DonanımHaber Mini sürüm 2 Ocak 2026 tarihi itibariyle kullanımdan kalkacaktır. Bunun yerine daha hızlı bir deneyim için DH Android veya DH iOS uygulamalarını kullanabilirsiniz.
L

Er
27 Ocak 2005
Tarihinde Katıldı
Takip Ettikleri
0 üye
Görüntülenme (?)
5 (Bu ay: 0)
Gönderiler Hakkında
L
15 yıl
Laptop bağlantı sorunu
Laptopumla kablolu n bağlantıda sorun yaşıyorum... İnternete çoğu zaman giriyorum fakat bazen girmedimi hiç girmiyor. Dikkatimi çeken şu Ey DSL! Uyarı programı yüklemiştim internete giremediği zaman ıp numarası bu programda bulunamıyor.. masa üstü pc de var kablo ile o bağlanırken aynı kablo ile laptoptan bağlanamıyorum.. Bu sorunu yaşadığım zaman nereden düzelteceğimi bilmiyorum... Bugün bütün gün nete bağlanamadım.. Sürekli laptopu kapattım açtım az önce bağlandım... Windows 7 kullanıyorum.. yardımcı olursanız sevinirim..
L
18 yıl
Acil Cevap Bekliyorum Arkadaşlar
Selamlar,

İnternete girip hızlı bir şekilde sayfalarda dolanmak istiyorum. Çok özellikli bir pc ye ihtiyacım yok. hızlı olması önemli.
Fiyatıda bana uyan aşağıda özelliklerini vereceğim bilgisayarla ilgileniyorum. Ne tavsiye ederseniz.

AMD Sempron İşlemci 3000+ Windows Vista Starter
512 MB DDR2
67 MHz Bellek
80 GB Sata Sabit disk
DVD/CD Writer Combo
128 MB Paylaşımlı O\B Ekran Kartı
17 inc Pegasus Flat Monitör

Şimdiden teşekkürler.
L
19 yıl
Fiyat Bilgisi
İyi akşamlar aşağıda verilen özellikleri internetten fiyatlarını bulamadım.
yardımcı olursanız sevinirim.



İşlemci: İntel Lga775 celeron2.8 533mhz 256kb-336
anakart: gigabyte 8vm800m Lga775agp+Vga+Ln DdrII
bellek : 512mb 533mhz Ddr2 Memory
sabit disk: Seagate 80gb 7200.9 Rpm Ncq sata 2 8 Mb
cd sürücü: Lg 52x cd room sürücü (siyah)
kasa : P4 ATX 350w Usb&Audıo siyah
Monitör: 17'' monitor Crt (tüplü)
klavye+ mause: A4 Tech Klavye+Maose Optic Anti Rsi
L
19 yıl
Ferrumx
Ferrumx markalı parfümün erkeklerde cinsel cazibeyi arttırdığını duydum.Böyle birşey olabilir mi?
L
19 yıl
işte o ferman
İŞTE O FERMAN
Ben ki sultanlar sultanı, hakanlar hakanı hükümdarlara taç veren Allah'ın yeryüzündeki gölgesi Akdeniz'in ve Karadeniz'in ve Rumeli'nin ve Anadolu'nun ve Azerbaycan'ın ve Şam'ın ve Halep'in ve Mısır'ın ve Mekke ve Medine'nin ve Kudüs'ün ve bütün Arap diyarının ve Yemen'in ve nice memleketlerin sultanı ve padişahı Sultan Bayezid Han oğlu Sultan Selim Han oğlu Sultan Süleyman Han'ım. Sen ki Fransa vilayetinin Kralı Fransuva'sın.
Hükümdarların sığındığı kapıma elçinizle mektup gönderip, ülkenizi düşman istila edip, şu anda hapiste olduğunuzu bildirip, kurtuluşunuz konusunda bizden yardım talep ediyorsunuz. Söylediğiniz her şey dünyayı idare eden tahtımızın ayaklarına arz olunmuştur. Her şeyden haberdar oldum. Yenilmek ve hapsolunmak hayret edilecek bir şey değildir. Gönlünüzü hoş tutup üzülmeyesiniz. Böyle bir durumda atalarımız düşmanları mağlup etmek ve ülkeler fethetmek için seferden geri kalmamışlardır. Biz de atalarımızın yolundayız ve daima memleketler ve alınmaz kaleler fetheylemekteyiz. Gece gündüz daima atımız eyerlenmiş ve kılıcımız belimizde kuşatılmıştır. Yüce Allah hayırlara bağışlasın. Allah'ın istediği ne ise olur. Bundan başka haberleri gönderdiğiniz adamınızdan öğrenesiniz. Böyle biliniz.
L
20 yıl
Matematik sinav sorusu / gercektir
Soru,Istanbul Üniversitesi Isletme Fakültesinin Isletme Matematigi kitabindan gerçek bir alintidir. Hiç dokunulmadan ve yorumsuz şekliyle verilmistir:
Kitap Adi: Isletme Matematigi
Yazar: Prof. Dr. Müh. Yilmaz Tulunay
Sayfa: 173
Soru : Amerika'ya lisansüstü çalismalar yapmak üzere giden Mehmet, iki kiz arkadas edinmistir. Bunlar Mary ve Nancy'dir. Mehmet'e göre;
a-) Mary olgun bir kizdir ve klasiklerden zevk almaktadir. Böyle bir yerde onunla 3 saat birlikte olmak 12 dolara mal olmaktadir. Diger taraftan Nancy daha çok popüler eglenceleri yeglemektedir. Onunla böyle bir yerde 3 saat birlikte olmanin maliyeti de 8 dolardir.
b-) Mehmet'in bütçesi gönül islerine ancak ayda 48 dolar ayirmasina olanak vermektedir. Ayrica, derslerinin ve çalisma kosullarinin agir olusundan dolayi, kiz arkadaslarina en fazla ayda 18 saatlik süre ve 40.000 kalorilik enerji ayirabilmektedir.
c-) Mary ile her bulusmasinda 5.000 kalori enerji harcayan Mehmet,Nancy
için bunun iki katini harcamaktadir. Eger Mehmet'in Mary ile bulusmaktan
bekledigi mutlulugu 6 birim ve Nancy ile bulusmaktan bekledigi mutlulugun da 5 birim oldugunu biliyorsak, mutlulugunu maksimize etmek isteyen Mehmet'in sosyal yasamini nasil planlamasi gerekecektir?
Grafik ve cebirsel yoldan bulunuz.

