Arama butonu
Bu konudaki kullanıcılar: 1 misafir
904
Cevap
52373
Tıklama
3
Öne Çıkarma
Cevap: Türkler neden domuz eti yemiyor (27. sayfa)
P
13 yıl
Yüzbaşı

quote:

Orijinalden alıntı: _nalmes_


alaycı uslupda sende vardın ama genel olarak senin icin demedim zaten.
tavşan hindinin leş yediğini gördünmü? zaten leş veya zararlı bir şey yiyen hayvan kesilip yenmez dinende bu böyledir.-hani arkadaşın dalgaya aldığı tavuk örneği bunun içindi- bakteri bulaşıyor derken bakteriler her yerde elinizde masada yerde her yerde ama tehlike meselesi? trişin kurdu 100 derecenin çok üstünde ölüyorlar. vede kurtçuğun pişmede ölmeme riski var. diğer bakterilerden biraz farklıdır. trişin sadece domuzda olmayabilir ayıda bile olabilir. bu yüzden yırtıcı hayvanlar leşçi hayvanlar dinen yasak. tavşanın leş yada yırtıcı olduğunu gördünmü? gerçekden merak ettim?

Yırtıcı hayvan yani vahşi hayvanlarda eti pişirmeden yada yeteri kadar pişirmeden yerseniz bu bakteri oluşur. Vahşi hayvan = tavşan,hindi,bufalo.
Ben tavşan leş yiyor demedim ondada bu bakteri var dedim.İngilizcen varsa şurda oku da anla.(normalde senli benli konuşulmasından nefret ederim ama sen bu tarz konuşunca bende böyle yazmak zorunda kaldım)

Bak burda demiş:http://en.wikipedia.org/wiki/Trichinosis

100 dereceyi nereden çıkardın :) Bak ne yazıyor aşağıda.Birşey diyorsan biraz araştırıp yaz bari uydurmadan. (atıyorsun bari destekli at) :)

All meat (including pork) can be safely prepared by cooking to an internal temperature of 165 °F (74 °C) or more for 15 seconds or more.



S
13 yıl
Yarbay

quote:

Orijinalden alıntı: benign2004
@Serdar
Benim sormak istediğim domuzun besin zincirindeki yeri nedir? Yani doğada sığır veya küçükbaş hayvanlar gibimi ? yoksa daha çok leşçil yani birçeşit geridönüşümü sağlayan hayvanların kategorisinde midir?

Düsünecek olursak hayvanlarin tümünün geridönüsüm üzerine üstlendigi roller vardir.

Domuzu büyük ve kücükbas otcullardan, yani herbivorlardan ayiran özellik hayvansal protein de tüketebilmeleri, yani et de yiyebilmeleridir, bu onlari omnivor yapar. Cok darda kalirlarsa, dogada; hayatta kalabilmek icin bir tavugun yaptigi gibi bir lesi tirtiklayabilir; hicbir mesajimda bunun aksini söylemedim zaten. Ancak bunu gidip de bir akbaba gibi tercih etmez. Yiyecek yeteri miktarda oldugu sürece, les yemez bu hayvanlar.

Geridönüsümde sigirlardan bir adim daha ileri diyebiliriz.

Ahir sartlarinda yetistirilen domuzlara ise bugday, arpa gibi bitkisel yemler kullanilir. Dolayisiyla zaten birer herbivor gibi yetisirler. Bugüne kadar yavrusunu yiyen bir domuz da görmedim, duymadim. Ölü ya da canli.



N
13 yıl
Yüzbaşı

quote:

Orijinalden alıntı: protar50

quote:

Orijinalden alıntı: C4

quote:

Orijinalden alıntı: protar50

Acaba müslümanların yaşadığı coğrafyada sadece domuz yaşasaydı o zaman da günah derler miydi yada günah olur muydu ?

zekice sorular bunlar (dalga geçmiyorum)

fakat sadece domuz yaşamadığına göre? ve siz bazı hükümleri varsayımlarla değerlendiremezsiniz. coğrafyada çok çeşitli hayvan vardı ve domuz haram edildi, sebepleri tartışılıyor. her türlü içecek varken içkinin haram edilmesi gibi. onca takı madeni içerisinde erkeğe altının men edilmesi gibi.


