konaklama ile başlıyayım, biz tatile eşim ile birlikte gittik. kalacağımız oteli seçerken en ucuzu olsun diye düşündük. sonra en ucuz otellerde banyo ve wc nin ortak olduğunu görünce önceliğimiz oda da banyo ve wc olan oteller oldu. tercihimiz ibis stradford dan yana yaptık hem zincir otellerin güvenilirliği hemde fiyatının çok uygun olması (pound karşılığını net hatırlamıyorum ama 8 gece 1550 tl ye mal oldu) kararımızda etkili oldu. oteli tatilden yaklaşık 3-4 ay önce aldık. londra da ki tube zone larını duymuşsunuzdur. otel 3. zone daydı. bu sebeple ulaşım yürüme mesefasi değildi. ancak londra da metro kullanmak hem çok kolay hemde çok pratik. oetlden den stradford stationa yürüyüş mesafesi 5-6 dk tube ilede örneğin oxford st 20 dk. otelin yakınında avm market restorant oldukça fazlaydı. ayrıca bu tatil için amatörce birde blog yazıyorum. oradan da bazı bilgilere ulaşabilirsiniz. http://ahmetblgin.blogspot.com.tr/2014/06/londra-ucusu-londra-pasaport-kontrolu.html |
şehirler arası ulaşım için biletlerinizi kesinlikle gitmeden internetten alın. otobüs içinwww.nationalexpress.com/ sitesini tren içinwww.nationalrail.co.uk/ sitesini kullanabilirsiniz. ben cardif ve oxforda otobüs ile edinburgh'a tren ile gittim. yine seyahatten yaklaşık 3 ay önce aldım biletleri. edinburg 2 kişi gidiş dönüş 90 pound. (hızlı tren ile 4,5 saat sürüyor yaklaşık 650 km) cardif'e national express den aldığımız bilet ile 3,5 saatte gittik. fiyatı 2 kişi gidiş dönüş 20 pound. otobüsler gayet konforlu içeride wc var. yolda mola yok. tabi muavin falanda yok. binerken siteden aldığınız biletin çıktısını şoföre göstermeniz yeterli. otobüslerde koltuk numarası yok. yani erken gelen önde oturur. otobüsün saatini kaçırırsanız ne oluyor bilmiyorum ama saatinden önceki bir otobüs ile gitmek isterseniz ve yer var ise sorun yaşamadan elinizdeki bilet ile bir önceki otobüse binebiliyorsunuz. oxforda da yine aynı siteden aldığımız 20 poundluk bilet ile gittik. oxford 1,5 saat ancak sürüyor. cardif ile ilgili dah fazla detyıda aşağıda bulabilirsiniz... http://ahmetblgin.blogspot.com.tr/2014/06/2-gun-bir-gunluk-cardiff-gezisi.html |
Kesinlikle çok yararlı bilgiler içeren yazı olmuş. Ekim' de ki Japonya seyahatimin ardından bende düşünüyordum Birleşik Krallığa gitmeyi. Bloğunu daha sonra detaylı inceleyeceğim. Bilgilendirdiğin için tekrar teşekkürler |
çok teşekkürler zaman buldukça aklıma gelen bilgileri yazmaya devam edeceğim. |
merhaba, öncelikle gecikmeli cevap için kusura bakmayın. işler güçler. öncelikle londra-britanya, para birimlerinin tr ye göre eur dan daha değerli olması nedeni ile pahalı bir şehir. aslında birim fiyatlar tüm avrupa da aynı sayılır. örneğin bir sandviç her yerde ortalama 3-5 pound-eur vs. bu sebeple fiyatlar tr ye çevirince londra pahalı bir şehir oluyor. YEME İÇME maliyeti tamamen tercihler ile alakalı. eğer her yerde bulunan ufak sandviç büfelerini tercih ederseniz yanında içecek ile birlikte 5-7 pound arasında verirsiniz. benim favori zincir dükkanım PRET A MANGER olmuştu. hem fiyatlar çok ucuz hem günlük ve taze. bana denk gelmedi ama akşam gittiğinizde kalan ürünleride %50-60 indirim ile satıyorlarmış. gitmişken dünya mutfaklarından da tatdalım derseniz, ki bence londra bu konuda çok çok iyi fiyatlar kişi başı içecek hariç 10-50 pound arasında değişiyor... her ülkenin kendi yemeklerinin en iyi örneklerini londrada bulabilirsiniz. gittiğiniz rest. michlen yıldızlı bir şefin olursa ne verirsiniz onu bilemiyorum biz meşhur abilerden jamie oliver rest.dan 2 tanesine gittik 2 kişi birer bira dahil 28-30 pound civarı hesap ödedik. |
Britanya halkının Türklere karşı bir sempatisi var diye biliyorum ama sizin izlenimleriniz nelerdir? |
ben antipatik bir tepki ile karşılaşmadım. sadece türklere değil her millete herkeze çok saygılı ve yakınlar. ama türkiye ile ilgili kiminle konuşsak bir fikri var. hiç bir fikri olmayan 1 kez bodruma marmarise tatile gelmiş. ve çok sevmiş. medeni insanlar. |
londrada dünyanın en meşhur müzeleri bulunuyor. bu müzeler; british museum, natural history museum, victoria & albert museum, science museum, marine museum. ayrıca bu müzelerin girişi de ücretsiz. eğer her eseri inceleyerek gezmek istiyorsanız haftalarınız bu müzelerde geçer. ama genel bir tur atıp ilginizi çeken bölümlerde zaman geçirirseniz 1 güne 3 müzeyi sığdırabilirsiniz. natural history museum, victoria & albert museum, science museum bu 3 müze yan yana denecek kadar birbirine yakın ortalama hepsi 17:30-18:00 gibi kapanıyor. sabah 9:00 da başlayıp akşam kapanana kadar bu 3 ünü gezebilirsiniz. Biz bunarın yanına brish museum'u da aynı güne ekleyip turladık . turladık diyorum çünkü ancak turlayarak 4 tanesini bir güne sığdırabilirsiniz. marine museum merkeze en uzak olan. ama kesinlikle orasıda görülmeli. zaten bu müze londar ya gidildiğinde görülecek ve bizim için çok meşhur olan greenwich de. Greenwich'e gittiğinizde ziyaret edebilirsiniz. bu arada greenwich de rasathanenin girişi ücretli. bu kadar yere bedava girmişken oraya para vermek insana bira koyuyor ne yalan söyliyim :) girilmese de olur. |
Ben de severim Britanya'yı bakalım gitme imkanım olacak mı. Sterlin de çok pahalı yahu |
evet pound nedeni ile pahalı. biz gittiğimizde şimdikinden daha yüksekti. bence yılsa sonuna kadar pound da eur da biraz daha düşecek. |
Bilgiler için teşekkürler. Uçak biletini hangi firmadan kaç ay önce aldınız ? Kaç liraydı ? |
ben izmirde oturuyorum gidişte dönüşte direk değildi. giderken pegasus ile dönüşte millerimiz ile thy ile uçtuk. toplam 1.100 tl 2 kişi izmir akramaları dahil bir maliyet oldu. 4 ay kadar önce almıştım. pegasusun fiyatı 2 ay kalaya kadar değişmemişti. |
Ulaşımda en pahalı tren sanırım Britanya içerisinde düşünürsek uçak biletlerini kastetmiyorum otobüs , metro vs |
3 yıl civari ben de Londra'da yaşadım. Lirayla sterlin arasındaki kur farkını düşündüğümüzde bayağı bir zorlar Türk vatandaşını. En basitinden Paddington'da marketlerde Bildigimiz Türk malı Saka su bile 1 pounda satılıyor yani 4tl. Onun haricinde ucuza doymak istiyorsanız tesco tarzı marketlerden 1-2£ civarında istediğiniz türde ve lezzette sandviç alabilirsiniz. Gece hayatını seviyorsanız Londra onun için biçilmiş bir kaftandır.Belki karnınızı doyurmaktan bile ucuzdur içki.Özellikle size san miguel fıçı bira öneriyorum fiyatı da 50'lik 1.5-2£ arası Türkiye'den dahi uygun ve tadı çok iyidir. Türkiye'deki yaşlılar gençler arasındaki kahve kültürü ne ise Londrada da pub kültürü öyledir.Yaşlı teyzeler ve amcalarla kafaları bir milyon olmuş vaziyetteyken karşılaşabilirsiniz. Publara günün her saatinde gidilebilir , onun harici biraz hoplayayım zıplayayım derseniz Soho civarındaki gece kuluplerine gidebilirsiniz ama size tavsiyem çığırtkanları çok olur çoğu ingiliz değildir ellerinden gelse kolunuzdan tutup clublara sokabilirler dikkat ediniz.