Kazıdım aklıma siteyi okuyacağım buradan yarın, şuan birkaç işim var. Ama evrimle din çelişiyor hocam. Nereden anladığıma gelince Kuran'da buna dair bilgiler var mesela meşhur bir ayet vardır ''O, bir işin olmasına karar verirse, ona yalnızca “Ol” der, o da hemen oluverir. (Bakara Suresi, 117).'' Ben aksine dinin bilimle son derece iç içe olması gerektiğini düşünürüm açıkçası. Yoksa insan kendi eliyle puta bile tapmıştır bildiğiniz gibi. Yani tapılan varlığın kendini belli etmesi gerekir. Mesela Kuran olmasaydı ben yine bu dünyanın tesadüfen oluşacağını düşünmeyebilirdim, bu dünyanın çok mükemmel olduğunu düşünebilirdim. Ama bu güzelliği Zeus'a, Ahmet'e ya da Mehmet'e de yorumlayabilirdim. Ayrıca dinin bilime evrdiği önemle ilgili ayet de vardır bildiğim, cübbeli denen herifin düşündüğü gibi değil din yani. Yarın okuyacağım kaynağı sanırım yarı kara yarı deniz canlısı da vardır o kaynakta o nedenle vermedin galiba canlı adı |
cübbeli denen herif derken? işte burada hatalısın cübbeli Ahmet hoca kendi düşüncesine göre asla din yorumlamaz islam dini nakil dinidir o naklediyordur bir yerden sanırım ona değil kaynağına lafınız |
Evet var ya bi ton var,o kaynakta ilk baştakiler var. Evrimle din çelişiyorda,din tartışılmaz işte dediğim gibi. Kutsalı tartışamazsın,kavga olur. Çelişiyorsa,inananın problemi,o yargılayacak inancını ve teoriyi. Gelip benim dinim böyle dedi öyle dedi diye söyleyip duruyorlar sürekli. Sonra biri çıkıp,dinin de şu yanlış var bu yanlış var diyince,evrimle alakasız,bak konuyu nereye çekti,hakaret ediyorsun gibi tavırlar alıyorlar sorun orada. Senin dininin ne dediği evrimle uğraşanların umrunda değil. Ama sen adamların yazdığı her mesaja dinle cevap verirsen adamın da tepesi atıyor işte. O yüzden görmezden geliyorum. Çünki din tartışılmaz inanılır. O kadar inanırsın bu kadar inanırsın beni ilgilendirmez. Pek çok yorum verebilirsin,bir hoca der seni kafir yapar,diğer ibirşey der bilemezsin. Mesela evrim,"Ol" sürecinin incelenmesi denebilir. Çünki insanlar ortaya çıktığında,zaten çoktan ol denip oluvermiştir bile. Hatta,sallamasyon olsa bile şöyle denebilir. Herşeye gücü yeten Allah,o milyon yılları bir saniyede çat diye geçirivermiştir. Sadece bize incelememiz ve gelişmemiz için gerekli materyalleri bırakmıştır. Belki Kur'an gerçekten şifreli birşey,ve bilim ilerledikçe bunu böyle çözeceğiz. Pek çok yorum yapabilirsin.Herkesin inancı aynı değil görecelidir. Birine birşey dersin mantıklı karşılar,diğeri kafir der hakaret eder. Göreceli kavramlar ile görecesizleri,aynı konu altında sadece çeliştiği için tartışıp,gereksiz tepki almak , veya hakaret yemek istemem. Evrim her yerde aynıdır. Inançlar değil. |
Ben de dinle bilimin aynı konu içerisinde geçmesini yani bilimsel konulara ayetlerle cevap verilmesini saçma buluyorum. Sonuçta bu olay yine bilimle doğrulanır ya da yanlışlanır. Ama bana göre bu demek değildir ki din bilimle çelişir. Sadece 2 farklı görüşün bulunduğu zemin aynı olmalı, farklı zeminlerde insanlar birbirine anlatabileceklerini sadece güçleştirir bir sonuca vardırmaz. Ama aynı zeminde olunca da vardırmıyor o da ayrı bir konu:) |
Işte zaten o yüzden evrim hakkında herkes cahil kalıyor. Hem karışık bir teori,hem düzgün anlatamıyoruz. Düşünüp felsefeyle anlaşılacak bişey değil.Hiç birşeyi sorgulamayan,yerçekimine bırakınca düşüyor,big bange patlamış birşeyler,suyun kaldırma kuvvetine,koy suya bişey yüzer diyen insan,gelip burada evrim yanlış diyip birşeyler yolluyor. Onunda hakkı tamamda, olmuyor işte. Kaç kişi şu anlattıklarımı,okulda formül ezberleme dışında falan öğrendi? Yerçekiminin nasıl olduğuna dair bir ton teori var ve karma karışık. |
