M

Binbaşı
15 Ocak 2008
Tarihinde Katıldı
Takip Ettikleri
5 üye
Görüntülenme (?)
130 (Bu ay: 0)
Gönderiler Hakkında
M
4 yıl
Profilimle Giriş Yaptığımda 2.El Bölümünde Konu Açamıyorum
Merhabalar,

İlginç bir problemle karşılaşıyorum. Foruma normalde kullandığım tarayıcı üzerinden bağlandığımda (Safari - Version 13.1.1, İşletim Sistemi: MacOS 10.14.6) 2.el bölümünde ''Yeni Konu Aç'' butonunu görüntüleyemiyorum. Aynı tarayıcı üzerinde incognito ile giriş yaptığımda ise aynı buton gözüküyor ve oraya tıkladığım zaman giriş yapmam isteniyor. Giriş yaptıktan sonra ise yine konu açamıyorum.

Ekte 40 saniye ara ile aldığım 2 ekran görüntüsünü görebilirsiniz. Konuyla ilgili yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim.

< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
M
4 yıl
Akıllı Priz Tavsiyesi
Merhabalar,

Umarım herkes ve sevdikleri sağlıklı ve iyidir.

Wi-fi bağlantısıyla uzaktan kontrol edebileceğim 2 tane akıllı priz almayı düşünüyorum. Bu prizlerin yüksek güç değerlerini desteklemesi benim için çok önemli (bu prizlere takılacak uzatmalar toplamda 1600-1800 watt güç tüketen aletlere bağlı olacak). Şu anda özellikle karantina durumundan ötürü ulaşmakta zorluk çektiğim bir yerdeki prizleri kontrol etmek istiyorum.

Hem performans, hem de kullanım kolaylığı açısından önereceğiniz akıllı prizler varsa önerilerinizi paylaşabilirseniz sevinirim.

Şimdiden teşekkürler
M
7 yıl
10 Gün İçinde Aracıma 2 Kez Park Halinde Çarptılar
Merhabalar,

Sizlere bu konu hakkındaki yorumlarınızı ve varsa tecrübelerinizi almak için bu konuyu danışmaya geldim. İstanbul Kadıköy'de Yoğurtçu Parkı civarında ikamet ediyorum. Daha önce yine aynı noktada, görgü tanıklarının dediğine göre bir hafriyat kamyonu park halinde aracıma çarpmıştı, sağ arka far kırılmış ve arka tamponumun sağ tarafı zarar görmüştü. Bu hasarı kaskodan yaptırmış ve hasarsızlık indirimimin %10'luk kısmını kaybetmiştim (En yüksek hasarsızlık dilimindeydim).

< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >

Daha sonra aracım yine Kadıköy'de yaşamaktan muhtelif çeşitli ufak tefek zararlara maruz kalsa da, bunları genelde kaskonun mini onarım kısmından hallettirmiştik. Fakat geçtiğimiz 10 günde aşırı ilginç şeyler yaşamaya başladım.

10 Ekim 2017 günü 11:45 civarı; Yoğurtçu Parkı Caddesi ve Süleymanpaşa Sokak’ın kesişimi olan bölgede, Kitchen Works adlı mağazanın önüne aracımı parkettim. Saat ve tarihten eminim çünkü 10 Ekim 2017'de 11.45'te bahsettiğim mağazadan alışveriş yapmışım, fişi mevcut. Ertesi sabah 10 gibi aracımın başına gittiğimde, aracımın kaldırım tarafından sağ arka tampon, çamurluk ve kapı tarafından hasar aldığını gördüm. Acil bir işim olduğu için fotoğraf çektim ve aracımı hareket ettirmek durumunda kaldım. Kaldırım tarafından nasıl böyle bir hasar aldığını hala çözebilmiş değilim. Bölgede ve daha sonra çektiğim fotoğraflar aşağıda. Ne yazık ki mağazanın kamera açısı 1 arkamdaki araca kadar görüyor ve görüntüleri paylaşmaya pek istekli olmadılar. Birkaç defa gidip başka kişilerle konuşmama rağmen olumlu sonuç alamadım.

< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >

Hemen bahsettiğim yerde bulunan karakola sorduuğmda ise kameralarının orayı görmediği, Kadıköy Rıhtım'daki emniyet amirliğine şikayette bulunmam gerektiğini söylediler. Şikayette bulunurken mevkinin geniş açılı fotoğrafı olmadığı için orada temsili bir fotoğraf çekmemi istediler. Yandaki clio'nun olduğu yerdeydi aracım, daha iyi anlayabilirsiniz. Tam yanımdan geçen hafriyat kamyonuna dikkat.

< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >

Aracımı 3-4 gün önce ise Hasırcıbaşı Caddesi'ne, Sürat Kargo'nun sol karşı çaprazına parketmiştim. Park saatimden o kadar emin değilim, ve bu sürede de aracı uzaktan kontrol etsem de yakınen kontrol etmemiştim. Bu sabah 9'da önemli bir görüşmem olduğu için sabah 8.10 sularında aracıma gittim ve gördüğüm manzarayla şok oldum. Yani resmen sınanıyorum gibi hissediyorum.

Tabii yine bu kadar acele işim olduğu için arabayı kullanmak durumunda kaldım, resmen denk geliyor. Bu sefer gerekli fotoğrafları çekmiştim.

< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >

İşimi halledip geldiğimde, yaklaşık 1 buçuk saat sonra, bölgedeki çoğu antikacı/eski eşyacı esnafla konuştum ve araca çarpanı görmediklerini söylediler. Hafriyat kamyonları bölgede birkaç kez kazaya karışmış, onlar olabileceğini söylediler ama tabii ki hangi inşaatın hangi kamyonu herhangi bir bilgi yok.

Aracın ilk sahibiyiz, 2 yıllık araç ve henüz 15 bin km ya oldu ya olmadı. Aracın değeri meselesini geçtim, gerçekten sinirlerim harap olmuş durumda. Daha kendi karıştığım, park ederken dahi, hiçbir kaza yok, araba çarpışan otoya döndü resmen.

Aracınızı otoparka koyun demeyin lütfen, bir dönem Şükrü Saraçoğlu Stadı'na koyuyorduk, maçlardan 24 saat önce aracınızı çıkartmanız gerekiyor ve bazı haftalar 2 bazı haftalar 3 maç olduğu oluyor. Zaten diğer günlerde iyi ya da kötü bir park yeri bulabiliyoruz. Diğer otoparklar da anahtar alıyor ve zaten zarardan mesuliyet kabul etmiyor. Hem de evimin dibindeki görece belalı tiplerle yüz-göz olmak istemiyorum.

Cebimden yaptırmak istesem karşılayamayacağım meblalar çıkacak, kaskodan yaptırsam hasarsızlığım bozulacak. Aracımın kaskosu Ray Sigorta ve Kasım'da poliçe yenileniyor. Bu durumda nasıl bir süreç izlemeliyim, daha önce benzer tecrübeleri olanlar paylaşabilirse sevinirim.

Herkese zaman ayırdığı için teşekkür ederim
M
8 yıl
İspark\u0027ın 2015 Yılını Zararla Kapatması???
İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden olan İSPARK 2015 yılında elde ettiği yüksek ciroya karşın zarar etti. Asıl iştigal konusu otopark işletmeciliği olan İSPARK'ın yıllık cirosu 233 milyon TL'ye ulaşırken, 2015 yılında 1 milyon TL'lik zararda olduğu görülüyor. İSPARK, 2014 yılında da 199 milyon TL'yi aşan ciroya karşın 1.7 milyon TL'lik zarar etmişti. CHP İBB Meclis Üyesi Mali Müşavir Tarık Balyalı hazırladığı yazılı soru önergesinde İSPARK'ın nasıl zarar ettiğini sordu. İSPARK'ın seçim yılları olan 2014 ve 2015 yıllarında zarar etmesini, bu şirketlerin ‘arpalık' olarak kullanıldığışeklinde yorumlayan Balyalı, “Elde edilen ciroya rağmen ortaya çıkan faaliyet zararı bu şirketlerin siyasetin ve seçimlerin finansmanında kullanıldığının en büyük ispatı” diye konuştu.

ZARAR KABUL EDİLEMEZ

İştigal konusu sadece yolları otopark olarak kiraya vermek olan, bunun için asgari ücretin biraz üzerinde maaşla çalışanlar dışında önemli bir gideri olmayan ve hiçbir şey üretmeyen İSPARK'ın faaliyet zararına sahip olmasının kabul edilemeyeceğini ifade eden Balyalı, “Olağan şartlarda özel sektörde böyle bir şirketi zarar ettiren yöneticiyi hemen kapının önüne koyarlar. Ancak, iş kamu kaynakları olunca mesele pek böyle olmuyor. Çünkü bu şirketlerin bu noktaya gelmesi tamamen siyasi karar alan yöneticilerin tercihleridir. Biz buna siyasetin finansmanı diyoruz. Çünkü bu şirketlerin faaliyet zararına katlanmasını akılla, izanla, mantıkla ya da işletme bilimiyle açıklamak hiç bir şekilde mümkün değildir” diye konuştu.

