Arama butonu
Bu konudaki kullanıcılar: 1 misafir, 1 mobil kullanıcı
55
Cevap
12133
Tıklama
0
Öne Çıkarma
Cevap: Sistemde kablonun önemi (2. sayfa)
K
19 yıl
Yarbay
Konu Sahibi

Kablolama ile ilgili sorularınızı bu konuda sorabilirsiniz.


Bu mesaja 1 cevap geldi.
A
19 yıl
Er

Merhaba HI-FI tutkunu arkadaşlar bende 6 senedir bu tutkuyla epeyi bir para ve zaman harcadım.Şu anda oldukça iyi sayılabilecek bir ses kalitesi yakalamış durumdayım.Ama hala hepinizin vurguladığı gibi mutlu değilim ve sanırım bu işin doğasında var.Şu aralar kablolar üzerinde denemeler yapıyorum ve kablonun ses karakterine oldukça farkedilir etkiler yaptığını gördüm.Bir kaç yıldır hoparlör kablosu olarak Triangle'ın yüksek performans OFC kablosunu kullanıyordum.En son amfi olarak NAD 325BEE aldığımda yanında denemek için Bandridge 99.96% Cu OFC kablosunu aldım ve Triangle'dan 5 kat daha ucuz olmasına rağmen benim aradığım ses karakterine daha çok cevap verdi.Bu arada aradığım sesin tamamen doğal sınırlar içindeki ses karakteri olduğunu da söylemeliyim.Sert ve çabuk sönümlenen bas , yankılanmayan ve çok parlak olmayan orta sesler ve tınılı, birbirinden ayrı ayrı duyulabilen berrak tiz sesler. Tabi HI-FI'cılar için karşıdakini tanımak demek sistemini bilmek demek sanırım; benim mütevazi sistemim;
Sony 725D DVD player,NAD 325BEE Entegre amfi , AVR Onkyo 676 , JAMO classic 10 front , Definitive center , definitive BP2X surround, Profigold interconnects.
Bu arada caz ,klasik ve new age müzik dinlemeyi seviyorum.Forumda bu tutku aşkına epey yol almış arkadaşların olduğunu görüyorum.Beni de aranıza kabul ederseniz ,bir soru ile başlamak istiyorum.
High-end giriş seviyesinde çokda pahalı olmayan hoparlör kablosu olarak İzmir'de nerelerde alternatifler bulabilirim tam olarak bilmiyorum ve bu konuda yardımcı olacak arkadaşlara şimdiden teşekkür ederim.


Bu mesaja 1 cevap geldi.
M
18 yıl
Binbaşı

Evin şeklinden dolayı surround hoparlörler için 15m. (diğer surround için 11m. olmasına rağmen aynı olsun diye onu da 15m. yapacağım) kablo kullanmam gerekiyor. 15m. çok uzun mudur, kaliteyi düşürür mü?
Bir de
http://www.amazon.com/METRA-SW918RD-250-Speaker-Gauge-silver/dp/B0002EXL7S/ref=sr_1_12/105-7461584-6825261?ie=UTF8&s=electronics&qid=1173017132&sr=1-12
kablo nasıldır sizce, alınır mı. Gerek fiyat gerek kalite olarak soruyorum. ( 76m = 52 YTL)
Ne farkı var tam anlayamadım ama aşağıdaki kabloyu tercih etmem daha mı uygum olur?
http://www.amazon.com/METRA-SW916RD-250-Speaker-Gauge-silver/dp/B0002EXL78/ref=sr_1_21/105-7461584-6825261?ie=UTF8&s=hi&qid=1173016799&sr=8-21#moreAboutThisProduct ( 76m = 71YTL)
Saygılar...


Bu mesaja 2 cevap geldi.
M
18 yıl
Binbaşı

Ayrıca subwoofer kablosu için bir marka-model önerebilir misiniz?
Teşekkürler, saygılar...


Bu mesaja 1 cevap geldi.
A
18 yıl
Yarbay

quote:

Orjinalden alıntı: munans

Ayrıca subwoofer kablosu için bir marka-model önerebilir misiniz?
Teşekkürler, saygılar...

profigold


Bu mesaja 1 cevap geldi.
O
18 yıl
Yüzbaşı

İstediğiniz kadar kaliteli kablo kullanın sonuçta kabin içindeki bobinler 0.85 - 0.5mm kalınlığında bobin telinden geçerek sürücüye ulaşacak. Zinciri en zayıf noktası burasıyken ne diye pahalı kablo alalım ki. Burada önemli olan kablonun kabine nasıl bağlandığıdır. En büyük kayıplar orada oluşuyor. Temas yüzeyi çok önemlidir.


