hata cpu da degilde yazilimdada olabilir. Yazilimdaki kararsizlik. Yazilima yapilan müdahalelerde bilgisayarin hata vermesine neden olabilir. Umarim anlata bilmisimdir, benzetmem yerinde olmustur :) |
Size M. Scott Pack'in "Az seçilen yol" kitabını öneririm. En azından ülkemizde doktorlar ve kendisine doktor diyen bazı şarlatanlar tarafından "deli" denilenlerin bazen çok akıllı olabileceğini, "şizofren" denilenlerin alakası bile olmayacağını bir psikoloğun ağzından okuyun. Doğru teşhis ve hastayı tanımak çok önemli, size gerçekten "işinin ehli" insanlar ile bağlantı kurmanızı öneririm. @^rof Keşiş örneği güzel bir örnek fakat psikolog değilim maalesef (olmak isterdim), bilemiyorum bir insan acıya karşı bile duyarsızlaşabilir mi... Benim bahsettiğim daha çok "olumsuz" pekiştirme yoluyla bir insanın kolayca yapabileceği şeyleri yapamayacak duruma gelmesi ile, veya "bilinçaltındaki" bazı durumlar ile ilgili aksaklıkların "olumlu" tecrübelerin artması ile ve bilinçaltındaki sıkıntıların giderilmesi ile çözülebileceği... Ama insanın hastalık/sağlık durumunun bile psikoloji ile alakalı olduğunu düşünüyorum ve en basitinden "kanser" hastalarının "moral" ile hastalıkları daha kolay yenebildiklerini biliyoruz. Bilinçaltı çok ilginç bir konu, beyin vücudu yönlendiren organ olduğu için eğer beyni kandırabilirseniz "acı" gibi durumları da kontrol edebilme şansı olabilir. Derin hipnoz ile bazı komik durumlar gerçekleşebiliyor zaten, üşümüyorken üşüyor gibi hissedebilirsiniz mesela. Bu da beynin "yanıltıcı" olabileceğine dair bir diğer örnek, ama sınır nedir bilemiyorum... |
bilime göre konuşalım. Öncelikle her şey beyinde olup bitmektedir. Psikolojik sıkıntıların temel kaynağı beyindir. Zaten bilimin hiç bir dalı ruh kavramını ispat etmemiştir. Psikoloji, biyoloji veya tıp dalları ruh kavramını tanımaz. Bana göre bu Dünya'da ruhla bir işimiz yok. Ruh öbür Dünya'da lazım olan bir şey. Benim vücudum öldüğünde bile ölmeyen bir kavram zaten hastalanamaz. Hani ruh hastası derler ya. Sonsuza kadar var olan bir şey hasta olabilir mi? Kısaca psikolojik sorunlar beyinle ilgilidir. Beyin sadece hareketleri yönetmez. Bilinç, bilinç altı, ego, süper ego vs bir sürü unsurun bileşimidir. |
Bu raporu gördükten sonra başka bir psikolog görmenizi tavsiye ederim. Hala Rorschach ile tanı koyulduğundan haberim yoktu açıkçası. Geçmişte kaldığını umuyordum. Tavsiyem, bilişsel-davranışsal terapi uygulayan bir psikolog ya da psikiyatriste gitmeniz olacaktır. |
Tamamen aynı görüşteyim ve bu çok önemli. Üstüne, eğer o doktordan da fayda görmez iseniz kendinizde "bu doktorların söyledikleri yapılmaz" önyargısının oluşmasına izin vermeden bir başkasını deneyiniz. Çünkü bu hayatınızı ilgilendiren çok önemli bir konu ve bazı doktorlar bazı hastalara "ruh sağlığı" konusunda yardımcı olamazlar, "insan" faktörü... İsterseniz tavsiyede de bulunabilirim. |
bahseden olmuş mudur arada bilmiyorum ama beyin sapasağlamken hastalık olur bunun sebebi bakış açısı farklı olması topluma göre örnek olarak narsizim beyinde kusur yoktur fakat yetiştirlme tarzı o düşünceye sokmuştur. |
her fonksiyon düzgünse psikolojik rahatsızlık olmaz. |