Bende diyorum ki sebepleri tartışılmalı zaten.O yüzden belirli fikirler atılmalı sebep sonuç ilişkisi kurulmalı.Bir şey yasaksa niye yasaktır ancak ozaman anlaşılır islam dini. Bu yasaktır deyip kesip atmak zaten bence islama bile karşıdır zaten ilk emir oku değilmidir ?

birşeyin günah olup olmamasını müslümanlar belirlemiyor. İslamiyet siyasi bir görüş, ideoloji veya örf, adet değildir.

daha bunu bilmeden mensup olmadığın, hakkında bilgin olmayan bir din hakkında yazılar yazıyorsun.

derdiniz nedir İslamiyet le anlamak mümkün değil...


Bu mesaja 2 cevap geldi.
E
13 yıl
Yarbay

bir önceki sayfaya koyduğum video hiç yalan gibi gelmedi bana ayrıca sinek üzeri kapalı ete kurt falan bırakamaz


Bu mesaja 1 cevap geldi.
E
13 yıl
Yarbay

Domuz eti haramdır;fakat çoğu insan bunu haram olduğu için değil, kültürden gelen bir özellik olduğu için yemez, ayrıca İslam dini çok aç kaldığınız zamanlarda domuz etinden başka yiyecek yoksa, yaşamamıza yetecek kadar yemeye izin veriyor...


Bu mesaja 1 cevap geldi.
A
13 yıl
Yarbay

Başlıktaki değerli, bilimsel, kaynaklara dayalı bir çok yazı var ama benim şuursuz milletim, başlığı görüp, verip veriştiriyor.
Arkadaş önce bi oku ya, aynı soruları neden soruyosun?
Serdar arkadaşı öncelikle bu kişilere üşenmeden, sabırla verdiği cevaplardan dolayı tebrik ediyorum.
8 sayfadır şuraya adam gibi bilimsel karşıt bir tez ortaya konamadı.
Diğer yandan: "Dinim emrediyor ben de yemiyorum" deme cesaretinde olan arkadaşları da tebrik ediyorum.


Bu mesaja 1 cevap geldi.
A
13 yıl
Yarbay

quote:

Orijinalden alıntı: protar50

Acaba müslümanların yaşadığı coğrafyada sadece domuz yaşasaydı o zaman da günah derler miydi yada günah olur muydu ?

bazılarınız anlamıyor

anlamadığı gibi bilmiyor

bilmediği gibi araştırmıyor

beyler yazıyorum bakın okuyun

domuz eti bize

yasak, zararlı olduğunu yararlı olduğunu vs bir tarafa koy biz derken bir müslümana yasak

daha önceki kavimlere

mesela balık yasakmış, ama balık son derece yararlı.

bunu tartışmak başka

türklerin neden domuz eti yemediğini tartışmak başka.


Bu mesaja 1 cevap geldi.
S
13 yıl
Yüzbaşı

klasik olacak ama demekki var bir durum
ayrıca inancım gereği sorgulamak bile saçma ve edepsizlik olur kendi namıma !



G
13 yıl
Yarbay

quote:

Orijinalden alıntı: albati

Başlıktaki değerli, bilimsel, kaynaklara dayalı bir çok yazı var ama benim şuursuz milletim, başlığı görüp, verip veriştiriyor.
Arkadaş önce bi oku ya, aynı soruları neden soruyosun?
Serdar arkadaşı öncelikle bu kişilere üşenmeden, sabırla verdiği cevaplardan dolayı tebrik ediyorum.
8 sayfadır şuraya adam gibi bilimsel karşıt bir tez ortaya konamadı.
Diğer yandan: "Dinim emrediyor ben de yemiyorum" deme cesaretinde olan arkadaşları da tebrik ediyorum.


başlıktaki arkadaş hangi bilimsel kaynağa dayanıyor herhangi bir link veya kaynak adı göremedim...? verdiği tek kaynak sadece varsayımlar... miteolojide yeri var vs.. nedir bunlar...? bir çok sağlık kuruluşunun web ortamındaki yaptığı açıklamalar niye kimseyi ilgilendirmiyor...? onlar niye kaynak olarak kabul edilmiyorda işkembe-i kübradan yazılanlar kaynak oluyor anlamıyorum... bir deli bir kuyuya 1 taş atmış 40 akıllı çıkaramamış misali birisi bir başlık atmış, burada inançlı inançsız, sağlığını düşünen düşünmeyen bir yığın insan birşeyler yazmak için saatlerce mesai harcamış...

