Ya kardeşim uzayda koloni kuracak seviyeye gelmişsin birşey icat ediyorsun da bunu insan üzerinde denemeden direk kolonie mi salmayı düşündün cidden?

Hamile olana denenmemiş ne olduğu belli olmayan ilacı vurup koloniye göndermeye çalışmadılar mı?

Hayır. İğneyi vurursanız iyileşir diye yalan söyledi robot olan iğneyi vurmalarını önerdi. Zaten istediği şey insan üzerinde denenmesiydi. Ardından güvenmedikleri için iğneyi vurmaktan vazgeçtiler. Ama hamile kız kendi kendisine vurdu iğneyi

Aga şu uzaylının doğup evrim geçirip -hadi evrimi salla- doğup bu kadar hızlı büyümesi aşırı saçma değil mi ya? El kadar bebek doğduğu gibi boy atıp yetişkin insanın boyunu bile geçti. Bu ne hızdır yeğenim. Tamam eski filmlerinde de uzaylı hızlı gelişiyordu da bu kadar şipşak olmuyordu. Olayın kurguyla da ilgisi yok bu arada, olayların zaman dilimi belli her şey zaten çok kısa bir zaman içinde gerçekleşiyor. Hani kurguyla zaman akışı geçirilip aradan günler geçti filan gibi bir olay yok. Her şey anında oluyor. Böyle bir organizma yok be arkadaş.

Öğrenimimi fizik üstüne yapmadım ama benim bildiğim uzayda yerçekimi merkez-kaç kuvveti denilen varsayımsal ama gerçekte olmayan bir kuvvetle sağlanıyor. Bu da santrifüj denilen yapıyla gerçekleştiriliyor. Bir nevi gemi içinde dönüyorsunuz ve sizin bu kütlenizle gemi içindeki savrulmasınız sahte bir yerçekimi yaratıyor. Ama sonuç olarak bunun için o şeyin içinde dönüyor olmanız, momentum kazanmış olmanız gerekir. Hatta bazı uzat temalı filmlerde bunu görürüz, koca gemide bir şey dairesel olarak yavaşça hareket eder. Öyle tuşa bastım yerçekimi, tuşa bastım yerçekimi yok diye bir şey olamaz. Tamam bilim-kurgu filan da benim bildiğim böyle bir şey yok. Hadi bilim-kurgu böyle bir makine vs var ayağı çekelim ama bana inanılmaz yüzeysel geliyor. Bilim-kurgunun lezzeti ayrıntılarda ve gerçekçilikte gizlidir.