1. sayfa
aynı şeyi yaşadık. geçen yıl ağustosta tuttum, kira tarihinden önce eksiksiz gönderdim. kontratın 6. ayından beri evden çıkmamı istiyor. geçen ay 1. yıl doluyor diye kontratın bitiyor çık dedi, dedim bir daha bana evden çık dersen 10 yıl kirayı öder evden çıksam bile öylece boş tutar hayrını göstermem dedim. (ev sahibi savunucuları saldırmasın, eşimin ve benim huzurumu kimse bozamaz, sözleşme yaptıysak iki taraf da uyacak) o lafın üzerine küfür ve tehdit mesajı attı. savcılığa verdim, ifadesi alındı, ceza davası açılacak, 1 aydır sesi soluğu çıkmıyor, çıkarsa akabinde hakaretten ve huzur bozucu bilimum mevzulardan yüklü tazminat davası açacağım. benim de beklentim ihtar ile kendi oturacağını beyan etmesi. bu durumda ilk tavsiyem savcılığa gidip tck 109, 123 maddelerinden soruşturma açtırmanız, kendim oturacağım sözü ile tekrarlı şekilde kiracı tahliyesine gidiliyor diye detay ekletilmeli ki tahliye davasına gidildiğinde iş lehinize dönsün. savunmada değil saldırıda olun mutlaka. çevremde çok kişi aman kötü olmayayım diyerek ev sahiplerini mutlu kendilerini ise huzursuz etti. yılmayın, sokakta yediği armudun sapını yere mi attı yapıştırın kabahatler kanunundan cezayı. o ki bu işin cılkı çıktı, bi çomak da biz sokalım. |
Peki hocam oldu benim.lehime tahliye kararı çıktı buda kirada oturduğunu beyan ediyor bana ama ne kadar doğru bilmiyorum olurda bana tahliye kararı çıkar ise tahliye kararı sonrası kaç ayda evi bosaltmam gerekiyor birde mahkeme avukatlık ws harici bana herhangi bir masraf çıkarmı örnegin oturduğu evin benden yüksek ise kirası farkını talep edebilir mi |
|
Dava açmak istese de arabulucuya gider mevzu. @toygar uygar |
Hocam üstte bir mesajda size yanıt vermiştim ama ayriyeten bir parantez açmak istediğim için yeniden yazıyorum. Ev sahibinin ikamete ihtiyacı olması durumunda kanunen kiracıyı evden çıkarma hakkı vardır. Üstteki mesajımda da zaten bunun linkini attım okuyabilirsiniz. Bazı iddialarınıza cevap vereyim. 1) (tüzel değilseniz) 10 yıllık kirayı öderim evden çıkarım hayrını göstermem ifadenizin hiçbir geçerliliği yok. 10 yıllık bir kira sözleşmesi olmadığına göre ortada, on yıllık bir ödeme de yok demektir. Hülasa burayı direkt geçiyorum. Ayrıca söz konusu ifadenizin kötü niyetli olduğu da açık, mahkeme kişilerin iyi niyetli veya kötü niyetli olmalarıyla şu şekilde ilişki kurar ;
Daha detaylı bilgi için: https://www.ilkerduman.av.tr/?d=1648 2)Sizi tehdit etmesinin, hakaret etmesinin vs kiracının tahliyesi ile ilgisi yok zira bunlar birbirinden ayrı konular. Tahliye davalarında bu durum elbette değerlendirilir ama yetkili mahkemeler farklı olduğu için süreçler birbiriyle hem bağlantılı hem de bağlantısızdır. Ayrıca maddi manevi tazminatlar ödenmeyip itiraz da edilebilir. Bu itiraz neticesinde karar bozulup yeniden yargılama da yapılabilir. Diyelim tazminata hak kazandınız ama şahıs ödemeyi reddedebilir. Siz de icra açtınız diyelim, Türkiye genelinde son rakamlara göre icra dosya sayısı 30 milyona yaklaşmış vaziyettedir. Yani takibinin ne kadar zor olacağı de aşikardır ve icra takibi yapmak da bilindiği gibi ücretsiz değil, ücretlidir ve icra davalarında tahsil oranı oldukça düşüktür. Bu sebeple özellikle bankalar borçları varlık fonu şirketlerine devrederek bu yüklerinden kurtulmaya çalışırlar. https://t24.com.tr/haber/takipteki-borc-miktari-30-milyar-lirayi-asti-icra-dosyasi-sayisi-24-milyonu-buldu,1067834 Ayrıca şahıs emekli ise, emeklilere haciz getirilemez.