BIR ÖGRENCININ CEVABI:
Sayin Hocam, Bu Mehmet serefsizi buradan Amerika'ya lisans üstü çalisma
yapmaya gittide herifin s...nin derdi bize mi düstü? Biz burada tahsili birakip kariya, kiza dalsak bizi de böyle ballandira ballandira kitaplara yazarmisin? Neyse geçelim sordugunuz sorunun cevabina;
a-) Bi kere bu Mehmet ibnesinde iki hatuna ayri ayri zaman harcayacak g.. de, para da yok, sikarrrr. Ayrica dünya piyasalarinda saati 100 dolardan açilip minimum 50 dolara kadar düsen tarifeler göz önüne alindiginda, 3 saati 12 dolarlik yada 3 saati 8 dolarlik karilardan hayir gelmez. Muhtemelen Mary 68, Nancy 79 yasindadir ve ikisinin de bugüne kadar yattiklarinin haddi hesabi yoktur. Bu durumda Mehmet'in hem
vakit darligi, hem kadinlarin hali, hem de para yoklugu sebepleriyle bu iki orospuyla grup sexi yapmasi gerekir.
b) Mehmet'in bütçesi (bu gönül isi tabirini ben anlamadim) sevismek için ayda 48 dolara yetiyorsa zaten bu o..... çocugunun masturbasyon yapmasi daha uygun olur.
Böylelikle iki ay para biriktirip bu çuvallarin yerine dogru dürüst bir kariya ziplar ve ayirdigi 40.000 kaloriyi hakkiyla harcar. Ama siz bu cevabi kabul etmeyeceginiz için söyle cevap verelim; Mehmetin bütçesi 48 dolara yettigi için ancak grup sex yapilacagindan pazarlikla miktar iskontosu alinir ve bütçe rahatlatilir. Böylelikle ayda
ayirdigi 18 saati 3 saate bölersek 6 kez yapmis olur ve her sevismede 40.000/6 =
6700 (yaklasik) kalori harcar. Bu hayvan bir seferde kesintisiz 3 saat ziplayabiliyorsa zaten Amerikada kalmasi ve buralara dönmemesi hepimiz için hayirli olur.
c-) Mehmet Mary ile her bulusmasinda 5.000 kalori harciyorsa yukaridaki hesaba göre Nancy'ye sadece 6.700 - 5.000 == 1.700 kalori kalir ki bu da Nancy gibi falafos bir motoru sadece gidiklar. Bu durumda birinden 6, digerinden 5 birim zevk alan Mehmet'in mutlulugunu maksimize etmesi için kendisini de birilerine d..dürmesi
gerekir. Sonuç olarak bu ise alisan Mehmet'in bundan sonraki sosyal yasantisini kasarli bir ibne olarak planlamasi gerekir. Bu sayede ayda 48 dolar tasarruf sagladigi gibi üste para da kazanarak bütçeyi de düzeltir.
Saygilarimi arz eder grafik açiklamayi sözlü mülakatta bizzat üzerinizde uygulayarak yapabilirim.
L
20 yıl
:))
Bir adam, arkadaşı ile yolda giderken

elindeki çakısı ile parmağını kesti. Biraz

ötede sağlık ocağı vardı. Adam:

"-Ben şurada pansuman yaptırayım", dedi.

İçeri girince karşısına iki kapı çıktı. Birinde

"Hastalıklar", ötekinde "Yaralar" yazılı idi

"Yaralar" kapısından girdi.

Yine önünde iki kapı vardı. Birinde "Et",

ötekinde "Kemik" yazıyordu."Et" kapısından girdi.

Yine iki kapı çıktı karşısına. Birinde "Önemli",

ötekinde "Önemsiz" yazıları vardı. "Önemsiz"

kapısından girince kendini sokakta buldu.

Arkadaşı sordu: "-Nasıl iyi baktılar mı?"

"-Hayır; ama organizasyon süper"
L
20 yıl
Trafik sigortasi
İlgili yazi faydali olur dusuncesiyle gruba yollanmistir
Saygilar
Tolgay Satana

"Sevgili dostlar,

Bir sure once tartisilan Trafik kazazedelerinin ucretsiz saglik
hizmetlerinden yararlanmasi konusunda Saglik Bakanligina Bilgi
Edinme Basvurusunda bulundum. Gelen cevap kanuni sureleri oldukca
asmis olsa da detayli bir calisma yapilmis. Bu nedenle
tesekkurlerimi sunuyorum. Cevap yazili geldigi icin asagida aynen
aktariyorum.