Ya tam sorularımın anlaşılmadığını düşünüyorum. Çünkü Evrim ile gelmiş doğal domuzlarda bu hastalık var iken şimdi çiftliklerdeki yetiştirilen domuzlarda bu zararlı virüsler yok deniyor. Bu evrim mucizesi ise, ve M.S. 600 lü yıllarda ( hatta düne kadar diyebiliriz ) zararlı olduğu halde zararsız hale gelebiliyorsa Domuzun kendi başına 1500 yıl içerisinde evrim geçirdiğini söyleyebiliriz değil mi ? Eğer evrim geçirmedi ise, o zaman bildiğimiz domates gibi genetiği ile mi oynandı ? Yani İnsan aynı tür atasından gelen bir başka canlının genetiği ile oynadı ve bu sayede Evrimi ÇÖPE attı. Çünkü evrim ortama ayak uydurması için ( gerektiği durumlardaki, Evrim domuzlar yüzünden insanların hayatı tehlikeye giriyor bu yüzden bir çalışayım da domuzlar düzelsin demiş olmalı ) domuzlardaki problemi düzeltmiş olması gerekiyor. Bunlar sizin cümlelerinizden çıkan sonuçlar tamamen. 1 - Ya insanoğlu domuzla oynadı ve Evrime müdahale etti, gördü ki Evrim kendi başına birşey yapmıyordu. 2 - Evrim kendi başına bu olayı düzeltmek istedi ve düzeltti. A - Eğer insanoğlu domuza müdahale etti ise, evrimi gerçekten hiçe saymış ve "bana ne bu hikayeden" demiş olabilir mi ? B - Asıl yaradan yani Tanrı insanoğlu mu? Domuzun hastalıklı genlerini düzelterek sağlıklı bir nesil yaratıyor. Yani güzel bir kadın gördüğümde, size tapıyorum desem bu cümleyi gerçekten farklı anlamlarda kullanmış olabilirmiyim bu sayede ? C - Eğer yukarıdaki iki soru saçmalık ve gerektiğinde evrim canlılara müdahale ediyorsa, halen soyları tükenmekte olan hayvanların neden daha doğurgan olmaları, daha farklı ortamlarda yaşayabilmelerini ( Mesela bahtsız bedeviyi gerçekten çölde kutup ayısı öpse ? ) sağlasa da nesilleri tükenmese olmaz mı ? D - Eğer evrim gerektiğinde müdahale ediyorsa, Kanserden, Veba dan, veremden yeteri kadar insan ölmedi mi ki, halen insanların ( yeni doğan çocukların ) bu hastalıklara karşı bağışıklıkları gelişmiş değil ? Evrim insanlara müdahale etmiyor mu ? Etmiyor ise ortak atadan nasıl geliyoruz ? E - Evrimin nasıl bir bilinci var ki, 1400 senede Domuzu gerektiği için değiştirmesine(!) rağmen, vereme halen müdahale etmiyor. Evrim adam mı kayırıyor yoksa rüşvet mi alıyor ? Adresi neresidir, noter tasdikli ihtarname göndereceğim... Peygamberin bu konuyu nasıl bildiği veya nasıl tahmin ettiği ile ilgili sorum yeterince yanıtlanmadı. Eğer Mekke veya Medine civarlarında bir laboratuvar varda biz bilmiyorsak orası ayrı. Eğer Peygamber dediğimiz bu Muhammed Mustafa adlı kişi, bu tarz bilgileri Darwin gibi yorumlayabilecek kapasitede bilgi sahibi ise, bu kişiyi aynı zamanda bilim adamı olarak ta lanse etmek mümükünmüdür ? Bilim adamı nasıl olunur, makale mi yayınlamak gerekir, kitap mı yazmak ? Yoksa diploma sahibi olması mı gerekmektedir. ? Herhangi bir şahıstan bilim adamı olur mu ? Teşekkür ederim... |
"
Mucize falan yok. Biz nasıl temiz olmaz isek hastalanıyoruz. Onlardada aynı şekilde. Evrim falan yok. Hayvanı doğal ortamından alıp,çiftlikte temiz bir şekilde yetiştirirseniz öyle olur. Çıkın evden yağmur ormanına 10 arkadaş bakın görün kaçı hastalanır kaçı ölür. Evrim 1500 yılda çalışan birşey değil. hiçbir zamanda olmadı.