https://or.av.tr/emekli-maas-haczi// 3)Beklentiniz doğru, kendisi oturacağını beyan ederek size tebligat gönderebilir ve altı aylık süreniz başlamış olur. Boşaltmamanız durumunda tahliye davası açabilir. (Yeni ev sahibi örneğiyle bunu daha net açıklayabilirim) Ek olarak şu mesajdaki linki inceleyiniz.https://forum.donanimhaber.com/mesaj/yonlen/156704701 4)Müracaat savcılığı veya Mukayyit ile (kolluk kuvvetlerince) elbette şikayette bulunulabilir ama neye göre? Mesela kişi tebligatını göndermiş ve herhangi bir şekilde rahatsız edici davranışta bulunmuyorsa eliniz boş dönersiniz, takipsizlik verilir. Tahliye davasında iş lehinize dönsün diye tavsiye vermeniz de son derece yanlış zira mahkemelerin kararları hakkında tahminlerde bulunmak (konunun tüm detayını bilmeden) imkansız bir şeydir zira hakimin ne şekilde karar vereceğini kimse bilemez. 5) "yapıştırın kabahatler kanunundan cezayı" ifadenize ek olarak, ilgili işlemi ancak zabıta veya ilgi alanına göre polis yapabilir. Ayrıca bu madde doğrudan madde 1 ile ilgili. Yani dönüp dolaşıp madde bire geliyoruz maalesef. Hülasa, siz kötü niyetli oldukça kanunlar lehinize değil aleyhinize işler. Kendinizi ev sahibi olmadığınız için (ben istesem olurum ama betona para vermek istemiyorum lafını geçiniz) güvende hissetmiyorsunuz ve içten içe ev sahipleri kötüdür, şöyledir böyledir diye kuruluyorsunuz ve kendinizce çıkış yolları arıyorsunuz ve buna eşinizi de alet ediyorsunuz anladığım kısmı ile. Bu çok olağan bir psikolojik süreç zira barınma hakkı en temel şey. Yani bu konuda sizi anlayabiliyorum yüzde yüz olarak. Ancak karşınıza çıkan her ev sahibini de sizin bu dolambaçlı yoldan (TMK madde 2 yi ihlal ettiğiniz zaten apaçık) bir şeyler elde etmeye çalışmanızı göz göre göre yiyecek değil. Evi kiraladınız diye "bu ev artık benim" psikolojisi çok yanlış. Mesela ev sahibi, "ben kendim oturacağım" dediği anda iş bitmiştir. Sizin de süreniz dolduğunda tahliye etmeniz gerekir. https://ortacaktar.av.tr/haber-ev-sahibi-hangi-durumlarda-kiraciyi-evden-Cikarabilir-77.html Not: Derseniz ki, ev sahibi kendim oturacağım dedi ama kendisi veya bakmakla yükümlü olduğu kişi oturmadı. İşte o zaman süreç farklılaşıyor. |
doğru olduğunuz noktalar var fakat kötü kiracı izlenimi oluştu :) ona bi açıklık getireyim
geleyim nasıl bu noktaya geldiğimize. sıfır bina, temmuz ayı teslim diye mayıs ayında tuttuk. eylül ayına kadar dairede ne elektrik ne doğalgaz ne tv yayını hiçbiri olmadı, ve kira ödemeye devam ettik. hergün oldu olacak diyip oyalandık bu sebepten eşimle ciddi sorunlar yaşadık. evin tavanı su çekti, musluklar su akıttı, çelik kapı dışardan zorlanıp fitilleri yırtıldı, bunlara karşılık ev sahibinin verdiği cevap beğenmiyorsan çık oldu. istediğiniz kadar eğitimli medeni nazik olun, bazıları sınırlarını öyle aşıyor ki eşkıyaya dönmemek için sabrınız ciddi zedeleniyor. benim gibi çeşitli sebeplerle bu süreçlere sokulan kiracıların haklıyken haksız duruma düşmeden yapacağı tüm uğraşın arkasındayım. |