kültür bilim bölümünde böyle sapık sorularla ve mesajlarla ilgili yığınla makale var.... niye namaz kılınıyor...? niye oruç tutuluyor...? yok efendim orucun zararları... içkinin faydaları... türkler tarih öncesi kaç tanrıya inanıyordu vs... daha hayal gücünün ötesinde islama zıt olan ne varsa.... sanane kardeşim niye olup olmadığı... kimse gidip satanistler niye söyle yapıyor, koministler niye böyle yapıyor diye merak etmiyor ve sorgulamıyor.... türkler niye domuz eti yemiyor....? git bunu islamı kabul eden ve yüz yıllardır islam için savaşan selçuklulara sor... oğuzhanlara sor, malazgirt destanı yazan Alparslana sor, osmanlıya sor...

Domuz çiftliğin varda zararmı etti sıkıntınmı var...? veya domuz eti alacaksında halk yemiyor diye her yerde satılmayışımı canını sıkıyor nedir senin problemin....? domuza hayır içkiye evetmiş... öyle diyenlerde senin gibi insanlardır... hiç bir namaz ehli tam bir müslüman ne içkiye ne domuz etine tamah etmez... edenler müslümanım geçinip her türlü haltı yiyenlerdir... böylelerine bakıpta bu işi bütün islam alemenie maal edemezsin... bu en büyük ayıptır...

madem islami esaslar kafanda sürekli soru işaretleri bırakıyor çek git başka yere... bu ülkeye kanını veren şehitlerin hepsi müslüman insanlardı... öyle kurandaki ayeti inkar eden islamı küçümseyen kimseler değil....





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest -- 19 Mayıs 2012; 0:27:11 >
Bu mesaja @Guest, @albati, @buena cevap verdi.
G
13 yıl
Yarbay

bilimsel bazlı yorum yapan, kaynaklı konuşan ve aksiyle muhatap olmayan üst düzey arkadaşlara ithaf olunur...

Domuz Etinin Sağlığa Zararları Birçok kimse, domuzun bir koyun veya sığırdan farksız olduğunu düşünür. Oysa, onu benzerlerinden farklı kılan bazı temel özellikler vardır. Sığır, koyun, keçi, deve gibi memelilerin beslenme şekli herbivor (ot yiyen) ve mideleri poligastrik özellikte iken; domuzlar, tıpkı insanlar gibi, omnivor (hem etçil, hem otçul) ve monogastrik canlılardır.

Ruminantlarda, rumen, retikulum, omasum ve abomasumdan oluşan 4 bölmeli bir mide yapısı vardır. Rumen, çeşitli mikroorganizmaların yaşamaları için uygun bir ortam sağlar. Bu mikroorganizmalar, selüloz ve bitki hücre duvarındaki yapısal polisakkaritlerin çoğunu hidrolize edebilecek enzimlere sahiptir ve ayrıca ruminantların toksinlere karşı direncini artırır (1). Bu sayede, ağız yoluyla alınan maddeler için, emilim bölgesi olan ince bağırsağa varılmadan önce, bir detoksifikasyon ortamı sağlanmış olmaktadır.

< Resime gitmek için tıklayın >

Domuzlar “kirli hayvanlar (dirty animals)” olarak bilinirler. Bunda özellikle beslenme alışkanlıklarının ve yaşadıkları çevrenin etkisi büyüktür. Hurley ve ark. (3) tarafından yapılan bilimsel bir çalışma, domuz üreticilerinin, diğer üreticilere göre, daha fazla solunumsal şikayetlerden (öksürük, boğaz ağrısı gibi…) muzdarip olduğunu ortaya koymuştur.