ÇALIŞANA NE ÖDENDİ

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi 2016 yılı Haziran ayı Meclis toplantılarında Pendik Belediyesi ve İBB Meclisi CHP Üyeleri Tarık Balyalı, İsa Öztürk ve Ayla Taygaroğlu imzaları ile Meclis Başkanlığı'na sunulan önergede İSPARK'ın zarar etmesinin nedenlerinin yanı sıra Maliye ve SGK'ya ödenen primler hakkında da bilgi istendi. Önergede çalışanlara ödenen ücretlerin de aydınlatılması istendi.

Link:http://www.sozcu.com.tr/2016/ekonomi/yillik-233-milyon-ciroyu-arpalik-olarak-kullandilar-1307183/

Demek ki eskiden otopark mafyaları amme hizmeti yapıyorlarmış arkadaşlar. Yani diyecek o kadar çok şey var ki arasından ne seçeceğimi bulamıyorum.
M
8 yıl
2404 KM\u0027lik Yunanistan Turu
Herkese merhabalar,

Geçtiğimiz haftalarda yine burada AB'de geçerli ehliyet ile ilgili sorularımı sormuştum. Planladığımız Yunanistan gezisini dün tamamladık ve gezimizin otomobil severleri ilgilendiren detaylarını sıcağı sıcağına buraya aktarmak istedim.

Öncelikle belirteyim ki başvurduğum yeni tip ehliyetim 8 gün içerisinde elime ulaşmadı, dolayısıyla İpsala sınır kapısından 447 TL'ye Beynelmilel ehliyet aldım. Bunun dışında yurt dışına çıkış için gereken belgeler Green Card ve ruhsat sizin adınıza değilse vekaletname.

Rota: Sarıyer(İstanbul)-Edirne(merkez)-İpsala-Dedeağaç-Selanik-Atina-Kavala-Sarıyer(İstanbul)

Araç: Henüz 5000 küsür KM'deki 2015 Golf 7 TSI 122 7 ileri DSG

Şimdi uzun bir yazı ve daha sonrasında gelecek fotoğraflara hazırsanız başlayalım.

Oldukça plansız ve spontane bir gezi gerçekleştirdik. Fakat yollardaki tabelalar oldukça açıklayıcıydı dolayısıyla şehir içinde kaybolduğumuz 1-2 enstantaneyi saymazsak oldukça kolay bir gezi oldu.

Yunanistan ile Türkiye aslında birbirine çok benzeyen iki ülke. Bunu hem insani hem doğa hem de kurumlar olarak düşünebilirsiniz. Fakat bize göre çok daha iyi oldukları bir şey var ki o da araç kullanma yetenekleri ve yol durumları. Edirne-İstanbul arası yol bana göre Türkiye'deki en iyi uzun yollardan birisi ama o sınırı geçtikten sonra gerçekten her şey daha da kolaylaşıyor. Yollar bizimkilere göre geniş, aynı zamanda sürücüler yüksek hızlarda bile şerit kaçırmıyor. Aynı zamanda sol şeridin de hiç dolu olmadığını söylemeliyim.

Onların otobanlarında hız sınırı 130 km/sa ama genel trafik akışı 150 km/sa civarlarında seyrediyor. Biz de açıkcası hem Türkiye'de hem de Yunanistan'da yol ve araç durumu el verdikçe tam gaz devam ettik. Zaten şehir içi de kullandığımız aracın hız ve yakıt ortalamasını görünce durumu anlayacaksınız. Özellikle Yunanistan'da 200-210 km/sa arası yarım saat hiç tempo düşürmeden gittiğim oldu, hele ki bana göre daha soğukkanlı olan arkadaşım ''kazara'' 205 km/sa yapıp rekorunu kırdı

Trafikte, özellikle otobanlarda bize kıyasla yaklaşık 10 kat kadın sürücü var. Ve gerçekten Türkiye'deki insanların en az %80'inden iyi araba kullandıklarını iddia edebilirim. Dedeağaç-Selanik arası arkasına takıldığımız beyaz bir Guiletta ile aynı mola yerinde durduk ve içinden bir kadın inince şoka uğradık çünkü araç 180 km/sa altına hiç inmemişti. Dilerim ki bizim de kadınlarımız hayata daha çok katılacak, bazı kendine ''adam'' diyenler tarafından sindirilmeyecek. Yunanistan plakalı biriyle aynı hızda gitmeyi tercih etmiştik çünkü radardan korkuyorduk fakat bu durumdan sonra farkettik ki hiç radar yok.

Yolları bize göre çok daha iyi demiştim. 7 gün gezdiğimiz Yunanistan'da tek bir kaza bile görmedim. 2400 km Türkiye'de dolaşsak bol miktarda kaza görebileceğimizi varsayıyorum. Bunda hem yol hem de sürücü hatalarını es geçemeyiz.

Kusura bakmayın ama kendimizi bu konuda yol boyunca çok eleştirdik. Doğayı katletmişiz. Adamların yolları öyle güzel manzaralar sunuyor ki anlatamam. Pek fotoğraf çekemedik, çektiklerimiz de katlettiğimiz böcekler dolayısıyla oldukça pis çıktı ama ben bu kadar yeşil bir Yunanistan beklemiyordum. Bu konuda onlardan öğreneceğimiz çok şey var.

2014 Dünya Bankası verilerine göre standart bir Yunan vatandaşı standart bir Türk vatandaşından 2 kattan biraz daha zengin. Buna rağmen Yunanistan'da 1 adet F10 kasa BMW, 3 adet F30 kasa BMW gördüm. Range Rover, Infinity, Lexus gibi lüks markalar hiç yok. Az sayıda Mercedes E serisi taksi olsa da taksilerin çoğunluğunu Skoda Octavia oluşturuyordu. En çok lüks aracı Türkiye'ye en yakın şehir olan Kavala'da görmem ise pek şaşırtmadı açıkcası

Şehirlerdeki araçların çoğu A ya da B sınıfı. Smart, Hyundai Atos Prime, Citroen C1 çok sık rastlayabileceğiniz araçlar. Türkiye'ye kıyasla D sınıfında en çok Toyota Avensis ve Peugeot 508 gördüm. Yine Türkiye'den farklı olarak Suzuki ve Mazda en çok gözüken Japon araçlarıydı. Yeni C sınıfı modellerinde V40 başı çekiyorken, Saab sayısının Volvo'dan fazla oluşu da dikkatlerden kaçmadı. Şehirdeki pek çok aracın kaportasının da ufak tefek hasarlı olduğunu belirtmeliyim, orada da buradaki bazı semtler gibi çok büyük otopark sıkıntısı mevcut. Ve tabii ki Yunanlar da şehir içinde elleri kornada geziyor. O kornayı birkaç defa söküp atasım gelmedi değil.

En çok olan İtalyan markası Alfa Romeo, en çok olan Fransız markası da Citroen. Türkiye'deki Fiat ve Renault dominasyonu burada bulunmuyor. Zaten keyiflerine düşkün olan Yunanların bol miktarda 2 kişilik üstü açılabilir arabalar kullanması zaten tahmin edilebilir ama bol bol Miata görmek beni biraz mutlu etmedi diyemem.

Şehir içlerinde benzin istasyonları bildiğiniz apartmanların alt katı. Bana pek güvenli gelmedi ama sanırım başka çareleri kalmadı. Şehir içinde 1.35 € civarında olan benzin şehir dışı yollarda 1.60 €'ya kadar yükseliyor çünkü bunun sebebi 35 km'de bir olan benzin istasyonları. Rekabet olmadığı için ve biraz da el mahkum bir durum oluştuğu için fiyatları yükseltmişler.

En çok dalga geçtiğimiz şeylerden birisi, bu yol üzerinde tam 30 kere gişeden geçip toplamda 74.35 € geçiş ücreti ödememiz. Ekonomiyi oradan geçindirdiklerine dair pek çok teori ürettik Özellikle Selanik-Atina arası tam bir felaket yarım saatte bir gişeden geçiyorsunuz, bütün gişelerde nakit ödeme mevcut.