Teşekkür ediyorum mesajınız için hocam. Bu arada on yıl değil istersen yüz yıla uzat sözleşmeyi mesele bu değil. Sizin uzattığınız sözleşme ev sahibinin kendisinin veya bakmakla yükümlü olduğu kişilerin ihtiyacı olana kadardır. O tarihte size tebligat gönderir ve altı ayınız başlamış olur tahliye için. Dersen ki ben tahliye etmem, zaten tahliye davası açıyorlar onun akabinde. Gerçi artık arabulucu hizmeti var. Hepsi bir yana dursun, ben çıktıktan sonra ev sahibi başkasına kiralar kesin endişesi taşıyorsanız, yani ev sahibi sizi çıkarıp kendisi veya bakmakla yükümlü olduğu kişilerden biri oturmaz ise işte o zaman sizin hakkınız doğmuş olur ve kendisine dava açabilirsiniz. Ya da ev sahibinin veya bakmakla yükümlü olunan kişinin o daireye ihtiyacı olmadığını mahkemeye sunmanız lazım. Bu çok zor bir yol, avukatlar da pek başvurmuyor bu yola. Zira Türkiye de evler/dükkanlar genelde oturanların/kullananların üzerine olmaz, arabalar da öyle. Sizin de belki aracınız vardır ve ailenizden birinin adına kayıtlıdır gibi gibi :) Mesela gençler ucuz sigorta ve kaskodan faydalanmak için emekli aile büyüklerinin üstüne yaparlar arabayı. Resmiyette o gencin üzerine bir şey yoktur velhasıl, araba başkasının adınadır, evi başkasının adınadır vesaire. Sadece gençler değil, herkes özelinde düşünülebilir bu. İcra açarsın sonra, sürecin sonunda "hacze kabil mal bulunamadı" olur misal, dersin bu adamın her şeyi var ama resmiyette adam yok gibi bir şey. He onun da aksini ispatlama yolları var da, kim uğraşıyor bilmiyorum o tarz işlerle. |
Şayet ev satılırsa ; yeni malik aldığı tarihten itibaren 1 ay içinde ihtarname gönderip,6 ay sonra siz evi boşaltmamış olursanız dava açabilir.Bu yeni malik için özel bir tahliye sebebidir. Ev satılmamış ama evin halihazırdaki sahibi kendisi veya yakınlarından birinin ihtiyacı için tahliye talep ediyorsa; sözleşmeniz hangi tarihte bitecek ise o tarihten en az 3 ay önce ihtarname göndererek sözleşmeyi uzatmayacağını bildirerek sözleşmenin bittiği tarihten sonra veya hiç ihtarname göndermeden sözleşmenizin bittiği tarihten itibaren 1 ay içinde dava açarak tahliye talep edebilir. |
"Bu arada on yıl değil istersen yüz yıla uzat sözleşmeyi mesele bu değil. Sizin uzattığınız sözleşme ev sahibinin kendisinin veya bakmakla yükümlü olduğu kişilerin ihtiyacı olana kadardır. O tarihte size tebligat gönderir ve altı ayınız başlamış olur tahliye için." 6 aylık süre Kanun'da sadece yeni malikin gereksinimi olması durumunda tanınan özel bir durumdur. Hali hazırdaki mülk sahibi,tebligatı gönderdikten sonra,sözleşme bitiminde dava açabilir .Her 2 tarafın da uyması gereken karşılıklı yapılmış bir sözleşme mevcut,başlangıç ve bitiş tarihleri bunun için var.Kanun bu şekilde diye biliyorum ama bu 6 aylık süreyi siz neye göre belirttiniz ? |
Hocam mesajınız için teşekkür ediyorum. Bahsettiğim altı aylık süre sizin de bahsettiğiniz özel durumu kapsamaktadır. Mesajımda hemen düzenleme yapıyorum, vurguyu arttırıyorum. Çok teşekkür ederim hocam. Ek olarak: https://forum.donanimhaber.com/mesaj/yonlen/156704701 Bu mesajdaki linkte detaylı bilgi mevcut hocam altı ay olayı ile ilgili. |
Arkadaşlar herkese cevaplar için ayrı ayrı teşekkür ederim ben kendimce kararımı verdim ve çıkmayacağım buda şimdi mahkemeye gideceğim dedi arabulucuda anlaşamadık şimdi bu mahkeme sonucu tahliye kararı çıktı bana diyelim bunun maddi olarak yükü ne kadar olur benim merak ettiğim bu teşekkür ederim şimdiden |