böyle birşey olmadı. Domuzlar hala hastalanır. Sadece çok azaldı,çünki temizlik başladı çiftliktede. Insanlarda düzgün pişiriyor. O dediğiniz hastalığın avrupa ve amerikada kaç kişide olduğunu merak ediyorum cidden
?? Genlerini düzenlemiyor,ayvanı temiz tutup,hastalıktan uzak ortamda yetiştiriyor. Domuz yetiştiren kişiler,bir domuz hasta oldumu onu çiftlikten uzak bir yere gömerlerdi. Ve özellikle o hayvanın kalıntılarını temizlerdi. Zaten o dediğiniz şeyin domuzu hasta etmediği konusunda ısrarcısınız. Hayır o parazit domuzu da hasta eder ver öldürür.
Kansere karşı bağışıklık çok zor hatta imkansızdır. Veba,verem dediğim gibi temizliğinize bakar. Eski çağda insanlar,veba veya verem olanı yakıyorlarmış. Kilisenin banyoyu yasaklanması,milletin sokağa dışkılaması falan çok pislik var idi o zaman zarfında.
Yanıtlandı. Domuz eti yerine sığır eti yasaklansa, gene yararları hiçe sayılıp şu şu kötüdür denecekti. Yediğimiz şeylerin çoğu bize zararlıdır,düzgün pişirmez,hayvanı düzgün beslemez,temiz yerde kesmez isek.
Kriterlerini bilmiyorum,değerlendirmesini yapacak bilgim yok. edit = trişin olayını araştırdım. Sadece insanı değil , pek çok hayvanı hasta eden parazit türü var Insan domuz ayı kuş timsah hatta denizayısı . Domuzlarada direk bulaşan birşey değil. Hastalıklı domuzdan geçiyor yada fareden.Amerikada domuz eti yiyenlerin %0.013 ünde görülmüş.Ki Amerikan çiftlikleri Avrupa ve Türkiyeye göre çok pistir. Sığırlardan geçen çok daha fazla parazit var ve daha çok insana bulaşmış. Tabi domuzdan geçen farklı parazitlerde var. önemli olan pişirme ve etin temizliğinde. ne yazıkki düzgün yapılmıyor,türkiyede. Akrabam kasaplık yaptı,ne yedirdiklerini bilseniz size,sucuk sosis ve benzerinde, birdaha almazsınız.Özellikle sosis yerken,çok pişmesine dikkat edin. biraz çiğ yediğiniz takdirde,parazit çıkacağına garanti veririm size. . Tavuk etinden,yada kurbanda kestiğiniz sığırtan şaşmayın.Yada iyice pişirin. |
Bilimsel buluşlara ilahi bir anlam yüklemeye çalışmışsınız. Sizin bileceğiniz iş. Öyleyse atom bombasının keşfi için de ilahi müdaheleden bahsedebiliriz.