Domuz eti tüketimi, Trichinella spiralis adı verilen bir parazitin insanlara geçişinde önemli bir risk teşkil etmekteydi. National Institute of Health (NIH) tarafından, 1943 yılında yayımlanan bir rapora göre (4), bu yıllarda Amerikan nüfusunun %16.2′si Trichinella spiralis ile enfekte idi. Yani her 6 Amerikalıdan 1′isi… İlerleyen yıllarda, sıkı kontroller sayesinde prevalans oldukça azaltılmış ve sorun neredeyse tamamen ortadan kaldırılmıştır.

Bununla birlikte, domuz etinin insan sağlığı açısından taşıdığı riskler konusunda, hala aydınlatılamamış pek çok mesele vardır.

Literatürde, multiple skleroz ve domuz eti tüketimi arasında bir ilişkinin varlığını gösteren yayınlar bulunmaktadır (5,6) ve aynı ilişki sığır eti tüketimi açısından tespit edilememiştir (5). Bunun dışında, Nanji ve ark. (7,8), domuz eti tüketiminin siroz ve hepatosellüler karsinom açısından önemli bir risk oluşturduğunu belirlemişlerdir.

Kaynaklar:

(1) Ozel OT, Saricicek BZ. Ruminantlarda Rumen Mikroorganizmalarının Varlığı ve Önemi. TÜBAV Bilim. 2009 2(3):277-85.

(2) Carlson JR. Breeze RG. Ruminal Metabolism of Plant Toxins with Emphasis on Indolic Compounds. J Anim Sci 1984. 58:1040-49.

(3) ageconsearch.umn.edu/handle/18278

(4)http://www.aphis.usda.gov/vs/trichinae/docs/fact_sheet.htm

(5) Nanji AA, Narod S. Multiple sclerosis, latitude and dietary fat: is pork the missing link? Med Hypotheses. 1986 Jul;20(3):279-82.

(6) Ghadirian P, Jain M, Ducic S, Shatenstein B, Morisset R. Nutritional factors in the aetiology of multiple sclerosis: a case-control study in Montreal, Canada. Int J Epidemiol. 1998 Oct;27(5):845-52.

(7) Nanji AA, French SW. Relationship between pork consumption and cirrhosis. Lancet. 1985 Mar 23;1(8430):681-3.

(8) Nanji AA, French SW. Hepatocellular carcinoma. Relationship to wine and pork consumption. Cancer. 1985 Dec 1;56(11):2711-2


Bu mesaja @Serdar cevap verdi.
A
13 yıl
Yarbay

quote:

Orijinalden alıntı: DH_HUN

quote:

Orijinalden alıntı: albati

Başlıktaki değerli, bilimsel, kaynaklara dayalı bir çok yazı var ama benim şuursuz milletim, başlığı görüp, verip veriştiriyor.
Arkadaş önce bi oku ya, aynı soruları neden soruyosun?
Serdar arkadaşı öncelikle bu kişilere üşenmeden, sabırla verdiği cevaplardan dolayı tebrik ediyorum.
8 sayfadır şuraya adam gibi bilimsel karşıt bir tez ortaya konamadı.
Diğer yandan: "Dinim emrediyor ben de yemiyorum" deme cesaretinde olan arkadaşları da tebrik ediyorum.


başlıktaki arkadaş hangi bilimsel kaynağa dayanıyor herhangi bir link veya kaynak adı göremedim...? verdiği tek kaynak sadece varsayımlar... miteolojide yeri var vs.. nedir bunlar...? bir çok sağlık kuruluşunun web ortamındaki yaptığı açıklamalar niye kimseyi ilgilendirmiyor...? onlar niye kaynak olarak kabul edilmiyorda işkembe-i kübradan yazılanlar kaynak oluyor anlamıyorum... bir deli bir kuyuya 1 taş atmış 40 akıllı çıkaramamış misali birisi bir başlık atmış, burada inançlı inançsız, sağlığını düşünen düşünmeyen bir yığın insan birşeyler yazmak için saatlerce mesai harcamış...

kültür bilim bölümünde böyle sapık sorularla ve mesajlarla ilgili yığınla makale var.... niye namaz kılınıyor...? niye oruç tutuluyor...? yok efendim orucun zararları... içkinin faydaları... türkler tarih öncesi kaç tanrıya inanıyordu vs... daha hayal gücünün ötesinde islama zıt olan ne varsa.... sanane kardeşim niye olup olmadığı... kimse gidip satanistler niye söyle yapıyor, koministler niye böyle yapıyor diye merak etmiyor ve sorgulamıyor.... türkler niye domuz eti yemiyor....? git bunu islamı kabul eden ve yüz yıllardır islam için savaşan selçuklulara sor... oğuzhanlara sor, malazgirt destanı yazan Alparslana sor, osmanlıya sor...