sen o evde 10 yıl değil en fazla 2 yıl oturursun eğer ev sahibi avukat tutar da senle yaşadığı şeyleri anlatırsa zaten işi bilen bir avukat kira ilişkisinin çekilmez hal almasından kaynaklı tahliye davasını açar. yüklü tazminat alırım demişsin de yakını ölenler alamıyor o tazminatları sen nasıl alacaksın? hakaret ve tehdit gibi basit suçlarda 10-15 bin tazminatı zor veriyorlar sen buna mı yüklü diyorsun? tazminat bir tarafı zenginleştirecek diğer tarafı da sarsacak miktarda olamaz. meydan boş ya sallıyorsun sana uyan kiracılar da bir süre sonra kendini kapı dışında bulacak.belli ki ev sahibin beladan uzak durmaya çalışan biri. senin gibi davranan bir kiracının burnunu Antalya'da ev sahibinin oğulları kırdı,eşyalarını da evden attı.adam Antalya'da değeri 10 bin olan evde 1250 liraya oturup 1 yıldır ev sahibine dikleniyormuş. son 1 yılda 10 kiracı öldü kaçı dayak yedi bilmiyorum.diyelim ki kiracı dövdü ya da öldürdü değer mi başkasının malı için hapse ya da mezara gitmeye? madem çok uyanıksın geceni gündüzüne kat yıllarını ipotek altına al ev sahibi ol ver piyasanın yarı fiyatına kiraya elini tutan var mı? devleti arkanıza alıp ölü fiyata evlere çöreklenmeyi düşünürseniz ömür boyu kirada yaşarsınız.Aslında kime ne anlatıyorum ki bunları anlayacak durumda olsanız... ekşide de sizin gibi düşünüp '' ev alacağıma parayı faize atar en güzel evde oturur bir yandan da dünyayı gezerim'' diyen 3-5 ergen vardı şimdi ne haldeler kestirmek zor değil muhtemelen ev sahipleri kapıda bekliyor onlar da korkudan evden çıkmıyor bırak dünyayı gezmeyi. |
bilmeden fazla boş sallamışsın dostum.
kimse kimsenin tribini çekmek zorunda değil, ev sahipleri ağlayıp sızlayacaksa evlerini kiraya vermesin. kiracılar da kanun çerçevesinde sözleşme hükümlerince davranmayacaksa ev sahiplerini mağdur etmesin. ben hukukun üstünlüğünü tanırım, hak, hukuk neyi gerektiriyorsa sonuna kadar savaşırım. 1 tane toplu iğne için bile. söylemek istediğim budur. sağa sola evirip çevirip saçmalamayın. |
Sözleşme yapılırken ön görülemeyen durumlar olabilir bunun bedelini ev sahibi ödemez. 3-5 milyonluk dairelerde 3-5 bine oturmayı ev sahibi kabul etmek zorunda değil. Ülkedeki yüksek enflasyonun bedelini ev sahipleri ödemek zorunda değil. Ev sahibiyle kiracı anlaşmalı. Devlet %25 sınırı koydu diye piyasaya göre 4'te 1 fiyata oturmaya çalışmak vicdansızlıktır. Kira uyarlama davası hakkında bilgin var mı? Tazminat işi senin düşündüğün gibi olmaz hayatında adliyeye yolun düşmedi galiba çünkü düşse böyle konuşmazdın. Sana ister asgari ücretli biri hakaret etsin ister 100 dairesi olan biri hiçbir mahkeme sana 30-40 bin liradan fazla tazminat vermez. Adamın 60 dairesi var senin kafanı bozdu git 1 daireyi tazminat iste (!) Böyle saçmalık mı var? Asliye hukuk mahkemesine git öğren ya da bir avukata sor ikisini de yapamıyorsan emsal kararlar oku. Senin burada yaptığın kiracıları gaza getirip uzun vadede kaybettirmek. Senin lafına uyanlar kısa vadede kazanır sadece. |
