Arama butonu
Bu konudaki kullanıcılar: 1 misafir
33
Cevap
974
Tıklama
0
Öne Çıkarma
Cevap: Giderim Yolumdan Hey (3. sayfa)
K
4 hafta
Er
Konu Sahibi

"Hayat, umutsuzluğun öte yanında başlar."
Sartre



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

K
4 hafta
Er
Konu Sahibi

Bir ömürdür benimle yaşayan depresiflik... Ruhumda hayat bulur, filizlenecek sebepleri daima vardır. Tüm dünya bana verilmiş olsa, şükürden acizdir. Ben onu anlamam, o da beni anlamaz. Bir işim var derim, hayatta amaç var, gaye var. Amacın, gayen yok diye hatırlatır. Evet benim amacım gayem yok. Neden yaratıldığımı anlamıyorum. Bu soruya tarikatlarda cevap bulmuştum eskilerde... Şimdi bidat görüyorum :)) Kul olmak için elbette ama eksik kalan kısımları merak ediyorum... Şimdiyse hızla ölüme doğru gidiyorum ve hesap gününün endişesini taşıyorum. Yürüyorum ama gerçekten kul olamıyorum. Beynim nedendir bilmem iki denizi birleştiremez. Mozaiği göremem, iki renkten birini seçmek zorunda hissederim.

Sabah sabah Tamino dinlediğimiz, yüreğimize kadar depresifliğe battığımız bir gün. Az sonra ALLAH'ın izniyle depresiflikten görünür hiçbir belirti kalmayacak, hayata karışacağım. Tüm gün şöyle böyle günü geçirip akşam yine ruhumdan sızan depresiflikle selamlaşacağım. Evet haklısın, ben de hayatın anlamını gerçekten anlamıyorum... Belki de gerçekten kul olmadığım içindir. Birileri Sumudda birileri başka cihatlarda koştururken buralarda kaldığımız içindir.

https://www.youtube.com/watch?v=Ne0KYyGEBFc



K
3 hafta
Er
Konu Sahibi

Gayba iman edip ALLAH Tealayı tüm eksikliklerden münezzeh tutmak.
Yaratılmışsam vardır bir sebebi diyerek yürümek, güvenerek...
Nedir bu son zamanlardaki yorgunluğum bilmezdim... Depresifliğin ruhumu ele geçirmesine izin veren de benim. ALLAH'ın izniyle, onu iradem ile tutabilirdim, geçit vermeyebilirdim, biliyorum. Eskilerde yapmak nasip oldu, yine yapabilirdim ama kimi cezalandırıyor gibiydi bilmiyorum. Perdelerden göremediğim Rabbime karşı isyan değil ama nazdı belki. Göremiyorum seni canım yansın gibiydi belki, bilmiyorum. Çocuk gibi hatta vesveseli düşünceler... Rahman'a karşı olunca insanın umudu oluyor işte.

Yine ruhum sızım sızım sızlıyor da
Gayba iman edip, Batın (cc) olanın gizemini sevip devam edeceğiz. Vedalaşıyoruz seninle depresif ruh hali, uzun süre seni sınırda tutacağım orada da ribatta kalacağım. Vedalaşıyoruz seninle, hem de kapalı ve muhtemelen yağmurlu bir günde. Seversin bu havaları ama göremeyeceksin benimle.

Birkaç ay -belki gelecek yaza kadar- hoşçakal depresif ruh hâli...



K
6 gün
Er
Konu Sahibi

Son yazdığımdan beri 2 hafta geçmiş.
Evlendim.:)))



< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

K
6 gün
Er
Konu Sahibi

Hayatım bir takım planlar yapmak, bu planların ALLAH Tealanın planıyla en güzel şekilde değişmesiyle geçti. Elhamdülillah.
2 aylık bir süreçten sonra evlenmek nasip oldu. Hamd olsun. o kadar iniş-çıkışlarla geçti ki bu dönem, ne oldu ben de anlamayadım.
Ben de beni tanıyamadım. Bir takım insanların borderline diyeceği, diğer kısmın ise musallat diyeceği yoğun duygu iniş çıkışları yaşadım. Benlik algım silikleşti, sürekli bir dalgalar içinde boğuşma durumundaydım.

Açıkçası hâlâ da böyleyim. Kendimden yorgunum, kendimin sahiline gidip dinlenmek istiyorum. Eşimi de yormak istemiyorum. Mücadele etmiyordum ama artık zihnimin her türlü manipülasyonuyla mücadeleye başlamak istiyorum. Aslında diğer taraftan da bu iniş-çıkışları seviyorum, yaşadığımı hissettiriyor.