(zoo bar tavsiyemdir Leicester square'de ) Sokaklarda bizdeki gibi polis göremezsiniz, polislerle askerlerle gövde gösterisi yapmazlar İngilizler fakat sokakları bizden çok daha güvenlidir her köşe başında ikişer üçer kamera görebilirsiniz.Son zamanlarda doğu avrupalı göçmenler yüzünden suç oranlarında büyük artış olmuş ,konuştuğum çoğu arkadaşım polonyalılardan ve özellikle bulgarlardan çok şikayet ediyordu. Kaldığım ev Kensal Green'deydi, tipik iki katlı ingiliz evleri gerçekten çok şık ve temiz bir mahalleydi.İnsanlar birbirine saygılı özellikle yaya geçitlerinde bunu görebiliyorsunuz. Londra koşuşturmacadır kimse birbiri ile göz teması gerekmedikçe kurmaz.Bizdeki gibi herkes birbirine dik dik bakmaz. Kısacası yaşanılacak bir şehirdir gitmek isteyen arkadaşların tereddüt etmemesini ve kış aylarında gidiyorlarsa soğuğu önemle dikkate almalarını öneriyorum.Beklediğinizden daha soğuk bir şehir karşınıza çıkacak. |
otobüs kesinlikle un ucuz yani şehirler arası için. ama tatil denince fiyat kadar harcadığınız zamanda önemli. örneğin bir edinburg'a tren ile 4,5 saat de gittik, otobüs ile 10 saat. fiyat dengesini tatil sürenizden önce bileti alarak sağlamalısınız. uzun mesafede tren candır :) ama tabi 1,5-2 saat lik mesaflerden bahsediyorsak direk otobüs derim |
hocam kesinlikle her söylediğine katılıyorum. yani biz 10 gün kaldın sen 3 yıl kalmışsın haliyle şehri çok daha doğru analiz ediyorsun. sokakta polis görmemek ilk yurt dışına çıktığımda bana tuhaf gelmişti. biraz tedirgin olmuştum. ama dediğin gibi kimse kimse ile ilgilenmiyor. hatta bakmıyor bile. bizim otelin olduğu bölge ucuz olsun diye biraz varoşda kalmış. gecenin yarısı otele giderken birbirinden orjinal tiplerin, homelessların arasından geçerek gittik. tek bir gün bir laf atan yada rahatsız edecek bir harekette bulunana rastlamadık. sanırım bu iş insanların tepesine dikilen polisler ile değil. doğru düzgün ve uygulana ceza sistemleri ile oluyor. suç işleyen başına ne geleceğini çok iyi bildiği için cesaret edemiyor. bu arada san miguel i denemiştim. londrada içtim mi hatırlamıyorum ama güzel bir ispanyol birasıdır. tavsiye edilir. |
Kahvalti ve aksam yemegini tescodan, oglen yenegi disarda yemeyi dusunuyoruz. Gece mekanlara takilacagiz. Bir de iskocyaya viski tadimina gidecegiz. 15 gun bize otel ve ucak haric yaklasik kac liraya patlar |
Ben gitmeden önce okumuştum. İşime yaradı. Londra'da gezilecek yerler, nerelerde yenir, ucuza nereden alışveriş yapılır vs... http://www.dunyayigeziyorum.com/2014/09/londra-gezi-rehberi-londra-turu-londra-gezilecek-yerler-londra-resimleri-londrada-ne-yenir.html |
tur ile gidildiğinde avrupanın en pahalı destinasyonuna kesinlikle kendi imkanlarınız ile gitmenizi tavsiye ederim.
ben tatilimde londra-cardif-edinburg ve oxfordu gezdim.
Şehirler arası ulaşım çok kolaydı hemde maliyetler planlamayı erken yapmanız durumunda oldukça düşük. Londra içinde de metronun girmediği bir cadde yok. haritada gördüğünüz heryere metro (tube) ile ulaşabiliyorsunuz.
vize pasaport anlatılan ve abartılan kadar sıkıntılı değil bence. Önemli olan rahat olmanız ve size ne sorduklarını anlamanız.
ben londra ile ilgili bir konu göremedim, gitmeden önce sormak istediğim birçok basit şeyi bile uzun araştırmalar ile öğrendim. planlarında ingiltere tatili olanların sorularını yanıtlıyabilirim...