Bu mesaja 1 cevap geldi.
İ
18 yıl
Yarbay

quote:

Orjinalden alıntı: ogen

İstediğiniz kadar kaliteli kablo kullanın sonuçta kabin içindeki bobinler 0.85 - 0.5mm kalınlığında bobin telinden geçerek sürücüye ulaşacak. Zinciri en zayıf noktası burasıyken ne diye pahalı kablo alalım ki. Burada önemli olan kablonun kabine nasıl bağlandığıdır. En büyük kayıplar orada oluşuyor. Temas yüzeyi çok önemlidir.


Bu acıdan bakınca enteresan geliyor kablo isi. Kabin icinde kullanılan kablolar, crossover da kullanılan bobin kalınlıkları hatta hoparlorun soketinden bobinine giden orgu kablo ve sonrasındaki cok ince bobin kablosu. Yani halka bayagı zayıflıyor bu noktalarda. Peki neden 1-2 metre gibi kısa ve kalın kabloda bu kadar ses degisimi oluyor. Ek yerleri cok onemli o ayrı konu. En iyi kablo hic arada yokmus gibi davranandır ne birseyler ekleyecek nede eksiltecek. Bu isin psikolojik yanıda cok agır basıyor. Mesela nesenizin olmadıgı bir gun sevdiginiz sistemin size berbat caldıgı zamanlar olur. Bazende cok mutlu iken mp3 player bile size buyuk keyif verir. Cihazlar ilk acıldıgında ham ses verir en az yarım saat normal calısma ısısına gelince ses kıvamında cıkar. Belki buda yanıltabilir. En iyisi cihazı yeterince ısıttıktan sonra kör testi yaparak karar vermek. En saglıklısı bu bence. Hiend sistem satan bir abimiz hatırlı musterisine demo verirken bu olay olmus. Bir kabloyu dinlemis sonra diger kabloyu takarken bir sekilde cd player calmaya baslamıs dinleyici iste bu demis tamamdır halbuki degisen bir sey yokmus. Aynı abimiz 30 yasından sonra insan kulagı ozellikle erkekler hızla duyma kaybına baslar dedi. 50 yasındaki adamın metresi binlerce dolara kablo alıp farkı hissettigini soylemesinin aslında psikolojik oldugunu zaten o sesleri duyacak yapıda olmadıgını soyledi.
Meshur Ken Ishawata nında boyle bir hikayesini okumustum. Bir asamadan sonra psikolojik durum devreye giriyor. Bazı uyanık ureticilerde bunu kullanıyor malesef.


Bu mesaja 1 cevap geldi.
O
18 yıl
Yüzbaşı

Çok doğru aslında 50 yaş bile çok 30 yaşından sonra epey bir kayıp oluyor. Ben evde bazen kendi kendime kulaklarımı test ederim. Gittikçe frekansı düşen bir ses dinlerim nerede sesi duymaya başladığımı anlamaya çalışırım. Gençliğimde 18 khz i rahatlıkla duyardım. Şimdi 15 khz i zor duyuyorum. Bi keresinde 40 yaşınada birini test etmiştim inanın 12 kHz in üstünü duymuyordu. 55 yaşında birini de test etmiştim 7 khz üstünü duymuyordu. Onları ölçdükçe moralim bozulmuştu birgün bende duyamıyacaktım. İnsanların çoğu farkında bile değil ama üst frekansları duymuyorlar.


Bu mesaja 1 cevap geldi.
İ
18 yıl
Yarbay

Duyma kaybı malesef kacınılmaz ve donusude yok her sene daha da artacak.
Bendede 14 kHz ust sınır. Erkekler bir zaman sonra once kadınların, cocukların sesini anlamamaya baslarmıs. O zaman gelsinde bu isleri bırakır balık tutarız bol bol.



M
18 yıl
Binbaşı

quote:

Orjinalden alıntı: munans

Evin şeklinden dolayı surround hoparlörler için 15m. (diğer surround için 11m. olmasına rağmen aynı olsun diye onu da 15m. yapacağım) kablo kullanmam gerekiyor. 15m. çok uzun mudur, kaliteyi düşürür mü?
Bir de
http://www.amazon.com/METRA-SW918RD-250-Speaker-Gauge-silver/dp/B0002EXL7S/ref=sr_1_12/105-7461584-6825261?ie=UTF8&s=electronics&qid=1173017132&sr=1-12
kablo nasıldır sizce, alınır mı. Gerek fiyat gerek kalite olarak soruyorum. ( 76m = 52 YTL)
Ne farkı var tam anlayamadım ama aşağıdaki kabloyu tercih etmem daha mı uygum olur?
http://www.amazon.com/METRA-SW916RD-250-Speaker-Gauge-silver/dp/B0002EXL78/ref=sr_1_21/105-7461584-6825261?ie=UTF8&s=hi&qid=1173016799&sr=8-21#moreAboutThisProduct ( 76m = 71YTL)
Saygılar...


Yardımcı olabilecek kimse var mı arkadaşlar?


Bu mesaja 1 cevap geldi.
A
18 yıl
Yarbay

1.5mt lik bir kabloya 200$ veren biri mutlaka seste iyi yönde değişiklik olduğunu söyleyecektir.