Nasıl tarif etsem duygularımı ?
Far tutulmuş tavşan gibi,
Kaplumbağanın, çocuklarını kumsala bırakıp denize dönmesi gibi...
Hem kaplumbağanın hüznü, hem yavruların bırakılmış hissetme hüznü var üzerimde; hem de silikleşmiş olsa bile yeni bir yaşamın heyecanı.

Nasıl tarif etsem duygularımı ?
Kuvvetli rüzgarla sarsılmış köklü bir ağacın, ALLAH'ın lütfuyla kökü hariç her türlü yaprağını döküp dallardan ibaret kalması gibi.
Hem yeniden çıkacak, yeniden yeniden, hem de şimdi öyle cılız, öyle savunmasız ve üzgün gözüküyor.

ALLAH nasip ederse bir süre seyahat edip düzelmek istiyorum. Uzaklara, uzaklara...
Kendimin diğer versiyonlarını tanımak, onlarla tekrardan nezaket ve sabrı kuşanmak...
ALLAH'a en güzel şekilde kulluk edeceğim o versiyona ulaşmak istiyorum.

ALLAH'ın hikayeleri sonsuzdur,
Birisi bitince diğeri başlar...
Selametle.





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Kader Sırrı -- 21 Ekim 2025; 7:23:13 >

K
5 gün
Er
Konu Sahibi

Ölümün gelip beni hayırla götürmesini şiddetle arzuladığım günlerden birisi...
Dünyanın en büyük mutlulukları bende olsa da artık yürüyen bir ölüyüm. Uzun süredir böyleyim.
Yeni bir deneyim ilgimi çekmiyor.
Yeni evlenmeme rağmen kalbim durulmuyor. Bir şeylerin beni gerçekten mutlu etme eşiğini geride bıraktım.
Gün sayıyorum, gitmek için.
Umudum, bu dünyadan kendim gitmeyeyim... En büyük isteğim bu dünyadan ALLAH benden razı olmuş hâlde çıkıp gideyim...



K
5 gün
Er
Konu Sahibi

Ahmed bin Hanbel, ALLAH ondan razı olsun.



K
3 gün
Er
Konu Sahibi

Selamun Aleykum ve Rahmetullah :)
Şu aralar hep dert, hüzün ve hissettiğim kederi paylaşmışım.
Bu kez ise ALLAH'ın nimetlerini ve şükrü anlatmak üzere geldim.
Gönlümdeki karanlık perdeyi kaldıran ALLAH'a hamd olsun.
Bir öncesinde sürekli bahsettiğim "Dünyanın en büyük mutlulukları bende olsa da artık yürüyen bir ölüyüm." duygularından ardındım. Mutlu olmam gerektiğini, ALLAH Tealanın insanı hayrette bırakan lütuflarına mazhar olduğumu biliyordum ama gönlümdeki karanlık bunların hissini yaşamama ve şükretmeme engel oluyordu.

Bir anda -şu ya da bu vesileyle- bu karanlıklar kaldırıldı ve ben ne kadar çok sevildiğimi tekrar fark ettim. Hatta ne kadar çok hediye verildiğini ama bunlara karşı -elimde veya değil- nankör olduğumu gördüm. Kuluna bir sürü hediye verip bir teşekkür bile almamasına rağmen yine de terk etmeyen ve sevgisi devam eden Rahman olan o ALLAH'a şükürler olsun.
Çok sevip, çok sevilen Vedud olan ALLAH'a hamd olsun. Rabbim bizleri nankörlerden kılmasın.
İnsan nazardan da şeytanın vesveselerinden de sürekli ALLAH'a sığınmalı ve başa gelen her şeyi ALLAH'tan bilip -iyi ya da kötü- sabretmeli, şükretmeli...

Eğer bu benim hatam/suçum raddesine varırsa -ki elbette öyle her musibet kendimizden dolayı- insan kendisine karşı sabrettiği için bu sabrı güçleşiyor ve karanlığı büyüyor. Oysa tüm bunlar hayır veya şer başıma ALLAH Tealanın imtihanı olarak geldi derse gerçek bir kahraman olabilir

ALLAH İbn Teymiyye ve Ahmed bin Hanbel'den razı olsun...
İbn Teymiyye "Keşke demenin hükmü" tekrar tekrar okunmalı... Keşkenin içinde 'bu benim hatam/suçum' algısı var ve insan kendisinin hatasına karşı sabredemediğinden şükürsüz oluyor, belki isyan ediyor ve imtihanı kaybediyor. ALLAH bizi bu düşük hâllerden korusun. Amin.

