Manuel ile otomatik farklı olabilir mi ki ? benim alışkanlıktır, arabayı önce hareket ettiririm, o ara kemeri takarım.. Yani ben her zaman kemer takılı olmadan hareket ediyorum ve frenin devreden çıkmaması gibi birşey olmadı.. |
Sn. Ugur31, Manuel viteste emniyet kemeri zorunluluğu yok. Sadece otomatikte bu kural var. Sevgiler |
Çok ilginç bir durum, ilk önce hep geri vitese atmıyorum elbette Sn. Sabri Bey.. |
Tekrar araştirip bilgiyi duzelttim. Sadece otomatik vitese has bir durum emniyet kemeri şartı. |
Bence de sıkıntılı bir durum, kullanırken dikkatli olmak gerekiyor. |
Yakın zamana kadar piyasadaki her bi-xenon araçta ayrıca bir halojen ampul vardı, çünkü xenonların ilk açılma hızı ve ilk açıldığındaki şiddeti düşük olduğu için farlar kapalıyken selektör yapılmasına imkan tanımıyordu. Son zamanlarda anlık olarak ateşleme yapabilen balastlar ve far gücünü ilk andan itibaren maksimuma yakın verebilen ampuller üretildi. Mesela f10 5 serisinde bunlar var. Bence bu sistemden rahatsız olunuyorsa yapılması gereken h9'ları beyaz renkli olanlarıyla değiştirmek. Olaya diğer taraftan bakıldığında nasıl ki halogen ampullü sistemlerde hem-kısa hem uzun far yükünü çeken h4'ler h7-h9 konfigürasyonun yanında zayıf kalmaya mahkumsa, bi-xenonlar da tek başlarına halojen desteği veya tamamen ayrı başka bir xenon desteği olmaksızın uzun farlarda eşdeğer aydınlatmayı-menzili sağlamaları mümkün değil. Bu da gösteriş uğruna görüşten feragat etmek manasına geliyor. |
H9 ampulun soketini cikarirsak halihazirda mevcut olan perdeli sistem zaten uzun olarak calisacaktir. Bizim araclarda hem perdeli xenon yani uzun kisa yapan hemde ekstra uzun far h9 bulunmakta soketini sokunce herhangi bir uyari vermiyor aydinlatma problemi de olmuyor gayet basarili ekstra uzun far olmadanda. Bizzat denedim bu gece islak yolda;) |
sn. Kurzweil, sözkonusu güncellemeler servis iş emrinde yazdığı şekilde aynen aşağıdadır (ayrıca benim ufak tefek şikayetlerim ve deri bakım isteğim ile birlikte) < Resime gitmek için tıklayın > ayrıca daha önce bir soru daha sormuştunuz deri bakım ile ilgili, tarafıma Volvo TR'den gelen deri bakım ile ilgili hatırlatma maili şu şekilde; < Resime gitmek için tıklayın > bir de bir arkadaş deri bakımına şu kadar para mı verdiniz diye bir soru sormuştu, onu da ayrıntılarıyla cevaplamak isterim; deri bakımı ve başka şikayetimden dolayı polen filtresi değişimi ile birlikte oluşan servis faturası; deri bakım kiti ve bakımın uygulanması, polen filtresi işçilik 365 TL < Resime gitmek için tıklayın > sözkonusu deri bakım kiti (bir sonraki deri bakımı zamanı aynı kit üzerinden işlem yapılacağı için sadece işçilik ücreti olacak şekilde) < Resime gitmek için tıklayın > saygılar. |