öncelikle geçmiş olsun. buradan dan dun konuşmak kesinlikle doğru değil ve olamaz öncelikle onu belirteyim. yani sizi tanımadan etmeden yorum yapmam kesinlikle psikoloji bilimine aykıdırıdır, gerçek yorumlar yapmaktan da uzak bir yaklaşımdır. rorschach testinin hala kullanıldığını bilmiyordum açıkçası, bu da bana bir sürpriz oldu. benim size önerim sizinle birebir ilgilenecek bir uzman klinik psikologa gitmeniz olacaktır. gideceğiniz psikologun ''klinik'' yüksek lisansını yapmış olmasına dikkat edin. beraberiniz de bu raporu da götürün. çünkü bakırköy dahi olsa devlet hastanelerinde yeterince ilgi gösterilemiyor. özel kliniği olan psikologlar sizinle daha detaylı ve daha ilgili şekilde ilgilenecektir. sıcak fırsatlardan tanıdığım kadarıyla idinizle hareket eden birisisiniz. bir şeyi almak istiyor veya yapmak istiyor ve anında yapıyorsunuz. sizin hakkınızda forumdan yapabileceğim en analitik yorum bu olabilir, ötesine geçemem dediğim gibi burdan ne kadar çok şey söylersem o kadar yanılırım. test, gözlem ve görüşme gerektirir yüz yüze bakmayı gerektirir sizi tanımak. ilaçla yetinmeyin kesinlikle uzman bir klinik psikologa gidin. hiçbir psikiyatrik veya psikolojik rahatsızlık sadece ilaçla tedavi edilmez. ilaç sadece semptomlara yöneliktir, psikolojik rahatsıtsızlık için terapi şarttır. |
tuvnera geçmiş olsun çok üzüldüm:( |
Ruh insana hastalık vermez.Hastalık veren beyin ve düsüncelerdir.Beyninle ruhunu birleştiremezsen onunla beraber gelen piskolojik rahatsızlıklarıda yasamak zorunda kalırsın. Ask bile beyinde oluşuyor demişsin,evet doğru beyinde oluşur.Ancak atladıgın birşeyler var.Neden beynimizde böyle birşeyin oluşmasına müsade eden birşeyler var ? Herşeyin beyinde oluştuguna birşey diyemem,ancak beynimizde neden böyle hormonların oldugunu sorarsak iş değişebilir. Aslında bütün inanclarında temelinde bu felsefe yatar.Dedigim gibi ruh insana hastalık vermez.Hastalık düşünce gücüyle olur.Bunu kullanmak senin elinde.Sapasaglam bir insanın düsünce gücüyle cok yoğun piskolojik rahatsızlıklar geçirmesi doğru,ancak hastalıktan solmuş insanında düsünce gücüyle iyileşmeside bir gercek.Bu senin beynini ve ruhunu nasıl kullanabildigine baglı.Bunun spirituelizmdeki temeli "aydınlanma" dır. Spirituel ve metafizik inanc sistemine sahip insanların cogu piskolojik rahatsızlık geçirmez.Her ne kadar inanmayanlar olsa dahi insana birşey kattıgı gercegini değiştirmez,ve öyledir. Sevgiler. |
Yaşamımızdaki bazı olumsuz olayların beynin belli bi' bölgesini tetiklemesi. ![]() |
insanın hafsalası denen beyni melekeleri bir takım gerçekleri olduğu gibi kabul edemez.
kişinin örnek aldığı roller ve bu rollerdeki yaşama adaptasyon süreçleri kişinin beyni fonksiyonları ile ilgili değil. temelde bir kimse ne olmak istediğine karar verdiğinde kişinin gerçekleri denen psikolojik değerleri de etkilenmeye başlıyor.
kendisinden farklı bir rolu değer olarak elde etmek çabası ve bu değer için gösterilen çabanın boşa gitmesi beyni rahatsızlıklar olmasa da psikolojik rahatsızlıklara yol açıyor.
süpermen olmak isteyen bir çocuğun bunu amaç haline getirmesi ancak uçamayacağı gerçeğiyle yüzyüze kalması gibi. yalnız bu durum düzeltilebilir anksiyetelerden kabul edilmekte. düzeltilemeyenler ise baskı altında oluşturulmuş rol dağılımları.
en temel değerleri dini, milli veya aile baskısı ile zorlamalarla kurulmuş olan çocuklarda oluşan rol çatışmalarında ise ileride bu kavramlara karşı düşmanca tavırlar baş göstermekte.beyni olmayan psikolojik yıkımlar da temel de bu rol dağılımından oluşmakta.