Domuz çiftliğin varda zararmı etti sıkıntınmı var...? veya domuz eti alacaksında halk yemiyor diye her yerde satılmayışımı canını sıkıyor nedir senin problemin....? domuza hayır içkiye evetmiş... öyle diyenlerde senin gibi insanlardır... hiç bir namaz ehli tam bir müslüman ne içkiye ne domuz etine tamah etmez... edenler müslümanım geçinip her türlü haltı yiyenlerdir... böylelerine bakıpta bu işi bütün islam alemenie maal edemezsin... bu en büyük ayıptır...

madem islami esaslar kafanda sürekli soru işaretleri bırakıyor çek git başka yere... bu ülkeye kanını veren şehitlerin hepsi müslüman insanlardı... öyle kurandaki ayeti inkar eden islamı küçümseyen kimseler değil....

Bırak şimdi ucuz edebiyatı.
Zaten yazının en başından belli din kalkanını kullanacağın, başlığı din tartışmasına çekerek kendini haklı çıkarmaya çalışıyon, aynı RTE gibisin, farkın yok.
Yemediği durumlarda ver şehit edebiyatını, ver kuran'dan, ayetten, nasıl olsa ülke müslüman, biri yemezse biri yer değil mi?
Senin gibi düşünmeyen sapıktır, işine gelmeyen sorular da sapık sorulardır değil mi?
Nasıl da hazımsız adamlarsınız.
Şu yazdığın yazının hiç iler tutar yanı yok, cevap vermeye bile değmez de benden alıntı yaptığın için yazdım.


Bu mesaja 2 cevap geldi.
G
13 yıl
Yarbay

sen onu bırak bilimsel ve kaynaklı araştırmalara ilgin olduğuna göre yukarıdaki bilgiler seni tatmin ettimi...?

ayrıca serdar kardeşim eğer davanda biraz samimiysen, bilimin ve araştırmaların ışığında ilerliyorsan, artık onca araştırma ve kaynaktan sonra domuz etinin zararlı oluşunun halk dilinde uydurulmuş bir ütopya olmadığı kanısına varmışşsındır...





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest -- 19 Mayıs 2012; 1:08:56 >

A
13 yıl
Yarbay

Şu sitenin adresini yazsaysın bari de kendin araştırmış havası vermemiş olurdun:
http://www.ilimvebilim.org/domuz-etinin-sagliga-zararlari/

Eklediğin yazıyı zerre kadar anlamadığına eminim, bir kere Türkçe yazılan bölümün tam olarak kaynaklarla ilişkisi belli değil. Çoğu abartılı.
Zaten sitenin İslamcı çizgide olduğu belli, bu konuda tarafsız yayın yapması mümkün değil.
Verilen kaynakları inceliyorum ilk gözüme çarpan iddia: "domuz üreticilerinin, diğer üreticilere göre, daha fazla solunumsal şikayetlerden (öksürük, boğaz ağrısı gibi…) muzdarip olduğunu ortaya koymuştur."
Kaynağı okuduğumuzda: "Ancak, domuz eti üretimi veya doğumdan operasyon ile ilişkili akciğer işlev kaybı hiçbir kanıt yoktur." ifadesi.
http://translate.google.com.tr/translate?sl=en&tl=tr&js=n&prev=_t&hl=tr&ie=UTF-8&layout=2&eotf=1&u=http%3A%2F%2Fageconsearch.umn.edu%2Fhandle%2F18278&act=url


Bu mesaja 2 cevap geldi.
G
13 yıl
Yarbay

quote:

Orijinalden alıntı: albati

Şu sitenin adresini yazsaysın bari de kendin araştırmış havası vermemiş olurdun:
http://www.ilimvebilim.org/domuz-etinin-sagliga-zararlari/