Bu yaziyi okuyacak olan Tuketici dernekleri ile yetkili saglik
kuruluslarinin eksikliklerin giderilmesi ve vatandasin
bilinclendirilmesi konusunda daha fazla caba gostermeleri gerekecek.

Lutfen cevrenizdeki her surucuye ve iliski icinde oldugunuz gruplara
bu yaziyi ileterek sorumlulugumuzu yerine getirelim. Belki bir can
kurtarilmasi konusunda faydamiz dokunur.

Tum hastanelerin acil servislerinde bu konuda bilgilendirici
panolarin asilmasi icin kampanya baslatmaya ne dersiniz?

Saglikla kalin.




T.C.
SAGLIK BAKANLIGI
Tedavi Hizmetleri Genel Mudurlugu

SAYI :B100THG010012/1043
Konu :Trafik kazazedeleri

Sn. Baybars GOGEZ

ILGI : 22.11.2005 tarihli bilgi edinme basvurunuz.

Ilgide kayitli bilgi edinme basvurunuzda yanitlanmasi istenen
sorular ve cevaplari asagida sunulmustur.
S.1. Sehir icindeki trafik kazalarinin tumununde, arac icinde
veya disindaki yayalar da bu haktan yararlanabilirmi?
C.1. 2918 sayili Karayollari Trafik Kanunu'nun 98 nci
maddesinde;Motorlu araclarin sebep olduklari kazalarda yaralanan
kimselerin veya bu yaralanma sonucunda saglik kurum ve
kuruluslarinda yapilan ilk yardim, muayene, tedavi gi derleri ile
tedavinin gerektirdigi diger giderleri aracin zorunlu mali
sorumluluk sigortasini yapan sigorta sirketi tarafindan sorumluluk
oranlarina gore odenmesi hukme baglanmistir.
Ancak, motorlu bisikletlerin neden oldugu kazalar, kara yolu
disinda traktor kullanilmasindan kaynaklanan kazalarda traktor
kullanilmasindan kaynaklanan kazalarda traktor veya romorkunda
bulunan kimselerin ugradigi zararlar ile yaya kusuru neticesinde
meydana gelen kazalar sigorta sirketlerinin yukumlulugu disindadir.
S.2. Tum ozel ve kamuya ait hastaneler bu kanuna gore trafik
kazasi sonucu gelen yaralilari tedavi etmekten sorumlu olduguna
gore, sehir ici ve disinda kaza sirasinda aracta olmayan fakat
kendisine arac carpip kacmis yayalar da bu haktan yararlanabilir mi?
Bu durumda sigorta sirketi iliskisi nasil kurulacaktir?
C.2. Karayollari Trafik Garanti Sigortasi Hesabi Yonetmeliginin
8 nci maddesinde, kaza yapan motorlu aracin saptanamamasi durumunda
k aza geciren kisilere saglik kurum ve kuruluslarinca verilen tibbi
mudahale ve tedavi giderlerinin karsilanmasi icin Karayolu Trafik
Garanti Sigortasi Hesabi Yonetmeliginde Degisiklik Yapilmasina
Iliskin Yonetmeligin 2 nci maddesi ile Yonetmeligin 11 nci maddesine
eklenen fikra uyarinca, tedaviyi yapan saglik kurum ve
kuruluslarinca duzenlenen fatura bedelleri, yapilan basvuru ekinde
hak sahibinin onayinin yer almasi kaydiyla, Trafik Garanti Sigortasi
Hesabi tarafindan dogrudan ilgili saglik kurum veya kurulusuna banka
araciligiyla odenecektir.
S.3. Tum hastanelerin acil servislerinde bu durumu aciklayan
bir duyuru vatandaslarin kolayca gorebilecegi bir duyuru panosuna
ilan edilmesi gerekmez mi?
C.3. Bu ve benzeri halki bilgilendirici duyurularin yapilmasi
insiyatifi hastane idarelerindedir.
S.4. Hastaneye yarali veya yakinlari tarafindan ibraz edilmesi
gereken evraklar nelerdir? Veya boyle bir zorunluluk var midir?
C.4. 2918 sayili Karayollari Trafik Kanununun 83 ncü maddesinde
belirtilen ve ilgili mercilerce duzenlenen kazaya neden olan aracin
zorunlu mali sigortasinin bulunup bulunmadigi, policeyi duzenleyen
sigorta sirketinin adi, police numarasi, kaza geciren kisi ve
kisilerin isimlerinin yazili oldugu trafik kaza tespit tutanagi,
trafik kaza tespit tutanaginda kaza geciren kisi veya kisilerin