Bu mesaja 1 cevap geldi.
M
18 yıl
Binbaşı

quote:

Orjinalden alıntı: aykutx

1.5mt lik bir kabloya 200$ veren biri mutlaka seste iyi yönde değişiklik olduğunu söyleyecektir.


Sayın aykutx,
Benim için yazdıysanız pek anlayamadım. Linkini verdiğim hoparlör kabloları iyi mi, iyi diyorsanız iki çeşitten hangisini tercih etmeliyim?


Bu mesaja 1 cevap geldi.
A
18 yıl
Yarbay

@munans

size demedim.Sadece bu işin psikolojik boyutuna dikkat çekmek istedim.hi-fi ciler binlerce dolar verdikleri cihazlarını ucuz kablolalar ile birbirine bağlamak istemezler.Kablolamaya da biraz para harcayınca içleri rahat eder.Hatta şöyle bir kural vardır kendi aralarında:kablolara sistem değerinin %10 u kadar para harcamak.Ben ise çok çok kalitesiz olmadığı sürece o kadar önemli olmadığını düşünüyorum.Linklerini verdiğiniz kablaoların her ikisi de olur bence.Fiyat da uygun


Bu mesaja 1 cevap geldi.
O
18 yıl
Yüzbaşı

Arkadaşlar kabloya o kadar para vermenize gerek yok gidin bauhaus da kaliteli alman malı hoparlör kabloları var 10 metresi 17 ytl alın takın bişi farketmeyecektir. Tabi bağlantı temas yüzeylerini iyi yapmalısınız.
neden değişmyeceğini şöyle açıklayabiliriz. Bildiğiniz gibi cat 5 kablolar 100Mbps sinyali bozulma olmadan rahatlıkla iletebilmektedir. 100Mbps saniyede 104,857,600 kere kare dalga göndermek demektir. kare dalgala bilindiği üzere bozulması en kolay olan dalgalardır. Eğer metresi sadece 15 kuruş olan bu kablolar 104857 kHz lik dalgaları bozulmadan verebiliyorsa o kadar pahalı kablolar neden.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ogen -- 7 Mart 2007; 7:33:41 >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
İ
18 yıl
Yarbay

Kablo cinsi saf gumus, bakır gumus karısım, sadece bakır , kalınlık gibi unsurlar illaki sese etki edecektir ama bunu kulagın algılama oranına bakmak lazım. Metresi binlerce dolara ucuk fiyatlı kablolar var. Simdi hiend ci biri 70.000 euro ya speaker alıyor diyelim haliyle buna baglayacagı kabloda ucuk olacaktır. Kablonun pisme sureci denen olguda var aynı zamanda.

Hifi ve hiend de oyle seyler varki mesela hoparlor kablolarının yerden temasını kesmek icin ayaklar var tanesi 100 lerce dolara satılıyor kablonun yerden temasının kesilmesi seste olumlu etkiler yapıyor denilir, yada deck lerin altına yine ucgen ayaklar uygulanır, cihazların icindeki sigortaların yerine ozel alasım pahalı sigortalar kullanılır bunun gibi bir suru kucuk ama fiyatta cok pahalı urunler bulunuyor. Alanlarda hep cok daha iyi oldu super oldu gibi yorumlar yapar.
Bu testleri tarafsızca kör testi yapmak lazım.

Asagıda bir kablo ornegi mesela

Bluenote
-Siena Plus Speaker Cable 2.200 Euro aslında makul fiyat
Saf gümüş (Solid core pure silver) özel tasarlanmış ve patenti Bluenote'a ait yağ ile doldurumuştur.3 metre

< Resime gitmek için tıklayın >





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ikarahal -- 7 Mart 2007; 10:27:58 >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
İ
18 yıl
Yarbay

Hifi ve hiend sektorunde kabloların durumu hk guzel bir alıntı

< Resime gitmek için tıklayın >
Oracle MA Speaker Cable $24.900.00 den itibaren !!!


Kablo Çılgınlığı Nereye Kadar Devam Edecek

Bağlantı kablolarının sistemin en önemli parçalarından biri olduğu tartışmazdır. Her bağlanan kablo sisteme farklı bir lezzet verdirmekte, bir sistemde çok iyi çalan bir kablo diğer bir sisteme uyum sağlayamayabilmektedir. Bu nedenle belirli bir seviyenin üzerindeki bir kablonun diğerinden daha iyi olduğunu ispat etmek bence neredeyse imkansızdır.


Birçok kablo değiştirmiş biri olarak kablolar hakkında ulaştığım bazı yargıları paylaşmaya çalışacağım. Amacım, yüksek fiyatlı kablolar satan veya satın almış bulunan kişileri rencide etmek deği,l iyi niyetle ortak bilinci arttırarak bu çılgınlığın artık bir yerde durup tıkanmasına, diğer bir deyişle insanların suiistimal edilmesine naçizane bir katkıda bulunmaktır. Çok yüksek fiyata satılan kabloların diğerlerinden çok daha iyi çalacağını, bu fiyata almanın değeceğini, aksini savunmanın kıskançlık veya komünistlik olduğunu iddia eden kişiler yazının bundan sonraki bölümünü lütfen okumasınlar !