Eklediğin yazıyı zerre kadar anlamadığına eminim, bir kere Türkçe yazılan bölümün tam olarak kaynaklarla ilişkisi belli değil. Çoğu abartılı.
Zaten sitenin İslamcı çizgide olduğu belli, bu konuda tarafsız yayın yapması mümkün değil.
Verilen kaynakları inceliyorum ilk gözüme çarpan iddia: "domuz üreticilerinin, diğer üreticilere göre, daha fazla solunumsal şikayetlerden (öksürük, boğaz ağrısı gibi…) muzdarip olduğunu ortaya koymuştur."
Kaynağı okuduğumuzda: "Ancak, domuz eti üretimi veya doğumdan operasyon ile ilişkili akciğer işlev kaybı hiçbir kanıt yoktur." ifadesi.
http://translate.google.com.tr/translate?sl=en&tl=tr&js=n&prev=_t&hl=tr&ie=UTF-8&layout=2&eotf=1&u=http%3A%2F%2Fageconsearch.umn.edu%2Fhandle%2F18278&act=url

ben tıp konusunda teknik bir bilgim olmadığını zaten en başında kabul ettim... bu makaleyi bu işin bilimsel açıdan ellle tutulur bir yönü yok diyen serdar nickli arkadaşa atıfen alıntı yaptım...

şurayıda translate yapıp okumanı tavsiye ederim... kamusal bir sitedir... ve islamla hiç bir alakası yoktur....

http://www.aphis.usda.gov/vs/trichinae/docs/fact_sheet.htm

yine kamusal bazda araştırmayı yapan labaratuarın web sitesi...

http://www.anri.barc.usda.gov/PBEL.html





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest -- 19 Mayıs 2012; 1:18:51 >
Bu mesaja @albati cevap verdi.
A
13 yıl
Yarbay

Diğer kaynaklara şu an ulaşamıyorum, sadece makale ismi falan verilmiş, okumadan beni tatmin edemezler.
Ama eminim ki onlar da yukarıda ulaştığım gibi abartı doludur.
Zaten 8 kaynaktan 4 tanesi 30 senelik, ne kadar güncel, günümüz üretim şartlarına bakıldığında ne kadar geçerli orası tartışılır.
Zararı olmayan kırmızı et yoktur ama çok, ama az, insan ve çevre faktörü bu zararı tolere eder.
Sağlıksız sığır etinden deli dana, şarbon gibi hastalıklar bulaşabilir, şimdi bunlara bakıp sığır eti hastalık saçar, yemeyin mi diyecez?

http://www.ttb.org.tr/data/haber/ekim04/d_dana.php
http://www.genbilim.com/content/view/1552/90/



A
13 yıl
Yarbay

quote:

Orijinalden alıntı: DH_HUN

quote:

Orijinalden alıntı: albati

Şu sitenin adresini yazsaysın bari de kendin araştırmış havası vermemiş olurdun:
http://www.ilimvebilim.org/domuz-etinin-sagliga-zararlari/

Eklediğin yazıyı zerre kadar anlamadığına eminim, bir kere Türkçe yazılan bölümün tam olarak kaynaklarla ilişkisi belli değil. Çoğu abartılı.
Zaten sitenin İslamcı çizgide olduğu belli, bu konuda tarafsız yayın yapması mümkün değil.
Verilen kaynakları inceliyorum ilk gözüme çarpan iddia: "domuz üreticilerinin, diğer üreticilere göre, daha fazla solunumsal şikayetlerden (öksürük, boğaz ağrısı gibi…) muzdarip olduğunu ortaya koymuştur."
Kaynağı okuduğumuzda: "Ancak, domuz eti üretimi veya doğumdan operasyon ile ilişkili akciğer işlev kaybı hiçbir kanıt yoktur." ifadesi.
http://translate.google.com.tr/translate?sl=en&tl=tr&js=n&prev=_t&hl=tr&ie=UTF-8&layout=2&eotf=1&u=http%3A%2F%2Fageconsearch.umn.edu%2Fhandle%2F18278&act=url

ben tıp konusunda teknik bir bilgim olmadığını zaten en başında kabul ettim... bu makaleyi bu işin bilimsel açıdan ellle tutulur bir yönü yok diyen serdar nickli arkadaşa atıfen alıntı yaptım...