isimlerinin yazilmamis veya eksik yazilmis olmasi halinde de resmi
veya Bakanliktan ruhsatli ozel ambulans ekibi personeli ile diger
saglik kurum ve kuruluslari tarafindan tutulan rapor, kayit, tutanak
veya ilgili diger belgeler, kaza sonrasi tedaviyi gerceklestiren
saglik kurumu tarafindan fatura ekinde odeyici birime
gonderilecektir.
S.5. Vatandaslarin cogu bu haklardan habersiz. Bilinclendirmek
icin yazili veya gorsel basinda bir kampanya yapilmasi gerekmez mi?
C.5. Vatandaslari haklari konusunda haberdar etmek uzere
Bakanligimiz bunyesinde cesitli faaliyetler yurutulmektedir. Gorev
alani bu faaliyet ile sinirli cesitli birimler mevcuttur.
S.6. Toplu tasim araclarinda ve sehirler arasi yolcu
otobuslerinde vatandasin kaza sonucu yaralanmasi veya olmesi
sonucunda aracin sigorta belgesi ve kaydini hastaneye ibraz etme
sorumlulugu kime aittir. Ya faili mechul bir kaza ise polis
tarafindan da kazaya karisan arac bulunamadi ise vatandas ne
yapmalidir?
C.6. Karayollari Trafik Garanti Sigortasi Hesabi Yonetmeliginin
8 nci maddesinde, kaza yapan motorlu aracin saptanamamasi durumunda
kaza geciren kisilere saglik kurum ve kuruluslarinca verilen týbbi
mudahale ve tedavi giderlerinin karsilanmasi icin Karayolu Trafik
Garanti Sigortasi Hesabi Yonetmeliginde Degisiklik Yapilmasina
Iliskin Yonetmeligin 2 nci maddesi ile Yonetmeligin 11 nci maddesine
eklenen fikra uyarinca, tedaviyi yapan saglik kurum ve
kuruluslarinca duzenlenen fatura bedelleri, yapilan basvuru ekinde
hak sahibinin onayinin y er almasi kaydiyla, Trafik Garanti Sigortasi
Hesabi tarafindan dogrudan ilgili saglik kurum veya kurulusuna banka
araciligiyla odenecektir.
S.7. Aracin bagli oldugu sigorta sirketi muhatap olduguna gore;
Suclu olan sigorta sirketi kimdir? Kazaya karisan her iki aractan
herhangi birinin sigorta sirketi mi? Boyle durumlar icin hastanenin
anlasmali oldugu bir sigorta sirketi mi zararlari karsilayacaktir?
C.7. Sigorta sirketlerinin var olus amaci, teminat paketleri
dahilinde, guvence verdikleri gercek ya da tuzel kisilerin
zararlarini replase etmektir. Bu durum sigorta sirketinin suclu
olmasindan degil, suclu olan bir tarafin guvencesini ustlenmesinden
kaynaklanmaktadir. Bu anlamda, sigorta yaptiran taraf ile sigorta
sirketi, meydana gelen trafik kazasinda muteselsilen sorumlu
olurlar, sigorta yaptiran kisi bu sorumlulugunu primlerle, sigorta
sirketi ise trafik kazasi sonrasi meydana gelen zararlari karsilama
ile yerine getirilir.
291 8 sayili Karayollari Trafik Kanunu'nun 98 nci maddesinde;
Motorlu araclarin sebep olduklari kazalarda yaralanan kimselerin
veya bu yaralanma sonucunda saglik kurum kuruluslarinda yapilan ilk
yardim, muayene, tedavi giderleri ile tedavinin gerektirdigi diger
giderleri aracin zorunlu mali sorumluluk sigortasini yapan sigorta
sirketi tarafindan, sorumluluk oranlarina gore odenmesi hukme
baglanmisitir. Sigorta mevzuati geregi sigorta sirketleri, kazada
zarar goren ucuncu sahislara ait tedavi giderlerini, sigorta
policesinde belirtilen teminat limitleri ve kaza tespit tutanaginda
belirlenen kusur oraninda karsilanmaktadir.
S.8. Eger kazaya karisan aracin sigortasi bitmis veya
yenilenmemis ise durum nedir?
C.8. 2918 sayýlý Kanunun 108 nci maddesinde belirtilen ozel
kosullarin ortaya cikmasi ve teminati saglayabilecek herhangi bir
sigorta sirketinin bulunmamasi durumunda kazada zarar goren
kisilerin magduriyetini gidermek uzere Karayolu Trafik Garanti
Sigorta Hesabi kurulmustur.