Cevap 1 ve Cevap 2: "Ben kas yaptım çocuklarım neden kaslı değil" Herşeyi biz anlatmayalım burda. Bir de evrimi senden çok okumuşumdur diyorsun bir mesajında. Verem demişken, Hayvanlarda Verem. tıklayıp bakınız. Hayvanları sanki yeryüzündeki bütün hastalıklara karşı yüksek direç sahibi bir android gibi göstermeye çalışmanız, insanları hastalıklar konusunda en aciz canlı gibi hissettirmeye çalışmanız yanlış bilgilerle konuyu çarpıtmaktan başka hiç birşey değil. Mesela muhabbet kuşları insanlardan çok daha kolay hastalanır. Birde sitede demişki: "Hayvanlarda verem hastalığını tedavisi pratik ve ekonomik değildir. En iyi koruma şekli ise iyi bakım, iyi besleme, iyi sağlık şartları ile ahır temizliği ve hijyeni gibi tedbirleri almak ve hastalığın bulaştığı hayvanları ortadan kaldırmaktır." Hayvan hastalıkları ve tedavileri hakkında bildiklerimiz insan hastalıkları hakkında bildiğimizin yanında pek azdır. Hayvanlardan insanlara olduğu kadar insanlardan da hayvanlara geçen hastalıklar vardır. Ama bu biz insanoğlunu pek alakadar etmiyor. Hayvanların daha dirençli oluşunu da nasıl evrime zıt bir fikir olarak ortaya atarsınız anlamıyorum. Yaşam koşullarımızı kıyaslamakla başlayınız. Bağışıklık kazanılan hastalıklar üzerinden konuşacak olursak da: Efendim kusura bakmayım araştırmalarıma bunu dahil etmemişim. Bu arada bizi bir evrimsel biyolog gibi muhattap alıp, bilimadamı vasfına layik gördüğünüz için teşekkür ederim : ) Soru 3 için söylemek istediğim birşey yok. |
Tamamen kendisinedir lafım |
Hala evrim teorisini hiç okumadığınızı, araştırmadığınızı düşünüyorum. Zira "evrim" hakkında bilinç sahibi bir varlıktan konuşur gibi konuşmanız, hatta, gibi değil evrime bilinç yüklemeye çalışmanız bunun apaçık işaretidir. Şunu yapmayın bari; Evrim teorisini hiç anlamadan, gelip burda "senden çok okumuşumdur bilion mu" tarzında laubali tavırlara girip, ardından hiç araştırmadığınızı ya da yeterli denebilecek seviyeden çok uzak bir 'göz atma' yaptığınızı gözler önüne sermeyin. Ya gelin dürüstçe bilmiyorum, bilmek de istemiyorum deyin. Ya da hakkaten öğrenmek için çaba sarfedin. Öğrenmek istemediğiniz bir bilgi ile ne diye uğraşıp durusunuz ki? Yanlış ise bu teori günü gelir elbet yanlışlanır. Ama yerine mutlaka daha güçlü bir bilimsel teori oturur.
Burdan da kolpa bilim adamları tezini ortaya süreceksiniz sanırım. Zira, bilimadamı kime denir bunu dahi sorabiliyorsanız, gelip burda bilimsel bir teori hakkında yorum yapmaktan çok fazla uzaksınız demektir. Durumun bu kadar vasat olduğunu sanmıyorum. |