Bugün kar, arabamı bir gafil avladı ki sormayın. Hem de dört mevsim lastiklerle: < Resime gitmek için tıklayın > Bir saat içerisinde tertemiz yollar beyaza büründü. Arabam evden uzakta değildi ve de yokuş inmeyeceğim için eve arabamla gitmeye karar verdim. Biraz da arabanın ve fabrika çıkış lastiklerin kar performansını merak ettim. Yola çıkar çıkmaz lastiklerin, kar da hiç bir işe yaramadığını anladım. Gaza bir dokunuş: patinaj, frene ufak bir dokunuş: ABS. Herhalde kabak lastiklerden sonra olabilecek en kötü lastiklerle karda ilerlemeye başladım. Biraz yokuş bir yolda ilerlerken, patinaja düşen tekerleklere yeterince çekiş gitmediğini anladığımda DSTC'yi devre dışı bırakmadığımı anımsadım. Hemen araç ayarlarından DSTC'yi devre dışı bıraktım ve çekişi özgürce ayarlamaya başladım. Bu yokuşu zor da olsa çıkmışken eski kasa bir Mercedes E serisinin, bildiğiniz düz yolda kaldığını gördüm. Arka tekerlekleri olduğu yerde patinaj yapıyordu. Daha sonraki yolum düzdü ve burayı kolay geçtim, ta ki çıkmam gereken ve karlı zamanlarda bir çok arabanın çıkamadığı, kaydığı, kaza yaptığı yokuşa gelene kadar. Bu yokuşun başına geldiğimde, önceki kasa bir BMW 5 serisi yokuşu çıkamamış ve geri geri geliyordu. Onun geçmesini bekledim ve yokuşa girdim. Arabam önden çekişli olmasaydı bu yokuşu hiç denemezdim bu arada. Haliyle en fazla zorlandığım yer burası oldu. Ön tekerler çok çabuk patinaja düşüyorlar ve araba yolun sağına doğru çekiyor. Tekerler neredeyse yola hiç tutunmuyor. Çok hafif gaz hareketleriyle ön tekerleri yoldan koparmamaya çalışarak, yokuşta kalmadan adım adım bu yokuşu da bitirmeyi başardım. Ardından bizim sokağa girdiğimde içim rahatlamıştı. Halbuki en kötüsü beni garaj kapısında bekliyormuş... |
< Resime gitmek için tıklayın > Garajın girişinde dik bir yokuş var. Buraya geldiğimde yokuşa girmeden garaj kapısının açılmasını bekledim. Ardından arabamı çok yavaş yokuşa soktum(yoldan sağa dönüyorum). Arabanın burnu bu dik yokuşa girer girmez siyah okların gösterdiği yerde yokuşa doğru epey kaydı. Direksiyonu hemen düzeltip freni biraz saldım ve araç düzeldi. Yokuşta hızlanmasın ve aracın poposu savrulmasın diye hafif frenle inmeye çalıştım(aşırı kaygandı). Fakat direksiyonu tam sağa çevirdiysem de araba direk garaj kapısının soluna doğru kaymaya başladı. Bu şekilde kesin garaj kapısına giriyorum. Bunun üzerine kontrolü tekrar kazanmak için freni tamamen bırakmak zorunda kaldım ve neyse ki araba burnunu toparlayarak garaja girdi. Tüm bunlar çok hızlı oluyor bu arada. Resme dikkat ederseniz yeşil ok ile gösterdiğim yer, fren yaptığım ve arabanın önünün nasıl (arabanın)soluna doğru kaydığının görüldüğü yerdir. Bu noktada araba, yokuşun doğal yönüne doğru(ilk kırmızı ok) kayıyor. Freni bıraktığımda ise ön tekerler kaymayı bırakıp yola tutunuyor ve zaten direksiyonu çevirdiğim yön olan sağa doğru(ikinci kırmızı okun gösterdiği yön) dönüyor. Resimde ön tekerlerin, yokuşa girdiğimden beri çizdiği zik-zaklı yola dikkat edin(arka tekerlerin izlediği yol neredeyse düz). Ön tekerler, fren ile inmeye çalıştığımdan ötürü, tamamen kayma halindeler ve eğer resimde görülebiliyorsa, freni bıraktığım yere kadar tekerlek izleri düzgün değil, ama freni bıraktıktan sonra tekerlek izleri görülebiliyor. Sizlerin de bildiği gibi, karlı yollarda frenleme bir işe yaramadığı gibi, çoğu zaman araçların kontrollerinin kaybedilmesine sebep olur. Garaja girerken yaşadığım bu ufak macera da, karlı yollarda fren kullanımının etkisine çok iyi bir örnek oluşturuyor. Özellikle acemi şoförler karlı yollarda frene asıldıkları gibi kontrolü kaybediyorlar. Bu durumlarda yapılabilecek en iyi şey motor freni kullanmaktır. Bundan daha iyisi ise kar lastikleri olmadan karla kaplı yollara çıkmamak olur. ![]() |