"Sözleşme yapılırken ön görülemeyen durumlar olabilir bunun bedelini ev sahibi ödemez." Çoğu sözleşmede yıllık zam oranı efe tüfe şeklinde belirlenir şeklinde ibare bulunmakta, bu da enflasyonu "ön görülemeyen durum" statüsünden çıkarmakta. "Ülkedeki yüksek enflasyonun bedelini ev sahipleri ödemek zorunda değil." Kesinlikle! Bilmukabele kiracı da, vatandaş da...Ama gel gör ki... "Kira uyarlama davası hakkında bilgin var mı?" Kira uyarlama davası her zaman, herkes tarafından açılabilmekte ancak "kiranın ifa güçlüğü oluşturması" ve "şartların kiracı ALEYHİNDE" değişmesi gerekmekte, ek olarak diğer kanuna uygunluk açısından (sayısını unuttum) "kiranın kiracının aleyhinde olacak şekilde belirlenememesi" durumu da mevcut. Bu konuya katılmıyorsanız, ev sahibinin uyarlama davası açıp kazandığı herhangi bir emsal karar arayabilirsiniz, çok özellikli durumlar dışında (enflasyon kesinlikle bunlardan biri değil) bulabileceğinizi sanmıyorum. "3-5 milyonluk dairelerde 3-5 bine oturmayı ev sahibi kabul etmek zorunda değil." Ne yazık ki duygularımız, isteklerimiz ve mantığımız bu yönde bile olsa yasaları, kanunları ve emsalleri konuşmaktayız. Kiracı evi tutarken arada imzalanan sözleşmenin kuralları yasalarla önceden bellidir ve iki taraf için de bağlayıcıdır, hoşa gitmeme durumları ilgisizdir. Eğer kira miktarı tatmin etmiyorsa diğer yollar denenebilir, örneğin sözleşme yapılırken tahliye taahhütnamesi imzalatılması, o fiyata kiraya vereceğime ben otururum diyerek ihtiyaca binaen tahliye davası açılması gibi. Bu işlere istemeden bulaşan hukuk tahsilatı olmayan bir kiracı olarak rahatlıkla diyebilirim ki uygulamada sanki bütün yasalar kiracı lehine gibi, diğer taraftan bu durum tahliye taahhütnamesi imzalatıldığı durumda tam tersine dönmekte. |
sonuç olarak, aslında sıkıntının merkezi ne ev sahibi ne kiracı. ülkenin ekonomik sistemini bozanlar. tefe tüfe gerçek verilerle açıklansaydı bu noktaya gelinmezdi. geçen günlerde avukat arkadaşla bu mevzuları konuşuyorduk, dedim ki şuan ev sahipleri gelecek dönemlerde düşük kalacak olan kira tutarını şimdiden yükselterek veriyor ki enflasyondaki zararını minimize etsin. haklı mı? haklı. ama dedim düşün ki tüik başkanı değişti tefe tüfe ortalaması %150 çıktı o zaman kiracı ne yapsın? 5 binlik kira 12.500 olur da yüksek tutarda tutulan kira 20 bin ise 50 bin olur o zaman ne olacak? hangi işveren çalışanına o denli zam yapabilir? devlet, memuruna yapamıyor bunu :) bir de bu iş eğlence değil, araba değişir gibi ev değişemezsin, o yüzden kanunlar kiracıdan yanadır. herkes düzenini evine göre yapar, işini, çocuğunun okulunu düzenini öyle ev sahibi hadi çık demesiyle değiştiremezsin. ben eşyasız boş boş yatan evimi niye vermiyorum kiraya? yarın eşim der ki tayinimi alayım o tarafa geçelim, sonra? kiracıya diyeceğim geliyoruz hadi çık. bir ailenin düzenini böyle bozmaya hakkım yok, ya vermem ya da veriyorsam o daireyi kiraladığım anda en az 10 yıl hukuk kuralları çerçevesinde o kişiye teslim ettim gözüyle bakarım. kanunda yazan artışı yaptıktan sonra piyasada ne olur ne bitiyor zoruma gitmemeli. çünkü anlaşmayı yapmışımdır. kira davalarına girdim, uyarlama da öyle düşündüğün gibi bir olay değil. uyarlamaya avukatlar yanaşmaz, sadece tespite giderler. kimileri ilamsız icra yoluna gidiyor, ya yutarsa diye. olaylar çok. benim söyleyeceğim iki taraf için de herkes kurallara uysun. bu kadar. kurallar size uymuyorsa kendinizi kuralların içine sokmayın. evinizi vermeyin. |
1. sayfa
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >