Sanırım yıllık demek istediniz. Yeni girenlerin çoğu 3-5 bin lira arasında alır. Ayrıca sadece 1 kişi girmiş. Boğaziçi mezunlarına bakarsanız oranın daha fazla olduğunu görürsünüz. |
ahhahaah. Hocam sizi iyi kandırmışlar. |
Hocam danışmanlık şirketleri için neden Bilkent? Stajlar yazın oluyor ve McKinsey, Oliver Wyman gibi şirketlerse kastın İstanbul'da olmak lazım. Amerikan ekolü okullar olan Boğaziçi, Koç, Sabancı, Bilkent her zaman öndedir buraya alımlarda. İsterseniz McKinsey sitesine girin paylaştıkları kişilerin mezuniyet yerlerine bakın. Üniversite ya da bölüm ayrımı yok. Önemli olan o işe yatkınlık. Ben Boğaziçi yazacağım orası ayrı. Siz niçin işletme diyorsunuz iktisat yerine? Danışmanlık için işletme mi daha iyi olur? Dediğim gibi sitede mühendis de var ekonomi mezunu da var işletmeci de var. |
![]() |
Bogaziçi |
Kesinlikle bilkent. Her açıdan gelişirsin ve imkanları zaten muazzam. |
|
Üniversite alternatifleri üst seviye olunca şehir faktörü mühim tabii, şahsen İstanbul'da ki yaşantım hakkında kaygılarım olmasa Boğaziçi ve Bilkent kıyası benim için de çok daha çetin geçerdi geçen sene. Sizin tercihinize de saygı duymakla birlikte tercih döneminde eğer imkanınız varsa Bilkent'in tanıtım günlerine uğramanızı öneririm, hem bir gezmiş olursunuz bahaneyle. Sonradan kampüs kampüs gezmek kolay olmuyor :) |
İstanbul dışına çıkamam :) Şehir faktörü benim için önemli. Siz işletme mi iktisat mı önerirsiniz? Bilkent hakkında yazdığınız savunma çok tatmin ediciydi, bu iki bölüm hakkında yapacağınız kıyas da çok faydalı olacak... |
Çok teşekkür ederim,ben de size başarılar dilerim hocam :) ders programlarına baktığımda ekonominin daha belirgin şeyler öğrettiğini görüyorum(makro,mikro,ekonometri,istatistik,iktisadi tarih vs) İşletmede ise birtakım dallar var: muhasebe,insan kaynakları,girişimcilik,finans vs. İşletme bitirdiğimde ekonomist olup büyük resmi göremeyeceğim,belki üniversite bana çok şey katmayacak,rahat geçecek; o sırada staj yapıp kulüp çalışmalarına katılırsam kendimi geliştirmiş olacağım ki işletmenin en büyük artısı öğrencilere geniş alanlar yaratması. Ama üni okumuşken de bir şeyler öğrenmek yeni bir bakış açısı da kazanmak istiyorum. Sonuç olarak ikisi de aynı sektörde çalışıyor,ben danışmanlık düşünsem de iki bölüm de çok fark etmiyor. Danışmanlık için işletme önerilse de her bölümden insanı alıyorlar McKinsey'e... Ekonomi temeli atıp üzerine MBA çok daha donanımlı bir birey olmamı sağlayabilir. Ancak üni boyunca ileride işime çok yaramayacak teorik işlemlerle uğraşmak(veri analizi hariç diğer şeyler ve lütfen beni çürütün gerçek hayatta, danışmanlıkta ekonomide alınan eğitimin işe yararlığı konusunda)da beni şüpheye düşürüyor. Öyle yani.... |
Hocam maalesef fizikten aşina olduğumuz verimin %100 olmasının imkansız olduğu gerçeği, üniversite okurken de karşımıza çıkıyor. Herhangi bir bölümün müfredatı ile ilgili, oradan mezun olan birinin "her dersten inanılmaz verim aldım ve her birini belli bir oranda hayatımda kullanacağım" demesinin mümkün olduğunu sanmıyorum. Ekonomide kaygılarınız da yersiz değil, şahsen ben de önümdeki derslere baktığımda gelecekte bana pratik fayda sağlamayacağını düşündüğüm dersler görüyorum. Ne var ki, işin güzelliği de burada. O dersin içeriğini, pratik faydaya dönüştürmek zorunda değilsiniz. Size katacağı bakış açısı, "Ben bunu böyle biliyordum ama, bu işi şöyle şöyle yapmak da varmış" diyebilme ufku çok faydalı şeyler. Danışmanlık camiasına atıldığınızda, mikro ölçekte çalışırken danışmanlık hizmeti sunacaksınız ancak makro ölçekte olan biteni takip etmeden bunu yapabilmeniz imkansız mesela. "Ben mikrocu olacağım, ülkede / dünyada ne olup bitmiş beni bağlamaz, ben kendi pazarımı inceler mutlu mesut yaşarım" demek mümkün değil. Haliyle kullanın veya kullanmayın, o müfredatta olan her dersten bir şeyler özütleme lüksünüz var ve bu, işin aslında, iyi üniversiteyi iyi üniversite yapan şey. Yalnızca neyi kullanacağınızı değil, "nelerden de faydalanabileceğinizi" gösteriyor bu okullar size. İktisat eğitiminin üstüne MBA yapmak, işletmenin üzerine iktisattan bir alana yönelmekten daha kullanışlı geliyor bana da, ama bu demek değil ki "tek yol bu." Siz 4 yılınızı düşünün, sonrasında yapabileceklerinizin sınırı yok. Değinmeyi unuttum, "işletme okuyup kendime vakit ayırabilirim, iktisat okursam kulüplere, stajlara vaktim kalmaz" gibi bir kaygı da oluşmasın kafanızda. Aksine, Bilkent adına konuşuyorum, İşletme programının 1. senesi iktisatın 1. senesinden çok daha yoğun. Boğaziçi'ndeki dağılışı bilmemekle birlikte, iki bölüm arasında kendinize ayırabileceğiniz vakit anlamında, "kariyer belirleyici" bir fark olmadığını belirteyim. Her şey sizin çalışma disiplininizle alakalı. |
Boğaziçi için yurtdışı zor demeyin yahu! Referans o kadar da zor alınan bir şey değil. Sen başarılı bir öğrenciysen hocanın güvenini kazanırsın,referansı kaparsın. Boğaziçindeki hocaların da tıpkı diğer özellerdeki gibi yurtdışı doktorası var. Tabii Harvard doktoralı hoca olaydı iyidi... |
|
UPPPPPP |
![]() ![]() |
Yani internette maaşları var ordan bakabilirsin. Benim tanıdığım da var orda ondan söylüyorum ilk başlarken 3-5 bin arasıdır aylık maaşın. |
olabilir hocam su surecte cok isim oldu, ogrendiklerimi tasdik edemedim henuz |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle
Bu mesajda bahsedilenler: @YumurtaDayandi