Dizilerde diyaloglar ve sahneler öne çıkabilir. Ama sinemada konu bütünlüğü olmadan sadece bu yöntemle film çekmeye çalışmak olmuyor. İlk yarısı yine bir şekilde gitmiş ama ikinci yarısı hem tempo anlamında hem de devamlılık anlamında felaket. Üstelik bunlar olurken ilk filmin üzerine geçirilmiş kopya kağıdı çok belli oluyor. Yine aynı yöntemle seyirciyi güldürme çabası fazla hazırcı bir tavır. İrem Sak'ın da filme en ufak katkısı olmadığını söylemem lazım.
Feyyaz Yiğit ve Aziz Kedi özellikle Gibi dizisiyle iyi iş başardılar. Ama özellikle dizinin de son sonundaki abartılar, sevildik öyleyse daha fazlasını yapalım coşkusu bu filme de fazlasıyla geçmiş görünüyor. Filme gülünür mü, elbette ki. Ama gülmekten daha fazlasına da ihtiyacımız olduğu kesin.
Film net kötü. Çok klasik, ilkinin altında kalan devam filmi.
İşin bir diğer sinir bozucu tarafı şu, aileyle izlenemeyecek seviyeye çekmişler bir de. Bazı diyaloglar yüzünden... O sahnelere ne gerek vardı? En azından eş dostla izlenirdi ilki gibi. Bu öyle de değil.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Fulton -- 12 Mayıs 2024; 5:4:5 >
Hocam ilk film de ailecek izlenecek seviyede değildi ki. Çok fazla ve gereksiz bir şekilde ağır küfür bombardımanı vardı filmde. Komik de değil dümdüz küfür ve bol bol.
< Bu ileti iOS uygulamasından atıldı >