Bazı kablo üreticileri, yüzey efekti (skin effect) nden korunmak için mümkün olan en ince iletkenleri kullanırlar, bazıları ise doğru akım rezistansını en düşükte tutmak için olabildiğince kalın ve çoklu iletken kullanırlar. Bazıları çok açık ses vermesi nedeni ile gümüşü tercih eder, bazısı gümüş açıklığını sahte bulur ve mümkün olduğunca gövde alabilmek için bakır kullanır. Bazısı altın, platin, karbon vs kullanır, bazısı bunların hepsini aynı anda kullanır, bazısı ise eritip alaşım haline getirir. Bazı üreticiler dış ekranlamaya (shielding) çok önem verir, bazısı tamamen karşısındadır. Bazısı iletkenleri örgü yaparak gönderir, diğeri birbirine sararak gönderir, bazısı döndürerek, öbürü en kısa yoldan düz olarak kullanır. Bazısı ribbon (şerit) iletken kullanır, bazısı litz denilen birbirinden yalıtılmış ayrı iletkenler kullanırlar. Bazılarının üzerinde kocaman kutular vardır. Hemen hepsi de kablolarının (en azından fiyatıyla mukayese edildiğinde) dünyanın en iyisi olduğunu iddia ederler.

Bu durum, bağlantı kablolarında henüz mühendislik olarak üzerinde mutabık kalınan bir çözüm olmadığının en büyük göstergesidir.

Kablolar, özellikle ara bağlantı kabloları, Hi-End endüstrisinin en çok dejenere edilmiş ve yanıltıcı bölümüdür. Hi-End sektöründe Fiyat/Kar oranının en yüksek olduğu bölüm ara bağlantı kablolarıdır. Üzerinde yığınla malzeme, işçilik, mühendislik, hatta kablo bulunan bir cihaz 5.000 $a satın alınır, ardından 2000 $ lık bir güç kablosu ve 4000 $ lık bir ara kablo ile kullanılır. Genelde birbirini taklit eden, çoğunlukla malzemelerini aynı üretici firmalardan alan ya da el ile yapan ancak görüntüleri ve renkleri birbirinden farklı, kar marjlarının dayanılmaz cazibesine kendilerini kaptırmış 138 adet hi-end kablo üreticisi belirledim. (Aşağıda listesi verilmiştir). Her marka üretici istisnasız bu pazara girmekte, çok hoş görünüşlü kablolar yaptırıp dünyanın en iyisi olduğunu iddia etmekte, bunu bir nevi ispat etmek için de üzerlerine inanılmaz fiyatlar koymaktadırlar. Ne yazık ki insan doğasında bulunan pahalı, genellikle iyidir ön yargısı ile ilk satışlar yapmakta, bu satışlar, diğer satın alanlar akılsız mı ! mantığı ile yeni satışları da yanında getirmektedirler. Burada yargılanması gereken nokta bu tür kabloların esasında kötü kablolar olması değil, diğerinden % 1 daha iyi çaldığı halde fiyatının 50 misli pahalı olmasıdır. İki sene sonra ondan da iyi olduğu iddia edilen bir kablo çıkıp diğerinin 3 katı fiyat istenmektedir. Bu trend ne yazı ki son 5, 10 yıldır bu şekilde geometrik olarak gitmektedir.


Geçen yıl Stereophile dergisinde Transparent Cable in sahibi Caren Sumner ile yapılan bir röportajda aynen şu cümleler yer alıyordu;

“ Bugüne kadar üretilen kablolarda talep mümkün olduğunca kalın olan ve üzerinde kocaman kutular bulunan kablolardan yana idi. Bir kablo ne kadar kalın görüntülü ise ve üzerindeki kutular ne kadar büyük ise psikolojik olarak o denli kayıpsız çaldığı imajını veriyor ve o denli talep görüyordu. Ancak günümüzde özellikle bayanlar, eşlerinin gittikçe büyüyen bu malzemelerine direnç göstermeye ve evin dekorasyonunu bozan bu tür malzemelere karşı çıkmaya başladılar. Bu nedenle yeni jenerasyon kablolarımız daha ince ve daha küçük kutulu olacak”