Bilgilerinize rica ederim.

Huseyin BUYUKKAYIKCI
Genel Mudur a.
Genel Mudur yardimcisi


mail olarak gelmiştir...
L
21 yıl
lütfen yardım
herkese iyi akşamlar...aldığım derginin cd sinden ne yüklediğimi hatırlamıyorum..ama explorer hata vermeye başladı..internete bağlanır bağlanmaz bir sürü reklam penceresi açılmaya başladı...artı explo. bir süre sonra hata verip kapanmaya başladı.ve pc çok yavaşladı...ad-aware se personel diye bir program kurdum normalde kendiliğinden çalışması gerekiyormuş ama ben internete girdikten sonra programı açıp next liyorum..biraz etkisi oluyor..ne yapmalıyım?expl. silip tekrar baştan yüklesem sorun çözülürmü..şunu söylemeyide unuttum..program files ta ınternet optemizer diye bir dosya var onu siliyorum ama silinmiyor..içindeki dosyaları silip sonra tekrar silmek istedim olmadı:( sanırım reklamlar bu dosya yüzünden çıkmaya başladı..pc konusunda iyi değilim...
L
21 yıl
Flüorit Maddesi ve Tehlikeleri
Yazıyı hazırladığım tarih 08 Kasım 2002 / Ankara.
> > >
> > > Sevgili Arkadaşlar,
> > >
> > > Okuduğum anda çok ilgimi çeken aşağıdaki bu konu Almanya'da
kendi
> > > vatandaşlarını aydınlatmak ve bilgilendirmek için çaba harcayan
> > > Johannes Holey adlı bir yazarın kitabında yer alıyordu. Kitabın
> > > adı "Bis zum Jahr 2012 - Der Aufstieg der Menschheit" ( 2012
> >yılına
> > > kadar - İnsanlığın yükselişi ). Bu kitabı temin etmek isteyenler
> > >www.amadeus-verlag.com adlı internet sitesinden veya Almanya'da
> >bir
> > > kitapçıdan sipariş ederek temin edebilirler. Kitabın türkçesi
> > > maalesef yok. Bu kitap, insanlığın ve dünyanın önümüzdeki
yıllarda
> > > yeni bir zamanın içine gireceğini, bunun için kişisel olarak
> > > hazırlanmanın bilgilerini okurlarına sunuyor. Bu konuları
> >açıklarken
> > > de günümüzdeki kültürlere, ülkelere ve nihayetinde insanlara
> > > yapılan; Bilinç manipulasyonu, Ruhsal yönlendirmeler , Hızlı
> > > kapitalizm, Yeni Dünya Düzeni, Dünya çapında gözetlemeler,
Yayın-
> > > Basın yönlendirmeleri, Günlük-Uzun-Kısa-Kişisel politik
> > > manipulasyonlar vs. gibi konulara da değinmeden edemiyor.
> > > Bu tarz konuları son bir kaç yılda bizde sayın Oktay Sinanoğlu,
> > > Metin Aydoğan, Atilla İlhan gibi aydınlarımızdan Türkiye'de
> > > yasaklanmadan yayınlanan kitaplarından okuyoruz. Bu konulara
artık
> > > çok şükür yabancı değiliz ve önlemlerimizi toplum olarak
> >aldığımızı
> > > ümit ediyorum.
> > > Benim bu yazıyla amacım almanca diline veya bu konuya vakıf
> >olmayan,
> > > bu tarz kitapları okuyamayan arkadaşlara, bu kitapta yazılı olan
> > > önemli bir bilgiye sahip olmaları ve bu sayede konu hakkında
> > > araştırma yapmaları için bir fırsat tanımak. Ayrıca kafalarında
da
> > > bir soru işareti bırakmaktır.
> > > Kitabın 135. sayfasındaki "Bilinç Manipulasyonu" adı altında
> >işlenen
> > > konunun türkçe çevirisi şöyle.
> > >
> > > BİLİNÇ MANİPÜLASYONU:
> > > Bilinç manipulasyonu "Flüoritli Su" sayesinde, toplumların
dayanma
> > > gücünü, kaybettikleri özgürlüklerini indirgemek, onlara rahatça
> > > hükmetmek ve kontrol altına almak amacıyla uygulanır. " Her kim
> >bir
> > > yıldan fazla bir süre boyunca vücuduna flüoritli su alırsa, o
kişi
> > > hem ruhsal hem de fiziksel olarak eskisi gibi değildir."
> > > "ZeitenSchrift" dergisi (http://www.zeitenschrift.com/) 1999'un
> > > 22.sayısında "Suyun kötüye kullanılması" adlı bir haber
yayınladı.
> > > Ve Jim Keith'in "Bilinç kontrolü" ("The American Mercury"
> >dergisinde
> > > hangi sayısı bilinmiyor ve "Contact" dergisinin 31.01.1995
yılında
> > > yayınlanan sayısında) adlı yazısından alıntılar yaptı: Halbuki -
> > > bunu gerçekten kararlılıkla ve açıklıkla söylüyorum- suyun
> > > flüoritlenmesinin gerçek sebebi çocuk dişlerine iyi geldiği için
> > > değildir. Gerçek sebebi bu olsaydı o zaman daha basit, daha
ucuz,
> > > daha etkili ve başka imkanlar kullanılınırdı.
> > > Suyun flüoritlenmesindeki gerçek amaç, toplumların
> >hükmedilmelerine
> > > ve kontrol altına alınmalarına, kaybettikleri özgürlüklerine
karşı
> > > dirençlerini azaltmak için yapılmaktadır.
> > > Beynin sol lobunun arkasında küçük bir beyin dokusu vardır. Bu
> >doku,
> > > bireyin gücünden ve hükmedilmeye dayanmasından sorumludur. Bu
> >beyin
> > > dokusunu, yok olup giden küçük miktarlardaki flüorit
dozajlarıyla
> > > yavaş yavaş zehirlemek ve uyuşturmak, belirli bir zaman sonra
> > > bireyin gücünü herhangi bir hükmetmeye karşı dayanmasını azaltır
> >ve
> > > onu yönetmek isteyenlerin arzularına boyun eğmesini
