İzmir Ticaret Odası Sayın Başkanı... "İzmir" ve "Otomotiv" sözcükleriini Türkiye yıllardır bir arada anmak istediği halde gizli bir güç, bir örgüt veya bir teşekkül bunu engellemeye çalışmaktadır. Kore'li bir otomotiv şirketi Türkiye'de, İzmit ve İzmir'de yer bakmakta, ama bürokratik engeller ve genelde ağır aksak işleyen yönetim yapısından korkmakta ve "Çek"ip gitmektedir. BİRAZ KANINIZ KAYNASIN YAHU! BİRAZ HEYECAN DUYUN! Her gece otellerde eğlenmek, her sabah başka bir şehirde uyanmak ve sizi bu mevkiiye getirdiği için Allah'a şükredip durmak olmaz. Araştırın, çağırın, davet edin, inceleyin, 5-10-15-20 yıllık yatırım planı geliştirin, bilhassa İZMİR'i tanıtın. Yani BMC'miz var demekle olmaz bu işler. Dayanamayacağım, soruyorum: Neden OPEL'i TORBALI'da barındırmadınız...??? NEDEN...??? Şimdi OPEL INSIGNIA belki de TORBALI'da (da) üretilirdi...!
|
İnşallah yatırım yaparlar Türkiyeye. Aslında bizim hükümet biraz akıllı olsa çinlilerin avrupa üssü Türkiye olur. |
... |
... |
Yabancı yatırımcının Türkiye deki yatırım koşulları Türk kökenli şirketlere göre daha fazla yük getirdiği için. Gerekli düzenlemeler yapılmadan beklenen yatırımların olsa bile uzun vadede geri gitmesi kuvvetle muhtemel. |
|
Anlasilan bunlar bu 4 tekerli tenekeler ile turkiyeyi ele gecirecekler. |
türkiyede oturmuş bir araba kültürü var teneke satacaklarını sanmam chery de geely de tata da türkiyede ne kadar satmış ? Biz ülke olarak bazı araçları zaten seçmişiz |
İzmir'den hiçbirşey olmaz.Buraya yatırım yapmaya gelen pişman olur.Limanı yetersiz,bürokratik işlemler ağır herşey kötü.Şehir gelişeceğine geriye gidiyor ben olsam yatırımı mersin'e yaparım. |
Hocam izmirde ticaretin nasıl döndüğünü anlatmışsın. Bu izmirin neden ilerlemediğini gösteriyor. Ve de iyi yönetilmediğini gösteriyor. Birde dışardan gelenlere karşı çok acımasızlar. 2 sene boyunca izmirde işşiz gezdiğim için az-çok biliyorum.
Sanki bilerek yapıyorlar. Özellikle izmirde iş arayanlar ve iş kurmak isteyenler bunu çok iyi bilirler. Dışardan gelen yatırımcıya bin türlü zorluk çıkartırlar. Ya birilerine peşkes çıkaracaksın yada izmirli olup çok iyi çevren olacak. Yoksa başka türlü izmir de iş kurmak(iş bulmak da dahil) çok zor ve imkansız. Diyeceksiniz! Her yer böyle diye. Araştırırsanız aslında öyle değil... İzmir dışardan göründüğü gibi değil. |
< Resime gitmek için tıklayın > bu da mazda 3 ün çakması herhalde ![]() |
Güya Chery de fabrika kuracaktı fos çıktı. bu da muhtemelen olmaz. Ama İzmir konusunda yanılıyorsunuz. Otomotiv yan sanayi çok gelişmiş. Avrupaya en rahat ihracat yapan yer. İzmir limanı TR nin en büyük ihracat limanı.Bunu unutmayalım. |
İzmir limanı artık en büyük ihracat limanı değil mersin yapılan yatırımlarla geçmiş durumda.İzmir limanına büyük gemi yanaşamıyor gelse bile yoğunluktan günlerce bekliyor bir daha gelmek istemiyor.Yeni liman yapalım dediler birileri engelledi.İzmir iktidarın,muhalefetin çatışma yeri olarak sürekli ortada kalmış bir şehir.İzmirli olarak 10 yıl önceki izmir'den şimdi bir adım ileri gidilmemiş olduğunu görüyorum.Yatırım yapmaya çalışan elli tane mahkemeyle uğraşır.Dünya ticaret merkezi gökdeleni yapılacaktı 5-10 yıldır şehrin ortasında çukur olarak duruyor yaptırmadılar.Ben izmirli olarak izmir'de iş bulurum dışarıdan gelene bu şehir acımaz böyle acayiplikleri vardır buranın. |
Hakikaten şimdi düşündümde koskoca İzmir de bir gökdelen yok , liman şehir içinde kalmış hem şehirliye eziyet veriyor hem de liman olarak genişleyemiyor, İzmir fazla gelişmedi ama benim fikrim yinede İzmir endüstri şehri olarak gelişmesin Manisa sanayi şehri olsun İzmir turizm. |
Adana unutuldu... Adana'nın adı artık adliye kavgaları, cono aşireti olayları, kocasını kesen kadın, karısını doğrayan adam, bacınısı bıçaklayan çocuk ve 14 yaşında çocuk doğuran kızlar ile anılıyor, ya da bitmeyen metro, yiyen başkanlar, sahte ürün imalatı, paylaşılamayan rant ve seçilemeyen belediye reisi ile gündeme geliyor. Adana'da sel olmaz, kar fırtınası, dondurucu soğuklar da olmaz, sahil olmadığından turizm de baraj gölü ve Evropalı Etrüsklerin yaptığı köprü ile sınırlı. Muazzez Ersoy sahneye çıkar, halk elbisesini parçalar, Bülent Ersoy sahneye çıkar, kurşunlanır, Aşkın Nur Yenge sahnede taşlanır, Efes Jazz Festifali sanatçıları (BB King vb.) polis koridoru sayesinde kurtulur. Limanda yok Adana'da, havalimanı var, onu da Mersinli milletrvekilleri Yenice'ye taşıttırdı, buranın fermanı çizildi. Hava durumlarında artık Adana belirtilmiyor. Mersin'in adı geçiyor. Sabancı da çekip gitti buralardan, sattı margarin, mensucat, sun'i ve sentetik elyaf ve plastik boru fabrikalarını, kaldı otel ve otobüs fabrikası... Bir yolunu bulsa onu da taşıyacak zaten. TRT Çükurova radyosu zaten yıllar önce Mersin'e gitti. Mersin kazandı, limanı var ve denizi var. Adana kaybetti, sıcakta insanlar en azından sahil, deniz istiyor. Büyük olmak her zaman iyi olmak değildir. |
Aman Kocaeli'ye yapmasınlar da nereye yaparsalar yapsınlar ,zaten 3 tane araba fabrikamız var...![]() |
Türkiye'de yatırım planlayan Çinli otomotiv devi FAW Haima'nın Genel Müdürü Qin Quanquan, bir otomotiv şirketinin başarısının, uluslararasılaşma sürecindeki başarıya bağlı olduğunu belirterek, ''Bunun göstergesi de ABD ve Avrupa pazarında başarılı olup olamayacağıdır. Bu bağlamda Türkiye pazarında başarılı olmanın da Avrupa pazarında başarılı olmanın bir adımı olduğunu söyleyebilirim'' dedi.
Dünyanın en büyük otomotiv firmalarından Haima'nın yetkilileri, Türk otomotiv sektörü hakkında bilgi edinmek, ortaklarıyla görüş alışverişinde bulunmak, İzmir'in yatırım alanlarını ve yatırım politikalarını görmek ve yer konusunda incelemelerde bulunmak üzere İzmir'e geldi.
Çinli heyet, firmanın Türkiye'de yatırım yapmak için seçeceği aday şehirlerden biri olan İzmir'de, İzmir Ticaret Odasında (İZTO) düzenlenen ve İzmirli iş adamlarının da hazır bulunduğu toplantıda konuşan Haima Genel Müdürü Qin Quanquan, firma hakkında bilgi verdi.
Şirketin merkezinin Çin'in Haima eyaleti olduğunu, 1988 yılında faaliyete başladığını belirten Quanquan, 1990 yılına kadar otomotivde yedek parça ürettiklerini anlattı.
Quanquan, 1991-2006 yılları arasında Japon Mazda için üretim yaptıklarını, Mazda'dan know-how, yönetim politikaları başta olmak üzere çok şey öğrendiklerini anlatarak, ''2007 tarihinden itibaren kendi markamızı üretmeye başladık ve çok hızlı bir gelişme gösterdik, gösteriyoruz'' dedi.
Çin'de Haima'nın üç tane üssünün bulunduğunu, 150 bin metre kare alana kurulmuş bir Ar-Ge alanlarının olduğunu, burada 400'den fazla uzmanın çalıştığını dile getiren Quanquan, şu bilgileri verdi:
''2006-2009 arasında Çin pazarına yoğunlaşmış vaziyetteyiz. Çin'de Haima markası, kalitesi en iyi olan markadır. En büyüğü değiliz ama en iyisiyiz. Bunu Çin'e gittiğinizde konuştuğunuz insanlardan da görebilirsiniz. Mazda'dan ayrıldıktan sonra en önemli hedefimiz Çin pazarıydı. Bir otomotiv şirketinin başarısını gösteren şey uluslararasılaşma sürecinde başarılı olup olamayacağıdır. Bunun göstergesi de ABD ve Avrupa pazarında başarılı olup olamayacağıdır. Bu bağlamda Türkiye pazarında başarılı olmanın da Avrupa pazarında başarılı olmanın bir adımı olduğunu söyleyebilirim.''
''İZMİR'DEN ÇOK ETKİLENDİM''
Quanquan, Türkiye'nin bazı özelliklerinin dünyada eşi benzerinin olmadığını ifade ederek, bu özellikleri şu sözlerle sıraladı:
''Eşsiz coğrafi konumu, iki kıtayı birbirine bağlayan bölgede olması. Doğusunda bulunan ülkeler otomotiv anlamında yepyeni pazarlar. Güneyindeki ülkeler de Çin'in şu anda hedef olarak gördüğü önemli pazarlar. Kuzeyde Doğu Avrupa, orası da son yıllarda otomotiv sektöründe önemli atılımlar yapmış bir bölge. Batısı da Batı Avrupa'ya yönelik. O yüzden bir otomotiv firmasının başarısını kanıtlayabileceği bir bölge. Türkiye'nin uluslararası ticaret manasında çok rahat bir ortamı var. Avrupa Gümrük Birliği'ne üye. Ayrıca doğu Avrupa, eski SSCB ve etrafındaki birçok ülkeyle karşılıklı anlaşmaları mevcut. Sanayi altyapısı olarak da çok iyi durumda olan bir ülke. Özellikle otomotiv alanında Türkiye çok başarılı bir ülke.''
İstanbul'da dün yaptıkları toplantılarda Türkiye otomotiv sanayi hakkında bilgiler aldıklarını belirten Quanquan, ''Türkiye'ye gelişimizin birinci hedefi, buradaki otomotiv sektörünü anlamak. Türkiye'deki otomotiv sektöründe bizim bir şansımız olabilir mi? İkincisi, şu anki ortaklarımızla görüş alışverişinde bulunmak. Üçüncüsü de İzmir'e gelip İzmir'i anlamak. Yatırım alanlarını ve yatırım politikalarını kendi gözlerimizle görmek. İzmir'e dün akşam geldik ama İzmir'den çok etkilendim. Burası çok kadim bir şehir'' diye konuştu.
DEMİRTAŞ: ''BİZE AVRUPA'NIN ÇİNLİSİ DİYORLAR''
İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş da, konuk genel müdürün kendilerini Çin'e davet ettiğini, Haziran ayında bir seyahat planlayabileceklerini söyledi.
Toplantıda İzmir hakkında bir sunum yaparak, kentin yatırım açısından avantajlarını anlatan Demirtaş, İzmir'in coğrafi ve lojistik konumu, liman kenti olma özelliği, genç, dinamik, nitelikli ve Avrupa'ya göre daha ekonomik iş gücü, tarihsel ve ticari kültürü, otomotiv sektörüne yatkınlığı ve bu alandaki birikimi, devletin bu alanda sağladığı teşvikler, yabancı sermaye kültürü ve ''eşsiz'' bir yatırım kenti olma özelliği bulunduğunu dile getirdi.
''Tüm yatırımlarınız için en önemlisi de gelişmiş oto yan sanayi sektörü. DFM ve Haima ortak üretimi için eşsiz bir pazar demek bu'' diyen Demirtaş, İzmir'de yatırım yapan şirketlerin ''zengin'' Avrupa'ya da, gelişen Ortadoğu'ya, Balkanlara ve Afrika'ya da çok rahat ulaşılabileceğini, kentte üretim yapmanın lojistik maliyetlerini çok düşüreceğini söyledi.
Demirtaş, ''Kentimizde yatırım yapmanız halinde şirketiniz eşsiz bir başarı yakalayacaktır'' diye konuştu.
Çin'in bugün dünyanın en büyük ekonomisi olmadığını, ama 10 yıl içinde dünyanın bir numarası olacağını, bugün Avrupa'nın 6'ncı, dünyanın 16. büyük ekonomisi Türkiye'nin de 10-15 yıl içinde en büyük 10 ekonomi içinde yer alacağını anlatan Demirtaş, ''Bize de zaten Avrupa'nın Çinlisi diyorlar. Eski komşuların işbirliği içinde başarılı bir iş yapmasını diliyorum'' dedi.
Çinli otomotiv devi Dong Fenf Motor (DFM) Türkiye Distribütörü Yeşilkaya Gruba ait olan MGY Otomotiv Genel Müdürü Ömer Çardak da, Haima'nın yüzde 51'inin özel şahıslara, yüzde 49'unun da Çin'in bir numaralı otomotiv firmasına (First Automobile Works-FAW) ait olduğunu söyledi.
Şirketinin Haima ile görüşmesinin 2 yıla dayandığını belirten Çardak, ''Biz distribütörlük için mücadele ediyorduk. 28 Mart'ta İstanbul'da bir sunum yapılmıştı. Sunumda DFM'nin yatırımı ile ilgili bilgiler anlatılırken Haima etkilenmiş, 'bu işte varım' demiş. Sonrasında İzmir'i görmeye gittiler. Bu, sayın başkanın (Demirtaş) başarısıdır'' dedi.
Çardak, Haima'nın kalite bakımından ''bir numara'' olduğunu kaydederek, ''Yatırım imkanlarını araştırmak için buradalar. Bu yatırımın buraya geleceğinden, bu şehre geleceğinden, başkanımızın (Demirtaş) devletten, hükümetten yatırım için imkanlar, teşvikler sağlayacağına, bu konuda eksik noktaların kalmayacağına eminim'' diye konuştu.
Ege Bölgesi Sanayi Odası Meclis Başkanı Mehmet Tiryaki de, otomotiv sektörünün Türkiye'nin ihracatında birinci sıraya yükseldiğini, 2009 kriz yılı olsa da otomotiv ve yan sanayinin lider konumunu sürdürdüğünü, ileride de sürdüreceğini kaydetti.
Türkiye otomotiv ihracatının 9 yılda 10 kat arttığını hatırlatan Tiryaki, ''Bunun yüzde 12'sini bölgemiz yan sanayicileri ve ana sanayicileri gerçekleştirmiştir. Bölgemizin ve şehrimizin önemli avantajları bulunmaktadır. En önemlisi nitelikli ve eğitimli personel, Ar-Ge, teknoloji ve tasarım merkezleri. Tedarikçi yoğunluğu, AB ülkelerine ve pazarlarına yakınlık da sektör için en önemli avantajlar olarak dikkati çekmektedir'' dedi.
FAW HAİMA HAKKINDA
İZTO'dan verilen bilgiye göre, merkezi Haikou Şehri Jinpan Sanayi Bölgesi'nde bulunan FAW Haima Otomobil Ltd. şirketi, yıllık 150 bin ünite üretim kapasitesine sahip.
Bünyesinde toplam 3 bin kişinin istihdam edildiği Haima'da satış ağları, tedarikçileri ve ortak şirketleri ile beraber yaklaşık 15 bin kişi çalışıyor.
Çin'in ilk 500 sanayi kuruluşu arasında yer alan şirket, Makine Sanayi Teşebbüsleri listesinde ise Çin'in ilk 100'ü arasında bulunuyor.
< Resime gitmek için tıklayın >
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi brujeria -- 19 Mayıs 2010; 8:46:22 >