Almış olduğum M..T kablonun üzerindeki koca kutunun içinde ne var diye merak edip kırdığımda kutunun 1/20 sine sığabilecek büyüklükte küçük ve basit bir bobin olduğunu hayretle fark etmiştim. Aynı markanın power kablosunun üzerindeki koca kutuyu kırıp içine baktığımda ise Selanik Pasajında tanesi 1 milyon TL ye satılan iki adet ferit halka olduğunu hayretler içinde fark etmiştim. S..... R.........in active Shielding kutusu içinde X module adlı bir süzme aleti var, Amerika satış fiyatı 300 $. Alet, altı adet kabloya (3 çift) 20 Volt doğru akım elektriği verip bu ünite vasıtası ile süzülmesini sağlıyor. Bu aleti kırıp içine baktığınızda her bir kablo için 1 direnç+1 kapasitör olduğunu görebiliyorsunuz, yani toplam 6 direnç + 6 kapasitör. Başka hiç, ama hiç bir şey yok. Toplam malzeme maliyeti 5 $. Evde ½ saatte yapabilirsiniz. “Firma özel bir teknoloji geliştirmiş, elbette fiyatını isteyecek” diyenleriniz haklı olarak olacaktır, buna karşılık bu teknolojinin zaten yıllardır profesyonel sektörde kullanılan DC Polarised Shielding denilen bir teknoloji olduğunu, Pierre Lourne nin kitaplarında tüm şemalarının ve tariflerinin de verildiğini de belirtelim. Başarılı olan pazarlamasını iyi yapan olmuştur.


15 $ a satılan ve CD nin yanını yeşile boyamak için kullanılan marker kalemlerin aynısının kırtasiyelerde 1 $ a satıldığını, 30 $ a satılan ve progold denilen iletken yağlayıcının, makine sektöründe kontaktör yağlayıcı olarak kullanılan ve 1/20 fiyatına satın alınabilen bir malzeme olduğunu da bu görüşü desteklemek için belirtelim.


Bana göre bir kablo satın alınacağında önce yalnız başına uzun uzun dinlenmesi gerekir. Birkaç kişi ile beraber yapılan dinlemelerde psikoloji faktörü devreye gireceğinden pahalı olanın daha iyi olarak seçilmesi muhtemeldir. Eğer farklar çok zor ayırt ediliyorsa iyi düşünmek gerekir. Daha sonra emin olmak için dinletme yapmak, ancak kıyaslanan kabloların hangisinin ne olduğunu hiçbir şekilde göstermeden birkaç dinleyici çağırıp hangi sesin daha iyi olduğunu sorarak yorumları öğrenmek herkesi olabildiğince tarafsız bir yorum yapmaya itecektir. Eğer yorumlar bir kablonun kesinlikle çok daha iyi çaldığı yönünde değilse diğer kabloya dünyanın parasını verip almanın hiçbir mantığı olmayacaktır.


Bir dostum bir akşam dünyada referans olarak nitelenen, yaklaşık fiyatı 1500 $ olan bir dijital kablo getirmişti. Üç kişiydik, benim dijital kablomda referans kabul edilen ama çok daha mütevazı ve fiyatı 170 $ olan bir kablo idi. Bağladık, kablonun sahibi ve diğer dostum derhal evet bu çok daha iyi şeklinde görüşe vardılar. Nedense bana öyle gelmemişti, orta sesler biraz yumuşayıp sakinleşmiş ama bas sesler genişleyip bulanıklaşmıştı, yani değiş tokuş var ama ek getiri yoktu. Bunun üzerine psikoloji faktörünün devreye girdiğini fark edip sisteme giderek duruma müdahale ettim, amacım diğer kablonun daha kötü çaldığını ispat etmek değil neden aynı şeyleri duymadığımızın sorusuna cevap aramaktı. Ben de aynı şeyleri duysaydım problem yoktu, yeni bir kablo sahibi olmuştum.


Her iki kablo da aynı anda bağlıydı, DAC ın üzerinden bir düğme ile diğeri devreye giriyordu. DAC ın ön yüzünü kapayacak şekilde oturup on dakika boyunca sürekli bir o bir diğerini seçerek dinlemelerini ama hiçbir yorumda bulunmamalarını rica ettim. Kafaları iyice karıştırdım, sonra tekrar ciddi dinlemeye geçerek hangi kablonun daha iyi olduğunu seçmelerini rica ettim. Seçtiler, sonra diğer kabloyu seçip emin misiniz diye sorarak tekrar tercih yaptırdım, tekrar seçtiler, tekrar emin misiniz diyerek tercih yaptırdım, tekrar eminiz dediler ve DAC ın önünden çekildiğimde 170 $ lık kabloyu seçmiş olduklarını gördüler. Konu üzerinde hiç tartışılmadı, kapanmıştı. Burada kıssadan hisse çıkartılacak bir değil birkaç konu var;

· Neden ilk önce 10 misli pahalı olan kabloyu seçmişlerdi !
· Blind Test denen yani görmeden yapılan testte ise 170 $ olan kabloyu, 1500 $ olan kabloya tercih ettiler. Belki de yanılmışlardı belki de diğeri gerçekten daha iyiydi, ama neden arada 10 misli fiyat farkı olduğu halde diğeri tartışmasız ve çok belirgin bir şekilde olarak üstün gelememişti !
· Belki de benim sistemim bu kablonun özelliklerini yansıtabilecek kalitede değildi veya bu kabloya uyum sağlamadı. Peki öyle ise ben onlara inanıp bu kabloyu alsaydım ne olmuş olacaktı.