kolaylaştırır.
> > > "Bana bu büyük plan, büyük bir kimya endüstri sanayisi olan ve
> > > zamanında Nazi harekatında önemli bir yer tutan Farben (
> > > I.G.Farben ) kimya endüstrisinde çalışan alman bir kimyacı
> > > tarafından anlatıldı.
> > > Bunları size 20 yıldan beri flüoritle Kimya, Biyokimya, Ruhbilim
> >ve
> > > Pataloji dallarında araştırma yapan bilim adamlarının bütün
> > > ciddiyeti ve dürüstlüğüyle söylüyorum. Her kim bir yıldan fazla
> >bir
> > > süre boyunca vücuduna flüoritli su alırsa, o kişi hem ruhsal
hemde
> > > fiziksel olarak eskisi gibi değildir."
> > > Flüorit'e dair daha söylenmesi gerekenlerden bir diğeri de;
büyük
> > > endüstrilerin size bu yüksek orandaki zehiri en ucuz şekilde
> > > vermeleridir. Diş çürümelerini veya erimesini engellemek için
> > > kullanmış olduğunuz diş macunlarının biyolojik sisteme yarardan
> >çok
> > > zararı vardır (diş macununun köpüğünü kaç dakika ağzınızda
> > > tutuyorsunuz ve neden? ). Dişleri fırçalama esnasında istem dışı
> > > sindirim sistemine inen flor izleri ayrıca bağırsak florasını
> >zayıf
> > > düşürmekte hatta oymaktadır.
> > > İşte kitapta yer alan konu böyle arkadaşlar. Tesadüf bu değil
ya!
> > > İstanbul'da çalışan bir bayan doktor arkadaşıma bu konuyu
> > > anlattığımda tüyleri diken diken bir vaziyette
> > > 'Biliyormusun hastanemizde çocuklarda 3 aydan başlamak
suretiyle 7
> > > yaşına kadar "Flüorit tedavisi" uyguluyoruz' dedi. Peki bu
> >tedaviyi
> > > niye uyguluyorsunuz dediğimde. 'Çocuklarda diş erimesi ve diş
> > > çürüğünü tedavi etmek, flüorit oranı az olan çocuklarda bunu
> > > artırmak için' dedi.
> > > Bende uyanan merak şu: Bunlar kimler tarafından niye
> > > uygulandırılıyor? Gerçekten doktorlarımız, kimyagerlerimiz ve
> > > araştırma laboratuvarlarımız bu kullanılan kimyasal maddeler
> > > hakkında yeterli bilgiye sahipler mi? Sahiplerde bazı şeyler
gizli
> > > mi tutuluyor? Flüoritin zararları bazı avrupa ülkerinde
> >bilinmesine
> > > ve uygulamadan kalkmasına rağmen neden ülkemizde bu konuda kimse
> >bir
> > > şey yazıp çizmiyor? Yoksa bazı araştırmalar varda üstü örtbas mı
> > > ediliyor? Doktorlarımız diş eti hassasiyetlerini veya diş
> > > çürümelerine karşı flüoritli diş macunu tavsiye ediyor.
Türkiye'de
> > > bütün diş macunlarında bu madde var. Dişlere yararı flüoritten
> > > olduğu sanılıyor. Sakın bu diş macunlarının içerisinde, diş ve
diş
> > > etine flüoritin değilde, başka bir maddenin yararlı olduğu
> >olmasın?
> > > Böylece bilmediğimiz yararlı bir maddenin yanında, yararlı
> >olduğuna
> > > inandığımız flüorit bazlı diş macunlarını faydalı diye
kullanıyor
> > > olmayalım? Bu maddenin reklamı ülkemizde de öyle bir yapılıyor
> > > ki "flüorit=yararlı madde" gibi bir izlenim uyanıyor halkta! Bu
> > > madde sadece diş macununda yok. İçme sularında, çoğunlukla
avrupa
> >ve
> > > amerika da popüler olan yavaş yavaş ülkemizde de satılan ağız ve
> >diş
> > > sularında ve iyotlu tuzlarda mevcut.
> > > Yaptığım küçük bir araştırmayla bu konuya duyarlı olan başka
> > > arkadaşlarında internette yazılarını gördüm fakat kaynaklarını
ve
> > > kimin yazdığını bulamadım.Yazıyı ekliyorum;
> > >
> > > SULARA DİKKAT EDİN
> > > Şehir şebekelerinden gelen musluk suyu, ABD'de gittikçe artan
bir
> > > şekilde, ciddi bir sağlık sorunu haline geliyor. Halkın içtiği
> >içme
> > > suyunu kirletenler, sadece böcek öldürücü ilaçlar ve tarımsal
> > > runoff'lar (yağmurun emilmeyip toprak üstünde kalan kısmı)
değil.
> > > Çevresel Korunma Birliği EPA'ya göre, 30 milyon Amerikalının
> >musluk
> > > suyunda, tehlikeli kurşun düzeyi var.
> > > Musluk suyu, çeşitli kirletici maddeler içerebilir. Bunlar,
> >hastalık
> > > yapan bakteriler, radyoaktif partiküller, ağır metaller, benzin
> > > çözümleyicileri, endüstri atıkları, kimyasal atıklar ve sentetik
> > > organik kimyasallar ve dezenfekte edici yan ürünler olabilir.
> > > Yeraltı suları da toksik düzeyde radyonüklitler içerebilir.
> >Bunlar,
> > > uranyum, radyum ve radon gibi, doğada zaten bulunan radyoaktif
> > > maddeler ve su kaynaklarına yapışıyor.
> > > Bir su toksikoloğu olan Dr. William L. Lappenbusch'a göre, "İçme
> > > suyundaki radyonüklitler, o ortamdaki diğer tüm faktörlerden
daha
> > > çok kansere neden oluyor. Belki sadece böcek öldürücü ilaçlar,
> > > onların tehlikesine yaklaşabilir."
> > > Bazen hiç beklenmedik kirletici maddeler de, halka verilen su
> > > rezervlerine doğru kendilerine bir yol bulabiliyor. Örneğin