Selametle...



K
2 gün
Er
Konu Sahibi

ALLAH...
O'ndan (cc) başka ilah yoktur.
Hamd O'nadır.
Şükür O'nadır.
O kullarının Velisi, Dostudur.
Her türlü noksan sıfatlardan münezzeh olan O'dur.
Subhan ALLAH !

“Subhanallah” ifadesi, Allah’ın mahlukatı ve eserleri karşısında duyulan hayret ve şaşmayı ifade etmek için söylenir. “Subhanallah” tespihi, Cenab-ı Hakk’ın zatında, sıfatında ve efalinde bütün kusurlardan ve noksanlıklardan uzak olduğunu ifade eder.



K
18 sa.
Er
Konu Sahibi

Otobüste gidiyordum.
Eşimle
Yollarımızı ayırdığımız günler...
Aklımda tekrar şehir değiştirmek vardı.
Taşınacaktım, belki yurt dışına giderdim.
Kulağımda kulaklık,
Kıraç çaldı birden.
Belki listemde yoktur,
Bu şarkısını bilip bilmediğime bile emin değilim.

Şöyle diyordu:
"Yıllar sonra da bir hazan sabahında
Sessizce uyanırsam yüreğimde olacaksın
İşte o an nerelerden duyacaksın
Vakit çok geç bitmiş olacak..."

Kalbim kavruldu,
Ayrılık hissinin büyük üzüntüsünü duydum.
"Bir defa kaybedersem belki bir daha bulamam."
Gideceğim yere varmadan bir anda otobüsten indim.
"Bir defa kaybedersem belki bir daha bulamam."
İnip ona yazdım, aradım.
Şarkıyı attım ona.
Kaybetmek istemiyordum,
"İşte o an nerelerden duyacaksın
Vakit çok geç bitmiş olacak
Beni nereden duyacaksın ?"
Elhamdülillah ardından da evlenmek nasip oldu.

Kıraç'ın böyle bir hikayesi var evliliğimde.
Kıraç bilmiyordu ama ALLAH onu bu evliliğe vesile kılmıştı...


https://www.youtube.com/watch?v=H7YbxhULsbw





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Kader Sırrı -- 26 Ekim 2025; 8:20:54 >

K
4 sa.
Er
Konu Sahibi

Kendi nefsi yerine başkasının nefsini tercih eden insanlara bakıyorum,
MaşaAllah parıl parıl parıldıyorlar.
Kulluk makamı en güzel onlarda gözüküyor.
Fırtınalarda çok savrulmuyorlar.
'Pek bir özellikleri yok',
'Sıradan' gibi gözüküyorlar bilmeyenlere...
Görenlere ise nazardan kendi gözünden bile sakındığın bir mücevher gibi...

Bu ben değilim elbette.
Sadece izliyorum o insanları
Onlardan olabilsem diye bakıyorum,
Gün geçtikçe onlardan olmak istiyorum...

Bir gün bir sohbete denk geldim. +10 senelik en yakın arkadaşlarından birisi ile artık konuşmuyormuş. Gururla söyledi:
"Beni biliyorsun, kimseyi kaybetmekten çekinmem, bu duruma üzülmüyorum."
Bunu bir özellik sanıyordu. Güzel bir şey gibi...

Bir diğeri ise herhangi birisini kırmamak, üzmemek için kalbi titriyordu. Kendi düşünceleri, hisleri yokmuş gibi kuşanıyordu sabrı. Başıma ne gelirse gelsin ALLAH'ın rızasını kazanmaya odaklanıyorum, gönlüm genişliyor diyordu. MaşaAllah La Kuvvete illa billah...

İlki dünya hayatında çok daha popülerdi.
İkincisi de zannım odur ki ahirette popüler olacaktır inşaAllah. Sıradan sıradan sıradan... Dünya hayatında kimsenin fark etmeyeceği kadar sıradan. Ama fark buradaydı:
Millet-i İbrahimden...

Bizlerin de, bunu okuyanların da, tüm sevdiklerimizin de Milleti İbrahimden olması duasıyla...





< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Kader Sırrı -- 26 Ekim 2025; 22:0:34 >

DH Mobil uygulaması ile devam edin. Mobil tarayıcınız ile mümkün olanların yanı sıra, birçok yeni ve faydalı özelliğe erişin. Gizle ve güncelleme çıkana kadar tekrar gösterme.