3. soruyu da ben yanıtlayayım: Yahudilerden biliyordu. Bilindiği üzere yahudiler domuz eti yemediği gibi kabuklu deniz ürünlerini de yemezler. İlaveten hayvan eti yiyen hayvanları da yemezler. Kutsal kitapları Torah'ta bunların neden yasaklandığına dair bir atıf yoktur. Hem Bakara suresinin hem de Maide suresinin Medine döneminde inmiş olması Medine'de yoğun yaşayan yahudilerden bu yasağın alındığına delalettir. Muhammed, yan yana yaşadığı yadudilerin domuz eti yemediğini bilmiyor olamazdı. Üstelik haram kılınan diğer hayvan etlerinin yahudilikte de haram olması dikkat çekici bir tesadüfle mi yoksa başka bir şeyle mi açıklanır, yorumu okuyanlara ve düşünenlere bırakıyorum. |
Evrimi birilerinden çok okudunuz ama, doğal seçilimi hiç anlamadınız. Atlar doğar doğmaz ayağa kalkıyor mesela. Geyikler de aynı şekilde keza. Herhangi bir canlı grubu arasında tıp ilerlemediği için de doğal olarak bağışıklık sistemi güçlü olanlar yaşıyor. Alet yapabilen maymunlar var ne yazık ki. Karınca yemek için karınca yuvasına bir ağaç dalı uzatıp üzerine tutunan karıncaları yiyenler var. |
İnsan başka bir canlı, maymun başka bir canlı bu da anlaşılmamış ki! Ama insanlar arasında da örneğin AIDS'e dirençli ve vücudunda virüs bulunmasına rağmen hastalanmıyan ( ilaçtan filan bahsetmiyorum ) hatırı sayılır bir yüzde var, internetten araştırılırsa bu konuda çok sayıda araştırmaya ulaşılabilir, bunu sağlıyan gen, dünyada hangi coğrafyalarda yaygın olarak AIDS'e bağışıklık olduğu, vs. gibi herşeyi arayan bulabilir internette. İnsan yavrusunu annesi aşılar, uzaylılar cinler periler değil. Yukardaki bahsettiklerimin araştırmalarını koyma gereksinimini duymuyorum, arkadaş zaten çok okumuş birde bunları okumak durumunda kalmasın. Evrim konusunu az çok anlamak için insanın birazda olsa bilim temelinin olması gerekir. Yoksa insanların sayfadaki kısa ve boş ama uzun konuşanlarla aynı kategoriye sokulmaları fazla zaman almaz. |
Evrimle ilgili sorulan sorular içerisinde "Evrim gerektiği zaman çalışır" "Buna cevap vermek istemiyorum" gibi çokça cevap var. Evrim i bilmediğimi ve Evrim Teorisini okumadığımı iddia edenler de var. Tevratı okumam onu kabul edip ben Yahudiyim dememi gerektirmiyorsa, Türlerin Kökenini okuyup onun tamamını kabul etmem anlamına gelmez. Ben bu teorinin saçma sapan iddialar olduğunu değil, Teori üzerinde ortak ata ve yaradılış başta olmak üzere katılmadığım ve muhtemelen asla benimsemeyeceğim şeyler olduğunu söylemem gerekiyor. İşinize gelen sorulara işinize geldiği gibi cevap vermek, Evrim Teorisinin bilimsel olarak açıklamaya yeterli değildir. Düşünsel olarak açıklamaya çalıştığınızda, bilimsel kaynaklara dayanmıyor ve ters diye reddedilen düşüncelerden farkı kalmıyor. Yahudiler domuzun zararlarını biliyorduysa, Muhammed değil o zaman Musa veya Davut bilim adamı olamaz mı ? - En cahil adamın anlayacağı gibi sor, sonrasında - Okumamışsın, Anlamamışsın, Yahudi kısmını ben açıklayayım, Öyle şey olmaz, Evrim gerekli görürse, Doğal seçim var, Uzun ve boş yazıyorsun, bunların hiç birisi sorulan soruların cevabı değil ki ? Ben sizin cevaplarınıza göre yazıyorum, yani Evrim gerekli görürse demek ne demek arkadaşım ?