> > > California'da San Quentin Köyü'nde, 42 evin musluklarından akan
> > > sularda naftalin bulunmuş. Naftalin, güveleri yoketmek için
> > > kullanılan bir kimyasal, ayrıca benzin ve boya tineri gibi
petrol
> > > temelli ürünlerde kullanılıyor.
> > > Kirli içme suları, başka nedenlerle de kanser riskini
> > > yükseltebiliyor. Suda, zararlı organik ve inorganik kimyasallar,
> > > klorlama ürünleri, flüorit, radyoaktif materyaller, canlı
> > > organizmalar ve asbest gibi katı zerrecikler de olabiliyor.
> > > Onyıllardır, ağır kimyevi gübrelerin kullanımından meydana gelen
> > > nitratlar, yeraltı sularına karışıyor ve bebeklerde, oksijen
> > > yetersizliğine, ölüme neden olabiliyor. İçinde kurşun bulunan
içme
> > > suyu da, hem çocuklarda hem yetişkinlerde sağlık sorunlarına
neden
> > > olabiliyor. Bunların arasında, doğumsal sakatlıklar, öğrenme
> > > yetersizliği, yüksek tansiyon, zihinsel gerileme ve
iktidarsızlık
> >da
> > > var.
> > > Eski su tesisatından kurşun sızıp sulara karışabiliyor. Musluk
> > > suyunda bulunan kurşun, bakır ve diğer ağır metaller, bedenin
> > > dokularında toplanıyor ve sonunda da kronik ağır metal
> >zehirlenmesi
> > > meydana getirebiliyor. Ayrıca, sudan bedene giren toksinlerin %
> > > 70'inin de, banyo sırasında cildimizden içeriye sızdığını
> > > unutmamakta yarar var.
> > >
> > > KLORLU SU
> > > Tabii sularla bulaşan, tifo, kolera, salmonella gibi
hastalıklara
> > > karşı, klorun büyük bir rol oynadığına hiç kuşku yok belki ama,
> > > milyonlarca insanın kanser riskini artırdığı da bir gerçek.
> > > 1992 yılında International Journal of Epidemiology Dergisi'nde
> > > yayımlanan bir Norveç araştırmasına göre, klorlanmış içme suyu
> >ile,
> > > kolon (kalın bağırsak) ve rektal (makat) kanser vakalarındaki %
20-
> >40
> > > artış arasında ilişki var.
> > > Ayrıca Harvard Üniversitesi ile Wisconsin Tıp Okulu'nun
yaptıkları
> > > ortak bir çalışmaya göre, uzun süre klorlu su içen insanların,
> > > rektal kansere yakalanma riskleri %38, mesane kanserine
yakalanma
> > > riskleri ise %21 artıyor.
> > > Klor, sudaki organik maddelerle etkileşime girdiği zaman,
> > > trihalomethane denilen, toksik ve karsinojenik kimyasal
bileşimler
> > > oluşuyor. Bunlardan iki tanesi, kloroform ve trikloroetilen.
İkisi
> > > de, kanser nedeni olarak, ürkütücü maddeler.
> > > Bir zamanlar anestezi amacıyla kullanılan kloroform, 1976'da,
FDA,
> > > yani ABD'de ilaç ve gıdaları onaylayan kurum tarafından
> >yasaklanmış.
> > > Nedeni de kansere neden olan özellikleri. Trichloroethylene ise
> > > birçok ilaç imalatı işlemlerinin toksik bir yan ürünü.
> > > Bu konuyla ilgili olarak çok önemli bir nokta var. Kloru
solumanın
> > > getireceği tehlikeler, klorlu su içmenin getireceklerinden çok
> >daha
> > > fazla olabilir. Çünkü bir duş sırasında solunan veya cilt
yoluyla
> > > emilen kloroform (klorlanmış sudaki en yaygın zehirli kimyasal)
> > > miktarı, klorlanmış içme suyundan alınandan tam altı kat fazla
> > > olabiliyor. Bunu, International Health News Dergisi söylüyor ve
bu
> > > şekilde kloroforma maruz kalma, duş yaparken pencereyi açık
tutmak
> > > veya suyu karbon filtresinden geçirmekle, %30 azaltılabiliyor.
> > >
> > > FLÜORİTLİ SU
> > > Flüorit, toksik etkisi açısından, "sadece arsenikten daha az
> > > zehirli" bir madde ve sağlığa verdiği zararlar gittikçe daha çok
> > > kanıtlanmasına karşın, 1950'li yıllardan beri, düzenli olarak
> >musluk
> > > sularına ve diş macunlarına katılıyor. Ayrıca suya en yaygın
> >olarak
> > > katılan flüorit bileşimleri, aslında, fosfat kimyasal gübre
> > > üretiminin, rafine edilmemiş, toksik atık ürünleri. Üstelik, ta
> >1953
> > > yılında bilimadamları, flüorit katılmış suların, çocuklarda diş
> > > çürüklerini önlemediğini kanıtlamıştı.
> > > Bilimsel araştırmalara göre, flüorit tüketimi, kanserle ilgili
> > > olarak, katmerli tehlikeler yaratıyor. Aslında flüorit, çok çok
> > > küçük miktarlarda bile, normal insan hücrelerini kanserli
> >hücrelere
> > > dönüştürebiliyor. Ayrıca, flüoritli suyun, 20 yaşın altındaki
> > > erkeklerde altı kez daha fazla kemik kanserine neden olduğu
> > > saptanmış.
> > > Flüorit ayrıca, kansere neden olan diğer kimyasalların etkisini
de
> > > artırabiliyor. 14 yıllık verileri inceleyen Ulusal Kanser
> >Enstitüsü
> > > çalışmasına göre, flüorite normalden daha fazla maruz kalmak,
ağız
> > > ve gırtlak kanseri oranlarını %50'ye kadar artırabiliyor.
> > > Dr. John Yiamouyiannis, artık klasikleşmiş olan bir
çalışmasında,
> >30
