zamanda DVB-T sisteminin yaratıcısı ve geliştiricisi ülkesi olmuşlardır. Yani diğer bir deyişle, DVB-T 'nin standartlaşmasını sağlamışlardır. Dolayısı ile erken kullanmaya başlayan ülkelere bakarak, neden geç kalınıyor eleştirisi doğru değildir. DVB-T 'ye erken geçseydik, DVB-T'yi kullanacaktık. Yeni geçtiğimiz için DVB-T2 'yi kullanmaya başlayacağız. Aradan beş yıl geçtikten sonra, DVB-T üzerinden daha yüksek çözünürlükte yayını mümkün kılan, bir başka yenilik çıkarsa, eleştirmememiz lazım. Çünkü teknolojik gelişmeler çok hızlı yaşanmaya başlandı. Analog( örneksel ) karasal yayından, digital( sayısal ) karasal yayına geçilmesinin nedeni sadece yeni bir teknoloji ile daha çok kanal izlenebilecek olması değildir. Sayısal karasal yayına geçilmesinin teknik zorunlulukları; analog yayınlardaki RF( radio frekans ) yayınların, yaydıkları RE( radio enterferans ) kirliliğin başta havacılıkta olmak üzere, radyo sahalarında sürekli kirlilik yaratmasıdır. Benim yaşadığım yerde de sistemin altyapısı kurulmaya başlandı. Burada sistemin adı "sanariptik" sistem olarak adlandırılmaktadır. Burası da dağlık bir ülke olduğu için, DVB-T 'yi yerleşim merkezlerinde izletebilmek için kule anten çalışması başladı. DVB-T 'nin hareket halindeyken yada sabit izlenilmesine gelince; * Yerleşim merkezi içinde hareket halindesiniz ve elinizde DVB-T tuner'li mobil cihazınız var. Hareket halinde iken yayını izleyebileceğiz. * Yerleşim merkezi dışında hareket halindesiniz. Eğer şehirlerarası yok güzergahlarını kapsayacak şekilde bir antenleşme çalışması yapıldı ise, şehirlerarası yollarda da izlemek mümkün olacaktır. Bu konu ülkelerin ekonomik durumu ile doğru orantılı bir husustur. Örneğin ; A ülkesi zengin olduğu için, DVB-T'yi, tüm ülke sahasını kapsayacak şekilde donatırken, B ülkesi sadece yerleşim merkezlerine bu sistemi kurabilir. Yani DVB-T sisteminde herşey, ülkelerin ekonomik şartları dahilindedir. Tüm bu açıklamalardan sonra, karşı çıkanlara şu hususu da hatırlatmakta yarar var. 2015 'ten itibaren analog karasal yayınların kapatılması zorunluluk olduğuna göre, yerine hangi sistem ikame edilecekti ? Bu sorunun yanıtını verebiliyorlar mı? Yok. Durum ben yanıt vereyim ; Mesela; bu sistemin yerine, 4 üncü jenerasyon cep telefonu sistemi kurulabilir ve millet izlemeleri bu sistemden yapardı. Olur ! Alında kaçan mı? Birde millet bu sistemin aylık fatura giderlerine kösülsün öyle mi?  Önemli olan, halka hangi teknolojik imkanı, en ekonomik koşullar içinde sunduğunuzdur. İşte bu nedenledir ki, DVB-T 'nin standartlaştırılması için çaba harcanmıştır. Boşalan frekans sahası, G4'e tahsis edilseydi, antenleşme çalışması yine yapılacaktı. Ama G4 'te millet kösülmeye devam edilecekti. G4 yine kurulacak... Ama ayrı bir band'a kurulacak. Burada da G4 kısmi olarak kullanılıyor. wi-max olarak 3250 - 3500 Mhz. bandı kullanılıyor şu anda... Velhasılı, kaba bilgilerle eleştirmek yerine, gelecek yeniliğin bizlerin hayatına en az harcama ile kolaylıklar sunacağını anlayabilmeliyiz. İşte DVB-T 'deki tüm karmaşayı, sermaye gurupları çıkarmıştır. Sermaye guruplarının nodulluları da, orda burda düşünmeden yazıyorlar işte... Sistem devreye girdikten sonra, eleştirenlerin bir tanesini burada göremezsiniz. Adam zevk için imdat frenini çekiyor. Adama soruyorlar; neden çektin ? Çalışıyor mu diye merak ettim. İmdat frenini çeken diğerine adama soruyorlar; neden çektin ? Bir sorun çıksın diye çektim ama çıkmadı. İmdat frenini çeken bir diğerine soruyorlar; neden çektin ? Tünelin içinden yürüyerek gitmek istedim, bu nedenle çektim. Yani dikkat ederseniz, gerekçelerin hepsi bahane... Akılsız nodulluların yapacağı iler bunlar ! Bu nedenle, DVB-T 'yi eleştiren akılsız nodullulara inanmayınız. DVB-T üzerinden A kanalı yayın yapar, B kanalı yayın yapar. Bu konu her bir ülkenin kendi hukuku ile çözeceği konulardır. Konu mahkemeye intikal etti diye, DVB-T sisteminde altyapı çalışmaları durdurulmadı. Yani altyapının kurulma çalışması tam gaz devam ediyor. Sistem kurulduktan sonra, A yada B kanalının lisans hakkı kazanıp yayın yapması konusu, teknik altyapı ile ilgili değildir. Saygılar, sevgiler. |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
| Bilgi için teşekkürler. Bu sistem bence çok tutacak. Özellikle araçlarda sık sık seyahat eden insanlar kesinlikle bu sistem üzerine yoğunlaşacaklardır diye düşünüyorum. Milletin saçma sapan ne gerek var, uydu varken buna kimse bakmaz, boşa yatırım, boşa masraf vb.. bahanelerini anlayamıyorum... |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
Bu mesajda bahsedilenler: @serkanguzel_
yanlız çok üzüldüm illa bişey olacak arkadaş ,nereden çıktı bu mahkeme olayı şimdiye ankarada yayın başlamış olacaktı ,aralıktada bursada  |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
test yayını değil 1 kasımda yayın tamamen gelecekti mahkemelik olmasaydı |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
kardeşim dijital yayın niye batıyor anlamadım yani ,sanki uydular iptal olacak ,ben eski tip karasal yayın izliyorum uydu da almadım ,niye bundan mahrum kalayım sizin niyetiniz nedir anlamadım yani |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
SEN NE AYAKSIN BİRADER ??? SENİN FORUMDAKİ AMACIN NE ??? BURADA IPTV KULLANDIĞINI YAZMIŞSIN BAŞKA TOPİCTE EVİMDE İNTERNET YOK DEMİŞSİN ??? < Resime gitmek için tıklayın > |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
DVB-T sisteminde, sizin yayın yapmasını istediğiniz kanallar yok diye, DVB-T'nin kurulmasını yada yayın yapmasını istemeyebilirsiniz. Ancak halkın ekseriyeti bu sistemden istifade edecek. Yani sizin mantığınız biraz çarpıklık arz ediyor. Sizin istediğiniz kanallar DVB-T sisteminde olsaydı, bu defa DVB-T sistemini destekleyecek miydiniz? Devleti eleştiren yada yanında olan kanallar diye bir mantık olabilir mi? Devlet hepimizin devleti... Devlet eleştirilebilir tabiki. Ama usulü dairesinde eleştirilebilir. Yakarak, kırarak, dökerek yada sizin yazdığınız gibi köstek olarak değil. Daha iyisini, daha ekonomik olanını alternatif olarak sunarsınız. Bizlerde okuyup, beğenimizi ifade ederiz. Değilse, sizin yaptığınız, yeniçeri anlayışında olduğu gibi, "istemezük" yaklaşımı olur ki, bu da demokratlık değildir. Halkın ekseriyetinin bu yayın tipini heyacanla beklediği bir ortamda, size saygılı olmak düşer. Demokrasi, sizin anlayışınızın, çıkarınızın yürürlükte olduğu bir sistem değildir. Demokrasi, sizin düşüncenizin korunduğu bir yönetim iklimidir. |
|