Bu sürecin gerekliliğini kim belirliyor, neye göre belirleniyor ? Gerekçe canlı üzerinde tehdit ise ne kadar çok canlı ölmesi lazım. Günümüzdeki insan eli ile yok edilen türler evrimin süreçleri içerisindeki sıradan bir prosedürden mi ibaret. Bir tarafta tarih boyunca süren kalıtsal hastalıkları olan insanoğlu ki evrimin hiç bir şekilde "düzeltmeye" gerek duymadığı, diğer tarafta suni yollarla doğumdan sonra bağışıklık sisteminin hastalıklara karşı uyarılması... Peki ya hayatta kalmak için Teorideki anlatılanlardan benzetme yapacak olursak, hayatta kalmak için her şeyi yapan hayvanların yanında, fedakarlıkta bulunan hayvanlar... "İçgüdü" kelimesi, evrimci bilim adamları tarafından, hayvanların doğuştan sahip oldukları bazı davranışları tanımlamak için kullanılır. Ancak hayvanların bu içgüdüleri nasıl edindikleri, içgüdü ile yapılan bir davranışın ilk olarak nasıl ortaya çıktığı ve bu davranışların nesilden nesile nasıl aktarıldığı sorusu her zaman cevapsızdır. Evrimci genetikçi Gordon Rattray Taylor, The Great Evolution Mystery isimli kitabında içgüdülerle ilgili bu çıkmazı şöyle itiraf etmektedir: İçgüdüsel bir davranış ilk olarak nasıl ortaya çıkıyor ve bir türde kalıtımsal olarak nasıl yerleşiyor diye sorsak, bu soruya hiçbir cevap alamayız. Hayvanlarda zeka bulunmadığınızı söylediğinizde, faydalı olan davranışların Doğal Seleksiyon ile seçim yapıldığı söylenir. Zekaya sahip olmayan hayvan veya hücre, neyin kendisine faydalı olduğunu nasıl bilebiliyor ? Hadi öğrendi diyelim bu davranış nasıl diğer kuşaklara aktarılıyor. Bir insan ağlamayı ne zaman öğrenyor araba kullanmayı ne zaman öğreniyor, öksürmeyi, hapşırmayı ne zaman öğreniyor. ? Türkiye'nin önde gelen "evrimcilerinden" Prof. Dr. Cemal Yıldırım annenin yavru sevgisi gibi davranışların doğal seleksiyon ile açıklanamayacağını şöyle itiraf etmektedir: Annenin yavru sevgisini, hiçbir ruhsal öğe içermeyen "kör" bir düzenekle (doğal seleksiyon) açıklamaya olanak var mıdır? Bilimsel gözleme dayanan ve "istediği zaman harakete geçen evrim". Evrim buysa size evriminizle iyi günler dilerim... |
kendiniz çalıp ,kendiniz oynuyorsunuz, cevap veremeyince topu taca atmak kolay, bir arkadaşta kanunun ne olduğunu bana soruyor !!! , afedersiniz ama çoluk çocuk toplanmışsınız ! doğru bildiğiniz yanlışları dayatmakta üstünüze yok. |
Evrimin gerekliliğinden kasıt evrimin ön koşullarından biridir. Cevap vermeme hususu ise evrimi buradaki insanlar kadar araştırıp bu işin içine girdiğiniz zaman anlayabileceğiniz bir mevzu. Ben onca inceleme yapayım, ona araştırma yapayım, adamın birisi gelsin ve benim yeterince biyoloji okuyan arkadaşım var diyerek benden cevap beklesin. Kusura bakmayın ben o soruya cevap vermem. Domates ve biber kırmızı ama neden birisi acı gibi bir soruya cevap versem ne olacak ki arkasından salatalık ve marul yeşil neden tadları farklı gibi bir soru gelecek. İşin kısası cahil dünyasında kendince açık yakalamaya çalışan birinin sorularına cevap vermeyi kendime hakaret gibi hissediyorum. Teoriyi okumaktan kastınız Türlerin Kökeni'ni okumuş olmaksa hala iddia ediyorum, okumamışsınız.
Domuz ve eti zararlı değil.
Evrim, evrimcilerin tanrı yerine koyduğu bir olgu değil. Evrim aklı, mantığı olan bir şey değil. Sürekli bu mantıkla yaklaşıyorsunuz. Evrim hiç bir şeyi düzeltmeye çalışmıyor. Evrimin herhangi bir amacı yok. Sadece oluyor. İnsanların bağışıklık sağladığı hastalıklar vardır. Bunlardan sıtma doğal seleksiyonun güzel örneklerindendir.
Hayvanların zekaya sahip olmadığı bir iddiadır ve şahsımca doğru değildir. Çok zeki olan insanlar bile kendini tehlikeye atacak zararlı işler yapıyorsa bu davranışlar zeka ile doğrudan açıklanamaz.
Davranışlar diğer kuşaklara aktarılmaz. Popülasyondaki diğerinden görerek ya da direk olarak öğrenilir. Refleksler beyinsel fonksiyonlardır, öğrenilmez. Ne yazık ki reflekslerin evrimiyle ilgili geniş bir bilgiye sahip değilim.
Cemal Yıldırım bir felsefecidir. Mevzu bahis cümlesi Harun Yahya gibiler tarafından putlaştırılmış ve büyük ihtimalle sevinç çığlıklarıyla karşılanmıştı ama, şahsımca babanın neslini devam ettirme hissiyle benzer bir histir annelerdeki yavru sevgisi. Türünü devam ettirme hissiyle ilgili daha geniş bir araştırma yapmadan daha fazla yazamam ne yazık ki. Bu satırları samimi olarak cevap almak istediğinizi düşünerek yazdım. Cevap verdiğim bir konuya paralel bir soruyu çevirip tekrar yazarsanız samimiyetsizliğinizi göstermiş olacağınızı düşünüyorum ve böyle bir soru gelirse de herhangi cevap vermiyeceğim. |
Termodinamiğin ikinci kanununa nasıl ters düşüyor. Bu konuda aydınlatmanızı rica ediyorum. İkinci sorunuza ise bu süreç çok uzun bir zamandaki rastgelelikten bahsediyor ama bu süreç için hala bir kanıt bulunmuyor bu sebeple çok fazla üzerinde de durulamıyor. Ayrıca Darwin'in çok daha fazla yanlışı vardı. |
devekuşuna ve penguene neden kanat verilmiştir ? yoksa yüce yaratıcı bir hata mı yapmıştır ![]() |
az önce üsluptan şikayet eden siz değil miydiniz?ne ara evrim tartışmalarını insanların diniyle alay etmeye aracı olarak kullanmaya başladınız?şikayet edilmeyi hak ettiniz. Ayrıca iddianıza cevap;Devekuşu ve penguenin kanadının bir işe yaramadığını mı düşünüyorsunuz?eğer böyle düşünüyorsanız bu sizin bilgisizliğinizdir.İnsanların bilmedikleri şeye bir işe yaramıyor diyerek geçiştirmeside çok yaygınlaştı ![]() |
Akciğer işte, bildiğimiz akçiğer değil. Çok çok çok daha basit. Şu anki hali çok gelişmiş. Hesap makinasıyla bilgisayarı karşılaştırmak gibi. Ikiside iş görür ama.
http://www.evrimteorisi.org/index.php?option=com_content&view=article&id=132&Itemid=109
şöyle bir ayrıntılı açıklamalı site buldum. benim geçen mesajda koyduğum tetrapodları örnek falan vermişler. güzel bir site imiş beğendim.
----------------
Ben hep evrimle din i ayrı tutmak isterim. Evrim inancınızla çelişebilir. Ama yanlış olduğu anlamına gelmez. Evrimin olmasıda,Allah yok herşey evrildi falan filan anlamına da gelmez.
Nasıl big bange adapte olunduysa,evrime de olacaktır din ileride. Yada olmazlar,birşeyi değiştirmez. Ama evrim ve din birbiriyle alakasızdır. Karıştırılmamalıdır,ne bilim adamı tarafından ne inançlı bir insan. Çünki konu bilimsel bir tartışma değil,kişisel inançlara hakaret olarak algılanır,karşınızdaki kişi sizden nefret eder falan filan.
Nasıl kanser hastasına öleceği söylenmemeli ise,inançlı birisinede şu yanlış şu doğru denmesi yanlış bence. Zaten bilim adamı değiller ve pek alakaları yok. Inanıyorlar ve mutlu ise ne haddime benim onların inancını sorgulamak. Inancı ile mutsuz ise,veya mutlu olmasına rağmen çok meraklı ise,araştırır öğrenir dinini, ya daha çok bağlanır,yada tam tersi. Zaten onların tartışılacağı yerde kültür ve bilim forumları değil din forumlarıdır.
Bu yüzden dini sorulardan kaçıyorum hep,bilgisizliğimden değil.
Bu mesaja 1 cevap geldi. Cevapları Gizle