şurayıda translate yapıp okumanı tavsiye ederim... kamusal bir sitedir... ve islamla hiç bir alakası yoktur....

http://www.aphis.usda.gov/vs/trichinae/docs/fact_sheet.htm

yine kamusal bazda araştırmayı yapan labaratuarın web sitesi...

http://www.anri.barc.usda.gov/PBEL.html

Arkadaşım bence sen verdiğin kaynakları önce kendin oku.
Verdiğin linkte sadece trişin hastalığından bahsedilmiş, ham çöp ile beslenen domzularda daha çok görüldüğü söyleniyor ve domuz üreticisine trişini azaltmak için önerilerde bulunuluyor.
Verdiğin linkten alıntı (çeviri olduğundan biraz bozuk ama anlaşılır)


Aşağıdaki adımları, trichinae için domuz maruz kalma riski alarak büyük ölçüde azaltılmış olacaktır:

° domuzlara çiğ atık ürünleri, masa artıkları ve hayvan leşleri beslemeyin. Bu avlanan veya tuzağa yaban hayatından leşleri durumunda özellikle önemlidir.

° ortadan kaldırın ya da yaban hayatı yaşamak domuz maruziyeti en aza indirmek. Kokarca, rakun ve diğer küçük memeliler gelen domuz ayıran etkili olan engelleri oluşturun.

° etkili bir kemirgen kontrol programı uygulamak ve korumak. Biyogüvenlik, bakımı çevrelerinin, yem ve bindirme kemirgen kontrolü parçasıdır. Kemirgen kontrolü hakkında daha fazla bilgi için, Purdue Üniversitesi Kooperatif Yayım Hizmetleri tarafından yayınlanan Domuz Sanayi El Kitabı (Bölüm PIH-107), bkz.

° iyi hijyen koruyun. Kısa sürede de bulunan ölü domuzlar çıkarın. Yığılmayı serbest ahırlar tutun ve güvenli bir şekilde depolanır beslenirler.



Zaten linkte en aşağıdaki tablo trişinin son yıllarda hiç görülmediğini gösteriyor.
Verdiğin link seni yalanlıyor arkadaşım.
Lütfen araştırın, okuyun.


< Resime gitmek için tıklayın >


Bu mesaja 1 cevap geldi.
A
13 yıl
Yarbay

Bu arada teşekkürler, verdiğin link işime yaradı


Bu mesaja 1 cevap geldi.
S
13 yıl
Yarbay

quote:

Orijinalden alıntı: DH_HUN

bilimsel bazlı yorum yapan, kaynaklı konuşan ve aksiyle muhatap olmayan üst düzey arkadaşlara ithaf olunur...


Bu ithafi üzerime aliniyorum ve gecenin bu vaktinde vakit harcayip konuya ucundan giriyorum.

Ruminantlarin abomasum öncesinde bulunan ilk mideleri rumen (iskembe) ve retikulumda (börkenek) yapilan sindirim bir detoksifikasyon imkani verir, evet. Asil amac selülozun sindirilip ucucu yag asitlerini meydana getirmektir, fermentasyondur; cok detaya girmeye gerek yok. Domuzun bu ön mideleri olmadigi icin alinan besin direk, sigirdaki abomasuma (sirden) denk gelen mideye girer. Selüloz sindirimi zaten burada baslamaz, bu sindirim kalin barsakta olur, ayni attaki gibi.

Toksin denen sey, alinan protein yapinin, cesitli mikroorganizmalarin olusturdugu maddelerin, konakta cesitli sorunlara neden olabilecek halidir. Bunlar hücre ici yapisal bozulma, hücredeki protein sentezi gibi olgulari bozabilecek faktörlerdir. Bu maddeler vücuda alinir, ve cesitli yollarla atilirlar. Toksin atiminda domuzun sigira kiyasla terleme disinda bir eksikligi de yoktur, diger sistemler bunun tümünü üstlenirler.

Unutulmamalidir ki sigir öyle düsünüldügü gibi toksin atimini anlamli hale getirecek kadar terlemez de.

Bunca zaman icinde kaynaklardan birine göz atabildim, burada paylasayim.

quote:

Bunun dışında, Nanji ve ark. (7,8), domuz eti tüketiminin siroz ve hepatosellüler karsinom açısından önemli bir risk oluşturduğunu belirlemişlerdir.



El cevap:


Verdiginiz yazinin 7. kaynagi:

(7) Nanji AA, French SW. Relationship between pork consumption and cirrhosis. Lancet. 1985 Mar 23;1(8430):681-3.

1985`te yapilan bu arastirma orada birakilmamis, 2003`te tekrarlanmis.

Link:http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC2760419/

Özetle diyor ki:

quote:

What really stands out in the present study is that regardless the sample of countries, i.e., 15 or 34 (1996) or 33 (2003), the correlations between rates of alcoholic cirrhosis mortality and 1) the product of dietary pork and alcohol consumption and 2) the product of dietary animal fat and alcohol consumption remain significant. However, “none” of these correlations between alcoholic cirrhosis and 1) dietary pork and 2) dietary fat imply a “causal” relationship, although these issues should be investigated further. One should be cautious in accepting these results since they may be an artifact of the limitations associated with using an ecological study design. Another limitation of the present study is the assumption of the immediate effect that pork has on the pathogenesis of cirrhosis. Researchers [1] indicated that data for many countries used in their samples had shown no significant change in pork consumption patterns over the previous decade, i.e., 1965, mid-1970’s, and 1978. Finally, these associations presented may represent a relationship between the risk of alcoholic cirrhosis and some heretofore unknown dietary or environmental factor related to conditions of pork or fat consumption


Her nasilsa alkol sirozuyla domuz diyeti ve yag diyeti arasindaki hicbir bag buna sebebiyet verildigini göstermemistir, buna ragmen arastirilmaya devam edilmelidir.


Su an tüm kaynaklari incelemeye vaktim yok, ancak yukarida yapilan aciklamada verilen kaynaklar eskimis; yukarida verdigim gibi yenilenmislerinin ortaya koyulmasi gerekmekte.

Bu aciklamanin ardindan da bu sonuclarin neden böyle ciktigini gösterir ihtimaller siralaniyor. Ikinci koyulttugum cümlede ise aynen söyle diyor:

Bu arastirmayi sinirlayan faktörlerden bir digeri de domuzun siroz patogenezi üzerinde ciddi etkisi olduguna yönelik inanc/varsayimdir.


Bazen hekimler de bir hastalik teshisinde akillarina gelen taniyi dogrularcasina yaparlar muayenelerini, bu da onlari yanlis neticelere itebilir. Bu arastirma sonucu, bunun hatali olabilecegini de dikkate aliyor.

Kisacasi yukarida paylastiginiz, alintisini yaptiginiz yazinin altinda verilen kaynaklarla ithafen yapilan aciklamalar da gecerliligini artik koruyamiyor. Hatta aksi dahi ortaya koyuluyor.

MS dahil diger kaynaklarla ilgili arastirmayi da daha vaktim oldugunca yapacagim.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Serdar -- 19 Mayıs 2012; 1:28:25 >

S
13 yıl
Yarbay

quote:

Orijinalden alıntı: DH_HUN
Domuz eti tüketimi, Trichinella spiralis adı verilen bir parazitin insanlara geçişinde önemli bir risk teşkil etmekteydi. National Institute of Health (NIH) tarafından, 1943 yılında yayımlanan bir rapora göre (4), bu yıllarda Amerikan nüfusunun %16.2′si Trichinella spiralis ile enfekte idi. Yani her 6 Amerikalıdan 1′isi… İlerleyen yıllarda, sıkı kontroller sayesinde prevalans oldukça azaltılmış ve sorun neredeyse tamamen ortadan kaldırılmıştır.


Kendi yaptigin alintida da belirtildigi üzere hala trisinle ilgili nameler dizmenin bir anlami yok, günümüz ciftlik kosullarinda trisin görülmesi mucize olur zira.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Serdar -- 19 Mayıs 2012; 1:24:11 >

B
13 yıl
Teğmen

quote:

Orijinalden alıntı: DH_HUN

...

madem islami esaslar kafanda sürekli soru işaretleri bırakıyor çek git başka yere... bu ülkeye kanını veren şehitlerin hepsi müslüman insanlardı... öyle kurandaki ayeti inkar eden islamı küçümseyen kimseler değil....
sen kimsin de kimi kovuyorsun.