Tuzu kur derken senin mali durumunu kasdetmedim... Hiç bir şeyden anlamadığın gibi mecazi vurguyuda anlamamışsın.Neyse, Arkadaşım, Sen eğitim hayatın boyunca hiçmi Türkçe derslerine girmedin??? Bu nasıl bir anlatımdır yahu.... 300 kelimeyi noktasız, virgülsüz, satırbaşı olmadan ard arda dizmişin... İnsaf yahu...İnsan okucak bunu İnsan....Bu yazıyı dekodere soksam cihaz patlar. Tamam bizde muntazam yazmıyoruz ama, senin ne anlattığın,neyi ifade ettiğin belli değil. 35 yaşından girmişsin, Tayyip'in küçük oğlunun, damadının, ebesinin, bilmem nesinden çıkmışsın...Ne anlatıyon sen arkadaş ? bi topla şu yazıyı konu çıksın ortaya.... |
Bu mesajda bahsedilenler: @peer16401
|
Bildirinin sonundaki kırmızı ile işaretlenmiş alana dikkat edin.... Türkiye'nin Uluslararası anlaşmaları & Yükümlülükleri vardır.... (@peer16401 gibi kişilerin dikkat etmesine gerek yok. Onlar kendi dar ve bencil dünyalarında, Türkiye'de yapılan her yatırımın Vs. nin mevcut hükümetin siyasi bir oyunu olarak görmeye devam edebilirler) 1740072.621.03/115/4309 08.04.2013 Karasal Sayısal Yayın Lisansı Sıralama İhalesi Yasal Bir Zorunluluktur Radyo ve Televizyon Üst Kurulu tarafından 16, 17 ve 18 Nisan tarihlerinde gerçekleştirilecek olan Ulusal Karasal Sayısal Televizyon Yayın Lisansı Sıralama İhalesiyle ilgili olarak bazı basın ve yayın organlarında yer alan haber ve yorumlar üzerine aşağıdaki hususların açıklanmasına ihtiyaç duyulmuştur. Bilindiği gibi radyo ve televizyon yayıncılığı için karasal ortamdan ayrılmış olan kanal ve frekanslar kıt kaynak olup, sınırlı arzın talepten az olması durumunda ihale dışında bir seçenek bulunmamaktadır. Bu bağlamda, GSM sistemlerinde de kullanım hakkı ihale ile verilmektedir. Kaldı ki, mevcut mevzuat göz önüne alındığında ihale yasal bir zorunluluktur. Karasal televizyon yayıncılığı halen analog teknikle yapılmakta ve izleyiciler 20 ulusal yayını izleyebilmektedir. Karasal sayısal yayıncılığa geçildiğinde ise izleyiciler 33 ulusal yayını izleyebilecektir. Ayrıca 10 TRT yayını, 4 bölgesel yayın ve 7 yerel yayın da dikkate alındığında izleyiciler TV alıcı cihazları ile 54 sayısal televizyon yayınını izleyebilecektir. Bu yayınlardan 12 adedi yüksek çözünürlüklü (HD) televizyon yayını olacaktır. Sıralama ihalesi sadece karasal ortamda yapılan yayınlar için olup, uydu, kablo ve IPTV ortamlarında yapılmakta olan TV yayınları aynen devam edecektir. Dolayısıyla ihaleyle izleyicilerin tercihlerinin kısıtlanması asla söz konusu olmadığı gibi karasal ortamdaki yayınların sayısı daha da artacaktır. Bilindiği üzere, televizyon yayınları karasal, uydu, kablo, internet, IPTV gibi ortamlardan yapılmaktadır. Şu anda ülkemizde 300’den fazla kanalın çok az bir kısmı karasal ortamdan yayın yapmakta iken, pek çoğu uydu, kablo, IPTV ortamından yayın yapmaktadır. Sıralama ihalesini kazanamayan kuruluşlar bundan böyle sadece karasal ortamda yayın yapamayacak olup, diğer ortamlardan yapmakta oldukları yayınlarına devam edebileceklerdir. Kaldı ki, karasal sayısal TV yayın lisanslarının süresi 10 yıl olup, frekansların süresiz olarak devri söz konusu değildir. Öte yandan, karasal TV yayınları 2013 yılının Kasım ayından itibaren Ankara’dan başlatılacak ve 2 yıl içerisinde tüm yurtta verici sistemleri kurularak vatandaşların herhangi bir ücret ödemeden yüksek çözünürlüklü (HD) yayınlar dâhil tüm karasal televizyon yayınlarını izleyebilmesi sağlanacaktır. Karasal sayısal TV deneme