Şimdi bombayı bıraktığımız kısma geliyoruz Kullandığımız aracı kendi aracım V40 ile kıyaslayacağım Kendi aracımla(yanımda yine aynı arkadaşım varken) daha önce İstanbul-Edirne-İstanbul yapmıştık. Golf daha yumuşak süspansiyonları ile şehiriçinde daha iyi işler yapabiliyorken uzun yolda V40, hem yol tutuşu hem de yol ve rüzgar gürültüsü olarak Golf'ten farkedilir seviyede daha iyi. Performans konusuna pek girmek istemiyorum çünkü arada 30 HP gibi bariz bir fark var. Tek söylemek istediğim, 210 km/sa hızda elektronik kesiciye giren V40 ile 218 km/sa görebilmiştim, Golf ile ne kadar zorlarsam zorlayayım yokuş aşağı 213 km/sa'i geçemedim. Beğenmediğim Golf yine de bu kadar yüksek performans kullanıma bizi hiç tehlikeli bir duruma sokmadı hatta ESP devreye bile girmedi. Sadece Selanik Atina arasını 4 buçuk saat gibi bir sürede aldıktan sonra Atina şehir içinde şanzımandan birkaç kere değişik sesler çıkararak bizi korkutsa da 3 gün sonra araca bindiğimizde hiçbir şey olmadan yola devam ettik.

Fotoğrafları aşağıya ekliyorum. Herhangi bir sorunuz olursa elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışırım. Buraya sadece bir otomobil sevdalısı olarak otomobille ilgili detayları yazmak istedim.
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >
< Resime gitmek için tıklayın >


< Resime gitmek için tıklayın >< Resime gitmek için tıklayın >< Resime gitmek için tıklayın >< Resime gitmek için tıklayın >< Resime gitmek için tıklayın >< Resime gitmek için tıklayın >< Resime gitmek için tıklayın >
M
8 yıl
Geçici Ehliyet Belgesi ile Yurt Dışına Çıkış
Merhabalar

Önümüzdeki hafta araçla Yunanistan gezisi yapmayı planlıyorum. Bu minvalde aracımı yurt dışına çıkarabilmek için yeni çipli ehliyet başvurusu yaptım. Başvuruyu dün yaptım ve bana bir A4 kağıtta 15 günlük geçici bir ehliyet verdiler. Arkadaşımın çipli sürücü belgesi ile karşılaştırdığımda, üzerindeki bütün bilgiler bana verilen kağıttaki ile örtüşüyor. Yeni ehliyetin bana ulaşma süresi "3 gün de olabilir 15 gün de olabilir" diye belirtildiği için oldukça çekinceliyim. Bana verilen geçici sürücü belgesi ile aracımı yurt dışına çıkarabilir miyim? Verilen A4 kağıtta hem Türkçe hem İngilizce bilgiler olduğu için orada bir sorun yaşayacağımı düşünmüyorum ama yorumlarınızı merak ediyorum.

Bilgisi olmayan ama bu konuda bilgisi olabilecek tanıdıklarına da bu konuyu danışabilecek olanlar varsa kendilerine şimdiden çok teşekkür ederim

Düzenleme: Seyahati erteleme şansım yok, ya gideceğim ya da iptal edeceğim
M
8 yıl
Siz olsanız n\u0027apardınız?
Merhabalar,

Durumumu anlatmak gerekirse şu an evde 2 aracımız var. Bir Volvo V40, bir de 2002 Renault Clio 1.4 RXT. Clio'yu aldığımız 2004 yılından beri annem kullanıyordu, ama artık düz vites onu yormaya başladığı için (Her gün Kadıköy-Kartal-Kadıköy yapıyor) otomatik bir araç istiyordu ve geçtiğimiz yılın Kasım ayında Volvo'yu satın aldık. Annem araçtan her yönüyle memnun ama Clio'ya göre büyük bir araç olduğu park yeri bulmakta zorluk çekiyor.

Ben de hafta içleri Sarıyer'de yaşıyorum ve benim evimde kapalı otopark var. Haftasonları Kadıköy'e geliyorum, eğer işim varsa da gelmiyorum. Şu an için de arabam yok.

Clio'yu aslında uzun bir süredir satmaya çalışıyoruz ama annem-babam zaman ayırabilecek durumda değiller. Ben de hem araçtan uzak olduğum için hem de usta-sanayi-galerici çevrem olmadığı için pek ilgilenemiyorum. Malum site üzerinde 229830205 ilan numaralı araç. Arabayı 3-4 yıldır değiştirme düşüncemiz var, dolayısıyla yaşının getirdiği kaporta bakımlarını sürekli erteledik. Şimdi de açıkcası maruz kaldığım insanlar tabiri caizse hödük. Ve ben yapı gereği çabuk sinirleniyorum ve böyle olunca da bir mutabakata varamadım bir türlü.