Son bir örnek daha vermek istiyorum. Yaklaşık beş yıl önce web te araştırma yaparken bir firma, pahalı kablolara bu kadar para vermenin akıllıca olmadığını, daha iyi çalan kabloları çok daha ucuz fiyatlara sattığını iddia ediyor ve 90 gün içinde sorgusuz değiştirme garantisi veriyordu. Tanıtım amacı ile kabloları orijinal satış fiyatının ¼ üne veriyorlardı. O dönemde bir dijital kabloya ihtiyacım vardı ve denemek istedim, kablolar gerçekten çok iyi çıktılar, daha sonra ara bağlantı kablolarını getirttim, daha sonra da hoparlör kablolarını.

Bu firma önce isim değiştirdi, sonra her yıl yeni bir model yaparak fiyatlarını önce 10 a katladı.100 $ a dünyanın en iyi gümüş kablolarını yaptığını iddia ederken sonradan çıkardığı gümüş kablolara ondan da iyi olduğunu iddia ederek 700 $ fiyat koydular. Söktüm ve içine baktım. Bu kablonun içinde kullanılan 0,10 mm %99,99 iletkenin metresini 2 $ a, dışında kullanılan teflon hortumu ise metresi 3$ a satın alabilirsiniz. Kalanı işçilik. Sonra altın kablolar yapıp gümüşten daha iyi çaldığını iddia ederek 1500 $ fiyattan satmaya başladılar. Şu aralar ise altın, platin, gümüş alaşımından yeni bir kablo yapıyorlar ve satış fiyatı 5.750 $ olacak. Evet 1 mt bir ara bağlantı kablosu. İçinde kullanılan iletkenin saç telinden daha ince olduğunu ve 1 gram bile gelmediğini de hatırlatalım. Bu kablonun maliyetinin 100 $ bile olduğuna inanmıyorum. Bu firmanın sahibi tek bir kişi, öyle fabrika, ekip, sabit masraflar filan yok. İnternette duyuruyorsunuz, Made in USA diyorsunuz bitiyor. Bu kablo 100 adet satılırsa sahibi 400.000 $ kazanacak, iki yıl sonra ise eminim 10.000 $ olan versiyonu çıkacak, nasıl olsa alan var. Kimsenin kazancında gözüm yok elbette, ancak bu işin ne derece dejenere edildiğini, insanların ne derece suiistimal edildiğini görüyor ve üzülüyorum.

Buradan da çıkartılacak kıssadan hisse konular var;
· Bu kablo üreticisi, pahalı kablolara bu kadar para vermenin gereksiz olduğunu iddia ederken beş yıl içinde onlardan biri haline gelmişti.
· Bu üretici, önceden gayet güzel kablolar yapıyordu, şimdi daha iyilerini yapıyor. Ancak önceden 100 $ a satıyordu, şimdi 50 misli pahalıya satıyor.
· Genelde bu tür üreticilerin müşterileri Uzak Doğu, Hong Kong, Singapur, New York gibi şehirlerde yaşayan, borsacı, finansçı, parasal problemleri ve uzun uzun deneme zamanları olmayan audiofil ler. Bu kişilerin başlattığı furya, geriden gelip ciddi fedakarlıklar yapan insanları yanılgıya uğratabiliyor.


Bu düşüncelerimi sınamak için kablo hakkında bildiğim tüm teorileri kullanarak kendi başıma bir ara kablosu geliştirdim. Amacım hem uğraşmak, hem de en azından surround sistemime bir kablo yapmış olmaktı. Sonuç öyle etkileyici oldu ki ana sistemimin bir parçası haline geldiler. Bu kablonun yukarıda 1500 $ olan altın kablodan ve deneme yaptığım birkaç referans kablo ile en azından aynı seviyede çaldığını iddia ediyorum. Daha iyi çalıyor diyemem çünkü bu şahsi bir zevk meselesidir, bu nedenle herkes farklı kablo seçip kullanır.http://www.nonamehifi.com/Redirect.php?CatID=7&ID=8

Bu kablonun tarifini ise DIY bölümünde paylaştım. Ben de sistemimde halen bu kabloları kullanıyorum. Bu kablolar yaklaşık 50 $+ fiş maliyetine mal oluyor. WBT nin veya Home Grown Audio nun en iyi fişleri 150 $, biraz daha mütevazi olsun derseniz 100 $ a Eichmann Silver Bullet Plug veya 50 $ a Neutrik Profi yi Türkiye'den veya internetten bulabilirsiniz. Ama Selanik Han’dan bulabildiğiniz en iyi fişi alıp alelade bir lehim ile lehimleyip sonra çalmıyor demeyin, çalmayacaktır. İnanmayanlar denesinler, en azından diğer referans kabloların hiç te altında kalmadığını görecekler. Peki bu kablo nasıl en az onlar kadar iyi çalabilirdi, ne mühendislik, ne ölçüm cihazı, ne de başka bir şey, mutfakta yaptık, oldu. Belki de sorunun cevabı diğer bir çok kablo üreticisinin de düşünüldüğü gibi ciddi mühendislik harikaları yaratmaları değil böyle deneme yöntemleri ile imal etmeleridir. Kim bilir !!