Aslında ilk yokuşu tırmanırken yola çıkmakla hata ettiğimi anladım. Hatta yoldaki müsait park alanlarından birine park edip eve de yürüyebilirdim. Ama arabayı karda sürmek arzum galiba daha ağır bastı. Ama arabamın, direksiyona cevap vermeyerek doğruca garaj kapısına ilerleyişi sırasında surat ifademi görmek isterdim doğrusu. Bu lastiklerle karlı yola çıkmak mı? Bir daha asla. < Resime gitmek için tıklayın > İşin ilginç yanı, bir de üst garajımız var ve eğer oraya çıksaydım bu kapalı garaj tehlikesini yaşamayacaktım. Ama kapalı garaja girmek bende öyle alışkanlık yapmış ki, üst garaj aklıma bile gelmedi. ![]() ![]() Bu da aracın altındaki lastikler: < Resime gitmek için tıklayın > Bir daha düşündüm de, kazasız belasız eve dönerek bir mucize gerçekleştirmiş olabilirim. ![]() ![]() ![]() |
Sayın razi5000, Şikayetlerinize bakarak aracınızın T4 veya T5 olduğu varsayımında bulunuyorum(Çift egzoz). Sormak istediğim şey; "Ön koltukta kablolama" ve "yakıt hattı" olarak yazılan durumların bir şikayetinize istinaden mi yoksa servis aksiyonu olarak şikayete gerek kalmadan mı yapıldığıdır. Birde bu işlemler yapılınca ne konuda iyileşme olmasını amaçlıyor. Bilgilendirirseniz sevinirim. |
Servis aksiyonu olarak yapiliyor. Temel amaç olası bir arızayı önlemek, kullanıcının farkedebileceği bir iyilesme veya degisiklik yok. |
Direksiyon pompasını nihayet değiştirttim ve arabanın sağ önünden gelen yavru köpek viyaklaması sona erdi :) Bliss konusunda aynı dertten muzdaribim hala. Olduk olmadık iki taraf da yılbaşı ışığı gibi yanıp sönüyor ... Yeni bir yazılım versiyonun geleceğinden bahsettiler serviste, onunla beraber bu hatanın giderileceğini düşünüyorlar, umarım hallolur. 2-3 dakika ısınmadan hareket edememe konusunda ise bir çözüm bulamadılar malesef. 1 dakika ısınma ile hareket ederken hala duracakmış gibi tekliyor:( Yazılımla bu da çözülür mü bilemiyorum... Enjektör adaptasyonu ile olabilir deniyordu ama enjektör de bi sıkıntı yokmuş... Bir de ön ve arka sensörler bazen kafasına göre, yolda giderken uyarı veriyor ama ekranda hangi sensörden olduğu görünmüyor. 10000 bakımda onu da göstermek gerekiyor... Yukarıdaki sorunlarla ilgili müspet çözümü olanları dinlemek isterim :) Selamlar |
Sn. razi5000, Ayrıntılı açıklamalarınız için teşekkür ederim. Volvo'nun Deri bakımıyla ilgili hatırlatma e-maili göndermesi çok doğru bir uygulama olmuş. Arabasının bakımına fazla özen gösteremeyen kullanıcılar için iyi bir hatırlatma. Ayrıca Volvo, deri garantisini bakım yapmış olma şartına bağlamakta haklıdır. Çünkü deri de, aynen araba gibi düzenli bakıma ihtiyaç duyar. Volvo derisinin çabuk yıpranmaya müsait olması ise ayrı bir mesele. Bakımlı bir deride, olmayacak bir yıpranma-yırtılma vuku bulursa garantide sorun çıkarmayacaklarını sanıyorum. Servisin, deri bakımı kapsamında, yeni bir orijinal bakım kiti kullanması ve ardından müşterisine vermesini beğendim(aynı fiyata bakım kitini vermeden de olabilirdi). Böylelikle yalnızca işçilik ücreti alınmış oluyor. Deri bakım kitini daha önceden almış olan kullanıcılar da, servis ziyaretlerinde bu