> > > yıl boyunca, flüorit katılmış su kullanan 10 kentle, katılmamış
su
> > > kullanan 10 kentin, kanserden ölüm oranlarını karşılaştırmış ve
> > > suları flüoritli olan kentlerde 17 yıl içinde kanser oranının,
> > > özellikle de 45 yaşından büyük kişilerde %10 arttığını saptamış.
> > > Flüoritli su, aslında 14 Avrupa Ülkesi, Mısır ve Hindistan'da,
> >halk
> > > sağlığı için fazla toksik olması nedeniyle yasaklanmış olmasına
> > > karşın, ABD'de halâ kullanılıyor. Unutulmaması gereken birşey
daha
> > > var, içme sularındaki flüoritin üstüne, diş macunlarındaki, ağız
> > > çalkalama sularındaki, jellerindeki, tabletlerindeki, bilumum
ağız
> > > ürünlerindeki flüoritler de ekleniyor.
> > > Bu yazılanların sizlerin ve halkımızın bilinçlenmesi için
olduğunu
> > > lütfen unutmayın! Bu yazıyı gönderebildiğiniz kadar çok
> >arkadaşınıza
> > > gönderin ki araştırsınlar. Bilgisayarı olmayan arkadaşlara veya
> > > yakınlarınıza bu konu hakkında bilgi verin. Yalnız yazının
başında
> > > da belirttiğim gibi önce daha detaylı bir bilgi sahibi olun.
Varsa
> > > doktor veya kimyacı arkadaşlarınızdan bilgi toplayın. Onların
> > > düşüncelerinden ve araştırmalarından faydalanın. Eczacı
> > > arkadaşlardan veya diş hekimi arkadaşlardan çocuklarımıza
> > > kullandırttırılan flüorit tabletleri hakkında bilgi isteyin. Bu
> > > tabletleri dağıtan firmalardan doktor arkadaşlar daha detaylı
> >bilgi
> > > ve kaynak istesinler. Bu firmaları araştırın. Üzerinde yabancı
> > > hayranlığı ve manipülasyonu gerçekleşmemiş kimyager veya
> > > laboratuvarlardan analizler yaptırtın, bilgi edinin. İnanın
bana,
> > > doktor arkadaşlarımız dahi bu maddelerin vücudumuzda
yarrattıkları
> > > kalıcı hasarlardan haberdar değiller. Bir diş doktoru
> > > arkadaşım "Labarotuvarlarda inceleniyor ve bize gerekli olduğu
> > > söyleniyor" diyor! Bir çok doktorumuz görevlerini
araştırmalardan
> > > yoksun, soruşturmadan, kabullenerek, yarım bilgiyle
> > > gerçekleştiriyorlar. Bari siz bu konular hakkında bilimsel
> >yayınları
> > > okuyun ve araştırın! Lütfen armut piş, ağzıma düş yapmayın!
Doktor
> > > hanım veya doktor bey biliyordur diye kestirip atmayın. Sorun ve
> > > araştırın. Ancak bu sayede bilgi size gelecektir! Bu sizin
> > > sağlığınız ve bundan daha kıymetli bir şeyiniz yok.
> > > Bu konuyla ve sularla ilgili başka çeviriler elinizde varsa
lütfen
> > > sizlerde bilgilerinizi benimle paylaşın. Bu yazdıklarım
> >başlangıçta
> > > korku uyandırabiliyor ama korkmayalım. Korku, sevginin olmadığı
> > > yerde olur. Bilginin olmadığı yerde cahillik, ışığın olmadığı
> >yerde
> > > karanlık vardır. Bunları değiştirmek bizlerin elindedir. Bu
> >değişimi
> > > istersek yaratabiliriz.
> > > Hepimizin daha bilinçli ve sağlıklı yaşayabilmesi niyetiyle.
> > >
> > > Almanca kaynak arayan arkadaşlar için Flüoritli suyun
tehlikeleri
> > > üzerine yayınlanan önemli
> > > 2 kitabı temin edebilirler.
> > > Bücher: Fluor
> > > Yazar: Bruker, Dr. MO
> > > Vorsicht Fluor! ( Dikkat Flüorit! )
> > > Das Kariesproblem, Fluoridtabletten, Fluoridlacke,
> > > Kochzalzfluoridierung
> > > in sehr vielen Zahnpasten, Zahnseiden, in manchem Kochsalz usw.
> > > befindet sich Fluor zur Eindämmung von Karies usw. Zahnkaries
ist
> > > aber keine Fluormangelkrankheit, trotzdem wird die Verabreichung
> >von
> > > Fluor weltweit propagiert. Die Fluoridierung ist zu einem
> >Politikum
> > > geworden, bei dem es nicht so sehr um medizinische Fragen,
sondern
> > > um wirtschaftliche Interessen geht. Das Buch wurde deshalb auch
> > > heftig attackiert – die Inhalte konnten bis heute jedoch nicht
> > > widerlegt werden
> > > 424 S., geb.,
> > > Art.Nr. 00-2010
> > > Yazar: Yiamouyiannis, Dr. John
> > > Früher alt durch Fluoride ( Floritle erken yaşlanma )
> > > Immer wieder werden auch in der Bundesrepublik Stimmen laut, die
> > > nach einer Fluoridierung des Trinkwassers rufen, weil damit
> > > angeblich Zahnkaries eingedämmt werden könne. Zu welchen
> >Krankheiten
> > > die Trinkasserfluoridierung und die Verabreichung von
> >Fluortabletten
> > > in Kindergärten und Schulen führen kann, belegt der Autor in
> >seinem
> > > Buch eindeutig.
> > > 283 S., kart.
> > > Art.Nr. 00-2009
> > >
> > > SVEBO ( Sevginiz Ve Enerjiniz Bol Olsun )
> > >
> > > Ufuk Mercan


kaynak mail olarak geldi.......
DH Mobil uygulaması ile devam edin. Mobil tarayıcınız ile mümkün olanların yanı sıra, birçok yeni ve faydalı özelliğe erişin. Gizle ve güncelleme çıkana kadar tekrar gösterme.