Bu kabloyu yurt dışından yapan ve çok memnun kalan çok sayıda insandan E posta aldım, umarım Türkiye de de deneyen bazıları çıkacaktır.



BULABİLDİĞİM BAZI KABLO ÜRETİCİLERİNİN LİSTESİ

1 Accoustic Zen
2 Acoustic Research
3 Acrotec
4 Alpha Core
5 Analysis Plus
6 Apex
7 Apogee
8 Argento Audio
9 Audience
10 Audio Magic
11 Audio Note
12 Audio One
13 Audio Tekne
14 Audioquest
15 Aural Symphonic
16 Aural Thrills Audio
17 Ayre
18 Bear Labs
19 Bel The Wire
20 Better Cables
21 Black Mountain Cable
22 BMC
23 Bogdan
24 Canare
25 Cardas
26 Celtic Silver
27 Chang Lightspeed
28 Chord
29 Clarity Lab
30 Coincident
31 Concierto
32 Creative Cable Concepts
33 Crystal Clear Audio
34 DH Labs
35 Dimarzio
36 Discovery Cable
37 Dunlavy
38 Echochrome Cables
39 Ecosse
40 Elco
41 Electraglide
42 Empirical Audio
43 Ensemble
44 Esoterika
45 Fadel Art
46 FIM
47 FMS
48 Granite Audio
49 Gutwire
50 Harmonic Technology
51 Hms Cables
52 Home Grown Audio
53 Infinity Audio
54 Ixos
55 Jena Labs
56 Jm
57 JPS Labs
58 K A S Audio
59 Kharma
60 Kimber Kable
61 Krell
62 Lat International
63 Lieder Cables
64 Linn
65 Luminous Audio
66 MAC Wire
67 Madrigal Audio Labs
68 Magnan
69 Magwire
70 Marigo
71 Mas
72 MIT
73 Monster Cable
74 Moon Audio
75 Music Metre
76 Naim
77 Nbs
78 Nirvana Audio
79 Nordost
80 Oehlbach
81 Omega
82 Orbeck
83 Outlaw
84 Perpetual Technologies
85 Primo
86 Prisma Cables
87 PS Audio
88 Pure Note
89 Purist Audio Design
90 Red Rose
91 Revelation Audio Lab
92 Ridge Street Audio Designs
93 Rosinante Audio
94 Scott Nixon
95 Shunyata
96 Signal Cable
97 Silent Source
98 Siltech
99 Silver Audio
100 Silver Dragon
101 Silver Sonic
102 Silversmith Audio
103 Sonance Audio Video
104 Sonic Frontiers
105 Sonic Link
106 Stan Warren
107 Stealth Audio
108 Straight Wire
109 Synergistic research
110 T. G. Audio Labs
111 Tara Labs
112 Tekline
113 Tg Audio Lab
114 Tice
115 TMC
116 Tone Audio
117 Transparent Cables
118 Tributaries
119 Ultralink
120 Vacuum Reference
121 Vampire Wire
122 Van Den Hul
123 Vantage Audio
124 Verastarr
125 Violin by Concierto
126 Virtual Dynamics
127 Wasatch Cable
128 Wicked Cables
129 WireWorld
130 XLO
131 Yamamura
132 YBA
133 Z Cable
134 Zocore Cables
135 Z-Squared Audio
136 Zu Cable
137 Eichmann


Bu mesaja 1 cevap geldi.
A
18 yıl
Yarbay

@ikaharal

Kabolar hakkında verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederim.Acaba bu bahsedilen kabloları kullansak(tabiki makul fiyatda olanlarını) z5500 deki o uuğıltu şeklindeki bassda ve uydulardaki mid eksikliği düzelirmi acaba?Ya da az da olsa bir iyileşme sağlarmı?


Bu mesaja 1 cevap geldi.
İ
18 yıl
Yarbay

quote:

Orjinalden alıntı: aykutx

@ikaharal

Kabolar hakkında verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederim.Acaba bu bahsedilen kabloları kullansak(tabiki makul fiyatda olanlarını) z5500 deki o uuğıltu şeklindeki bassda ve uydulardaki mid eksikliği düzelirmi acaba?Ya da az da olsa bir iyileşme sağlarmı?


Hayır bu kablolar daha cok hifi ve hiend urunler icin yapılıyor. Sinema degilde daha cok muzik sistemleri icindir. Bu stereo sistemler cok yuksek kaliteli bilesenlerden olustugundan kablolardaki farklarda hissediliyor.


Sizin sorunuza gelirsek sonucta elinizdeki multimedya sistem. Daha cok abartı bas ve efektler icin yapılmıs. Yani muzik dinlemek icin tasarlanmamıs aslında. Muzik dinlemek icin full range calısan dengeli kabin ve stereo ampli alırsanız bu bahsettiginiz seyler olmaz. Zaten 5500 ureticileri en uygun kabloyu kullanmıstır. Sinema sistemlerinde subwoofer lar patlamalar, uguldamalar, carpısmalar seklinde daha cok duyulan degilde hissedilen frekanslarda calısırlar. Bu yapısı ile muzik dinlerken rahatsız edici bas ses cıkar bu sefer. Bazı ureticiler muzikte bu dengeyi korumak icin ozel islemci kullanır. Ama yinede tam anlamıyla basarılı olunmaz. Yine sinema sistemlerinde oyle detaylı mid seslere gerek yoktur. Caz, klasik, vocal, akustik turu muzik dinlenmesi dusunulmez amac efekttir. Sub+uydu sistemler full range calısmadıgı icin muzikal kalitesi olamazda zaten.

Baslarınız asırı ugulduyorsa yerini ve pozisyonunu degistirerek bu etkiyi azaltabilirsiniz. Mesela kosede ve port duvara dogru ise dB acısından max kazanclı konum olacaktır, dogal olmayan bas sesler cıkacaktır. Port u oda icine dogru yonlendirin bu etki azalacaktır. Koselerden biraz daha uzaklastırın daha dogal ses cıkmaya baslayacaktır. Hatta portu kapatırsanız bas sesler iyice yumusar. Hifi ve hiend de speaker asla koselere ve duvara yakın konulmazlar. Cunku suni bir bas ses cıkar.

Bu isin aslı sinema icin ayrı muzik icin ayrı sistem kurmaktır. Cunku altyapılar ve hizmet konusu farklıdır. Yoksa bir sekilde bir yerden odun vermeniz kacınılmazdır. Basit bir ornekle fotograf makinası iyi video cekemez, video camerada iyi fotograf cekemez cunku altyapılar farklı. Araba ile kamyon 4 tekerdir ama hizmetleri cok farklıdır.

Saygılar.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ikarahal -- 7 Mart 2007; 13:02:06 >
Bu mesaja 1 cevap geldi.
A
18 yıl
Yarbay

@ikaharal

creative s750 ve logitech z5500 kullanırken bunların speaker kabloları bana çok kalitesiz ve ince gelmişti.Hatta speaker tarafındaki açık uçlarda zamanla oksitlenme oluyordu.Ben de daha kaliteli kablo alarak kullandım.Ses de iyi yönde değişim oldğuna bizzat şahit oldum.Ama bu kablolara verdiğim para yüzünden de olmuş olabilir


Bu mesaja 1 cevap geldi.
İ
18 yıl
Yarbay

quote:

Orjinalden alıntı: aykutx

@ikaharal

creative s750 ve logitech z5500 kullanırken bunların speaker kabloları bana çok kalitesiz ve ince gelmişti.Hatta speaker tarafındaki açık uçlarda zamanla oksitlenme oluyordu.Ben de daha kaliteli kablo alarak kullandım.Ses de iyi yönde değişim oldğuna bizzat şahit oldum.Ama bu kablolara verdiğim para yüzünden de olmuş olabilir


Olaya soyle bakalım. Asıl guc kısmı subwoofer dır. Yani o bilesende en yuksek amperi ve voltajı subwoofer hoparlorune baglı kablo yuklenir. Subwoofer kablosu ve ampliside aynı unitede birliktedir ve mesafesi cok kısadır. 50 cm den bile azdır muhtemelen. Ureticide uygun kalınlıkta kullanmıstır.
Uydulara gelirsek onlar sandıgınız kadar guclu degiller zaten. Oyle agır bir yuk yok kabloların tasıyacagı.
uydulardaki hoparlorlerde oyle detay ses veren bilesenler degiller bu farkı gosterecek kadar. Yani siz uydulara 1000 usd lik kablo da baglasanız, 10 usd lik kabloda baglasanız farkı size yansıtacak detayda degiller.

Sizin sorununuz muhtemelen birlesim yerleri ve oksitlenmedir. Normal kosullarda belli periyotlarda kablo uclarını alkolle silmeniz yada oksitlendi ise kesip sıyırmanız gerekir. OFC kablolar bu konuda dayanıklıdır.
Uygun fiyatlı OFC kabloda kullanabilirisiniz. Gidipte ev sinema sistemleri icin kablolara oyle yuzlerce dolar vermeyin. Teknosada vb yerlerde AR nin OFC kabloları var gayet kaliteli ve uygun fiyatlı mesela.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ikarahal -- 7 Mart 2007; 13:15:59 >
Bu mesaja 1 cevap geldi.