yayını 6 Mart 2013 tarihi itibarıyla Ankara’da DVB-T2 ve MPEG-4 tekniğiyle başlatılmış olup, başarılı bir şekilde yapılmaktadır. Ülkemizde karasal ortamdan yapılan yayınlar için ilk kez lisans verilecektir. Karasal ortamda yayın yapmakta olan mevcut yayın kuruluşlarına bugüne kadar genel veya tematik türde yayın lisansı verilmemiştir. Kuruluşlar kendi tercihleri doğrultusunda, ihaleye genel veya tematik türde başvurmuş olup, ihalenin tamamlanması sonrasında kuruluşlara genel veya tematik türde lisanslar verilecektir. Halen tematik yayın yapan kuruluşların genel türde lisans başvurusu yapmasının önünde herhangi bir kanuni engel bulunmamaktadır. Karasal sayısal televizyon yayın lisansı sıralama ihalesine girmek üzere yeterlilik belgesi almak isteyen kuruluşlar için başvuru ilanı, 17 Aralık 2012 tarih ve 28500 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. İlana göre karasal ortamdan ulusal, bölgesel ve yerel televizyon yayını yapmak isteyen kuruluşların 16 Ocak 2013 tarihine kadar Üst Kurula başvuruda bulunması istenmiştir. Belirtilen tarihler arasında gelen başvurular Üst Kurulca kabul edilmiş olup, bu tarihten sonra, 17 ve 18 Ocak 2013 tarihlerinde yapılan iki başvuru ise reddedilmiştir. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Karasal Yayın ve Sıralama İhalesi Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğin 9/2 maddesindeki “Yapılan değerlendirmede, belgelerde eksiklik veya düzeltilmesi gereken bir durumu tespit edilen kuruluşlara tespit edilen eksiklik ve düzeltmenin niteliğine göre otuz günü geçmemek üzere Üst Kurulca belirlenecek kesin süre verilerek, kuruluştan eksikliği gidermesi istenir” hükmü kapsamında, belgelerinde eksik olduğu tespit edilen kuruluşlara 20 gün süre verilerek eksik evraklarını tamamlamaları istenmiştir. Türkiye için gerek uluslararası anlaşmalar gerekse iç hukukumuz açısından sıralama ihalesi yapılması ve karasal sayısal yayıncılığa geçiş bir zorunluluktur. İlk defa 6112 Sayılı Kanunla yıllardır sürüncemede kalan karasal yayınlara lisans sorunu çözüm aşamasına getirilmiştir. 6112 Sayılı Kanunun yürürlüğe girmesiyle birlikte frekans planlama süreci başlatılmış ve sıralama ihalesi için kanunla öngörülen sürenin sonuna gelinmiştir. Önümüzdeki günlerde yapılacak olan sıralama ihalesiyle hem karasal yayın alanında lisanslı döneme hem de karasal analog yayın teknolojisinden karasal sayısal yayın teknolojisine geçilecek ve yayıncılıkta teknolojik dönüşüm gerçekleştirilecektir. Böylece karasal yayıncılık alanında 19 yıldır devam eden lisanssız dönem sona erecektir. Öte yandan karasal sayısal yayına geçilmesiyle birlikte, yayıncılıkla ilgili uluslararası kararları alan Uluslararası Telekomünikasyon Birliği’nin (ITU) kararı çerçevesinde 2015 yılında 61-69. bantlar LTE olarak adlandırılan 4. nesil GSM servislerine tahsis edilecektir. Böylece bu banttan da diğer ülkelerle birlikte ülkemizde de daha kaliteli katma değerli hizmetler yürütülebilecektir. Tüm bu yeniliklerle birlikte Türkiye de diğer ülkeler gibi ITU ve AB tavsiyeleri yönünde yayıncılıkta teknolojik dönüşümü tamamlamış olacaktır. İlgililerin dikkatine sunulur. |
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi janjarre -- 8 Kasım 2013; 0:54:39 >
Sana ne anlatılsa boş ve israf. |
Bu mesaja 1 cevap geldi.