Şimdi gerekli bilgilendirmeleri yaptıktan sonra sorumu sormak istiyorum. Clio yerine bir araç alma düşüncemiz var. Aldığımız araba ufak ve otomatik vites olursa ben Volvo'yu, annem de onu alacak. Araba benzer boyutlarda ve/veya düz vites olursa da ben alacağım. Bütçe Clio'nun satışı+25 bin TL civarı. Takasa da açığız aslında.

Doğuş grubu araçlarının hepsini eliyorum. Yıllardır da hep mantığa hitap eden araçlarımız oldu. Aslında bir de 2001 Renault Scenic vardı ve geçen yaz sattık yani 13-14 yıldır aynı araçları elimizde tutuyoruz. Bu 13-14 yılda her iki araba da 100.000 km yapmadı. Araç kullanım alışkanlığımız da bu Artık biraz kalbe de hitap eden araçlar kullanmak istiyorum.

Malum siteye baktığımda 2008 Mini Cooper S ya da 2012 civarı Alfa Romeo Mito'lar dikkatimi çekiyor. Cooper olursa manuel ve kendime, Mito olursa da anneme olacak gibi düşünebilirsiniz. Siz böyle bir durumda olsanız n'apardınız? Ya da bunun gibi sizin kalbinize hitap edebilecek bu durumdaki araçlar nelerdir?

Ekleme: Bu arada önümüzdeki hafta yurtdışına gidiyorum ve Şubat ayının başında geleceğim. Şubat ayında artık bu işlemleri bitirmek istiyorum çünkü artık kafanın bir tarafında sürekli böyle bir dert olması can sıkıyor.
M
8 yıl
Referans İsteme
Merhabalar

Forumda 2.el kısmında bir arkadaşa ürün sattım ama nasıl referans isteyeceğimi bulamıyorum. Yardımcı olabilirseniz sevinirim.
M
9 yıl
İstanbul Araç Yıkama ve Boya Bakım Kampanyası
Herkese merhabalar

Grupanya'da gezerkenhttp://www.grupanya.com/istanbul/firsat/crystal-wax-binek-oto-bakim?irc=adl2-ccd şu linkteki kampanyaya denk geldim. Belki kullanmak isteyenler olabilir diye paylaşmak istedim.

Not: Şirket ve/veya grupanya ile ilgili bir bağım yoktur.
M
9 yıl
Araç Tavsiye/Subaru Forester
Arkadaşlar merhabalar,

Evimizde daha önceden 2 araç vardı. Bir 2001 Renault Scenic bir de 2002 Renault Clio. Scenic'i elden çıkardık. Şimdi de clio'yu elden çıkarıp bir adet Subaru Forester almayı düşünüyoruz. Aracı hem annem beğeniyor, ben de teknik olarak başarılı buluyorum. Dolayısıyla evdeki herkesi memnun edecek bir araç. Boyutları sebebiyle de evdeki tek araç olmaya müsait.

Aracı genelde annem işe gidip gelirken kullanacak ama lazım olduğunda evin diğer fertleri ben ve babam da kullanacak. Yaklaşık 25 yıldır düz vites araba kullanan annem sıkıldı ve otomatik istiyor.

Toplamda 70000 ₺ gibi bir bütçemiz olacak ve bu bağlamda önerebileceğiniz araçlara ihtiyacımız var. Kıstasları aşağıya yazıyorum bunlara uyarsa iyi olur.

- Araç uzun yıllar kullanılacağı için yüksek model yılı ve/veya düşük kilometreli olması oldukça önemli.
- Yılda 10000-12000 km civarında bir kullanım öngörüyoruz dolayısıyla 2.0 benzinli bir araç çok fazla üzmez. LPG'nin ayar ve bakımlarıyla uğraşmak da zor olacaktır diye düşünüyorum.
- Aracın otomatik olması lazım.
- Kadıköy civarında beğendiğimiz aracı gösterebileceğimiz güvenilir servis/usta bilen varsa önerebilirse sevinirim.
- Evdeki her 2 araç da sunroofluydu dolayısıyla sunroof bizim için oldukça büyük bir artı olacaktır.
- Bir de forester kullanıcılarından aracın özellikle bakmamı önerebileceği yerleri söyleyenler olursa sevinirim.

Şimdiden teşekkür ederim
DH Mobil uygulaması ile devam edin. Mobil tarayıcınız ile mümkün olanların yanı sıra, birçok yeni ve faydalı özelliğe erişin. Gizle ve güncelleme çıkana kadar tekrar gösterme.