bakım kitini vermek suretiyle deri koruma yaptırabilirler. Deri koruma yaptırmanın bedeli de, faturada görüldüğü üzre 90TL imiş(bence uygun). Deri bakım kiti de yine 90TL. Bu arada bakım kitinin kullanma talimatı bendekinden farklı. Kitapçığı değiştirmiş olabilirler. Son olarak da deri bakım kitinin, araçtaki tüm deri yüzeylere dolu dolu uygulanacak şekilde en azından 4 uygulamaya yetecek büyüklükte olduğunu hatırlatırım. Koltuklarınız yoğun bir kullanıma maruz kalıyorsa 3 ayda bir, bunun haricinde ise en azından 6 ayda bir deri bakımı yapmanızı ve ya yaptırmanızı tavsiye ederim. Saygılar |
|
Benim arabanın bagaj kapağı bölgesi de çamurlanıyor. Sanırım popo tasarımıyla ilgili bir durum. Aynadan bakınca tekerleklerden aracın dışına doğru epey bir su kalktığını görüyorum. Benim fikrim mud flaplerin işe yarayabileceği yönünde. Ama yine de çamuru tamamen önlemeyecektir. Denemeden kesin emin olamayacağınız bir şey. Bagajı açıp kapatırken gerçekten benim ellerim de çamurlanıyor. Gerçi kapatırken bagaj kapağını içindeki tutamaçtan kapatıyorum çoğunlukla ama bu seferde çok sert çekmek gerekiyor. Açarken de kapatırken de bagaj kapağı çok ağır. Bir bayan için özellikle hiç uygun değil. Kendi kedine açılan ve bir düğmeyle kapanan bagaj kapağı opsiyonu sunmak ne kadar zor olabilirdi anlamıyorum. Zaten bagaj kolları bagajın içine doğru epey bir yer kaplıyor. Bu alana otomatik bagaj sistemi hayli hayli girerdi. Şu arabanın bagajıyla ilgili söyleyecek olumlu bir şey bulamıyorum. Ya da buldum: Bagajı var! D2 S60'ınız toplamda bir 2.0TDI kadar yakacaktır. Daha az ya da fabrika verilerini yakacağını beklemememiz gerektiğini artık biliyoruz. Olur da daha az yakarsa ne iyi. Ama beklentimiz, daha az yakmayacağı yönünde olmalıdır. Saygılar |
Sn Kurzweil, %100 emin degilim, o yüzden de rahat degilim. Az önce sistemi tekrar denedim, aynalardan bakıyordum sanki beyaz yol çizgilerinde hafif renk degisikligi oluyordu. Yine de emin degilim. İlk fırsatta bir arkadaşımın beni beni takip etmesi ile deneyeceğim. |
sn le saux yaşadığınız sorunlar benim sorunlarımla bire bir aynı yaşadığım durumu paylaşmak gerekirse benimde aracımda sizinde bahsetiğiniz gibi direksiyon pompasından yavru köpek viyaklaması sesi geliyordu direksiyon pompası siparişi verildi florya meczar servisinde pompa takıldı fakat ses kesilmedi aracı bende zaten pek tatmin olmadığım florya mezcara bir daha götürmeme kararı aldım ve evo maslak servisine götürdüm ses ten bahsettim durumu anlattım ertesi gün beni aradılar aracınız hazır diye sordum sorun nedenmiş diye ufak bir farça bir yere sürtüyormuş onu düzelttik dediler ve şu ana sorunsuz bir şekilde çalışıyor demekki ben boşu boşuna hafatlarca direksiyon pompası beklemişim basit bir şekilde halledildi sizin behsettiğiniz sabah motoru ilk çalıştırdığımızda tekleme sorunu ise normal bir durum yani araç biraz ısınacakmış bu durumun turboya çok faydası varmış gibi temkinlerde bulundular dizel araçlarda genelde durum böyle imiş sensör sorunuda diğer arakadaşlarında yaşadığı bir sorun anlık tepki vermiyor |
Evet powershift aracım.
Ama tahmin edebileceğiniz gibi hiç trafiğe girmeden, dur kalkım olmadan elde ettiğim değerler bunlar...