Zaten ; 6 Kasım 2013; 12:08:49 TSG 'li mesajımda değinmiştim. Mahkeme yürütmeyi durdurdu deyince, millet sanıyor ki; "karasal yayın çalışmaları durduruldu" Yok öyle bir şey ! Antenleşme ve altyapı çalışmaları son hızla devam ediyor. Hangi TV kuruluşlarının 10 yıl süre ile DVB-T üzerinden yayın yapacağı, konusunda bir itiraz var. Bu husus mahkemelerce karara bağlanacaktır. Olayın özü budur. Bu hukuki süreç tamamlandıktan sonra, 2015 'ten itibaren, hangi tv kuruluşlarının 10 yıl süre ile lisans alıp yayın yapacağı belli olacaktır. 2015 yılına yaklaşık 14 ay süre bulunmaktadır. Bu 14 aylık sürede, lisans ihalesini kazanan Tv kuruluşları, bedel ödemeden yayın yapacaklardır. İşte işlemin bu noktası itibariyle, ihalenin dava konusu edilmesi nedeniyle, ileride haksız rekabet konusunda tekrar dava konusu olmasın diye, Anten a.ş. test yayınlarını durdurdu. 2013 Kasım 'dan itibaren test yayını statülü olarak, Ankara 'da DVB-T izleyeceğiz diye beklenti içine girenler, bekleyeceklerdir. Zira konuyu yargıya taşıyan tv kanalını geri planda destekleyen kişi ve kuruluşların iyi niyet taşımadıkları bilindiği için, test yayını da olsa, "haksız rekabet yapıldı" bahanesi üretilmemesi için testlere ara verilmiştir. Kısaca; Ankara için, her türlü teknik altyapı hazırdır. Zaten antenleşme çalışması hızla yürüdüğü için daha önce açıklanan takvim çerçevesinde, diğer illerde de altyapı hızla yürümektedir. Saygılar, sevgiler. |
Bu mesaja 3 cevap geldi.
| Bu bilgiler için tekrardan teşekkürler umarım kısa zaman sonra yeni yayınları türkiye genelinde deneme imkanına kavuşuruz. @serkanguzel_ |
Bu mesajda bahsedilenler: @serkanguzel_
Şuan ki planlama DVB-H i içermiyor, yani olmayacak. Ancak bu hiçbir zaman olmayacağı anlamına gelmiyor. Boşta kalan multipleks kapasitesi ile DVB-H formatında da yayın yapılması planlanabilir. Buna bir başka alternatif ise 4G altyapısnın yaygınlaşması ile mobil hareketli alışta 100Mbit'e çıkacak olan band genişliği sayesinde bu yayınları GSM operatörleride yapabilir duruma gelecek. Bekleyip göreceğiz...
Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle