CHP bu yüzden iktidar olamıyor. Halkın sorunlarıyla ilgileri yok. Bir grup azgın azınlığın gönlünü hoş tutarak oylarını koruma peşindeler. Oyunu artırma niyetinde olan bir parti halkın sorunlarını çözmeye odaklanması gerekir. |
Katliam dışında hiçbir çözümü kabul etmeyenler, herhangi başka çözüm isteyenlere hakaret edenler, şiddeti savunanlar şurada bile azınlık olduğunu kabul etmiyorlar. Siyasilerde bu ölümsever kitleye göre değil millete göre davranır. Bunlar da hep yaptıkları gibi internet üzerinden birbirlerine gaz verip, millete atıp tutarlar. Hatta forumdaki meşhur bir partizan da bunlara bol bol gaz veriyor. Mesela ekşide de "trol" denilen üyeler bunu yapıyor. Bu kitle kimseye saygıları olmadığı için tartışmaya da tamamen kapalılar. |
Uyutun gitsin. Acısız, ağrısız, masrafsız... Tak, bitti... |
Türkiye dahil tüm dünyada bütçe krizi nedeniyle suçlular bile hapishanelerde atilamazjen sayıları 10 milyonu geçmiş hayvanı hayati boyunca barınakları tutacağız ve o kadar veteriner ve ekip olmamasına karşın milyonlarca hayvanı kisirlastirmak için sonuçsuz bir çabaya girişeceğiz. Bakın hersein çözüm önerileri var ancak bu çözüm önerisinin varlığı onun sahada uygulanabilir olduğu anlamına gelmez . Yavas'ın da söylediği gibi mahalli idareler bu nüfus karsusinda çaresizliğini ilan etmiş durumda. Bu nüfus karşısında kısırlaştırma artık bir çözüm degildir . Gelişmiş ülkelerde kısırlaştırma barınağa götürülen hayvana değil sahiplendurilen hayvanlara uygulanır. Sahiplenilmeyenler use acısız biçimde uyutulur. Nüfus birkez kontrol edilebilir seviyeye indiğinde ise evcil hayvan sektörü Almanya'daki olduğu gibi tamamen devletin denetimine girer . Kısır olmayan bir hayvan sahiplenmek bile ancak özel izinle mümkündür. https://www.bbc.com/turkce/articles/c87ry5pk1zmo Sizin güzel sözlerle yumusattigijjz o fonlar bırakın Turkiye'yi gelişmiş ülkelerde bile mevcut değil. Ingiltere'de ayrıca 14 gün sahiplenilmeyen hayvanların uyutulduğu bir ülkedir. |
Hesap sormanız gereken kesim bilinçsizce sokaklara yiyecek boşaltın hayvan nüfusunun patlatan sözde hayvanseverlerdir. Ve sokaklara yiyecek dökülmesini kamu sporları ile destekletyerek bozi bu çık.aza sürükleyen akplilerin cahilliğidir. 2005 yasası çok yanlış bir yasaydi. Maalesef artık bizi zor kararlar vermek zorunda olduğumuz bir noktaya kadar getirdi. |
İmamoğlu yine farkını göstermiş, Allah razı olsun. Katillere dur diyen hangi parti olursa olsun desteklerim. Sosyal medyadaki ruh hastalarının gerçek dünyada bir karşılığı yok. Eğer kedi köpeğe takmış caniler uyutulacaksa onu desteklerim. Ülke çağ atlar bu ruh hastası %3-4'ten kurtulursak. |
İnternette sesi çok çıkan toplulukların 1 kere olsun toplanıp gerçek dünyadaki karşılıklarını gösterdiklerini görmedik. Seçim zamanı sosyal medyada Muharrem İnce ve Ümit Özdağ propagandası vardı 7/24, gerçek dünyadaki mitinglerine gide gide bir avuç insan gitti. Zaten seçimde de gördük sayılarını. Sokak hayvanları davası da aynı. Akp attı ortaya bir yem, sosyal medya ekibi de konuştukça konuşuyor gerçek gündem unutulsun diye. |
Tam bunu yazmaya gelmiştim.İyi noktaya değinmişsiniz.. Malumlara muhalif birisiyim lakin bu konunun bu kadar çözülemez hale gelmesinde CHP belediyeleride sorumlu...Yasayı uygulayın diyenler neden ellerindeki belediyelerde bu yasayı uygulamadı?CHP belediyelerinin bulunduğu yerlerde de köpek sürüleri var. Başı boş köpek sorunu görmezden gelinemeyecek hale geldi.Zaten bu sorunun bu kadar büyümesinde hep bu görmezden gelme etkili oldu.Eğer bu köpekler öldürülecekse bunun vebali belediyeler ellerinde olduğu halde yasayı uygulamayanlardır.Bunun A veya B partisi yok...Burada mevcut düzenlemeye karşı çıkarak vicdanlarını temize çıkartacaklarını sanıyorlarsa yanılıyorlar.. |
Gerçek hayatta hasta fikirlerini kimseyle paylaşamayanlar yine internette asıp kesiyor. İşine gelmeyen, Akp belediyelerine taşınıp güven içinde yaşayabilir. |
Eti için öldürülen hayvanlar için neden tepki göstermiyorlar; yok vatandaş et yiyemiyor, Avrupa'da etin kilosu şu kadar demeyi biliyorlar. Belediyeleri neden barınak yapmamış; havadan- karadan ilaçlama (zehirleme) ile gerçek sokak hayvanları sineklerin, böceklerin, farelerin ölmesinden neden rahatsız olmuyorlar? Suya zam, öğrencinin indirimli biletini kes, çocuğun sütünü kes, bayramda yeşil kartlıya yardım verme, 40 yaşında emekliliği savun, biletlere zam, sokaklar pislik içinde, otopark yapma, otobüsler zamanında gelmesin, her yağmur yağdığında sokaklar göl olsun, yaşlılar ve çocuklar için sosyal tesis yapma. Yaşadığı topluma muhalif, herşeye muhalif. Bunun adı siyasi inatlaşmadır; köpek birilerine karşı muhalifliğin aracı olmuş. Birde çocuğa şiddete karşıydı bu sosyali demokratlar. İşine geldi mi Avrupa'yı örnek al, işine geldi mi banane Avrupa'dan. Tuhaf ve düşündürücü. |
Mevcut yasa uygulansın diyorlar. İzmir belediyesi 20 yıldır CHP'de. İzmir'in başıboş köpek sorununu CHP neden 20 yılda çözemedi mevcut yasa ile? Önce onu açıklasınlar. İstanbul ve Ankara büyükşehir belediyeleri 5 yıldır CHP'de. Mevcut yasa ile köpek sorunu azalmaya başladı mı yoksa artmaya devam mı etti? |
CHP bu gibi adamların kafayla bi yol alamaz halk sorunundan uzAklar. Şahsen ben karşıt olurlarsa bu yasaya , oy felan da vermem yıllarca oy verdiğim bu partiye. Gitsinler sosyal medyayı araştırsınlar halkın yanına insinler öyle villalardan cins köpekleriyle kalkıp orda toplanan tiplere değilde her sabah işe okula gitmeye çalışan köpeklerin arasından geçen insanlardan çocuklardan bilgi görüş alsınlar bir. Çok sinirlendim valla şu an. Onlarca çocuk öldü. İnsanlar yaralandı kuduz oldu ısırıldı. Ben bile ısırıldım düz yolda giderken. |
6.7yi de eklemeniz gerekli. Yani halkın yüzde 80i ya Barınaklara konulmalı yada uyutulmalı diyor. Burada ise muhalefet toplanmasına da, uyutmaya da karsıyız diyerek halkın tamamen zıttı a bir tavır yakınmış halde. |
Aslında evet azgın azınlık olarak 12.4 ile 3.5'i toplamak (toplamı 15.9) çoğunluk grubua da 73.1, 6.7 ve 1.8'i toplamak (toplamı 81.6) lazım. bu durumda halkın %83.6'sı sokakta köpek istemiyor. CHP'nin oy oranı %30 ise CHP'lilerin en az yarısı sokakta köpek istemiyor demektir. CHP kendi seçmeninin ne istediğinin farkında bile değil veya umursamıyor, nasıl iktidar olacak? |
Hakaret ederek had bildirmenin şehvetine bu kadar kapılınca, gözünüz hiçbir şeyi görmez olmuş. O grafikteki işaretlemeler, gerçek "azgın azınlığın" katliamı savunanlar olduğunu göstermeye yönelik. Hem mesajımda hem de grafikte kullandığım renk koduna (turuncu) bile dikkat etmemişsiniz. Peki kimler mi onlar? Bu forumda katliamdan başka hiçbir çözüme(!) sıcak bakmayan ve kendileri gibi düşünmeyenler üzerinde de terör estirenler. Buyrun bakalım, CHP birinci ağızdan bu konuya nasıl bakıyormuş : https://www.youtube.com/watch?v=9H7IbyVlfgw Ortaya desteksiz iddia atmak yerine, eğer üşenmeyip bu videoyu izlerseniz göreceksiniz ki, sizin dediğiniz gibi "halkın sorunuyla ilgisi yok"muş havasında konuşmuyor. Tam tersine, ortada çözülmesi gereken bir sorun olduğunu vurgulayarak, bunu görmezden gelemeyiz diyor. Ayrıca, videoda çözüm yoluyla ilgili kısımlar da var. Tıpkı videoda olduğu gibi katliama şu anda da karşı çıkıyor olması, "CHP ısırılan insanları umursamıyor" diye yansıtılabilir mi? Birazcık fikir ahlakına sahip birisi bunu yapamaz. Ben de mesajımda ne demişim? Bu konu "ya katliam ya da başıboşluğun aynen sürmesi" ikilemine hapsedilemez! Yani, tıpkı katliam gibi var olan başıboşluk durumunun aynen devam ettirilmesi de bir çözüm değildir. Önce bir, karşınızdaki insan neyi savunuyor, hangi parti hangi politikalar üzerinden gidiyor, onu anlamaya çalışın. Klavye şövalyeliğiniz, partizan söylemleriniz sonraya kalsın... |
Halkın tek umudu dedikleri partilere bak ![]() ![]() |
Ben izledim de siz izlememişsiniz anlaşılan... Üstelik yeni tasarıya da dikkatli bakmamışsınız. (Farkında mısınız bilmiyorum; kendi özensizliğinizi ve ihmalkârlığınızı bir ayna gibi sürekli bana yansıtıyorsunuz.) İzmir Büyükşehir Belediyesi sorunu çözebildi mi çözemedi mi bilmiyorum. Çözemediyse, iki nedeni vardır:
06:36 "Zaten rapor şunu tespit ediyor: Bunun altından belediyeler tek başına kalkamaz diyor. Bunun için bir fon öneriyor." Rapor dediği de ne? CHP'nin kendi başına hazırladığı rapor değil. Şu cümlelerden de anlaşılacağı üzere, 4 partinin ortaklaşa hazırladığı rapor: "Biz 2020 yılında bu konuda Meclis'te bir komisyon kurduk, komisyona dört partiden milletvekilleri katıldı. Mutabakatla ve hepimizin övündüğü bir şekilde Hayvan Haklarının Korunması Komisyonu raporu yayınlandı, genel kurulda da görüşüldü." Yani neymiş? "Bunun altından belediyeler tek başına kalkamaz" diyen rapor, 4 partinin ortak raporuymuş. Peki, içinde AKP'nin de bulunduğu 4 parti uzlaşmaya varmış da, o gerekli görülen fon niye kurulmamış? Fonu muhalefet partileri mi kuracakmış? Var mıymış böyle bir yetkileri? Şimdi gelelim şu, "yeni tasarıda tüm hayvanların uyutulmasından vazgeçildi; sadece hasta, saldırgan ve rehabilite edilemeyen köpekler uyutulacak" şeklindeki gerçek dışı ifadenize... AKP'nin kurnazca yasa hazırlama yöntemi burada da devreye girmiş: Sahipsiz hayvan popülasyonunun, kamu güvenliği bakımından tehlike oluşturmasına veya hayvandan hayvana veya hayvandan insana bulaşan hastalıkların görülmesine, su kaynaklarının, yaban hayatının ve biyolojik çeşitliliğin zarara uğramasına sebebiyet vermesi halinde ilgili yerel yönetim tarafından sahipsiz hayvanlara ötanazi yapılabilecek. Nasıl taktik ama?.. Herkes sizin gibi böyle şeyleri ıskalamak zorunda değil. Muhalif partiler ve hayvanseverler işte bu yüzden isyan ediyor. Katliama niyeti olan ve yüklerinden/sorumluluklarından "kökten" kurtulmak isteyen belediyeler sadece bu ifadeye dayanarak bile kıyım yapabilecek. Yalnız ben her seferinde sizin özensizliğinizi ve partizan gözlükle konuya bakmaktan kaynaklanan ıskalamalarınızı ortaya sermek için bu kadar efor harcayacaksam, işimiz iş... Bu arada... Riyakârca uydurulmuş "uyutma" ve "ötanazi" sözcüklerine de değinmeden geçmeyelim: Uyutma: Ne uyutması!.. Bir daha uyanmamak üzere "uyutulan"(!) bir varlık, düpedüz öldürülüyordur. Ötanazi: Tam bir çarpıtmaca. TDK sözlüğü bunu "ölme hakkı" olarak açıklıyor. Dikkatinizi çekerim, "öldürme hakkı" değil. Yani, ötanazi ancak kendi ölümünü isteyen bir insanın iradesi olabilir. Köpekler size "beni öldürün" mü diyor ki, bunun adı ötanazi olsun? Yani, katliamcılar yapmak istedikleri şeyden kendileri de utanıyor olmalılar ki, böyle uyduruk kavramların arkasına sığınıyorlar. |
Evet cana kıymak hoş değil ancak bu seviyeye gelene dek yapılması gereken hiçbir şey yapılmadığından bu durumdayız. İş ayyuka çıktıktan sonra söylem geliştirmenin de anlamı yok, 5 yıl önce neden konuşulmadı bu kadar?
Türkiye'de çözümleneyen nice problemden birisi..
Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle